Savunma Sanayii Başkanlığı ve İstanbul Ticaret Odası ortaklığında kurulan Teknopark İstanbul; İstanbul Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nden ‘Temel Sıfır Atık Belgesi’ alan ilk özel şirket oldu. SIRA ALTIN BELGEDE Türkiye’de ‘Sıfır Atık Belgesi’ alan ilk teknopark unvanına da kavuşan Teknopark İstanbul’da sıfır atık projesi kapsamında yürütülen çalışmalar 2019 yılında başladı. Sıfır atık politikasına inanan Teknopark İstanbul İdari İşler ekibi, bu kapsamda takımlar oluşturarak gerekli eğitim programlarını tamamladı. Teknopark İstanbul’da yer alan firmalara ve personele sıfır atık konusunda eğitim verilerek yoğun şekilde farkındalık oluşturulması sağlandı. Teknopark İstanbul Çevre Danışmanı tarafından hazırlanan Sıfır Atık Uygulama Rehberi tüm Ar Ge firmaları ile hizmet alınan tüm firmalara iletildi ve ticari alanlar atık yönetimi konusunda denetlendi. Tüm bu hazırlıkların ardından planlı hareket eden ekip, 2020 Ağustos ayı itibariyle Temel Sıfır Atık Belgesi’ni alarak çevreye duyarlılığını belgeledi. Teknopark İstanbul’un sıfır atık projesi kapsamında yeni hedefleri ise gümüş, altın ve platin sıfır atık belgelerini almak. YÜZDE 50 ARTIRACAĞIZ Çevreye duyarlılıklarının üst seviyede olduğunu ifade eden Teknopark İstanbul Genel Müdürü Bilal Topçu, “Teknopark İstanbul olarak ‘Sıfır Atık Sıfır Kayıp’ mottosuyla başarılı bir sıfır atık programı yürütmenin mutluluğunu yaşıyoruz. 2019’da uygulamaya başladığımız programlarımızla 231 ağacın kesilmesini önledik, 23 bin 813 litre ham petrolün kullanılmasının önüne geçtik, 5.43 ton ham maddenin kullanılmasını engelledik, 380 m3 su tasarrufu sağlayarak doğal su kaynaklarını koruduk ve 110 bin 430 kw/h enerji tasarrufu elde ettik. Bu rakamlar bizim için oldukça mutluluk verici ve 2021 yılının sonunda bu kazançların yüzde 50 artırılmasını hedefliyoruz” diye konuştu.

