tatil-sepeti

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın "Kamuda Enerji Performans Sözleşmelerinin Uygulanmasına ilişkin Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ"i, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Buna göre, genel yönetim kapsamındaki kamu idareleri ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının enerji tüketimlerini veya enerji giderlerini düşürmek üzere akdedecekleri enerji performans sözleşmeleri kapsamında hazırlanan tasarruf doğrulama raporundaki doğrulanan yıllık tasarruf miktarı karşılığında ödenecek bedelin hesabında, şartnamede belirlenen birim enerji fiyatları kullanılacak.

Bu kapsamda, Türkiye İstatistik Kurumunun Tüketici Fiyat Endeksi'nde meydana gelen son 15 yıla ait yıllık ortalama fiyat artış oranını aşmamak şartıyla şartnamede birim enerji fiyatları için yıllık bazda uygulanacak enflasyon oranı belirlenecek. Şartnamede birim enerji fiyatları için enflasyon oranı tanımlanması durumunda her yılın birim enerji fiyatı şartnamede tanımlı enflasyon oranı kullanılarak hesaplanacak ve ilgili yıla ait tasarruf miktarı ile çarpılarak yıllık tasarruf tutarı hesaplanacak.

Doğrulanan toplam tasarrufun tutarı, tasarruf doğrulama raporundaki her enerji verimliliği önleminde doğrulanan yıllık enerji tasarrufu miktarı ile şartnamede belirlenen ilgili tasarruf kalemine ait birim enerji fiyatının çarpılması ile elde edilecek sonuçların toplamından oluşacak.

Enerji üretimine yönelik önlemler olması durumunda, birim enerji fiyatı ve/veya enflasyon oranı tanımlanabileceği gibi isteğe göre şartnamede Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından yayınlanan birim fiyatları esas alan fiyat farkı mekanizması da tanımlanabilecek.

Bu durumda, şartname ve sözleşme taslağında gereken düzenlemeler İdare tarafından yapılacak. Yıllık bazda ödenecek bedelin hesabında kullanılacak birim enerji fiyatı, tasarruf doğrulama raporunun onaylandığı tarihteki idarenin enerji faturasına esas birim enerji fiyatından fazla olamayacak.

18 Mart 2022 Cuma

Etiketler : Gündem

Orta Doğu'da artan gerilim ve Fed'in genişlemeci para politikasına geçişte ilk adımı atması sonrası altın fiyatları yükseliş trendini güçlendirdi. Dolar/TL'de sert dalgalanmaların olmaması nedeniyle gram altın daha çok ons altın tarafından esen rüzgarların etkisiyle yön buluyor.

Altın fiyatları, jeopolitik risklerin artması ve Fed'in para politikasında makas değişikliği yapması sonrası yükselişini güçlendirdi. Ons altın 2650 dolar bandını aşarken buradan esen rüzgarla altın gram fiyatı da gözünü 3000 TL psikolojik sınırına dikti. Altın piyasasında yaşanan hareketlilik sonrası Kapalıçarşı'da en çok gram, çeyrek, 22 ayar bilezik ve Cumhuriyet altını fiyatı takip edilmeye başlandı. İşte son dakika gelişmeleri ve canlı rakamlar...

ALTIN YÜKSELİŞİNİ GÜÇLENDİRDİ

Küresel piyasalar dünya merkez bankalarının para politikaları ve özellikle Orta Doğu'da artan gerilimin etkisiyle yön buluyor. Altın fiyatları da bu gelişmelerden en çok etkilenen varlıklardan bir tanesi olarak dikkat çekiyor.

Ons altın 2650 dolar bandının üzerine yerleşirken gram altın ise güne yatay başlamasının ardından serbest piyasada 3000 TL psikolojik sınırına gözünü dikti. Kapalıçarşı'da ise gram öğle saatlerinde 3 bin 34 liradan işlem gördü.

Dün ise ons fiyatına paralel alış ağırlıklı bir seyir izleyen altının gram fiyatı, günü önceki kapanışa göre yüzde 1 artışla 2 bin 915 liradan tamamlamıştı. Bugün öğle saatlerinde yeni çeyrek altın 4 bin 953 liradan, yeni tam altın ise 19 bin 729 liradan satılıyor.

ALTIN FİYATLARI 25 EYLÜL BUGÜN NE KADAR?

İşte canlı altın rakamları:

GRAM ALTIN

ALIŞ (TL) 2.916,78
SATIŞ(TL) 2.917,13

ÇEYREK ALTIN

ALIŞ(TL) 4.918,00
SATIŞ(TL) 4.952,00

22 AYAR BİLEZİK


ALIŞ(TL) 2.749,79
SATIŞ(TL) 2.761,95

CUMHURİYET ALTINI

ALIŞ(TL) 19.612,00
SATIŞ(TL) 19.727,00

25 Eylül 2024 Çarşamba

OECD, dünya çapında dezenflasyon sürecinin devam etmesi,reel gelirlerin iyileşmesi ve birçok ekonomide para politikasının daha az kısıtlayıcı olmasının talebi destekleyeceği beklentisiyle bu yıla ilişkin büyüme tahminini yüzde yüzde 3,2'ye yükseltti.

