İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) yaşayan en eski üyesi olarak kayıtlara geçen Gürcü Zazadze Ailesi’nin ikinci kuşak temsilcisi Simon Zazadze, hayatını kaybetti. Zazadze’nin cenazesi 11 Ekim günü toprağa verildi. Cenaze töreni, Harbiye Esprit Latin Katolik Katedrali’nde yapıldı. ZAZA HAN’IN SAHİBİ Zazadze Ailesi’nin İstanbul’daki varlığı 1900’lerin başına dayanıyor. Aile, aynı zamanda Eminönü’ndeki Zaza Han’ın da sahibi. Ailenin ikinci kuşak temsilcisi Simon Zazadze 93 yaşında vefat etti. Zazadze, berberlik ve traş bıçağı üretimi ile adından söz ettirdi. Baba Pol Zazadze’nin 1989’da vefatı sonrası işleri, oğlu Simon Zazadze sürdürdü. Zazadze’nin vefatı ile ilgili İTO Başkanı İbrahim Çağlar, yazılı bir açıklama yaptı. 1925’TE KAYDI YAPILDI Çağlar, açıklamasında, “İTO’ya 1925’te kaydı yapılan hayattaki ilk üyemiz Zaza Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Simon Zazadze’yi kaybetmenin üzüntüsü içindeyiz. Sayın Zazadze, ‘Pol Zazadze Mahdumu Simon Aleksandır Zazadze’ unvanlı firmasıyla dünyanın üçüncü eski tıraş bıçağı firmasını kurmuştu. Zazadze, geçtiğimiz yıl İTO Ödülleri töreninde İTO Özel Ödülü’nü Sayın Cumhurbaşkanımızın elinden almıştı. Bizlere şahıs şirketlerinin kurumsallaşarak nasıl uzun süre başarıyla ayakta kalacağını öğreten Sayın Zazadze’yi unutmayacağız” dedi.

18 Ekim 2016 Salı

Dünya televizyon endüstrisinin en büyük pazarı olan MIPCOM 2016 Fuarı, Fransa'nın Cannes kentinde bugün kapılarını açtı. 102 ülkede gösterilen izlenme rekorları kıran Türk dizi ve sinema filmleri fuara damgasını vuruyor. İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) 62 metrekarelik bir alanda milli katılım gerçekleştirdiği fuarda, Türk firmaları ile yabancı ticaret heyetleri yüzyüze görüşmeler gerçekleştiriyor. İTO Başkanı İbrahim Çağlar, "Türk yapımları; dizi ve sinema filmlerinin, eğlence içeriklerinin pazarlandığı MIPCOM’da bu yıl da yok satacak" dedi. Dünya TV endüstrisinin vitrini olarak adlandırılan MIPCOM’a Türk yapımlarının yıldız oyuncuları da katılıyor. MIPCOM 2016’nın Türkiye açısından bir diğer önemi de bayrak devir teslimi oldu. İstanbul Ticaret Odası fuarda geçtiğimiz yıl başarıyla dalgalandırdığı Onur Konuğu Ülke Bayrağı’nı bu sabah düzenlenen basın toplantısıyla Japonya’ya devretti. İTO Başkanı İbrahim Çağlar, Türkiye'nin Japonya ile tarihi dostluğunu fuarın da katkısıyla, yeni işbirliği fırsatlarına dönüştürmek istediklerini kaydetti. ERTUĞRUL 1893 FİLMİNİ HATIRLATTI Televizyon endüstrisinin ticaret hacminin 100 milyar dolara yaklaştığını, çok büyük bir ekonomik ve sosyal güç olduğunu vurgulayan Çağlar, geçen yıl beyazperdeye taşınan Türk-Japon ortak yapımı Ertuğrul 1893 filmini hatırlatarak, "O gün yaşananları bugünkü nesillere olanca duygusuyla taşıyabilecek başka bir yöntem daha var mı?" diye konuştu. HAFTADA 50 TÜRK DİZİSİ ÇEKİLİYOR Türk dizi ve