tatil-sepeti
‘Verimli enerji’ de alternatif oldu

HABER: SOYHAN ALPASLAN En son teknolojik sistemlerin, en yeni ürünlerin sunulacağı ve 11-14 Ocak 2018’de İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilecek ENIPE Enerji Verimli Sanayi ve Ürünler Fuarı ve Zirvesi’nin basın tanıtım toplantısı yapıldı. Toplantının moderatörlüğünü İTO Meclis Üyesi,Enerji Verimliliği Derneği İstanbul Şube Başkanı Rasim Mazlum yaptı. Mazlum, enerji verimliliğinin alternatif bir enerji kaynağı olduğunu, hesaplamalara göre verimlilik sağlanırsa elde edilen tasarrufun değerinin, enerji kaynaklarımızdan üretebileceğimiz enerjiden daha fazlaolduğunu belirtti. “Dernek olarak, ülkemizde enerji verimliliği konusunda toplum bilincini yaygınlaştırmaya çalışıyoruz” diyen Mazlum, Enerji Takımı adıyla gerçekleştirilen projelerle her alanda enerji verimliliğinin önemini anlattıklarını, 2023’e kadar 150 milyar lira kaynak oluşturmayı hedeflediklerini anlattı. SANAYİ DEVRİMİ İSO Yönetim Kurulu Üyesi Nurhan Kaya ise “Enerji verimliliği, düşük karbonlu ekonominin kalbi. Biz de üzerimize düşeni yapmalı, tesislerimizde enerjiyi daha az tüketmenin yanında enerjiyi daha az tüketen ürünler üretmeli, Ar-Ge ve inovasyonu bir firma politikası haline getirmeliyiz” dedi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Sera Gazlarının İzlenmesi ve Emisyon Ticareti Şube Müdürü Vekili Tuğba İçmeli de iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı mücadelede geç kalınmamasını istedi. Tuğba, “Ulusal ölçekte de tedbirleri almak için elimizden geleni yapıyoruz. Bu konuda pek çok tedbiri uygulamaya koyduk. 2030 yol haritamızı belirledik” diye konuştu. Eerji Verimliliği Derneği Genel Sekreteri Yeşim Beyla ise Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile binalara yönelik bir proje geliştirdiklerini ifade ederek, projeyi ocak ayında paylaşacaklarını belirtti. YÜZDE 40’LIK TASARRUF 5 MİLYAR DOLAR DEMEK Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mesleki Hizmetler Genel Müdür Yardımcısı Vekili Murat Oral, Türkiye’nin her yıl kabaca 50 milyar dolar civarında enerji ithalatı yaptığını ve tüketilen enerjide binaların ikinci sırada yer aldığını belirtti. Oral, “2011 öncesi binalarda, enerji verimliliğine yönelik iyileştirmeler yüzde 40 tasarruf sağlıyor. Bu binalarda yüzde 40’lık tasarruf kabaca 5 milyar dolar demek” dedi. VERİMLİLİK ARTIK ÜRETİM KADAR ÖNEMLİ MÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Zeki Güvercin, enerji verimliliğinde Türk iş adamlarının dünyaya vereceği ürün ve hizmetler bulunduğunu ifade etti. Güvercin, Türkiye’nin de kendi içinde bazı düzenlemeler yapması gerektiğini söyledi. Enerjinin günümüzün en önemli ve en kritik başlıklarından biri olduğunu vurgulayan İDTM A.Ş. Genel Müdürü Rüştü Argıt da enerji verimliliğinin enerji üretimi kadar önemli olduğuna dikkat çekti. YALITIMSIZLIĞIN FATURASI 7.5 MİLYAR DOLAR İZODER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ertuğrul Şen, ısı yalıtımının enerji verimliliğinde en önemli başlıklardan biri olduğuna dikkat çekti. Şen, “Binalarda tüketilen enerjinin yüzde 85’i ısıtma ve soğutma alanında kullanılıyor. Çok ciddi kısmını yalıtımsızlık dolayısıyla israf ediyoruz. Faturası da 7.5 milyar dolar” dedi.