03 Kasım 2020 Salı

Projeye 416 kadın girişimcinin kabul edildiğini belirten İTO Başkanı Şekib Avdagiç, “Üretimin içindeki kadın girişimcileri yeni bir aşamaya taşıyacağız. 60’tan fazla uzman, proje kapsamında eğitim verecek” dedi. Ev hanımı Yeliz Tok, eşine ait çöp dökülen araziyi 1 yıl içinde lavanta bahçesine çevirmeyi başardı. Kadın girişimci Yurdanur Karadeniz, evinin balkonunda ürettiği çantaları internet üzerinden 6 ülkedeki müşterilerine gönderiyor. 3 yıl önce yerli tohum paketleme tesisi kurarak üretime başlayan Müge Gültekin, ilk ihracatını İngiltere’ye gerçekleştirdi. İstanbul Ticaret Odası öncülüğünde başlatılan ‘Yükselen Markalar’ projesi ile kadın girişimcilerin markalaşmalarının sağlanması, kültürel ögeleri taşıyan ürünlerin tasarlanması, sergilenmesi ve pazarlanmasına katkıda bulunulması, yurt dışında bilinen global bir marka oluşturularak katma değeri yüksek ürünlerle ihracat yapılmasına destek olunması hedefleniyor. Proje, İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) liderliğinde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), İstanbul Kadın Girişimciler Kurulu (İKGK) ve Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM) işbirliğinde hayata geçirildi. HEDEF MARKALAŞMA Kadın girişimcilerin yenilikçi, rekabetçi ve öncü olduğunu belirten İTO Başkanı Şekib Avdagiç, “Yükselen Markalar projesi ile üretimin içindeki kadın girişimcilerin yeni bir aşamaya taşınarak markalaşmaları hedefleniyor” dedi. Hatice Güner Kal başkanlığındaki İstanbul Kadın Girişimciler Kurulu ile çok önemli faaliyetler gerçekleştirdiklerini anlatan Avdagiç, şimdi Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi’nin de paydaş olarak içinde bulunduğu Yükselen Markalar projesiyle üretimin içindeki kadın girişimcileri yeni bir aşamaya taşıdıklarını kaydetti. REKABETÇİ VE ÖNCÜ Projeyle kadınların, zaten sahip oldukları girişimci özelliklerini keşfetmelerine aracı olduklarını aktaran Avdagiç, şöyle konuştu: “Girişimciler, yenilikçi, risk almayı bilen, öncü ve rekabetçi düşünceye sahip. Bu özellikler kadınlarda mevcut. Öyleyse bize düşen, bu niteliklerin ortaya çıkmasını temin etmek. İşte biz de bunu Yükselen Markalar projesiyle yapıyoruz. Bir başka ifadeyle, markalaşmalarını sağlıyoruz. Gerekli niteliklere sahip ürünlerini, hak ettikleri küresel değere kavuşturuyoruz. Bütün bunları, uzman ve akademisyen eğitmenlerimizle birlikte yapacağız. Onlar bilgi ve deneyimlerini bizimle paylaşacak. Böylece girişimciliğin temel hareket ettiricisi olan, ‘nasıl yapılacağına’ dair etkin bir aktarım gerçekleşecek.” Avdagiç, pandeminin tüm olumsuzluklarına rağmen projeye 655 kişinin başvurmasının kendilerini çok sevindirdiğini ifade ederek, “Bu, oldukça yüksek bir rakam... Kadınların iş dünyasında öncü olmaya kararlı ve istekli olduğunu gösteriyor. Eğitimlerimiz 416 kişiyle başladı” diye konuştu. 655 KADIN BAŞVURDU 655 kadın girişimcinin başvurduğu projeye, katılım koşullarını sağlayan ve kendi ürünlerini üreterek satış yapmaya başlamış 416 kadın girişimci kabul edildi. 416 kadın girişimci, ağırlıklı olarak moda, tekstil, tasarım, kozmetik, bakım ürünleri, kültürel öğeleri yansıtan ürünler ile gıda ürünleri alanında faaliyet gösteriyor. 60 UZMAN EĞİTİM VERECEK Markalaşmadan pazarlamaya, elektronik ticaretten kozmetik ve gastronomiye kadar birçok başlıkta 60’tan fazla uzman, proje kapsamında katılımcılara eğitim verecek. Eğitimler, Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi’nin altyapısıyla gerçekleşecek. Eğitimlerin tamamlanmasıyla belirlenen sektörlerde katılımcılara çeşitli mentorluk hizmetleri verilmesi hedefleniyor. Programa katılan eğitmenler, bilgi ve tecrübelerini proje boyunca eğitimler, atölye çalışmaları, çalıştaylar, paneller gibi organizas-yonlarla katılımcılara aktarmayı sürdürecek.

