tatil-sepeti

Eylül Fed faiz kararı için geri sayım başladı. Altın, kripto para ve hisse senedi piyasaları başta olmak üzere varlık fiyatlarını doğrudan ilgilendiren karar toplantısı 2 gün sürecek. Çarşamba akşamı Fed kararı ve Powell'ın mesajlarında gelecek dönemin para politikasına ilişkin mesajlar aranacak.

 

Uzun süren parasal sıkılaşma sürecinin ardından Fed faiz indirimi ile beraber para piyasalarında yeni bir dönemin başlaması bekleniyor. Peki hisse senedi piyasalarında yön ne olacak? Ekonomistler yorumladı.

 

Eylül 2024 Fed faiz kararı ile para piyasalarında uzun süren sıkılaşma sürecinin ardından yeni bir döneme girilecek. Fed kararı için dünyanın gözü ABD'ye dönecek. Fed faiz kararı ne olacak? İşte kritik karar öncesi bilinmesi gerekenler...

 

EYLÜL AYI FED FAİZ KARARI NE OLACAK?

 

Fed’in resesyonu zamanında önleyip önleyemeyeceği her şeyi değiştirecek. Çarşamba günü Fed’in faiz oranlarında indirime gitmesi neredeyse kesin görünüyor. Ancak, ABD Merkez Bankası'nın para politikasını gevşetmesiyle hisse senetlerinin nasıl tepki vereceği hala belirsizliğini koruyor.

 

TARİHSEL VERİLER NE SÖYLÜYOR?

 

MarketWatch’tan Joseph Adinolfi’nin haberine göre, tarih bu bilinmeze dair bazı öngörüler sunuyor. Buna göre, Fed’in faiz oranlarını düşürmesinin nedeni, borçlanma maliyetlerinin düşmesi gerçeğinden çok daha fazla önem taşıyor.

 

Goldman Sachs Group'ta makro stratejist olan Vickie Chang'in araştırması, Fed’in 1980'lerin ortalarından bu yana para politikasını 10 kez gevşettiğini gösteriyor. Bu döngülerden dördü resesyonlarla ilişkilendiriliyor; altısı ise ilişkilendirilmiyor. Fed bir resesyonu önlemeyi başardığında, hisse senetleri yükselme eğiliminde, başarısız olduğunda ise hisse senetleri düşme eğiliminde oluyor.

 

Yatırımcılar muhtemelen Çarşamba günü ihtiyaç duydukları tüm bilgilere sahip olamayacak ve hisse senetlerinin nasıl tepki vereceği ise gelecek aylardaki verilerin ne göstereceğine bağlı olacak. Chang raporda, "Bu indirim döngüsünün nihayetinde bir 'büyüme korkusu' mu yoksa bir 'durgunluk' dönemi mi olacağı en önemli piyasa sorusudur" diyor.

 

Durgunluk odaklı faiz indirim döngüleri, vakaların ortalamasına göre S&P 500 Endeksi’nin ilk altı ayda yüzde 10 oranında düştüğünü görüyor.

 

FAİZ İNDİRİMİ KARARI VE AÇIKLAMASI PİYASALARA YÖN VERECEK

 

Yine de Çarşamba günkü faiz indiriminin büyüklüğü yatırımcıların ekonomi hakkındaki algılarını şekillendirmede faydalı olabilir ve potansiyel olarak yılın geri kalanı için piyasaların tonunu belirleyebilir.

 

Yatırımcılar bugün özellikle daha fazla rehberlik için aç durumda; bunda kısmen de olsa son ABD ekonomik verilerinin biraz belirsiz olmasının etkisi bulunuyor. Çalışma Bakanlığı'ndan gelen raporlar işe alımların yavaşladığını, daha fazla çalışanın iş gücüne katıldığını gösterdi. Ancak işten çıkarmalar gerçekten artmadı, en azından henüz değil. Bu arada, enflasyon geriledi ancak bu hafta yayınlanan son veriler kira ve konut maliyetleri gibi temel hizmetlerin fiyatları söz konusu olduğunda bazı kalıcı yapışkanlıklara işaret etti.