yapımlarının son dönemde adeta dünyanın kalbinde taht kurduğuna işaret eden Çağlar, Türkiye'de her hafta ortalama 50 civarında dizi çekildiğini ve bu dizilerin çoğunun bir ya da bir buçuk saatlik sürelere sahip, yüksek maliyetli yapımlar olduğunu belirtti. Çağlar, bir dizinin yapım bedelinin neredeyse bir sinema filminin yapım bedeline eşit hale geldiğine de işaret etti. DİZİ MÜZİKLERİNDE HIZLI GELİŞME 102 ülkede Türk TV sektörünün sesinin yankılandığını belirten Çağlar, şunları söyledi: "2004 yılında sadece 10 bin dolar olan dizi film ihracatımız bugün 350 milyon dolarlara ulaştı. 2023 içinse hedef 1 milyar dolar. Bunun yanında, sektör geliştikçe artık kendi yıldız oyuncularımızı çıkartıyoruz. İhraç edilen diziler ve artan uluslararası ilgi sonucunda Türkiye, artık kendi TV starlarını üretir hale geldi. İçerik hazırlanması, dizi müzikleri, animasyon, çizgi film konularında da hızlı bir gelişme var. Türk dizilerinin müzikleri de gösterildikleri ülkelerde popüler olmaya başladı. Dizlerimizi müzikleri üerinden almak isteyenler çıkıyor. Bu gelişmeler Türk dizi ve sinema yapımlarının artık bir endüstri haline geldiğinin delili." İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar, Onur Konuğu Ülke bayrağını törenle Japonya Uluslararası İlişkiler Bakanlığı temsilcisine devretti.

17 Ekim 2016 Pazartesi

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar, reel piyasaların dünyada spekülasyonlarla şekillenen ekonomik beklentilerden sıkıldığını bildirdi.Çağlar, dünyadaki belirsizlik koşullarına rağmen, Türkiye’ye olan yabancı ilgisinin sürdüğünü belirtti. Bu kapsamda Türk-Arap Ticaret Odası’nın kurulacağını açıklayan Çağlar, “Moody’s istediği kadar notumuzu düşürsün. Yatırımcılar Türkiye’ye güveniyor” dedi. Çağlar, İTO’nun ekim ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, dünyada savaşların bazı bölgelerde silahlarla, bazı bölgelerde de ekonomiler üzerinden kıyasıya sürdüğünü söyledi. ABD-AB REKABETİ ABD’nin Deutsche Bank’a kestiği cezaya değinen Çağlar, “ABD ve AB, bir yanda transatlantik anlaşmasıyla serbest ticaretin önünü açmaya hazırlanırken, diğer taraftan bel altı vuruşlarla birbirini ezmeye çalışıyor. Önce ABD Volkswagen’e önemli bir ceza kesti. AB, bunun intikamını Apple’a kestiği cezayla ödetmeye kalktı. ABD de misilleme olarak Deutsche Bank’ı bugünkü sıkıntıya sürükleyen adımı attı” diye konuştu. Çağlar, şunları söyledi: “Avrupa’da İngiltere’nin AB’den çıkıyor olması, AB’nin en güçlü liderlerinden Merkel’in dahi koltuğunu kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalması ve bir türlü canlanmayan ekonomileri hem ekonomik hem de siyasi bir istikrarsızlıkla boğuştuklarını ortaya koyuyor. ABD cephesine döndüğümüzde, Fed’in faiz oyalamacası devam ediyor.” IMF’nin rezerv para sepetine yuanı da eklediğini hatırlatan Çağlar, “Burada dolar, Euro ve sterlin vardı. Bu, geleceğin