18 Aralık 2017 Pazartesi

Vatana adanmış bir ömür

Çalışma prensibi üyeye 7/24 hizmetti. HABER: SOYHAN ALPASLAN İbrahim Çağlar, Konyalı müteşebbis bir ailenin üyesi olarak 1960’ta İstanbul’da doğdu. Anne tarafından dedesi Hasan Şevki Efendi II. Abdülhamid döneminde Hazine-i Humayun’da görev yaptı. Hasan Şevki Efendi, Cumhuriyet sonrasında ilk milli kolonya fabrikasını kurdu. Çağlar’ın baba tarafından dedesi Sıtkı Çağlar da ticarete konu olabilecek her ürünün ticaretini yaparken, 1950’li yıllarda Topkapı’da iplik fabrikası kuran bir müteşebbisti. İtalyanlar’dan aldığı teknoloji ile kurduğu fabrikadan sonra Hacı Sabancı’nın Adana’da kurduğu fabrikaya da danışmanlık hizmeti veren Sıtkı Çağlar, oğlu Cenap Çağlar’ı (İbrahim Çağlar’ın babası) Avusturya Lisesi’nde okuttu. Cenap Çağlar, okul sonrasında iplik ticareti ve müteahhitlik yaptı. Sultanhamam, ticarette ilk günler... YEDİ YAŞINDA BAŞLADI Ticaretle yoğrulan bir ailede yetişen İbrahim Çağlar, yedi yaşından itibaren yazları kendi isteğiyle eniştesinin yanında çalışmaya başladı. Çağlar, iş hayatındaki ilk deneyimlerini şu sözlerle dile getirmişti: “Babamdan işimi sevmeyi ve ahlaklı çalışmayı; eniştemden de sorumluluk almayı ve katma değer üretmeyi öğrendim.” İlkokuldan sonra Güneş Koleji’nde eğitim gören Çağlar, lisede gönlünde yatan aslanın peşinden giderek Ticaret Lisesi’ne kayıt oldu. Çağlar, çocukluk günlerinde... 17 YAŞINDA TÜCCAR 1977’de liseden mezun olan Çağlar, ilk şirketi Nurtop A.Ş.’yi kurarak iş hayatına atıldı. 17 yaşında başladığı ticaret hayatını tekstil, enerji, inşaat ve telekomünikasyon sektörlerinde yurtiçi ve yurtdışı yatırımlarıyla devam ettirdi. Çağlar, sosyal hayatta, çeşitli vakıflarda aldığı görevlerle de hep ön plandaydı. Orhan Gencebay’ın İTO’yu ziyareti... İTO MECLİSİ’NE 1999’DA GİRDİ İbrahim Çağlar, 1999’da tekstil sektöründen, “Oda hepimiz için mazi ile buluşup atiye açıldığımız bir okul” sözleriyle tasvir ettiği İTO Meclisi’ne girdi. 2001-2005 yılları arasında İTO Spor İhtisas Komitesi üyeliği yaptı. 2005-2009 arasında İTO Başkan Yardımcısı olan Çağlar, İTO’da çok yoğun bir çalışma temposuna girdi. Yüklendiği görevler arasında İTO Hesapları İnceleme Komisyonu Yönetim Kurulu, Fuarcılık Değerlendirme ve Belgelendirme Komitesi, İstihbarat ve Tescil Komitesi, Dış Ticaret İhtisas Komitesi, İTO Sosyal Tesisleri Vakfı Genel Kurulu Üyelikleri ön plana açıktı. Çağlar, bu dönemde İstanbul Huzur Hastanesi Vakfı Genel Kurulu’nda İTO Temsilcisi olarak da görev aldı. İbrahim Çağlar’ın bu dönemdeki önemli görevlerinden biri de TOBB’da İTO’yu temsil ettiği Genel Kurul Delegeliği oldu. Cannes’da Türk oyuncularla... AK PARTİ KURUCU ÜYESİ Sivil