 


Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), Ekonomik Görünüm Raporu'nu "Köşeyi Dönmek" temasıyla yayımladı.


Buna göre, küresel üretim artışı dirençli kalmaya ve enflasyonda düşüş süreci devam ediyor. ABD, Brezilya, Hindistan, Endonezya ve Birleşik Krallık dahil olmak üzere birçok G20 ülkesinde nispeten güçlü büyüme görülürken, aralarında Almanya'nın da bulunduğu birkaç ekonomide daha zayıf büyüme görüldü.


Özellikle hizmet sektöründe ekonomik aktivite güçlü kaldı. Reel ücretlerdeki artış hane halkı gelir ve harcamalarını desteklese de satın alma gücü birçok ülkede henüz salgın öncesi seviyelere tam olarak dönmedi.



Öte yandan, küresel ticarette beklenenden hızlı toparlanma görülürken, nakliye maliyetleri yüksek kalmaya devam ediyor ve ihracat siparişlerinde ılımlı seyir sürüyor.


Enflasyon tarafında mal fiyatları gerilemesine rağmen birçok ülkede hizmet sektöründe maliyet ve fiyat baskıları etkisini sürdürüyor.


Bu kapsamda, dünya çapında dezenflasyon sürecinin devam etmesi, reel gelirlerdeki iyileşme ve birçok ekonomide para politikasının daha az kısıtlayıcı olmasının talebi destekleyeceği beklentisiyle küresel ekonominin bu yıl yüzde 3,2 büyümesi bekleniyor. Bu oran, OECD'nin mayısta açıkladığı öngörüsünün yüzde 0,1 üzerinde bulunuyor.


OECD, küresel ekonomide 2025'e ilişkin büyüme tahminini ise değiştirmeyerek yüzde 3,2'de sabit bıraktı.


ABD'de ekonomik büyümenin yavaşlamasının ancak para politikasındaki gevşemeyle desteklenmesi beklenirken, bu yıla ilişkin büyüme tahmini yüzde 2,6 ile değişiklik göstermiyor. Ancak OECD, ABD ekonomisine ilişkin 2025 büyüme tahminini mayıstaki öngörüsüne göre yüzde 0,2 aşağı yönlü revize ederek yüzde 1,6'ya çekti.


OECD, Avro Bölgesi'nde bu yılki ekonomik büyümeye ilişkin yüzde 0,7 olan öngörüsünü değiştirmedi ancak 2025 tahminini yüzde 0,2 aşağı yönlü revize ederek yüzde 1,3 olarak belirledi.


Raporda, Çin ekonomisine ilişkin bu yıl ve 2025 büyüme tahmini sırasıyla yüzde 4,9 ve yüzde 4,5 ile değişiklik göstermedi.


Raporda, enflasyonun 2025'te çoğu G20 ülkesinde hedef seviyeye geri döneceği öngörülürken, küresel ekonomiye ilişkin önemli risklerin devam ettiği uyarısı yer aldı.


Devam eden jeopolitik ve ticari gerilimlerin yatırımlara giderek daha fazla zarar verebileceği ve ithalat fiyatlarını yükseltebileceği riski bulunurken, iş gücü piyasaları soğudukça ekonomik büyümenin beklenenden daha keskin şekilde yavaşlayabileceği ve dezenflasyon patikasından olası sapmaların finansal piyasalarda bozulmayı tetikleyebileceği tahmin edildi.


OECD, enflasyon daha ılımlı hale geldikçe ve iş gücü piyasasında baskılar hafifledikçe, para politikası indirimlerinin devam etmesi gerektiği ancak indirimlerin zamanlama ve kapsamının verilere bağlı kalması gerektiği yönünde uyardı.


TÜRKİYE EKONOMİSİNDE BU YIL BÜYÜME 3,2


OECD, Türkiye ekonomisinde bu yıla ilişkin büyüme tahminini yüzde 0,2 aşağı yönlü revize ederek yüzde 3,2 ve 2025 için ise yüzde 0,1 aşağı yönlü revizeyle yüzde 3,1 olarak belirledi.


Türkiye dahil gelişmekte olan ekonomilerde enflasyonun gelişmiş ekonomilere göre daha yüksek seyredeceğini öngören OECD'ye göre, Türkiye'de enflasyon bu yıl sonu ve 2025 boyunca hafifleyecek ancak çift haneli rakamlarda kalmayı sürdürecek.


Bu kapsamda OECD, Türkiye'de, enflasyonun net bir şekilde hedefe doğru ilerlemesini sağlamak için sıkı parasal duruşun 2025'in belli bir dönemine kadar sürdürülmesi gerektiği tavsiyesinde bulundu.


25 Eylül 2024 Çarşamba

Etiketler : #Türkiye #Ekonomi #OECD