Türkiye’nin kara hudut kapılarından dokuz aylık dönemde yaklaşık 18.8 milyon yolcu ve 5.2 milyon araç geçiş yaptı. Bu dönemde en fazla yolcu geçişi yapılan kara hudut kapısı 5.4 milyon ile Türkiye ile Gürcistan arasındaki sınır kapısı olan Sarp Sınır Kapısı, en fazla araç geçişi yapılan kapı 1.3 milyon ile Kapıkule oldu. SURİYE SINIRI Türkiye’nin Suriye sınırındaki Akçakale, Nusaybin ve Yayladağı kara hudut kapıları kapalı durumda bulunuyor. Talep olması halinde Akçakale’den insani yardım malzemelerinin geçişine izin verilirken, Yayladağı’ndan da yolcu geçişi yapılabiliyor. Nusaybin Kara Hudut Kapısı ise iç gümrük olarak değerlendiriliyor. Yine Suriye sınırındaki Karkamış, Öncüpınar, Cilvegözü kara hudut kapılarıyla Çobanbey Demiryolu Hudut Kapısı ise faal hizmet veriyor. Irak sınırındaki Habur ve Üzümlü gümrük kapıları çalışmaya devam ederken, İran’a geçişlerde ise Gürbulak, Kapıköy ve Esendere gümrük kapıları faal kullanılıyor. MEMURLAR GREVDE Dilucu Gümrük Müdürlüğü Nahçıvan; Aktaş, Sarp ve Türkgözü gümrük müdürlükleri Gürcistan sınırında hizmet veriyor. Bulgaristan’a açılan Kapıkule, Hamzabeyli ve Dereköy gümrük kapılarından geçişler devam ediyor. Yunan gümrük memurlarının grevi nedeniyle araç ve yaya geçişine bir gün kapalı kalan Pazarkule ve İpsala gümrük müdürlükleri de 20 Ekim’den itibaren açıldı. Buna göre, Türkiye’nin 18 kara hudut kapısında faal hizmet veriliyor. KAPILAR MODERNİZE EDİLİYOR Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, kara hudut kapılarının modernizasyonuna yönelik çalışmalar yürütüyor. Habur ve Sarp kapılarının modernizasyon çalışmaları devam ederken, Gürbulak, Kapıköy ve Türközü kapılarının yeniden inşası için hazırlıklar başladı. Hamzabeyli’nin yeniden inşa edilmesi planlanırken, Kapıkule ve Dereköy kapıları yapılandırmaya tabi tutulacak. 18 MİLYON 825 BİN YOLCU Bu yılın dokuz aylık döneminde kara hudut kapılarından 9 milyon 577 bini giriş ve 9 milyon 248 bini çıkış olmak üzere 18 milyon 825 bin yolcu geçiş yaptı. Kapılardan geçen araç sayısı da 2 milyon 584 bini giriş ve 2 milyon 578 bini çıkış olmak üzere 5 milyon 162 bin oldu.