03 Kasım 2020 Salı

Pandemi döneminde etkinliği daha çok artan e-ticaret ve dijital pazarlarda markalaşmak da yeni nesil ekonominin öne çıkan değerleri arasında. Firmalara, e-pazaryerlerine üyelik ve sanal fuarlara katılım için sunulan destekler de markalaşmada avantaj sağlıyor. Firmalar, desteklerden en fazla 3 ayrı e-pazaryeri için faydalanabiliyor. e-pazaryerlerine üyelik giderleri için yılsonuna kadar yüzde 80 oranında uygulanacak destek, 2021’den itibaren yüzde 60 olarak devam edecek. HABER: ŞEREF KILIÇLI İstanbul Ticaret Odası liderliğinde, TOBB İstanbul Kadın Girişimciler Kurulu ve Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi ortaklığında yürütülen ‘Yükselen Markalar’ projesi online eğitim webinarlarında 3 hafta geride kaldı. Toplam 5 hafta sürecek programda, Türkiye’nin markalaşma konusunda önde gelen uzmanları ve başarılı yöneticileri, tecrübelerini programa katılan 416 kadın girişimci ile paylaşıyor. Teori ile pratiğin sentez olması halinde başarının geldiğini belirten İTO Yönetim Kurulu Üyesi Levent Taş, iş hayatının bilgi ve eğitimle desteklenmesi gerektiğini, Yükselen Markalar projesinin bu yönüyle de önemli olduğunu söyledi. TOBB İstanbul Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı ve İTO Meclis Üyesi Hatice Güner Kal’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen webinarda, İstanbul Galata Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özgür Çengel ve BTM Direktörü İbrahim Elbaşı da sunum yaptı. İHRACATA 3 KATEGORİDE DESTEK Yükselen Markalar projesi webinarına katılan Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü Kadın ve Genç Girişimciler İhracat Daire Başkanı Özge Akkız, ihracata yönelik devlet desteklerini anlattı. İhracata yönelik devlet yardımlarının 3 kategoride olduğunu söyleyen Akkız, “İhracata hazırlık destekleri kapsamında, UR-GE ve pazara giriş belgeleri desteği veriyoruz. Pazarlama destekleri kapsamında, pazar araştırması, fuarlara katılım ve yurt dışı birim destekleri sağlıyoruz. Yüksek katma değere yönelik destekler kapsamında, tasarım ve marka-Turquality destek programlarımız mevcut. Ticaret Bakanlığı destekleri konusundaki bilgileri tek elde toplayan www.kolaydestek.gov.tr web adresimizden mutlaka istifade etmenizi öneriyorum” dedi. E-İHRACATTA ÇİN FIRSATI Ticaret Bakanlığı Dış Temsilcilikler ve Uluslararası Etkinlikler Genel Müdürlüğü’nden Dış Pazar Analizleri ve Proje Geliştirme Daire Başkanı Ceren Angılı, Çin e-ticaret pazarına giriş ve ihracat fırsatları hakkında önemli bilgiler verdi. Küresel ölçekte e-ticaret pazarının 2021 yılında 4.93 trilyon dolara ulaşmasının beklendiğini belirten Ceren Angılı, “Çin, dünyanın en büyük e-ticaret pazarı. 2 trilyon dolarlık e-ticaret perakende pazarının yüzde 40’ı ithal ürünlerden oluşuyor. Sınır ötesi e-ticaret üzerinden yapılan ürün ithalatı 2015-2018 yılları arasında, yıllık ortalama yüzde 76 büyüme gösterdi. Çin’e yönelik e-ticaret konusunda özel bir strateji geliştirirken bölge özelinde düşünmeniz gerekiyor. 2020 yılı itibariyle 200 milyondan fazlae-ticaret tüketicisi olduğu tahmin ediliyor. Kişi başına ithalat kotası e-ticarette 3 bin 770 dolar. Çinli tüketiciler tek seferde ise enfazla 725 dolarlık ürün ithalat edebiliyor. Çin’de e-ticaret platformları üzerinde en fazla kozmetik, anne, bebek ve sağlık ürünleri satılıyor. Oraya sınır ötesi e-ticaret yapmak isteyen girişimcilerin özellikle bu 3 alana yoğunlaşması gerekiyor” dedi. REKLAM VİDEOLARI 15 SANİYEYİ GEÇMESİN Webinarda sunum yapan Facebook Türkiye’den Kamu Ortaklıkları Müdürü Burak Karagöl, şöyle konuştu: “Güncel veriler itibariyle Facebook’un 2.7 milyar, Messenger’in 1.3 