Denizciler mayısta Oslo’da buluşacak

Norveç’in başkenti Oslo’da, Uluslararası Gemicilik Fuarı (NOR-SHIPPING 2017) düzenlenecek. Fuar, 30 Mayıs ile 2 Haziran 2017 arasında gerçekleştirilecek. Fuarda Türk firmaları, Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği çatısı altında ürünlerini sergileyecek. İKİ YILDA BİR 26’ncı kez kapılarını açacak olan fuar, iki yılda bir organize ediliyor ve dünyanın önde gelen gemi yapımı ve denizcilik fuarları arasında gösteriliyor. YOĞUN KATILIM Fuarı, makine aksamı üreticilerinden tedarikçilere, armatörlerden finans uzmanlarına kadar gemicilik ve açık deniz piyasasıyla ilgilenen çok sayıda ziyaretçinin izlemesi bekleniyor. Fuara katılmak isteyen firmaların en geç 30 Kasım’a kadar Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği ile iletişime geçmesi gerekiyor. Ayrıntılı bilgi için: 0212 454 05 01

22 Kasım 2016 Salı

Rus ekonomisi büyüme sürecine giriyor

Rusya’da mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış Gayri Safi Yurtiçi Hasılanın (GSYH) üçüncü çeyrekte yüzde 0.1 ila 0.2 oranında büyüdüğü bildirildi. Rusya Ekonomik Kalkınma Bakanlığı Makroekonomik Tahmin Departmanı Başkanı Kirill Tremasov, parlamentonun alt kanadı olan Duma’da son durumu değerlendirdi. Tremasov, “Önümüzdeki sene ekonomimizdeki eğilimlerin devam etmesi halinde daha pozitif büyüme oranları yakalayabiliriz” dedi. Rusya’da yıllık enflasyon oranının şu anda yüzde 6 olduğunu anlatan Tremasov, yıl sonu enflasyon oranının ise yüzde 5.8 seviyesinin biraz altında gerçekleşmesini beklediklerini kaydetti. Rusya Merkez Bankası, 2017 sonunda enflasyonu yüzde 4’e çekmeyi hedefliyor.