31 Ekim 2017 Salı

İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar’ın geçen ay Özbekistan’a yaptığı ziyaret ve geniş katılımlı iş forumunun ardından, iki ülke iş adamları İstanbul’da bir araya gelmişti. Bu önemli buluşmanın ardından Özbekistan Cumhurbaşkanı Şavkat Mirziyoyev Ankara’yı ziyaret etti. Özbekistan Cumhurbaşkanı Mirziyoyev, ardından Başbakan Binali Yıldırım ve iş dünyası ile İstanbul’da Çırağan Sarayı’nda bir araya geldi. Temaslar sırasında İTO Başkanı İbrahim Çağlar ile Özbekistan Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Adkham Ikramov arasında bir iyi niyet anlaşması imzalandı. 20 YIL SONRA İLK KEZ Özbekistan’dan 20 yıl sonra Cumhurbaşkanı düzeyinde ilk ziyaret ile iki ülke arasında her alanda işbirliği kararı alınırken, 26 ayrı işbirliği anlaşması imzalandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şavkat Mirziyoyev ile düzenlediği basın toplantısında Özbekistan’ın Cumhurbaşkanı Mirziyoyev’in, Türkiye’de bulunmasından dolayı memnuniyetini dile getirdi. Erdoğan, Mirziyoyev ile ekonomiden savunma sanayine, sağlıktan tarıma, eğitimden kültüre pek çok alanda iş birliği imkanlarını ele aldıklarını aktardı. İŞ DÜNYASINA DESTEK İş adamlarına verilen desteğin tam olduğunu yineleyen Erdoğan, Özbekistan’ın şu an çok kararlı bir yürüyüşle ciddi yatırımlara adım attığını, Türkiye’nin de tecrübe ve imkanlarıyla Özbekistan’a yardımcı olmaya devam edeceğini vurguladı. Erdoğan, Türkiye’nin müteahhitlik alanında dünyada 2’nci olduğuna değinerek, “Bu alandaki tecrübelerimizi Özbekistan ile paylaşmayı hedefliyoruz” dedi. HER ALANDA İŞBİRLİĞİ Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm bakanlık ve kurumlarımıza Özbekistan ile işbirliğimizin her alanda geliştirilmesi yönünde talimatlarımızı verdik. Aynı iradenin Özbekistan’da da olmasından dolayı gerçekten çok çok mutluyum. Orta Asya Cumhuriyetleri arasındaki işbirliğinin gelişmesini arzu ediyoruz. Dirlik olmanın ve güçlü olmanın anahtarı, birlik olmak. Bu yönde atılan her adım kıymetli” diye konuştu. Türk yatırımcılar ‘ilk olun’ Türkiye-Özbekistan İş Forumu’na katılan Özbekistan Başbakan Yardımcısı Cemşid Kuçkarov, “Türk iş dünyasını öncelikle tekstil, inşaat malzemeleri ve tarım ürünleri işleme sanayinde, hafif sanayi ve elektrikli ev aletleri üretiminde görmek istiyoruz” diye konuştu. Özbekistan Başbakan Yardımcısı Cemşid Kuçkarov, Türk iş adamlarına Özbekistan’a yatırım çağrısında bulunarak, “Türk iş adamlarını öncelikle, tekstil, inşaat malzemeleri ve tarım ürünleri işleme sanayisinde görmek istiyoruz” dedi. Kuçkarov, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) tarafından gerçekleştirilen Türkiye-Özbekistan İş Forumu’nun açılışında yaptığı konuşmada, Türk ekonomisinin başarılarının kendilerini memnun ettiğini dile getirdi. Kuçkarov, Türkiye’nin kendileri için iyi bir örnek teşkil ettiğini kaydederek, “İş yapma konusunda Türkiye’den pek çok tecrübe edinebileceğimize inanıyoruz” diye konuştu. ÜÇ GÜNDE VİZE Kuçkarov, ziyaretten bir hafta önce Türk şirket temsilcilerine vize işlemlerinin hızlandırılması konusunda çalışma yapıldığını ve vizelerin artık üç günde verileceğini söyledi. Kuçkarov, haftada