toplum kuruluşları dışında AK Parti ve MÜSİAD’ın Kurucu Üyesi olan Çağlar, 2004-2007 arasında İstanbul Dünya Ticaret Merkezi Yönetim Kurulu Üyeliği görevini yürüttü. Çağlar, 2004-2010 arasında TOBB Yönetim Kurulu Sayman Üyeliği yaptı. Aynı tarihlerde TSE Yönetim Kurulu Üyeliği görevini üstlenen Çağlar, 2006-2012 arasında DEİK Yönetim Kurulu Üyeliği ve 2003-2006 arasında da İTHİB Yönetim Kurulu Üyeliğini yürüttü. Çağlar, TOBB Eğitim ve Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Üyeliği, TEPAV Mütevelli Heyeti Üyeliği, Darülaceze Mütevelli Heyeti Üyeliği, Marmara Grubu Vakfı Stratejik ve Sosyal Araştırmalar, Mütevelli Heyet ve Akademik Konsey Üyeliği görevlerinde de önemli çalışmalar gerçekleştirdi. Hidayet Türkoğlu ile... İKİNCİ AİLESİ İTO 2009-2013 arasında İTO Meclis Başkanı olarak görev yapan Çağlar, 2012’de Enerji Verimliliği Derneği’nin Başkanı oldu. 2013’teki Odalar genel seçimlerinde İstanbullu tüccar Çağlar’ı tek aday olarak kendine başkan seçti. Çağlar, ‘ikinci ailem’ dediği, zor günlerde dayanışmanın erdemini ve dostluğunu yaşatan İTO’nun hayatındaki yerini her fırsatta dile getirdi. Çağlar, görev adamı kimliğini TOBB’da da Başkan Yardımcısı olarak sürdürdü. Aynı zamanda TOBB Personeli Sigorta ve Emekli Sandığı Vakfı Genel Kurul Delegesi oldu. Çağlar, Fransa Cumhurbaşkanı seçilen dönemin Maliye Bakanı Emmanuel Macron’a, MIPIM Fuarı’nda plaket takdim etmişti. BİTMEYEN GÖREVLER İbrahim Çağlar, vefatına kadar şu görevleri sürdürüyordu: Formula İstanbul Yatırım A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı, İTO Eğitim ve Sosyal Hizmetler Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı, İstanbul Ticaret Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı, Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM) Başkanı, İstanbul Dünya Ticaret Merkezi Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, Teknopark A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, İstanbul Alışveriş Festivali Organizasyonu (İstanbul Shopping Fest) İcra Kurulu Başkanı, Enerji Verimliliği Derneği Başkanı, TOBB Eğitim ve Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi, Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) Mütevelli Heyeti Üyesi, Vakıf Üniversiteleri Birliği Başkanı. Kolonya imal eden dedesinin Almanya’da bir fuarda aldığı ödülü gösterirken... İKİ ÇOCUK BABASIYDI Yoğun iş hayatı, sivil toplum kuruluşları ve vakıflardaki görevlerinden arda kalan zamanlarda ise atıcılık, yüzme ve tenis sporları yapan İbrahim Çağlar, evli ve iki çocuk babasıydı. KENDİSİNİ BÖYLE ANLATMIŞTI Yeni Şafak muhabiri Orhan Orhun Ünal, 2016’da Başkan Çağlar’ın kendisini anlattığı görüşmeyi şöyle kaleme