yönünü gösteren önemli bir adım” dedi. YENİ PARAMETRELER Çağlar, 2017’de ekonominin seyrini etkileyecek gelişmeleri şöyle değerlendirdi: “Diğer yanda petrol üreticisi ülkeler, petrol arzını kısmaya hazırlanıyor. Bu hazırlık şimdiden petrol fiyatını bir miktar yukarıya taşımış durumda. Gelecek yıl için 60 dolar seviyesi konuşuluyor. İşte 2017’de ülkemiz ekonomisinin seyri için bu gelişmeleri yakından takip edeceğiz. En yakın ticari partnerimiz olan AB’nin durumu, cari açığımızın ana kalemi petrolün fiyatı ve doların önemli fiyatlayıcılarından Fed’in hamleleri kuşkusuz ekonomik kararlarımızda önemli başlıklar olacak. Bu değişimleri yorumlayarak, geleceği tahmin edebilmek çok önemli.” GELECEK ÇALIŞTAYI Çağlar, dünya ekonomisinin ve ekonomiyi belirleyen siyasal hareketlerin geleceğine dair bir rapor hazırlamak için dünyanın önemli gelecek bilimcilerini, İTO çatısı altında toplayarak bir çalıştay yapılmasını önerdi. Çağlar, önerisinin detaylarını şöyle anlattı: “Bu çalıştayda geleceği masaya yatıralım. Üretimden politikalara, sağlıktan nüfus hareketlerine, ticaretten kültüre ‘dünya nereye gidiyor’ sorusuna cevap arayalım. Ortaya çıkan sonuçları iş ve siyaset dünyasıyla paylaşalım. Geleceğe de yön verecek olan İstanbul’umuza böyle bir toplantının yakışacağını düşünüyorum.” BACASIZ SANAYİ Oda olarak Türkiye’yi iki önemli fuarda geniş bir katılımla temsil edeceklerini hatırlatan Çağlar, şu bilgiyi verdi: “Fransa’nın Cannes şehrindeki dünyanın en büyük TV ve Eğlence İçerik Fuarı MIPCOM. Biliyorsunuz Türk dizi sektörü bacasız bir sanayiye dönüşmek üzere. Tam 102 ülkede kendine izleyici buluyor ve yıllık 350 milyon dolarlık bir ihracat geliri sağlıyor. Hedef 2023 için 1 milyar dolar ihracat geliri. Bir diğer önemli fuar katılımımız da dünyanın en önemli gıda fuarlarından Paris’teki SIAL fuarı. Türkiye ihracatının yüzde 10’unu gıda, tarım ve hayvancılıktan sağlıyor. Gıda sektörü vazgeçilmezlerimiz arasında. Çok da kaliteli ürün üretiyoruz. Bu yüzden pazarımızı büyütmemiz şart.” 2.3 TRİLYON DOLARLIK PAZAR Eylülde TOBB Başkan Yardımcısı olarak başkanlık ettiği ve Bakan Nihat Zeybekci’nin de katıldığı ABD Ticaret Odası ile yapılan toplantıya da değinen Çağlar, gelecekte planlanan çalışmaları da şöyle anlattı: “Burada Türkiye’de gerçekleştireceğimiz ‘ABD Yatırım Konferansı’ ve Amerika’da düzenleyeceğimiz ‘Türkiye Yatırım Haftası’ etkinliklerinin detaylarını belirledik. Amerika, Türkiye için potansiyeli çok büyük bir pazar. Yılda 2.3 trilyon dolarlık alımı var. Bizim ihracatımızsa 6.4 milyar dolar. Sadece bu iki rakam bile yapılacak çok şey olduğunu ortaya koyuyor.” TÜRK-ARAP TİCARET ODASI 1-2 Kasım tarihlerinde de Bahreyn’de TOBB olarak Körfez odalarıyla ortaklaşa Türkiye-Körfez 2. İş ve Yatırım Forumu’nu düzenleyecekleri bilgisini veren Başkan Çağlar, Türk-Arap Ticaret Odası’nın kuruluş anlaşmasının imzalanacağını