16 Kasım 2016 Çarşamba

Kuzeydoğu Avrupa kapısı açıldı

Belarus’un başkenti Minsk’te 54 yıl önce Sovyet rejimi tarafından yıkılan ve Türkiye’nin katkılarıyla yeniden inşa edilen Minsk Camii’nin açılışı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Belarus Devlet Başkanı Alexander Lukashenko’nun katıldığı merasimle yapıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın beraberinde bakanlar ve iş dünyasının temsilcileriyle birlikte gerçekleştirdiği Belarus ziyareti, Kuzeydoğu Avrupa’da, Türkiye için yeni fırsatların kapılarını araladı. Belarus Devlet Başkanı Alexander Lukashenko, Başkent Minsk’te Bağımsızlık Sarayı’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı karşıladı. Görüşmenin basına açık kısmında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ticaret hacminde düşüş mevcut. Bunu çok kısa zamanda 1 milyar dolara çıkarabiliriz. İki ülkenin 90 milyonluk nüfus hacmi için bu zor değil” dedi. 200 İŞADAMI KATILDI Türk girişimcilerin, Belarus’taki yatırım hacminin 1.5 milyar civarında olduğunu bildiren Erdoğan, 200 civarında iş adamıyla Belarus’ta bulunduklarını ifade etti. Erdoğan, ülkedeki girişimcilere işaret ederek, “Siz de 300 girişimciden bahsediyorsunuz. Burada onlara vereceğimiz heyecan, onlara katacağımız güç, inanıyorum ki birlikte çok büyük işler yapılacağını ortaya koyacaktır” dedi. Beraberindeki iş adamlarının Belarus’a çok farklı baktığına dikkati çeken Erdoğan, Belarus’taki iş adamlarıyla beraber atılacak adımların, her iki ülke için de kazan-kazan esasına göre önemli olacağını dile getirdi. Erdoğan, “Birbirimize ilgimiz zaten çok olumlu. Bu ziyaret bundan sonrasıyla ilgili çok ciddi bir başlangıç olacaktır. Onun için bu ziyaretin hayırlara vesile olmasını diliyorum” diye konuştu. TARİHİ FORUM Belarus Devlet Başkanı Lukashenko ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk ziyareti olduğunu hatırlatarak, ziyaretten duyduğu memnuniyeti ifade etti. İki ülkenin ticari ilişkilerinin, kişisel üst düzey ilişkilerden biraz geride kaldığına işaret eden Lukashenko, “Buna rağmen gelecek vadeden oldukça iyi emareler mevcuttur” dedi. Ziyaret programındaki iş forumunun önemine dikkat çeken Lukashenko, “Türkiye’den 200, Belarus’tan da 300’ü aşkın firma forumda yer alıyor, bu Belarus tarihinde en geniş kapsamlı forum” diye konuştu. SAMİMİYETİMİZE GÜVENİN Ziyaretin ve iş görüşmelerinin kendilerini de umutlandırdığını belirten Lukaşenko şunları söyledi: “Sayın Cumhurbaşkanı sizin ziyaretinizle ilişkilerimizde bir üst aşamaya geçebileceğimize eminim. Türkiye ile kurduğumuz ilişkilerimizde son derece samimi olduğumuzu bilmenizi isterim. İlişkilerimizin samimiyetine güvenebilirsiniz, bu konuda sizi temin ediyoruz. Türkiye’ye karşı her zaman tahmin edilebilir şekilde açık davranacağımıza emin olabilirsiniz.” BAŞKAN ÇAĞLAR TEMASLARDA BULUNDU İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar’ın da katıldığı forumda, iş adamları Belaruslu partnerleriyle işbirliği imkanlarını masaya yatırdı. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) organizasyonu ile yapılan ikili görüşmeler de sektörel fırsatlar üzerinde duruldu. MİNERAL ZENGİNİ Avrupa’nın kuzeydoğusunda Rusya Federasyonu ile AB ülkeleri arasında önemli kara ve demiryolları üzerinde bulunan Belarus, Türkiye için önemli ticari fırsatlar barındırıyor. 207 bin kilometrekarelik ülkenin topraklarının yüzde 43’ü tarım alanları, yüzde 40’ı ormanlardan oluşuyor. Belarus, mineral ürünleri üretimi bakımında Avrupa’da oldukça üst sıralarda yer alıyor. Özellikle potasyum tuzu rezervinde dünyanın en önemli üreticileri arasında. Granit, dolomit (beyaz mermer), marn ve tebeşir, kil, kum ve çakıl, doğal boyaların üretiminde kullanılan ham maddeler önemli doğal kaynak rezervlerini oluşturuyor. BELARUS’TAN ORTAK PROJE ÖNERİSİ Tarihi ziyareti değerlendiren Belarus Dışişleri Bakanı Vladimir Makei, Türkiye’nin Belarus’un dış ekonomi politikasında çok önemli bir yere sahip olduğunu vurguladı. Makei şunları söyledi; “Dış ekonomik ve ticari ilişkilerde bir ülkeye bağlı olmamak için işbirliği yaptığımız ülkeler arasında denge kurmaya çalışıyoruz. Türkiye ile ticari ilişkilerimiz yarım milyar dolar civarında. Bu senenin ilk 9 ayında 560 milyon doları geçtik ve yüzde 13’lük büyüme yakaladık.” TEKNOLOJİ VE SANAYİDE İŞBİRLİĞİ Belarus-Türkiye Karma Ekonomik Komisyonu’nun aktif bir şekilde çalıştığına değinen Makei, sanayi üretim alanında ortak projelerin yapılabileceği bir seviyeye çıkmak istediklerini vurguladı. Makei, “Karşılıklı olarak bir şeyleri alıp satmak düşük bir seviye. Biz Türkiye ile ortak projelerin hayata geçebileceği, teknoloji ya da diğer alanlarda ortak üretim yapılabilecek bir seviyeye çıkmak istiyoruz. Sanayi ve üretim alanındaki işbirliğine önem veriyoruz” dedi.