milyar, Instagram’ın 1 milyar aktif kullanıcısı var. Facebook reklamlarındaki çok önemli detaylardan biri de size sunulan 11 reklam amacından en uygun olanını seçmeniz. Çünkü sistem tüm optimizasyonunu o amaca göre yapıyor. Videolu reklamlarda, ana mesajı başta vermeniz etkiyi artırır. Videonun mobil için hazırlanmış olması da önemli; çünkü insanların yüzde 70’den fazlası interneti mobilden kullanıyor. Mobil reklamda çok uzun süreli bir video ideal değil. Tavsiyemiz 15 saniye olması. Facebook Business sayfasından faydalanmanızı da öneririm. Ücretsiz online dersler ve farklı sektörlerin deneyimleri var. Instagramda alışveriş özelliği Türkiye’ye de gelecek. Kullanıcı fotoğrafa tıkladığında doğrudan alışveriş sayfasına gidilebilecek. Sosyal medya reklamlarının önemli bir avantajı da normalde erişmenizin mümkün olmadığı insanlara küçük bütçelerle ulaşabilmeniz. Yurt dışına açılmanız da kolaylaşıyor.” YENİ TREND CANLI SOSYAL ALIŞVERİŞ Dünyanın en büyük e-ticaret pazarına sahip Çin’e e-ihracat için kullanılabilecek platformlar da webinarda gündeme geldi. Ceren Angılı, şu örneği verdi: “Tmall Global isminde, pazar payı itibariyle Çin’in en büyük sınır ötesi e-ticaret platformu özelliğini taşıyan bir platform var. Çin’de bir şirket kurmak, banka hesabı açmak, ürün onayı-kaydı yapmak gibi herhangi bir resmi işleme gerek kalmadan Çinli tüketicilere ulaşmanız mümkün. Alibaba Grubu’nun diğer alışveriş siteleri ile entegre bir yapıya sahip. Lojistik, ödeme, tanıtım, pazarlama, tüketici eğilimleri gibi konularda Alibaba grup firmaları üzerinden destek alıyorlar.” Çin’de sosyal medya üzerinden alışveriş konusunda da önemli gelişmeler olduğunu belirten Angılı, “Sosyal medya etkileşimleri ile e-ticareti birleştiren yeni ve gittikçe popülerleşen bir iş modeli var. Canlı-sosyal alışveriş deniliyor. Sosyal medyadaki canlı yayınlar üzerinden e-ticaret yapılıyor. 2018 yılında 2.4 milyon kişi bu yöntemle alışveriş yapmış” dedi. YILBAŞINA KADAR DESTEK ORANI YÜZDE 80 Pandemi döneminde e-ticarette yükseliş de webinarda gündeme geldi. Ticaret Bakanlığı’nın e-pazaryerlerine üyeliklere de önemli destek sunduğuna dikkat çeken Özge Akkız, şu bilgileri verdi: “Pazara Girişte Dijital Faaliyetlerin Desteklenmesi Cumhurbaşkanı Kararı kapsamında, Bakanlıkça onaylanan e-ticaret sitelerine üyelik giderleri yüzde 80 oranında ve e-ticaret sitesi başına 8 bin liraya kadar destekleniyor. Şirketler desteklerden en fazla 3 e-ticaret sitesi için yararlanabiliyor. Yüzde 80 destek oranı yıl sonuna kadar geçerli. Daha sonra yüzde 60 olarak uygulanacak. Sanal ticaret heyeti faaliyetine ilişkin giderler yüzde 50 oranında ve faaliyet başına 50 bin dolara kadar destekleniyor. Sanal fuarlara katılım giderleri yüzde 50 oranında ve faaliyet başına 50 bin dolara kadar destekleniyor. Yine işbirliği kuruluşlarınca düzenlenen sanal fuar organizasyonu giderleri için yüzde 50 oranında ve faaliyet başına 100 bin dolara kadar destek veriliyor.” DİJİTAL İHRACAT DANIŞMANINIZ İhracat Genel Müdürlüğü Kadın ve Genç Girişimciler İhracat Daire Başkanı Özge Akkız, kadın girişimcilere Kolay İhracat Platformu’ndan da istifade etmeleri önerisinde bulundu. Yapay zeka destekli platformun faaliyete geçtiğini belirten Akkız, “Bu platform ile size uygun hedef pazarları bulabiliyorsunuz. Milyonlarca veriden bir algoritma çıkarıp size özel analizler yapıyor. İhracat yapmak istediğiniz ülkedeki pazarla ilgili bilgiler veriyor. Aralıktan sonra hedef ülkelerdeki ihracat yapabileceğiniz firma bilgilerini de verecek. www.kolayihracat.gov.tr portalı her zaman güncel bir şekilde size dijital ihracat danışmanlığı yapacak” diye konuştu.