açıkladı. Çağlar, “Moody’s notumuzu düşürsün, yatırımcılar Türkiye’ye güveniyor ve ilgisini sürdürüyor.Türkiye’deki yabancılar bu kararlardan etkilenmiyor, çünkü Türkiye’yi tanıyorlar, biliyorlar. İstikrarla büyüyen bir ekonomiyiz. İkinci çeyrek büyüme rakamımız yüzde 3.1. Bu aralıksız 27 çeyrektir büyümek demek.” BEMBEYAZ SAYFA AÇILIYOR Gerek İTO çatısı, gerekse de TOBB çatısı altında, çalışmaları hızlandırdıklarını anlatan İbrahim Çağlar, bu taleplerin hükümet nezdinde ses bulmasından da büyük memnuniyet duyduklarını söyledi. Çağlar, sonuç aldıkları başlıkları şöyle özetledi: Yeniden yapılandırma uzun zamandır talep ettiğimiz bir husustu. Bu kanun çıkarıldı. Ancak bu süreçte vergisini düzenli ödeyen mükelleflerimizin de mağdur edilmemesi konusunu gündeme taşımıştık. İTO olarak kademeli bir indirim sistemi önerdik. Sayın Maliye Bakanımız geçen ay bu çalışmanın müjdesini verdi ve çok kısa bir zamanda yürürlüğe gireceğini ifade etti. Uzun zamandır hükümetlerimizle paylaştığımız bir konu var. Yeni Nesil Bir Kalkınma Bankası. Bu banka ülkemizde eksikliğini hissettiğimiz proje finansmanını düşük faiz ve uzun vade ile gerçekleştirecek. İlgili Bakanlarımız bu konuda da bir yapılandırma içinde olunduğunu açıkladılar. İç piyasanın canlandırılması noktasında talep ettiğimiz taksit sayısının artması ve borç yapılandırması düzenlemesi de yürürlüğe girdi. Kozmetik sektöründe taksitlendirmenin kaldırılması konusunu Bakanımızla görüştüm inşallah taksitlendirme çıkacak. Yine yerini bulan önemli bir talebimiz de 50’den az çalışanı olan az tehlikeli iş yerlerinde iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi çalıştırma yükümlülüğünün 2017 Ocak ayına kadar uzatılması oldu. Merkez Bankası, iş dünyasının çağrısına kulak vererek üst üste yedinci kez faiz indirimine gitti. Bankaların da konut kredilerinde bir miktar indirime gitmeleri sevindirici. Ticari kredilerde de aynı indirimi bekliyoruz. Çek kanunu ve iflas erteleme müessesesinde yapılan düzenlemeler bizleri memnun etti. HAK BİLİNEN YOLDA DEVAM 29 Ekim günü Cumhuriyetin 93. yıldönümünün kutlanacağını hatırlatan Çağlar, Cumhuriyetin banisi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere kahraman arkadaşlarını, rahmetle ve şükranla yad ettiğini söyledi. Çağlar, “Şunun altını çizmek gerekir ki 1923’te milletin iradesiyle tesis edilen Türkiye Cumhuriyeti o günden bugüne mazlumlar için ümit, düşene uzanan el olmuştur. Kim ne derse desin. Hangi hain plan yapılırsa yapılsın Türk milleti, hak bildiği yolda yürümeye devam ediyor, devam edecektir.” Çağlar, Kerbela hadisesinin de 1377. yıldönümünde Seyyid-i şüheda Hz. Hüseyin ve Kerbela’da şehit düşen Ehli-Beyt başta olmak üzere, tüm şehitleri minnetle yad ettiğini söyledi. HAİN GİRİŞİMİ ANLATACAĞIZ Demokrasi Platformu olarak Belçika’da da bir takım temaslarda bulunacaklarını söyleyen Çağlar, Amerika’da