iki sefer yapmayı düşündüklerini ancak THY yetkililerinin kendilerine bu sayıyı üçe çıkarmaları ricasında bulunduğunu kaydederek, hemen kabul ettiklerini anlattı. PPP İÇİN DESTEK Türk iş adamlarının Özbekistan’daki yap-işlet-devret projelerine de katkıda bulunacağına inandığını belirten Kuçkarov, “Türkiye, kamu-özel iş birliği (PPP) projelerinde şampiyon. Bizi de ikinci yapın lütfen. Bize destek verirseniz neler olacağını göreceksiniz” diye konuştu. TÜRKLERE AZAMİ KONFOR Kuçkarov, “Biz her zaman sizleri Özbekistan’da görmekten memnuniyet duyacağız. Devlet liderimiz bize, ‘Türk iş dünyası ile öyle bir çalışın ki, Özbekistan’da kendilerine azami konfor sağlayın ve her Türk iş adamı arkadaşlarını beraberinde getirsin’ diyor” dedi. Özbekistan’ın alanlarına göre ülkeye gelen ilk yatırımcılara daha fazla destek vereceğini dile getiren Kuçkarov, Türk yatırımcılara ilk olma çağrısında bulundu. Çırağan Sarayı’ndaki zirvede Başbakan Binali Yıldırım, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şavkat Mirziyoyev, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, İTO Başkanı İbrahim Çağlar bir araya geldi. ÖZBEKİSTAN YENİDEN YAPILANIYOR Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun (DEİK) düzenlediği Türkiye-Özbekistan İş Forumu’nun açılışındaki konuşmasında, Özbekistan ile Türkiye’nin ilişkilerinin üzerine titrediklerini söyleyerek, “Gelin Özbekistan’ın yeniden yapılanmasını beraber yapalım” diye konuştu. Zeybekci, “Eximbank’ı Özbekistan’da harekete geçiriyoruz, anlaşmayı imzaladık. Özbekistan ile Türkiye arasındaki ticari ilişkilerde önemli rol üstlenecek” diye konuştu. Özbekistan’ın 35 milyon nüfusuyla coğrafyanın gelecek vadeden ülkelerinden biri olduğunu vurgulayan Zeybekci, dünyanın bütün demir yolları, kara yolları, otoyolları, hızlı tren hatları ve hava yolları bir araya gelmeden Türkiye’nin Özbekistan ile olan manevi bağları sağlayamayacağını söyledi. Türkiye’nin yatırım potansiyeli ve fırsatları hakkında bilgi veren Zeybekci, Özbekistan’daki fırsatların önemsenmesi gerektiğini belirtti SAĞLIKTA İŞBİRLİĞİ Türkiye ile Özbekistan, sağlık alanında da işbirliği yaptı. Anlaşma kapsamında taraflar şu konularda tecrübe paylaşımı ve işbirliği yapacak: “Bulaşıcı olmayan hastalıklarla mücadele ve çevre sağlığının korunması, acil sağlık hizmetleri ve afet yönetimi, hematoloji ve organ-doku nakli, ilaç ve tıbbi cihazlar, sağlık sisteminin geliştirilmesi ve güçlendirilmesi, sağlık turizminin geliştirilmesi için iş birliği, sağlık yatırımlarında kamu-özel ortaklığı modeli.”

30 Ekim 2017 Pazartesi

* Türkiye’nin TV içerikte araladığı yeni devrin ayak sesleri, Cannes sahilinde içerik dünyasının en prestijli buluşması noktası MIPCOM Fuarı’nda yankılandı. İTO Yönetim Kurulu Üyesi İlhan Soylu, Türk yapımı dizi ve filmlerden sonra atılım sırasının, program formatları ve animasyona geldiğini vurguladı. Dört gün boyunca MIPCOM rüzgarının estiği Cannes caddelerinde, Türk dizi film sektörünün kazandığı büyük özgüveni gözlemlemek mümkün. Öyle ki şu anda 60’tan fazla ülkede Türk yapımları oynuyor. Türk dizilerinin dünya çapında oluşturduğu heyecan, Türk TV içeriklerini birer marka