 

Yatırımcıların ekonomiye olan inancı, hisse senetlerinin 2024'te yükselmesine yardımcı oldu ancak son zamanlarda bu güven sarsıldı. Bazen, işsizlikteki artışın kartopu gibi büyüyebileceği endişeleri hisse senetlerini alt üst etti ve Ağustos ve Eylül aylarında acı verici satış dalgaları yaşanmasına neden oldu.

 

HERKESİN AKLINDA AYNI SORU VAR: FED ŞAŞIRTIR MI?

 

Bazıları Fed'in ekonomik döngünün gerisinde kaldığına ve Temmuz ayında faiz oranlarını düşürmesi gerektiğine inanıyor. Tam da bu nedenle, Wall Street'teki birçok kişi 50 baz puanlık bir faiz indiriminin borsada muhtemelen olumsuz bir tepkiye yol açmasını bekliyor.

 

50 baz puanlık veya yarım yüzde puanlık bir faiz indirimi beklentilerinin Cuma günü ise gerilediği görüldü. CME Group'un verilerine göre, piyasalar kapandığında, gelecek haftaki indirimin büyüklüğü neredeyse yazı tura gibiydi.

 

Neuberger Berman Private Wealth'in baş yatırım sorumlusu Shannon Saccocia, “50 baz puanlık bir indirimle sıcak bir giriş yapmak, Fed'in Temmuz ayında bir hata yaptığı ve eğrinin gerisinde kaldığı veya gördüğümüzden daha kötü verilere sahip olduğu anlamına geliyor. Bu, özellikle hisse senedi piyasası için yıkıcı olur” diyor.

 

Deutsche Bank'taki stratejistlerden oluşan bir ekibe göre ise, bu belirsizlik Fed ne yaparsa yapsın hisse senetlerini ilk satış dalgasına hazırlayabilir. Ekip, Fed'in seçiminden bağımsız olarak piyasayı 15 yıldır en geniş farkla şaşırtmasının muhtemel olduğunu söyledi.

 

İndirimin büyüklüğüne ek olarak, Fed tarafından yayınlanan son ekonomik projeksiyonların da sıkı bir şekilde incelenmesi tavsiye ediliyor. BNY'de döviz ve makro stratejisti olan John Velis, Fed'in işsizlik oranı tahminini yükseltmesi ve GSYİH büyümesine ilişkin görüşünü düşürmesi gerekliliğinin son derece muhtemel olduğunu söylüyor.

 

Bunun merkez bankasının mutlaka bir durgunluk beklediği anlamına gelmeyeceğini söyleyen Veli, "Ancak bu yatırımcıların yine de dikkat etmesi gereken bir şey çünkü piyasaların Fed'in faiz oranlarını ne kadar derinden düşürdüğünü gördüğünü etkileyebilir" diye ekliyor.

 

POWELL'IN HEDEFİ EKONOMİDE YUMUŞAK İNİŞ

 

Veriler henüz tam bir durgunluk belirtisi göstermese de yatırımcıların endişelenmek için yeterince nedeni bulunuyor. Böylesine belirgin bir enflasyon dalgasının ardından ekonomide yumuşak bir iniş gerçekleştirmek Fed Başkanı Jerome Powell için efsanevi bir başarı anlamına geliyor. KPMG ABD'nin baş ekonomisti Diane Swonk'a göre böyle bir başarı eşi benzeri görülmemiş olur.

 

Pandemi sonrası güçlü enflasyon dalgası yeni bir kırışıklık yaratmış olsa da Fed, ekonomiyi daha önce uçurumun kenarından geri döndürmeyi başarmıştı.

 

Fidelity'de küresel makro direktörü olan Jurrien Timmer'a göre, 1995'te başlayan bir dizi faiz indirimi, Fed'in piyasalara zarar vermeden ‘döngünün ortasında ayarlama' yapmayı başardığı örneklerden biriydi. Timmer, “Bu bir kuraldan ziyade istisna; ancak olabilir, neden olmasın” diyor.