düzenlenecek benzer toplantıda darbe girişiminin ekonomik boyutlarını anlatacağını söyledi. ELİMİZ BAĞLI DURMAYACAĞIZ Ekim ayı meclis toplantısını açan İstanbul Ticaret Odası Meclis Başkanı Şekib Avdagiç, hem ticarette hem de siyasette güvenlik politikaları açısından yeni bir eşikten geçildiğini söyledi. Bu değişimin özellikle Türkiye için zor bir yol olduğunu vurgulayan Avdagiç, “Dünyadaki değişim, hemen yakın coğrafyamızda yeni bir dünyanın ayak sesleri gibi giderek yükseliyor. Son günlerde Suriye ve Irak eksenindeki gelişmeler bunu bir kez daha net şekilde gösteriyor” dedi. Bu alanda Türkiye’nin önüne muhtelif engellerin çıkarıldığına dikkat çeken Avdagiç, şunları söyledi: “Suriye’yle 910, Irak’la 330 kilometre sınırımız var. Bu hattın gerisinde bir kaos hakim. Bu kaos karşısında elimiz kolumuz bağlı durmayacağız. Türk askerinin bölgedeki varlığı, teröre ‘amasız ve fakatsız’ karşı çıkmanın ispatıdır. Bu hususta başkalarının çıkarları değil ülkemizin bekası mevzu bahistir.” MECLİS ÜYELERİ KÜRSÜDE Yatırımda suistimal önlenmeli Ender Yazıcıoğlu / Ayakkabı ve Ayakkabı Yan Sanayi Meslek Komitesi: Şartlar oluşturulduğu zaman yatırımcılar koşa koşa Güneydoğu’ya gidecek ama bu günkü koşullarda yatırımcı Güneydoğu’ya gitmez. Bu bölgeye yatırım yapılmasını herkes istiyor ama hâlâ olaylar bitmedi. Doğu ve Güneydoğu’ya verilen teşvikler var ama bu teşvikler verilirken, ‘ne nerede üretilir’ bilmek zorundayız? Mesela, Diyarbakır’da hava taşıtı mı üreteceğiz ki, buna teşvik veriliyor. Geçmişte oralarda yatırım yapmak için para alanların Antalya’da, Marmaris’te ne işler yaptığını biz biliyoruz. Bu iş suiistimale açılmasın. Vatanı, milleti düşünerek yatırım yapana destek olunmalı. Mesela Güneydoğu’da 1 TL’ye aldığı yeri 100 TL’ye satana devlet izin vermemeli. Bu suiistimallerin önlenmesi çok önemli. Biz suiistimale çok açık bir milletiz. Güneydoğulu, Doğulu insanımıza da hakkını teslim etmeliyiz. Bizler Tahtakale’de yıllarca paramızı, malımızı güvenle onlara emanet ettik ve ediyoruz. Öncelikli olmayan sektörler ne olacak? Mustafa Balkuv / Örme Kumaş, Çorap ve Trikotaj Meslek Komitesi: Moody’s, Tansu Çiller’in başbakanlık döneminde yatırım yapılabilir notumuzu düşürdüğünde; Çiller, “TL’ye yatırım yapın” demişti. Üç ay içinde TL yüzde 60’tan fazla değer kaybetmişti. Bugün o günkü koşullarda değiliz ama değişmeyen şey gelişmeleri ve sonuçları hafife alıp, önemli değilmiş gibi gösteren kurumlar. Bu noktadan sonra Fitch notumuzu düşürürse ne olacak? Gereksiz yatırımlara son verilmeli. İstanbul’da artık satılık ve kiralık olmayan sokak yok gibi. Yıllarca yanlış diye bağırdığımız rant politikalarının sonunda Laleli, Osmanbey, Bağdat Caddesi, Beyoğlu, Kapalıçarşı da aynı durumda. Devletin gıda, eğitim, sağlık yardımı yaptığı hane sayısı her geçen gün artıyor. 