haline getirdi. Fransa’nın Cannes kentinde düzenlenen Dizi, Film, İçerik, TV ve Yapım Fuarı MIPCOM 2017, Türk dizilerine kapılarını açtı. Türkiye’nin fuarda sloganı, Turkish content in the new era (Yeni dönemde Türk içeriği) olarak belirlendi. EVLERE GİRİYOR Türk içerik sektörünün medeniyetlerin beşiği, dinlerin buluşma noktası, kültürlerin mozaiği ve geleneklerin geleceğe yolculuğuna tanıklık ettiren başarılı ürünleri, çok sayıda ülkede evlere, ofislere ve mobil ürünlere dokunuyor. Bu bağlamda Türkiye, içerik dünyasının prestijli buluşma noktası MIPCOM 2017’de, 2015’te başarı ile yerine getirdiği Onur Ülke statüsünü yeni bir boyuta taşıdı. İTO PLATFORMUNDA GÜÇLÜ TİCARET MIPCOM 2017, bu yıl 16-19 Ekim 2017 tarihleri arasında 25 bin metrekare alanda gerçekleştirildi. 4 bin 700’ü aşkın firmadan sektörün 15 bin profesyoneli fuardaydı. Fuarda Türkiye’den 25 firma ve 36 temsilci İTO şemsiyesi altında yabancı firmalarla B2B görüşmeleri yaptı. Fuarda İstanbul Ticaret Odası’nın ikili görüşme alanları bir an bile boş kalmadı. Danışma bölümünde profesyonel ziyaretçiler ağırlandı ve reel sektörün profesyonel görüşmelerine etkin bir platform sağlandı. İTO Yönetim Kurulu Üyesi İlhan Soylu, 100 milyonlarca izleyiciye ulaşan Türk yapımı dizi ve filmlerden sonra atılım sırasının, program formatları ve animasyona geldiğini vurguladı. Türk dizi sektörünün son yıllarda oldukça hızlı bir yükseliş trendi sergilediğine dikkati çeken Soylu, İTO olarak bu trendi desteklemek için bir gayret içinde olduklarını söyledi. Soylu, “Türkiye’nin dünyaya anlatabileceği çok güzel hikayeleri, içerikleri var ve bu hikayeler ilgi çekiyor” dedi. 2 MİLYAR DOLAR SÜRPRİZ OLMAZ Soylu, dizi ve film sektörünün büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Şu anda 300 milyon dolara yakın yurtdışına sattığımız film potansiyelimiz var. Her yıl yüzde 20 katlanarak büyüyeceğini ve 2023’te 1 milyar doları aşan bir ciro yakalayacağımızı düşünüyorum. Bu tahminleri küçük çıkartabilecek gelişmeler yaşanabilir. Pek çok tanıtım afişinde değerli reklam alanlarında Türk yapımcıların kendi prodüksiyonlarını tanıttıklarını görüyoruz. Adeta pazarın yüzde 40’ı belki yüzde 50’si Türk yapımcıların ürünleri ile dolu. Bu çok önemli bir gösterge.” Türk dizi ve film sektörünün geleceğini son derece parlak gördüğünün altını çizen Soylu, “2023’te 2 milyar dolar rakamını görürsek bu bir mucize olmayacak” diye konuştu. AVRUPA’YI GEÇERİZ MIPCOM’a katılan İTO heyetinde İlhan Soylu ile birlikte Meclis Üyesi Mahmut Özden de yer aldı. Ayrıca İTO Bilgi, İletişim ve Medya Meslek Komitesi Başkanı Murat Gürbüz ve Komite Üyesi Zülküf Sönmez de stand bazında katılım gerçekleştirdi. SİNGAPURLU BAKAN İTO STANDINDA Singapur’un İletişim ve Enformasyon’dan sorumlu Devlet Bakanı Chee Hong Tat, MIPCOM 2017’de İTO standını ziyaret etti. İTO Yönetim Kurulu Üyesi İlhan Soylu ile görüşen Bakan Chee Hong Tat, 28 Kasım’da gerçekleştirilecek Asya-Uzakdoğu film endüstrisinin en büyük fuarı Asya Televizyon Forum ve Marketi’ne (ATF), Türkiye’den yoğun katılım beklediklerini söyledi. İTO Yönetim Kurulu Üyesi İlhan Soylu da dizi ve film sektörünün yanında diğer sektörleri