almıştı: KOLONYA Üsküdar-Eminönü vapurundayız. Saat sabah 9:15 bir hikayenin peşinden gidiyoruz. Tüm zamanların en çok sevilen ve kullanılan Eau de Cologne, yani kolonyanın bu topraklardaki öyküsünü dinleyeceğiz. Hasan Şevki Efendi’nin hikayesinin izini sürüyoruz. İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar ile buluşmaya gidiyoruz ancak bu sefer konumuz ne ticaret ne rakamlar ne de teknik konular. Dedesi Hasan Şevki Efendi ve kolonyalarını konuşacağız. Ama önce hikaye için küçük bir parantez açalım. Eau de Cologne gibi hafif ve ferahlatıcı kokular sadeliğin ve saflığın simgesi haline gelir ve tüccar sınıfın yani burjuvazinin gözdesi olur. Osmanlı topraklarına ulaşması ise II. Abdülhamit dönemindedir. Abdülhamit döneminde, Eau de Cologne fabrikatörü Jean Marie Farina, “Fahri Saray-ı Hümayun Kolonyacısı” ünvanını almak üzere başvurur. Fabrikasının Avrupa’nın çok eski ve meşhur bir fabrikası olduğunu, bu yüzden bu unvana kabulünün uygun olacağını bildirir. İsteği, 3 Mayıs 1882 tarihinde padişaha arz edilir. O döneme kadar gül suyunu misafirine ikram eden halk ise ürünü çabuk benimser. İbrahim Çağlar’ın anlattığına göre, 1882 doğumlu Hasan Şevki ise 8 yaşlarında Çorum’dan saraya getirilir. O dönemde Anadolu’dan seçilen ve gelecek vaat eden çocukları saraya getirip okutma geleneği malumunuz. Topkapı Sarayı’ndan ayrıldığında Karaköy Kürekçiler Caddesi’nde kolonya imalatına başlar. Hasan Şevki kolonyoları diye bir fabrika kurar. Onun hikayesi aynı zamanda ülkemizdeki girişimciliğin ilk örneklerinden. Üstelik kolonya ve losyonlar Avrupa ve en çok Fransızların güdümünde tüm dünyaya pazarlanırken, bu işe kalkışır. Kolonyaların hem üretimini yapar hem de ülke sınırları ile yetinmeden alır başını ve yurt dışı fuarlara katılır. 1920’li yıllarda Viyana, Berlin, Londra, Milano, Madrid’de katıldığı fuarlarda şirketini ve ülkemizi tanıtır. En başarılı şirketlerin seçildiği bu fuarlardan madalyalarla ülkesine döner. Kendi çabaları ile bilmediği coğrafyalara kolonyalarını tanıtmak adına ulaşır. Cumhuriyetin ilk yıllarında da girişimciliğini sürdüren Hasan Şevki Efendi’nin kolonya dükkanı zaman içinde Karaköy’ün simgelerinden olur. Hatta sonraki yıllarda 7 sene Atatürk’ün yaverliğini yapar. Kolonya şişeleri şu anda internet siteleri ve çeşitli müzayedelerde açık artırmada satın alınıyor. 1920’li yıllardan kalan Hasan Şevki kolonyaları şu anda 800 liradan başlayan fiyatlarla satılıyor. Çağlar, aile üyelerinin şimdilerde dedelerinin yadigarının peşine düştüğünü ve Hasan Şevki kolonya şişelerini topladıklarını anlatıyor. Günümüzde hem meraklısı hem de antika severlerin ilgi odağında olan şişeler neredeyse 100 yıllık.