2017’ye gelmeden hedefler şaşabilir. Enflasyon hedefinin tutturulması zorlaşabilir, kur hesapları da keza. Sanayide öncelikli sektörler açıklandı, tekstil açık ara ile ihracatta önde ama nedense öncelikli sektör kapsamı dışında tutuldu. Öncelikli olmayan sektörler ne olacak? Uzayan davaya çözüm tahkim Sait Kılıç / Kargo, Posta ve Depolama Meslek Komitesi: Ülkemizin en önemli konularından biri adalet sistemindeki sorunlar ve uzayan dava süreçleri. Buna çözüm olacak en iyi sistem, tahkimdir. Yapılacak çalışmalar hem üyeler açısından hem de dava süreçlerinin kısalması bakamından çok faydalı olacak. Tahkim ile ulusal ve uluslararası alanda çok sayıda ticari uyuşmazlığın Odamız çatısı altında çözüme kavuşturulması çok önemli. Basında geçen bilgilerden dolayı İstanbul Tahkim Merkezi (İSTAC) ve İstanbul Ticaret Odası Tahkim Merkezi (İTOTAM) arasındaki fark konusunda bazı üyelerimizin kafası karışıyor. İTOTAM’ın başarıya ulaşması için Odamız bünyesindeki tahkimler için bilgi bankası oluşmalı, gecikme varsa sebepleri araştırılmalı. Tahkim en fazla üç ay da bitmeli. Bu mümkün değilse en geç 12 ayda bitmeli. Türkiye’de birlik ve beraberlik içinde yaşamak için hepimize görev düşüyor. İTO, Doğu ve Güneydoğu’daki odalarla çalışmalı. Bu çalışma ülkemiz için çok verimli ve hayırlı bir iş olacak, bölgelerarası kaynaşmaya vesile olacak. Bu bölgelerdeki arkadaşlarımızın bizden acil beklentileri var. Gelir seviyesi en düşük illerden başlayan çalışmalar yapmalıyız. Ülkenin kaynaşmasına büyük yararları olacaktır bu girişimlerin. Yemekçiler etteki gibi sabit fiyat istiyor Turan Kuytak / Restoran ve Yiyecek İçecek Hizmetleri Meslek Komitesi: Bölgemiz çok hareketli bir süreçten geçiyor. Suriye ve Irak, küresel iktidar mücadelesinde en kanlı sahnelerin sergilendiği yerler haline geldi. Göçmen dalgası ve hain terör saldırıları hepimizi yakmaya devam ediyor. Ortadoğu’ya yayılmaya devam eden ateşin sönmesi, refah ve istikrar için kalkınma ve barış için şart. 15 Temmuz darbe girişimine tanık olduk. Sağduyu, birlik ve beraberliğin galip gelmesi çok önemli. İş dünyamız da çok iyi bir sınav verdi. Fikri, vicdanı, irfanı hür nesiller yetiştirmek hepimizin boynunun borcu. Çağı yakalamak ancak akılcı bir eğitim sistemi ile mümkün olabilir. Tarım Bakanlığı, Et ve Süt Kurumu üzerinden toplu yemek firmalarına, kasaplara karkas et alımlarında sabit fiyat uygulaması getirdi. Bunun sürekli olmasını istiyoruz. Tarım Bakanlığı’nın et alımında uyguladığı sabit fiyat politikasını yağ, bakliyat gibi ana girdi gruplarımız için de uygulamasını istiyoruz. Bu kürsüde konuşurken çok dikkatli olmalıyız Veysi Cengiz Balçık / İlaç ve Tıbbi Cihaz Meslek Komitesi: İTO meclis kürsüsünde dile getireceğimiz her sözü çok iyi ölçüp, biçip, tartmalı sonra dile getirmeliyiz. Çünkü bu kürsüden dile getirdiklerimiz, fikirlerimiz, düşüncelerimiz bir diğer meclis üyesini hatta tüm sektörünü olumsuz etkileyebiliyor. Bu