de pazara katmak için çalıştıklarını kaydetti. Soylu, Türkiye’deki dizi ve film sektörünün uluslararası platformlarda tanıtılması için Kültür Bakanlığı’nın desteğiyle Balkanlar, Körfez, Güney Amerika ve Uzak Doğu’da etkinlikler düzenleyeceklerini kaydetti. FORMAT VE ANİMASYONDA KAYDA DEĞER GELİŞMELER Türk dizilerinin farklı coğrafyalarda insanları yakalayabildiğini vurgulayan Soylu, “Film ve dizilerin yanı sıra format programcılığı ve animasyonlarında kayda değer gelişmeler yaşanıyor. Animasyon sektöründe TRT çocuk kanalının yerli yapımcılara sunduğu imkanlar talepleri tetikledi ve çok sayıda yeni animasyon yapımcısı ve firması doğdu” dedi. TÜRKİYE ZENGİNLİKLERİ İLE CANNES’DA Fuarda Türkiye, Ekonomi Bakanlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nün katkıları ile kendi kültür mozaiğini geniş perspektifli sergiledi. FİRMALAR HER YIL İLERİYE GİDİYOR Türkiye’nin Marsilya Başkonsolosu Feriba Duygu Hokkacı Esirgen, MIPCOM 2017’de Türk yatırımcıların temsilcileriyle bir araya geldi. Yıllar içinde Türk firmalarının her yıl ileriye doğru gittiğini belirten Esirgen, firmaların gayretli olduklarını daha profesyonelce hareket ettiklerini ve tecrübe kazandıklarını gözlemlediğini anlattı. Başrolünde Kenan İmirzalıoğlu’nun yer alacağı ‘Fatih’, izleyici tarafından büyük beğeniyle takip edilen ‘Diriliş Ertuğrul’, ‘Payitaht: Abdülhamid’ ve ‘Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz’ gibi yapımlar, MIPCOM 2017’de sektör profesyonelleriyle buluştu. MIPCOM 2017’DE BÜYÜK TEMSİL Neher Production TRT Semerkand Production Global Agency AC 23 Film Calinos Atlas Küresel Medya KanalD Contento Intermedya Xanadu Media ATV Turkey Fabula Medya Raya Group Fauna Prodüksiyon Ayat Media Fikrigün Film Ay Yapım Filma Green Yapım Hacıyatmaz Film ISF STUDIOS Kadraj Yapım Mart Ajans MATCH POINT Mavi Baykuş Resimli Film Animation Studio Sera Film Siyah Martı Animation Studio Triplay İletişim TT International Medya Turkish Film Network UMUT SANAT Videomite Yoyo Film Yapım Yüzdeyüz Oyunculuk Seslendirme AMERİKALILAR TÜRK DİZİLERİNİN BAŞARISINI TAKİBE ALDI Türk yapımlarının fenomen başarısı ABD’de akademik araştırma ve yayın konusu oluyor. ‘Türkiye’de ortaklık ve içerik için yeni bir dönem’ başlıklı panelde konuşan Georgia Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Carolina Acosta-Alzuru, Türk dizilerinin başarı dinamiklerini yakından test edebilmek için Türkiye’de iki aydan fazla inceleme ve görüşmeler yaptı. Acosta-Alzuru, sosyal medyada Türk dizilerinin adeta bağımlılık oluşturduğuna dair tespitlerini aktardı. Acosta-Alzuru, “İzleyici, Türk dizileri için bir hafta bile bekleyemiyor. Türk yapımlarının 7’den 70’e özellikle internet tabanlı olağanüstü bir izleyici kitlesi var” dedi.

26 Ekim 2017 Perşembe