16 Kasım 2016 Çarşamba

Balık stoğunun üçte biri tükendi

Dünya balık stoğunun yüzde 31’i aşırı avlanma yüzünden tükendi. WWF-Türkiye tarafından, Avrupa Birliği (AB) finansmanıyla,azalan balık stoğuyla sürdürülebilir balıkçılığa dikkat çekmek ve farklı balık türlerine tüketimi özendirmek için, "Hangi Balık?" başlıklı deniz ürünleri rehberi hazırlandı. İKİ KAT FAZLA Rapordan derlenen bilgilere göre, insanların balık tüketimine ilgisi ve balık talebi her yıl düzenli olarakartıyor. Buna göre, yılda kişi başına ortalama 20 kilogram balık tüketilirken, bu rakam, 50 yıl öncesine göre iki kattan fazlasına denk geliyor. Bu durum beraberinde bazı olumsuzlukları da getiriyor. Bu kapsamda, balık talebini karşılamak içindenizlerdeki balık miktarından fazlası tutuluyor. Bu nedenle deniz ekosistemi bozulurken, bazı balık türleriningeleceği de tehlike altına giriyor. YÜZDE 93 Dünya balık stoğunun yüzde31’i aşırı avlanmayüzünden tükenirken, Akdeniz’deki balık stoğunun yüzde 93’ü de aşırı avlanma yüzünden tükendi.Bu nedenle 2014’te AB üyesiAkdenizülkeleri tükettikleri deniz ürünlerininyüzde85’ini ithal etmek zorunda kaldı.Yasa dışı ve kaçak balıkçılık sorunu da giderek büyürken, bu tür avlanan balık miktarının bir süre sonra 26 milyon tona, yani dünyada her yıl tutulan balık miktarının yaklaşık yüzde 30’una ulaşabileceği tahmin ediliyor. 800 MİLYON İNSAN Dünyada en çok balık ve denizürünlerinin ticareti yapılırken, 800 milyon insan hem beslenmehem de geçimini balık üzerinden yapıyor.Deniz ürünlerindeartan talebi karşılamak içinyapılan aşırı avlanmanın büyük birtehdit olduğu vurgulanan raporda,sertifikalı ürünlerin tüketilmesi, yavru balık tüketilmemesi ve farklı çeşitlerin tercih edilip, tüketimin dengeli sağlanması önerildi.