03 Kasım 2020 Salı

Dünya Bankası, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınının en çok enerji fiyatları üzerinde etkili olduğunu belirterek, petrol, doğalgaz ve kömürün oluşturduğu enerji emtialarının fiyat endeksinde bu yıl yüzde 32.7’lik azalış olmasının beklendiğini bildirdi. Banka, Emtia Piyasaları Görünüm Raporu’nun Ekim 2020 sayısını, ’Emtia şokunun sürekliliği’ başlığıyla yayımladı. Raporda, Covid-19 salgını nedeniyle yılbaşında yaşanan sert düşüşlerin ardından yılın üçüncü çeyreğinde neredeyse tüm emtia fiyatlarının toparlandığı bildirildi. Metal ve tarımsal emtiaların salgın kaynaklı kayıplarını telafi ettiğine işaret edilen raporda, enerji fiyatlarının ise bir miktar toparlanmaya rağmen gelecek yıl da salgın öncesi seviyelerin altında kalmasının beklendiği ifade edildi. METALDE TOPARLANMA Raporda, ham petrol fiyatlarının, arz kesintileriyle desteklenerek nisan ayındaki en düşük seviyelerin iki katına çıktığı, ancak fiyatların salgın öncesi dönemdeki seviyelerin altında olduğu kaydedildi. Çin sanayisinde beklenenden hızlı gerçekleşen iyileşmeyle metal fiyatlarının hızla toparlandığı belirtilirken, bazı gıda fiyatlarının da yükseldiği aktarıldı. Raporda, salgının en çok enerji fiyatları üzerinde etkili olduğu vurgulanarak, mart ve nisandaki düşüşün ardından enerji fiyatlarının ham petrol fiyatlarının etkisiyle kısmi bir toparlanma yaşadığı kaydedildi. Düşük petrol talebinin 2021’den sonra da devam etmesinin muhtemel olduğuna dikkat çekilerek, salgının süresinin fiyat tahminlerine yönelik temel riski oluşturduğu vurgulandı. 2021’DE ILIMLI ARTIŞ Raporda, petrol, doğalgaz ve kömürün oluşturduğu enerji emtia fiyat endeksinin, bu yıl geçen yıla kıyasla yüzde 32.7 düşeceği, tarım ürünleri gibi enerji dışı emtia fiyatlarından oluşan endeksin ise yüzde 1.1 artmasının beklendiği ifade edildi. 2021’de emtia fiyatlarının ılımlı bir şekilde artacağı öngörülürken, enerji emtia fiyat endeksinin yüzde 9.3, enerji dışı emtia fiyat endeksinin de yüzde 1.7 artacağı tahminine yer verildi. Ham petrolün varil fiyatının bu yıl geçen yıla kıyasla yüzde 33.2 azalarak, ortalama 41 dolar seviyesinde gerçekleşeceği öngörülürken, 2021’de ise yüzde 7.3 artışla ortalama 44 dolara ulaşmasının beklendiği aktarıldı. DEĞERLİ METALLERDEKİ ARTIŞ Metal ve mineral fiyat endeksinde de bu yıl geçen yıla göre yüzde 1.1’lik azalma beklenen raporda, değerli metallerin fiyat endeksinin ise yüzde 27.3 artacağı öngörüldü. Altının ons fiyatının bu yıl geçen yıla göre yüzde 27.5 artacağı, 2021’de yüzde 2 azalacağı tahmini de yer aldı. Tarımsal ürünlerin fiyat endeksinin ise bu yıl yüzde 2.8 artması beklenen raporda, gıda güvenliğine ilişkin endişelerin birçok gelişmekte olan ülkede devam ettiğine de dikkat çekildi. OPEC+ PETROL ÜRETİM KISINTISI ANLAŞMASINDA UZAMA SİNYALİ Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve müttefiklerinin oluşturduğu OPEC+ grubunun uyguladığı petrol üretim kısıntısı süresinin uzatılabileceğini söyledi. Putin, “Bu aşamada, hiçbir şeyi değiştirmemize gerek olmadığına inanıyoruz. Ancak, mevcut üretim kısıtlamalarını sürdürebileceğimizi ve daha önce yapmayı düşündüğümüz kadar kısa sürede kaldırmayacağımızı da göz ardı etmiyoruz. Hatta gerekirse üretim kısıntısının artırılmasını da kabul edebiliriz” dedi. Putin, ayrıca, ABD ve Suudi Arabistan ile birlikte petrol piyasalarına ilişkin kalıcı görüşmeleri sürdürdüklerini de sözlerine ekledi. Suudi Arabistan ile Rusya’nın mart ayındaki ham petrol üretimini artırma ve satış fiyatını düşürme restleşmesinin ardından yapılan OPEC+ grubu petrol üretim kısıntısı anlaşması, 2022 Nisan sonunda bitiyor.

03 Kasım 2020 Salı

Uluslararası Otomotiv Mühendisliği Konferansı (IAEC), 9-12 Kasım tarihlerinde sanal platformda gerçekleştirilecek. ‘Bağlantılı Araçlar ve Akıllı Altyapı’ temalı konferansa, önde gelen otomotiv firmaları ve üniversiteler katılacak. IAEC, otomotiv sanayinde mühendislik alanında atılması gereken adımların ve uzman görüşlerinin teknik bir perspektif ile katılımcılara aktarılmasını amaçlıyor. 5G VE OTONOM ARAÇLAR 4 gün sürecek konferansta ‘Kolaylaştırıcılar-Nesnelerin İnterneti ve 5G’, ‘Veri Yönetimi, Bulut Bilişim ve Siber Güvenlik’, ‘Bağlantılı Araçlarda İletişim Güvenliği’, ‘Otonom Araçlar’, ‘OPINA Projesi Tanıtımı’ ‘Akıllı Şehirler’, ‘Bağlantılı Elektrikli Araçlar’, ‘Eğitim ve Ar&Ge’ konularına odaklanılacak. Konferans OİB, OSD, OTEP, TAYSAD tarafından SAE (Society of Automotive Engineers) işbirliği ile 2016 yılından bu yana organize ediliyor. Detaylı bilgi için: https://iaec.ist

30 Ekim 2020 Cuma