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar’ın da bulunduğu iş adamları heyetiyle birlikte Polonya’nın başkenti Varşova’ya gerçekleştirdiği ziyaret, Polonya ile Türkiye arasında çok yönlü yakınlaşmada, yeni bir sayfa açtı. Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda’nın daveti üzerine gerçekleşen ziyarette, Türkiye-Polonya İş Forumu da düzenlendi. Forumda konuşan Erdoğan, ziyaret sırasında iki ülke arasındaki ilişkileri Duda ve bakanlarla etraflıca ele aldıklarını belirtti. İki ülke arasında 600 yılı aşkın dostluğun olduğunu belirten Erdoğan, Polonya ile pek çok ortak ve tamamlayıcı özelliğin bulunduğunu ifade etti. Erdoğan, Avrupa’nın iki büyük, güçlü ve ekonomik performanslarıyla göz dolduran ülkeleri olarak kurulan bu samimi dostluğun daha da güçlenerek devam edeceğine inandığını vurguladı. BEŞ YILLIK HEDEF Türkiye ile Polonya’nın toplam 118.5 milyon gibi bir nüfusu olduğuna dikkat çeken Erdoğan, bunun ikili ticaret hacmini ciddi manada artırabilecek bir nüfus ve potansiyel olduğunun altını çizdi. Erdoğan, “Ticaret hacmimiz 6 milyar dolar. Bunu beş yılda 10 milyar dolara çıkarma hedefini teminat altına almalıyız” dedi. Erdoğan, bir sonraki iş forumunda ikili ticaret hacmi hedefleri olan 10 milyar doları aşmış olarak buluşma temennisini dile getirdi. Erdoğan, uzun zamandır yapılamayan Türkiye-Polonya Ekonomik İstişare Toplantısını bir an önce gerçekleştirme temennisinde bulundu. Polonya-Türkiye İş Forumu’na, İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar da katıldı. İki ülkenin iş adamlarıyla birlikte liderlerin verdiği mesajları takip eden Çağlar, programı sırasında görüştüğü Türkiye’nin gönüllü turizm elçisi Polonya Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Marek Kloczko ve Büyükelçi Jerzy Drozdz ile de sohbet etti. STRATEJİK ORTAKLIK Her iki ülkenin iş adamlarına seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sizlere gerekli kolaylığın gösterilmesi için elimizden geleni yapmayı sürdüreceğiz. Sizlerin işlerini kolaylaştırmak, yükünüzü hafifletmek için ihtiyaç duyulan alanlarda gerekli adımların atılması için çaba göstereceğiz. Üçüncü ülke pazarlarına erişim bakımından da Polonya ve Türkiye özel sektör temsilcilerinin stratejik ortaklık kurma çalışmalarını desteklemeliyiz. Bu noktada özel sektör kuruluşlarımız arasında ortak iletişim ağı kurulması çalışmalarının hızlandırılması gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu. EŞSİZ FIRSATLAR Erdoğan, Polonya’nın, doğu-batı, kuzey-güney ticaret yollarının kesiştiği coğrafi konumu, AB üyeliği, istikrarlı ekonomisi ve nitelikli iş gücüyle, Türk iş adamlarına eşsiz fırsatlar sunduğunu söyledi. Erdoğan, son yıllarda AB ortalamasının çok üstüne çıkan büyüme rakamıyla Polonya’nın, cazibesini artıran bir ülke olduğunu belirtti. Bu sebeple iş adamlarını Polonya’da daha fazla yatırım yapmaya davet eden Erdoğan, Polonya makamlarının da yatırımcılara her türlü kolaylığı göstereceğine inandığını dile getirdi. ÖNCELİKLİ SEKTÖRLER Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile Polonya arasında savunma sanayi, bankacılık, enerji, müteahhitlik, otomotiv ve yan sanayi, tekstil, mobilya, sağlık turizmi, tarım ve hayvancılık, alt yapı, çevre ve atık yönetimi, kimyasallar, lojistik gibi alanlara öncelik verilmesi gerektiğini belirtti. Her iki ülkenin iş adamlarının bunları hayata geçirebilecek güce sahip olduğuna işaret eden Erdoğan, bunun için karşılıklı yatırımların artırılması gerektiğini de vurguladı. HAVA ULAŞIMI GÜÇLENECEK Türkiye ile Polonya arasındaki ekonomik