18 Aralık 2017 Pazartesi

Sosyal hayatında da öncüydü

Çağlar, İTO üyeleri ve vatandaşla içiçe başkanlık yaptı. KLASİK OTOMOBİL TUTKUNU Klasik otomobillere meraklı olan İbrahim Çağlar’ın bir hedefi de, İstanbul’u otomotiv sporları merkezi haline getirmekti. KENDİ ODASINI ÖĞRENCİLERE TAHSİS ETTİ Eğitime büyük önem veren İbrahim Çağlar, İTO Merkez binadaki odasının kapılarını gençlere açtı ve “İhtiyacınız olduğunda randevu almanıza gerek yok, gelin” dedi. İstanbul Ticaret Üniversitesi’ndeki odasını da öğrencilerin kullanımına tahsis etti. DOWN CAFE’DE GENÇLERLE İstanbul’da açılan ve bir ilk olan Down Cafe, İbrahim Çağlar’ın konuk olduğu bir başka mekandı. Yaşları 18 ile 35 arasındaki down sendromlu, zihinsel engelli gençlerin çalıştığı Şişli’deki kafeye giden Çağlar, hem gençlerle sohbet etti hem de sunulan lezzetli yemekleri yeme fırsatı buldu. TARİHİ KİTABEVİNE DESTEK İbrahim Çağlar, İTO üyelerine her zaman destek verdi. Çağlar, Beyoğlu’nda faaliyet gösteren ve 2013 yılında mali sıkıntıya düşen tarihi Robinson Crusoe 389 Kitabevi’ni ziyaret ederek çeşitli kitaplar satın aldı. Çağlar, “Böyle önemli bir kurumumuzun her zaman yanında olacağımızı göstermek istedik. İTO olarak zorda olan kurumlarımızla birlikte projeler üretmeye karar verdik” dedi. SPORCU GENÇLERE TEŞVİK Spora ve sporculara her zaman destek veren İbrahim Çağlar, İTO Spor Kulübü’nün çalışmalarını da yakından takip etti. Takımların maçlarına katılan Çağlar, zaman zaman sahaya çıkıp basketboldaki hünerlerini de sergiledi. SANATIN VE SANATÇININ YANINDAYDI “Hünkar Kasrı’nı restore ettirirken amacımız, sadece onu korumak değildi. Aynı zamanda değerli sanatçılarımızın sergileriyle hayat bulması, her daim canlı, prestijli bir sanat ve kültür merkezi haline gelmesi idi. Ardı ardına gerçekleşen sergilerimizle bu amaca doğru ilerliyoruz” diyen Çağlar, Hünkar Kasrı’nda açılan sergileri gezerek, sanatçılarla sohbet etti. ÇAĞLAR’IN VİZÖRÜNDEN İSTANBUL İbrahim Çağlar, İstanbul’u dünyaya tanıtmak için başlatılan Oneistanbul adlı Instagram yarışmasına da imzasını attı. Fotoğraf makinesini boynuna takan Çağlar, Cemile Sultan Korusu’ndan Boğaz’ın ve kentin güzelliklerini yansıtan kareler için deklanşöre bastı. ÇOCUKLAR İÇİN KOŞTU İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından ‘Çocuklar İçin Koş’ temasıyla düzenlenen 39’uncu İstanbul Maratonu’nun katılımcılarından biri de İbrahim Çağlar oldu. Çağlar, Altunizade Köprüsü’nden başlayan 8 kilometrelik halk koşusunda İTO üyeleriyle birlikte yerini aldı. SHOPPING FEST İÇİN TEZGAH BAŞINDA Türkiye’nin en büyük turizm, alışveriş ve kentsel markalaştırma projesi olan ve her yıl haziran ayında düzenlenen İstanbul Shopping Fest (İSF), kadim kentin zengin tarihini, kültürünü, mutfak sanatını, alışveriş ve eğlenceyle bir araya getiriyor. İbrahim Çağlar, festival kapsamında tezgahın arkasına geçerek kestane de dağıttı. Çağlar, ekonomiyi anlaşılır bir şekilde kamuoyuna aktardığı için ekonomi programlarının da vazgeçilmez konukları arasında yer alıyordu. İLK BAŞ YAZI 4 NİSAN 2014 İbrahim Çağlar, Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı üstlenir üstlenmez Oda gazetesi İstanbul Ticaret’i daha da ileri noktaya götürmek için projelerini devreye soktu. Çağlar, görevdeki ilk aylarında görüşlerini yazdığı baş makalede dile getirerek, hem üyelerine seslenmiş hem de dikkatleri kurumun yayın organına çekmek istemişti. ODA’YI ANLATMAK İÇİN ‘PAYİTAHT’A ÇIKMIŞTI Başkan İbrahim Çağlar, Oda’nın misyonunu ve hizmetlerini anlatmak için sosyal medya da dahil farklı mecraları başarıyla kullanıp, toplumun her kesimine ulaşabilen bir kanaat önderiydi. Çağlar, vefatından bir gün önce 10 Aralık 2017 pazar günü boyunca TRT 1’in Payitaht dizisinin çekimlerine katılmıştı. Sultan Abdülhamit’in girişimiyle 1885’te kurulan (Dersaadet) İstanbul Ticaret Odası’nın ilk sürecini anlatmak için diziyi önemli bir mecra olarak gören İbrahim Çağlar, İbrahim Efendi karakterini canlandırmış ve rol gereği Sultan 2. Abdülhamit’in huzuruna çıkarak, Hünkar tarafından Dersaadet Ticaret Odası’nı kurmakla görevlendirilmişti. Dizinin çok yakında izleyici ile buluşması bekleniyor.