nedenle çok dikkatli olmalıyız. ‘Af’ gerektirmeyecek vergi sitemi olmalı Bayram Bilgin / Mali Müşavirlik Meslek Komitesi: 6736 sayılı vergi barışı ile ilgili yasadan faydalanmak isteyenler sürenin uzatılmasını bekliyor. Çünkü bu iş için vergi dairelerindeki alt yapı hâlâ oluşamadı. Bu nedenle öngörülen süre yetmeyecek. Vergi yasasında bir diğer önemli konu matrah artırımı. Beş yılık matrah artımından yararlananlar beş yıl boyunca vergi incelemesinden muaf. Bu arada vergi elemanlarının önemli hataları oluyor. Vergi elemanlarının hatalarından, kastını aşan uygulamalarından kurtulmak için matrah artırımından faydalanmakta yarar var. Beş yıl boyunca vergi vermeyen mükellef ile beş yıl boyunca vergi veren karşılaştırıldığında ödeyen zarar ediyor. Böylece haksız bir gelir aktarımı oluyor. Bu haksızlığı ortadan kaldırmak için ödeyen mükellefe indirim yapılması yeterli değil. Sürekli af çıkmasına yapısal olarak bakmalı ve af çıkmasını gerektirmeyecek bir vergi sitemi kurulmalı. Bunun için de mevzuat hazırlanırken, taslak çıkmadan önce şube müdürünün ve daire başkanın yanında sektörden işi bilen insanların bulunması şart. Her sektörde yasalar hazırlanırken sektör mensupları bu işin içinde olmalı, sahayı, uygulamayı anlatmalı. Taslak hazırlanmadan işin içinde olmalıyız. Katma değerli ürüne yatırım yapalım Rağıp Mustafa Başbuğ / Bilgi Teknolojileri Meslek Komitesi: Teknoloji şirketleri dünyada hızla büyüyen dünya ekonomisinde önemli rolleri olan şirketlerdir. Ben de Teknopark İstanbul’dayım. Avrupa ve Amerika’daki teknoparklarda küçük ve orta ölçekli kuluçka şirketleri ile yatırımcıların ayda en az 10 kez buluştukları bilgisini aldım. Ben üç yıldır Teknopark İstanbul’dayım. Bizim teknoparklarda girişimci ile yatırımcıyı bir araya getiren bir platform yok. Teknopark İstanbul’da da böyle bir platform yok. Ortaklık kültürü olmayan bir toplumun bir araya gelmesi yeni bir alışkanlık. Bu yeni alışkanlık için sanal ve fiziki bir platform olmadığından yatırımcı girişimci biraya gelemiyor. Çalışkan bir milletiz, tonlarca proje üretiyoruz ama yatırımcı kültürüne sahip değiliz, özellikle de teknoloji yatırımı konusunda. Katma değeri yüksek ürünlere yatırım yapmıyoruz. İTO; Teknopark İstanbul’da girişimci ile yatırımcıyı buluşturacak bir ortam kurmalı ve yönetmeli. UNAKITAN’IN ARDINDAN Türkiye Cumhuriyeti’nin 58, 59. ve 60. hükümetlerinde Maliye Bakanlığı yapan Kemal Unakıtan, 70 yaşında tedavi gördüğü hastanede vefat etti. İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar da Unakıtan’ın vefatından duyduğu derin teessürü dile getirdi. Çağlar, şu ifadelerde bulundu: “Sayın Kemal Unakıtan’ı da bugün (13 Ekim 2016) Hakk’ın rahmetine yolcu ettik. Sorunları bizim lisanımızla anlatmayı bilen, girişimcilik ateşimizi teşvik eden değerli bir siyaset adamıydı. Kendisini rahmetle anıyor, yakınlarına sabrı cemil diliyorum.”