bağların güçlendirilmesinde THY’ye ve Polonya’nın ulusal hava yolu LOT’a önemli görevler düştüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “İki şirketin karşılıklı seferlerini ve destinasyon sayılarını artırmaları her alanda iş birliğimizi de kesinlikle geliştirecek. THY’nin Polonya’ya haftada beş seferi var. Ancak talebe cevap veremiyoruz. Bunun için izne ihtiyacımız var. Yani bu beş seferin Varşova’da 7 ya da 10’a çıkarılması mümkün. Eğer Varşova’da artırılamıyorsa Krakow’da belli sayılara çıkartılması talebimizdir. Bunun için bu hafta THY’den bir heyetimiz buraya gelecek. Diğer yandan TİKA’nın Polonya’daki Tatar toplumuna yönelik projeleri kültür için atılmış mütevazı adımlardır.” BEŞ ALANDA ANLAŞMA İMZALANDI Türkiye ve Polonya, bazı bakanlıklar ve kurumlar arasında beş alanda anlaşma imzaladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Duda’nın huzurunda şu alanlarda imza atıldı: Dışişleri Bakanlıkları arasında Diplomatik Arşivler Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Muhtırası, Savunma Bakanlıkları arasında niyet beyanı, Sosyal Güvenlik Anlaşması, Sosyal Güvenlik Anlaşmasının Uygulanmasına Yönelik İdari Anlaşma ile Bilim, Eğitim ve Kültür Alanlarında İşbirliği Anlaşmasının 2017-2020 Yılları Uygulama Programı. AB OYALAMAYI BIRAKSIN Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda ile baş başa ve heyetler arası görüşmeler ardından yapılan basın toplantısında, Avrupa Birliği’nin (AB) tavrına dikkat çekti. Erdoğan, Türkiye’nin AB üyeliğine ilişkin müzakereler hakkında, “Ben hep şunu söylüyorum, diyorum ki ‘Almayacaksanız açıklayın şu işi, bilelim. Ne biz sizi meşgul edelim ne de siz bizi meşgul edin. İşi bağlayalım.’ Bunun da kararını vermiyorlar. Biz de ‘Minderden kaçan biz olmayacağız’ diyoruz. Onların kararını bekliyoruz” dedi. Schengen engelinin ortadan kalkması halinde Türkiye-Polonya arasında trafiğin artacağını belirten Erdoğan, şunları söyledi: “Çünkü bu (Schengen) ayrı bir bela. Latin Amerika ülkeleri için vize yok, rahat rahat Avrupa’ya geliyorlar. Türkiye müzakereci ülke ama Türkiye gelemiyor. Böyle saçma şey olur mu? Buradaki gariplik ortada. AB üyesi ülkelerden, dostlardan ‘bunları dile getirmeniz lazım’ diyorum. 2013’ün sonunda bu vizeler kalkacaktı, imzalar atıldı ama o günden bugüne hâlâ bizi oyalıyorlar.” BİRLİKTE ÇALIŞALIM İş Forumunda konuşan Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda, Türkiye ile ilişkilerin iyi yönde ilerlediğini söyledi. Türk işadamlarını Polonya’da yakından tanıdıklarını dile getiren Duda, “Türkiye ile ilişkilerimiz iyi yönde ilerliyor. Türkiye, Polonya’nın Ortadoğu’daki en önemli iş ortaklarından biri. Ekonomik ortaklar olarak iç piyasamızda olduğu kadar üçüncü pazarlarda da çalışmak en büyük arzumuz” dedi. Türk iş adamlarına seslenen Duda, “Polonya’da sizleri daha çok görmek istiyoruz. Ekonomik ortaklar olarak iç piyasamızda olduğu kadar üçüncü pazarlarda da çalışmak en büyük arzumuz” diye konuştu. Türkiye’nin Kafkasya ve Orta Asya’daki rolünün önemine dikkati çeken Duda, “Polonyalı firmalar için bu piyasalara girmek açısından Türkiye ile ortaklık mutlaka değerlendirilmesi gereken bir konu” dedi.