10 Kasım 2016 Perşembe

AB’nin Brexit’e karşı CETA zaferi

HABER: CANAN BİLGİN Avrupa Birliği ve Kanada, 7 yıldır müzakere edilen ve yoğun protestolara yol açan Kapsamlı Ekonomik ve Ticaret Anlaşması’nı (CETA) 30 Ekim’de imzaladı. AB ile Kanada arasındaki gümrük vergilerinin yüzde 98’ini ortadan kaldırması, büyümeye ve istihdama katkı sağlaması öngörülen serbest ticaret anlaşmasına imzalar, Brüksel’deki AB Konseyi’nde gerçekleştirilen AB-Kanada Zirvesi’nde atıldı. Ticaret önündeki engellerin kaldırılmasına yönelik bir serbest ticaret anlaşması olan ve Belçika’nın muhalefeti nedeniyle haftalarca süren belirsizlikten sonra imzalanan CETA’nın, AB-Kanada ticaretini yüzde 20 artıracağı belirtiliyor. Anlaşmanın AB ekonomisine yılda 13 milyar dolar, Kanada ekonomisine ise 9 milyar dolar katkı sağlayacağı öngörülüyor. AVRUPALI’YA FIRSAT Kanada 500 milyon Avrupalı için yeni bir ekonomik açılım sunuyor. CETA, ürünlerin neredeyse yüzde 98’i üzerinde tarifeleri ortadan kaldıracak. Kanada’da bugün yüzde 18’e kadar vergi ödeyen AB tekstil sektörü veya otomobil üreticileri bu anlaşmadan yararlanacak. Servis şirketleri de CETA’dan faydalanacak. AB şirketleri, Kanada’da il ve belediyelerdeki kamu sözleşmeleri için teklif verip ihalelere katılabilecek. Süt üreticileri, ‘yüksek kaliteli’ peynirlerini bugünkü miktarından iki kat fazlasını Kanada’ya ihraç edebilecek. Kanada da, AB pazarına yüksek kotalarla sığır eti ve buğday gönderebilecek. G7 ÜLKESİ İLE İLK ANLAŞMA İngiliz haber ajansı Reuters, CETA’yı ‘AB’nin bir G7 ülkesi ile imzaladığı ilk ticaret anlaşması’ olarak nitelendirdi ve “İngiltere’nin 43 yıllık üyelikten ayrılmak için geçtiğimiz haziran ayında oylamaya gitmesinin ardından itibarı sarsılan bloğun, yenilginin pençesinden kopardığı bir başarı” değerlendirmesinde bulundu. Reuters’e göre anlaşma, Kanada için bir ihracat pazarı olarak komşu ABD’ye bağımlılığını azaltmak açısından da oldukça önemli. TTIP İÇİN SIÇRAMA TAHTASI CETA, Avrupa Birliği’nin ABD ile imzalayacağı daha geniş kapsamlı bir anlaşma olan; işçi sendikaları, çevreci ve diğer protesto gruplarının hedefi haline gelen Transatlantik Ticaret ve Yatırım Anlaşması (TTIP) için de bir sıçrama tahtası olarak görülüyor. AB Ticaret Komiseri Cecilia Malmstrom, TTIP müzakereleri için ABD seçimlerinin beklendiğini hatırlatarak, “TTIP, Almanya ve Fransa’da bazı politikacıların söylediğinin aksine ölü değildir ama görüşmelerin devam etmesi için ABD’nin ocak ayında göreve başlayacak yeni başkanını beklemek gerekir” dedi. SON PERDE DEĞİL Reuters’a göre CETA’da imzalar atıldı ama kavga henüz bitmedi. AB ile Kanada’nın Brüksel’de attığı imza, anlaşmanın 2017 başında ithalat vergilerinin kaldırılması ile geçici uygulamasına olanak sağlayan bir adım. Avrupa Parlamentosu onay verdiği takdirde CETA, 2017 başlarında kısmen yürürlüğe girebilir. Ancak tartışmalı yatırım koruma sistemini içererek tam olarak uygulanması, üç düzineden fazla ulusal ve bölgesel parlamentonun onayından sonra gerçekleşecek. İngiliz basınına göre Kanadalı ithalatçıların rekabetiyle karşı karşıya kalacak olan Belçika’nın Valonya bölgesinin anlaşmaya onay vermemesi, bu sonucun alınmayacağını gösteriyor. CETA ve TTIP’e karşı protestoların ana odağında, yabancı şirketlerin yatırımlarını koruma sistemi yer alıyor. CETA’yı, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, Kanada Başbakanı Justin Trudeau ve AB Dönem Başkanı Slovakya Başbakanı Robert Fico imzaladı. TİCARET ANLAŞMALARI CETA’DAN İLHAM ALMALI AB Konseyi Başkanı Donald Tusk: “Serbest ticaret ve küreselleşme yüz milyonlarca kişiyi açılık ve yoksulluktan koruyor. Serbest ticaretin olumlu etkilerini insanlara dürüst ve inandırıcı bir şekilde anlatmamız gerekiyor. CETA, Avrupa’da en az tartışmalı olan ticaret anlaşması.” AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker: “AB ve Kanada için yeni bir dönem başladı. CETA, Atlantik’in her iki tarafında 500 milyondan fazla insana yeni fırsatlar sunacak. CETA, AB olarak yaptığımız en iyi ve ilerici anlaşma ve diğer yapılacak ticaret anlaşmalarının seviyelerini belirleyecek. Gelecek ticaret anlaşmaları bu anlaşmadan ilham almalı.” Kanada Başbakanı Justin Trudeau: “Ticaret anlaşması Kanada’nın orta sınıfı için iyi bir haber. Bu anlaşma karşılıklı ticareti yüzde 20 oranında artıracak. Milyarlarca dolar söz konusu. CETA, büyümeye ve istihdama katkı sağlayacak. Avrupa ile ortak çalıştık ve yeni, ilerici bir model ortaya koyduk. Belirlediğimiz standartların eşi benzeri yok.” AB dönem başkanlığını yürüten Slovakya Başbakanı Robert Fico: “Anlaşmanın nihai onayı, AB’nin ticaret politikasında bir dönüm noktası, kilometre taşı.” AB Ticaret Komiseri Cecilia Malmstrom: “AB’nin kredibilitesi, güvenilirliği restore edildi.” BREXIT İÇİN DERS Mİ? İngiliz yayın kuruluşu BBC de, Brexit için anlaşmadan alınacak derslere işaret ederek, “CETA’ya ilişkin karışıklıklar ve zorluklar, İngiltere’nin gelecekte bir ticaret anlaşması için AB ile yapacağı müzakereler konusunda yeni endişelere yol açıyor” yorumunu yaptı. The Daily Telegraph da, “Mücadeleler, Brexit gerçekleştikten sonra İngiltere’nin AB ile yeni bir sözleşmeyi müzakere etmeye çalıştığı için engellerle karşı karşıya kalabileceğini gösteriyor” değerlendirmesinde bulundu. RAKAMLARLA CETA %98: AB ve Kanada arasında ortadan kalkacak tarife oranı 500 Milyon Euro: Avrupalı ihracatçıların işlerinde biriktireceği yıllık tahmini tutar 36.3 Milyon: Kanada nüfusu 508 Milyon: AB nüfusu 28 ÜLKENİN ONAYI ŞART CETA, Avrupa Parlamentosu’nda (AP) onaylanırsa 2017 yılının başında geçici olarak yürürlüğe girecek. Anlaşmanın kalıcı hale gelmesi için AB üyesi 28 ülkenin parlamentolarında tekrar onaylanması gerekiyor.

08 Kasım 2016 Salı