18 Aralık 2017 Pazartesi

Özellikleri bilim kurgu değil gerçek

HABER: CANAN BİLGİN Kimi otomotik pilot ile yönetiliyor, kimi kendi kendine park ediyor, kimi de kameralarla sürücüyü yönlendiriyor. Bu sahneler herhangi bir bilim kurgu filminde görebileceğiniz sahneler değil, gerçek… İşte daha güvenli ve daha keyifli sürüş için geleceğin 8 muhteşem özelliğini taşıyan fütüristik otomobiller... KENDİ KENDİNİ PARK EDİYOR Otomobil üreticileri park etme sorununu ortadan kaldırmak istiyor. Birçok şirket, sürücüleri park alanına yönlendiren fonksiyonlar sunsa da, Tesla ve BMW dahil bazı üreticiler daha da ileri adımlar atıyor. BMW 7 Serisi’ni park etmek için sürücünün araçta olmasına gerek yok. Sürücü araç dışında beklerken otomobil dar alanlara dahi çekilip çıkartılabiliyor. Aracı park yerine çekmek veya park yerinden çıkarmak için anahtardaki düğmeye basarak talimat vermek yeterli. Tesla’nın bazı modelleri ise akıllı telefonla çağrılabiliyor. Araçlar ayrıca garaj kapılarıyla da senkronize çalışıyor. Böylece sürücüler dışarıda beklerken onlar bağımsız olarak garaja girip çıkabiliyor. NAVİGASYON VE HIZ BİLGİLERİ ÖN CAMDA Sürücülerin gözlerini yoldan ayırma tehlikesine karşı geliştirilen bir çözüm de, navigasyon veya hız bilgilerini direkt olarak aracın ön camına yansıtabilen ve bu sayede daha güvenli bir sürüş sağlayan sanal gösterge paneli. Lincoln Navigator’da, sürücüler güneş gözlüğü taktıklarında dahi sanal gösterge panelini net olarak görebiliyor. BENZİNLİ MOTOR TEKNOLOJİSİ Elektrikli otomobiller benzinli motorların yerini almaya hazır gibi görünse de mühendisler hâlâ 150 yıllık teknolojiden daha fazla yararlanmanın yollarını bulmaya çalışıyor. Birçok otomobil üreticisi, homojen şarjlı sıkıştırma ile ateşleme olarak bilinen yanma teknolojisini mükemmelleştirmenin peşinde. AÇIK PARKURDA EĞLENME Bir aracı hızlı bir şekilde hızlandırmanın, gaz pedalını zemine yapıştırmak kadar basit olduğunu düşünebilirsiniz. Oysa bu muhtemelen çok gürültü yapar. Üstelik o esnada arka tekerlekler döner ve onları düz tutmaya çalışmak durumunda kalırsınız. Yüksek performanslı birçok otomobilin ‘launch control’ olarak adlandırılan kalkış kontrol sistemine sahip olmalarının nedeni de budur. PİYASAYA YENİ HİBRİTLER GİRECEK Elektrikli araçlara doğru hızla ilerledikçe hibrit otomobillerin daha az tercih edilebileceğini düşünebilirsiniz. Oysa daha fazla yakıt ekonomisi için önümüzdeki yıllarda yeni hibritlerin piyasaya girdiğini göreceksiniz. Bu araçların birçoğu, normal hibrit kadar verimliliği artırmayan, daha küçük, daha az güçlü piller sayesinde daha az maliyetli ‘hafif hibritler’ olacak. Bu teknolojiyle geliştirilen 2018 Jeep Wrangler satışa sunulacak. Büyük olasılıkla Toyota Prius Prime gibi prize takılan daha fazla hibritleri de göreceğiz. ‘GÖREN’ OTOMOBİLLER Sürücüler, ilerledikleri yolu takip etmede artık yalnız değil. Yeni konsept otomobiller giderek daha fazla sensörlerle özellikle de kameralarla donatılıyor. Kameraların, otonom araçlarda kör noktaları, köşeleri, yoldaki insanları veya cisimleri, hız limiti gibi işaretleri tespit etmede rolü büyük. Ford; Kuga, Edge, S-Max ve Galaxy de dahil olmak üzere Avrupa otomobillerinin birçoğunda hız sınırlayıcı bir özellik sunuyor. Sürücülerin hız sınırında tutulması için frenleri kullanmaları yerine, motordaki yakıt miktarı sınırlanıyor. Cadillac Super Cruise’da ise sürücülerin seyir halinde gözlerini izlemek için direksiyon üzerinde bir kamera yer alıyor. Sürücülerin gözleri uzun süre yoldan uzaklaştığında flaşla uyarıda bulunuyor. AKILLI TELEFON DİREKSİYONDA Otomobillere daha fazla akıllı telefon inovasyonu geliyor. Apple CarPlay ve Android Auto giderek yaygınlaşıyor. Infotainment (eğlence-bilgi) sistemleri artık 600 otomobil modelinde mevcut. Bu hizmetler, uygulamalara erişmek, ses asistanları aracılığıyla arama yapmak ve kısa mesajları yüksek sesle okumak gibi akıllı telefonla otomobilde yapılabilecek her şeyi kolaylaştırıyor. Sürücüler, evden çıkmadan önce akıllı telefon uygulamasıyla gidecekleri yerin haritasını da çıkarabiliyor. CarPlay, mailden ve SMS mesajlarından adresleri kullanarak nereye gidilebileceğini tahmin edebiliyor. Bu hizmetlerin maliyeti ise üreticiye göre değişiyor. OTOMATİK PİLOT Trafikte kendi başına giden otomobiller artık hayal değil, sadece birkaç yıl uzakta. Ancak bazı otomobil üreticileri, geleceğin sürüş keyfinin tadını şimdiden çıkarmaya izin veren özellikleri kullanıma sunuyor. Etrafındaki araçları takip eden, yol ve şeridi de bir o kadar iyi algılayan Tesla’nın meşhur ‘otomatik pilotu’, otomatik direksiyon ve acil frenleme özelliği ile dikkat çekiyor. Araç, 8 kamera, 12 ultrasonik sensör ve genellikle gemilerde ve uçaklarda kullanılan radar teknolojisi ile yönetiliyor. Mercedes-Benz, General Motors ve Volvo’nun üst modelleri de benzer sistemleri sunuyor. Toyota Camry ve Honda Civic ise sürücülere önlerindeki araca göre hareket etmelerine izin veren seyir kontrolü özelliğine sahip.