25 Ekim 2017 Çarşamba

UNESCO tarafından dünya miras listesine alınan Rusya’nın ikinci büyük kenti St. Petersburg’da Türk yatırımları artıyor. 300 yıllık tarih, kültür ve sanat şehrinde inşaata damgasını vuran Türk şirketleri, tekstil ve restoran işletmeciliğinde de nüfuzunu genişletiyor. İstanbul Ticaret Odası Doğal ve İşlenmiş Katı Yakıt Meslek Komitesi üyeleri, işbirliği ve yatırım fırsatlarını değerlendirmek için St. Petersburg’da incelemelerde bulundu. Komite Başkanı Erol Temizkanoğlu’nun başkanlık ettiği İTO heyetinde Komite Başkan Yardımcısı ve İTO Meclis Üyesi Hüseyin Akarçeşme, Meclis Üyesi Ali Sinan Safi ile Komite Üyeleri Birol Kaya ve Hüseyin Kudret Kıdık yer aldı. Heyet, Rusya’ya 200 yıl başkentlik yapan ve giderek sanayi şehrine dönüşen St. Petersburg bölgesinde doğal ve işlenmiş yakıt alanında iş imkanları ve kurulabilecek olası işbirliği için Rus temsilcileriyle bir dizi temaslarda bulundu. AVRUPA VE JAPONYA Türkiye’nin St. Petersburg Başkonsolosluğu’nu ziyaret eden İTO heyeti, Başkonsolos Kazım Çavuşoğlu ve Ticari Ateşe Koray Ali Konca’dan iki ülke ilişkileri ve bölgenin ekonomisi hakkında bilgi aldı. Bölgedeki Türk yatırımlarını değerlendiren Hüseyin Akarçeşme, şu bilgiyi paylaştı: “Başkonsolosluğumuz St. Petersburg’da ülkemiz için cansiperane çalışıyor. İki ülke ilişkilerinin durumunu ve bölgede Türk iş adamlarının yatırımları olduğunu öğrendik. Son zamanlarda Türk inşaat şirketleri burada yatırıma başladı. Bölgede tekstil, gıda ve restoran işletmeciliğinde de Türk iş adamlarının sayısı artıyor. St. Petersburg, kültür ve sanat şehri. Son yıllarda sanayi şehri unvanı da alacak duruma geldi. Avrupa’nın birçok popüler otomobil markası ve Japon otomotiv üreticileri burada üretime başlamışlar.” İNŞAAT PROJELERİ Başkonsolosluğun verdiği bilgiye göre, Türk inşaat şirketleri bölgede bina, otoyol ve köprü başta olmak üzere önemli projelerin yapımını üstlendi. Akarçeşme’nin verdiği bilgiye göre, kentte inşaat işlerini yürüten İçtaş, asma köprüler yaptı ve Moskova-St. Petersburg otoyolunun bazı bölümlerini inşa ediyor. Yine Rönesans inşaat şirketi de önemli işler yapıyor. Yıldırım Holding’in krom tesisi var. Akkuyu termik santrali projesi de kentte konuşulan bir yatırım. ŞAİRLERİN İLHAM KAYNAĞI Yüzyıllardır şair ve yazarlara ilham kaynağı olan St. Petersburg, mimarisi ile hayranlık uyandırıyor. Şehirde devasa aynı zamanda estetik ve sanat eseri binalar, köprüler dikkat çekiyor. Tiyatroları, opera ve balo salonları, konser salonları ve galeriler kentin diğer sembolleri. Kent, dünyanın en büyük ve en çok eser bulunan müzelerine de ev sahipliği yapıyor. Hermitage Müzesi, en büyüğü ve en kapsamlısı. Bu müzede her eser için 10 saniye harcansa ancak 9-10 yılda dışarı çıkabileceğiniz kadar çok bilgi bulunuyor. Rus müzesi, büyük silah müzesi, işkence aletleri müzesi, Faberge hediye müzesi (yumurta müzesi) ve hayvan müzesi kentteki diğer müzelerden birkaçı. GECE KARANLIĞI SADECE İKİ SAAT Rus Çarı Deli Petro’nun (1. Petro) yaklaşık 300 yıl önce bataklıklar üzerine kurduğu St. Petersburg, ülkeye 200 yıl başkentlik yaptı. Bugün Rusya’nın ikinci büyük kenti olan St. Petersburg’da 5.5 milyon nüfus yaşıyor. Kent dört defa isim değiştirdi. Kurulduğu yıllar öncesinde St. Petersburg olarak anıldı. Deli Petro zamanında Petrograd oldu. Ekim devrimi ile birlikte Leningrad adını aldı. Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra da yeniden St. Petersburg adı verildi. Kentte, coğrafi konumu nedeniyle mayıs ortasından temmuz sonuna kadar gecenin karanlığı iki saat sürüyor ve beyaz geceler diye tabir ediliyor. Güneş gece saat 24.00’da batıyorsa, saat 02.00’da hava yeniden aydınlanıyor.

18 Ekim 2017 Çarşamba