14 Ekim 2016 Cuma

İstanbul yarın uluslararası finans merkezi olma yolunda çok önemli bir dönemeci daha geride bırakmaya hazırlanıyor. Ataşehir’de yükselen İstanbul Uluslararası Finans Merkezi’nin (İFM) kamu finansmanı fiziki altyapısında ilk temel Başbakan Binali Yıldırım’ın katılacağı törenle 15 Ekim 2016 Cumartesi günü atılıyor. Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) öncülüğünde inşa edilecek Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) binaları için start verilecek. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı İbrahim Çağlar, “Finans Merkezi ile İstanbul dünyada fon akımlarının ana yollarından biri olacak. Dünyanın parası İFM ile İstanbul'a akacak" dedi. Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde İstanbul'un küresel finans merkezi olması yolunda çok önemli bir adım atıldığını belirten Çağlar, "Yıllardır el birliği ile geliştirdiğimiz küresel İstanbul markasının finans ayağı da böylece tamamlanmış olacak. İstanbul; Londra, Frankfurt, New York gibi önemli bir finans merkezi haline dönüşecek" dedi. FİNANSA ERİŞİM İSTANBUL'DA ŞEKİLLENECEK Başkan İbrahim Çağlar, “İFM’de Ziraat Bankası, Halkbank, Vakıfbank gibi dev kamu bankalarının sağlayacağı finansal hareketliliğin yanı sıra BDDK, TMSF, SPK gibi otoritelerin varlığı İstanbul'un bir küresel finans merkezi olma vizyonuna ciddi katkı sağlayacak. Kamu ve özel sektörün finans politikalarını ve stratejilerini belirleyip uyguladığı merkezlerden biri İstanbul olacak" değerlendirmesini yaptı. ÖZEL BİR TEŞVİK MEKANİZMASINDA FAYDA VAR Çağlar, İstanbul’un Avrupa ve Asya’yı birleştiren köprü olmasının yanında 4 saatten kısa bir süre içinde 56 ülkeye uçuş imkanı sunduğunu vurguladı. İbrahim Çağlar, Finans Merkezi’nin tüm unsurlarıyla tamamlandığında ülkemize global fon akışını artıracağını, önemli bir istihdam sağlayacağını ayrıca hukuk, sigorta gibi yan sektörleri de besleyerek ekonomiye kaldıraç etkisi oluşturacağını belirtti. İTO Başkanı Çağlar, İFM’nin rakip kentlerdeki finans merkezleri içinde öne çıkabilmesi için pozitif ayrımcılığa tabi tutulmasının yararlı olacağını ifade etti. Çağlar, “Fiziki altyapının yanında yasal altyapı olarak da özel bir teşvik mekanizmasının kurgulanmasında büyük fayda var. Özellikle İFM dahilindeki finansal ve mali hizmetlerin vergisel ve ticari yapılarında yeni bir kurgu gerekli. Finansal ürün sayısı artmalı. İhtisas mahkemeleri de bu piyasa için olmazsa olmazlardan" dedi.

14 Ekim 2016 Cuma

Kazakistan’daki Yunus Emre Türk Kültür Merkezi Müdür Vekili Almagül İsina, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri arasında Türkçe öğrenmeye en çok ilgi duyan ülkenin Kazakistan olduğunu ve hâlihazırda 500 öğrencinin sıra beklediğini söyledi. İsina, Yunus Emre Türk Kültür Merkezinin Türkçe, mozaik, drama, taş bebek yapımı gibi kursların yanı sıra çeşitli kültürel etkinlikler düzenlendiğini belirterek, “Etkinliklerimiz, Türkiye ile Kazakistan halklarının kültürel değerlerini yansıtıyor” dedi. 600 MEZUN Kazakistan’ın BDT ülkeleri arasında Türkçe öğrenmeye en fazla ilgi duyan ülke olduğuna işaret eden İsina, “Bu ilgi, özellikle başkent Astana’da gözlemleniyor. Şu an 500 kişi Türkçe öğrenmek için bizde sıra bekliyor. Böyle bir talep, iki ülke arasındaki ilişkilerin göstergesidir” diye konuştu. İsina, bugüne kadar Yunus Emre Türk Kültür Merkezinde yaklaşık 600 öğrencinin Türkçe kurslarını bitirdiğini ifade ederek derslerin Türkiye’den gelen öğretmenler tarafından haftada üç kez gündüz ve akşam saatlerinde verildiğini kaydetti.

13 Ekim 2016 Perşembe