15 Aralık 2017 Cuma

Kitapseverlere 7/24 ücretsiz e-kütüphane

Kültür ve Turizm Bakanlığı, kitapseverlerin binlerce kitaba bir tıkla erişebilmesini sağlayan ve dünyada da hızla yayılan ‘e-kitap’ uygulaması için önemli bir adım attı. Kasım ayı itibarıyla pilot uygulama olarak başlatılan proje kapsamında, 81 il halk ve 19 ilçe halk kütüphanesinde okuyuculara e-kitap hizmeti verilmeye başlandı. Kütüphanelerde halen kullanılan ‘Koha Kütüphane Otomasyon Sistemi’ ile entegre çalışan e-kitap uygulamasıyla okuyucular, zaman ve mekandan bağımsız, 28 temel konu başlığında 17 binden fazla e-kitaba 7 gün 24 saat herhangi bir ücret ödemeden erişebiliyor. ÜYE OLUN Söz konusu pilot uygulamadan Türkiye genelindeki 100 halk kütüphanesine kayıtlı üyeler faydalanabiliyor. Halk kütüphanelerinin toplam üye sayısının yüzde 80’ine karşılık gelen bu üyeler, http://koha.ekutuphane.gov.tr adresinden Türkçe e-kitaplara erişebiliyor. Çevrimiçi okunabilen, bilgisayar ya da mobil cihazlara süreli olarak ödünç de alınabilen e- kitaplara, telif hakları kapsamında, maksimum 60 sayfaya kadar çıktı alma veya e-posta yoluyla gönderme izni veriliyor. Ayrıca her e-kitap için 60 günlük okuma süresi bulunurken, bu süre bittikten sonra aynı materyal tekrar aynı süreyle ödünç alınabiliyor. e-kitap hizmetinden faydalanmak isteyen kütüphane üyelerinin, kütüphaneye kayıt oldukları esnada bir kullanıcı adı ve şifre edinmesi gerekiyor. E-DEVLETLE ENTEGRE EDİLECEK Bakanlık, e-kitap hizmetini pilot uygulamanın ardından diğer kütüphanelerde de yaygınlaştırmayı hedefliyor. Daha sonra e-kitapların e-devlet sistemiyle entegre edilmesi ve buradan da erişime açılması planlanıyor. Türkiye’nin 81 ilindeki halk kütüphanelerinin yanı sıra üyelerine e-kitap hizmetini veren 19 ilçe halk kütüphanesinin isimleri şöyle: Adıyaman Kahta, Amasya Merzifon, Ankara Gölbaşı, Ankara Polatlı, Diyarbakır Ergani, Hatay İskenderun, Hatay Kırıkhan N.Ulviye Civelek, İstanbul Gaziosmanpaşa, İzmir Bornova, Kocaeli Gebze, Kütahya Tavşanlı Zeytinoğlu, Manisa Akhisar Zeynelzade, Manisa Salihli, Manisa Turgutlu, Mardin Kızıltepe, Osmaniye Kadirli, Şanlıurfa Siverek, Tekirdağ Çorlu, Van Erciş ilçe halk kütüphaneleri.

15 Aralık 2017 Cuma