17 Eylül 2024 Salı

Etiketler : Fed faiz altın kripto para hisse Powell

ABD’de açıklanan makroekonomik veriler, resesyon endişelerini yeniden artırırken, küresel piyasalarda teknoloji hisseleri önderliğinde satış baskısı büyüyor. Cuma günü açıklanacak istihdam raporu, yatırımcıların odağında kalmaya devam ediyor.


 

ABD Merkez Bankası’nın (Fed) sıkı para politikasını duruşunun bu aydan itibaren gevşemeye başlayacağına kesin gözüyle bakılsa da, ABD ekonomisinin beklenenden hızlı soğuyabileceği endişeleri risk algısının ciddi şekilde yükselmesine neden oldu.

 

Ülkede Tedarik Yönetim Enstitüsünün (ISM) imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), ağustosta 47,2'ye çıkmasına rağmen piyasa beklentilerinin altında kaldı. S&P Global'in imalat sektörü PMI verisi de ağustosta 47,9 ile tahminlerin hafif altında gerçekleşti.

 

İmalat sektöründeki daralmanın sürdüğünü gösteren PMI verileri sonrasında ABD'nin 10 yıl vadeli hazine tahvili faizi yaklaşık 9 baz puan azalışla yüzde 4,83'ün altına indi.

 

Söz konusu gelişmeler Fed'in gelecek dönem atacağı adımlara ilişkin fiyatlamaları da etkilerken, bankanın bu ay 50 baz puan faiz indirimi yapabileceğine yönelik tahminler yüzde 43'e yükseldi. Fed'in bu ay 25 baz puanlık indirimle yetinmesi halinde kasımdaki toplantıda yüzde 74 ihtimalle 50 baz puanlık indirime gideceği fiyatlanıyor.

 

Analistler, bu hafta açıklanacak istihdam raporundaki verilerin söz konusu fiyatlamaları etkilemesinin beklendiğini kaydetti.

 

Artan resesyon endişeleriyle birlikte teknoloji hisseleri öncülüğünde dünya genelinde satış baskısının derinleştiği görülürken, yapay zeka konusunda yatırımcıların şirketleri yeniden değerlendirdiği görüldü. Dün Nvidia'nın hisseleri yüzde 9,5, Broadcom'un hisseleri yüzde 6,2, Qualcomm'un hisseleri yüzde 6,9 ve Micron'un hisseleri yüzde 8 değer kaybetti.

 

Nvidia hisselerindeki söz konusu düşüşle, şirket şimdiye kadarki en büyük değer kayıplarından birini yaşayarak yaklaşık 279 milyar doların üzerinde değer kaybetti.

 

Öte yandan dün, ABD Adalet bakanlığı Nvidia'nın antitröst yasalarını ihlal ettiğine dair kanıt araması sebebiyle şirkete mahkeme celbi gönderdi.

 

Yeni günde dolar endeksi 101,6 seviyesinde dengelenirken, altının ons fiyatı önceki kapanışın yüzde 0,1 üzerinde 2.495 dolardan satılıyor.

 

Brent petrolün varil fiyatı dün artan resesyon korkusunun ardından gelecek dönemde talebin azalabileceği endişesiyle yüzde 4,7'lik düşüş kaydederken, yeni günde de yüzde 0,3 azalışla 73,3 dolardan işlem görüyor.

 

Dün, Dow Jones endeksi yüzde 1,51, S&P 500 endeksi yüzde 2,12 ve Nasdaq endeksi yüzde 3,26 düştü. ABD'de endeks vadeli kontratlar yeni güne de negatif bir seyirle başladı.

 

Avrupa borsalarında da dün negatif bir seyir öne çıkarken, bölge genelinde ekonomik aktiviteye yönelik endişeler yatırımcıların odağında yer almaya devam ediyor.

 

Analistler, Avrupa Merkez Bankasının (ECB) bu yıl içinde iki faiz indirimi daha yapacağına kesin gözüyle bakıldığını kaydederek, makroekonomik verilerden alınacak sinyallerin üçüncü bir faiz indirimi ihtimaline kapıyı aralayabileceğini söyledi.

 

ECB yönetim kurulu üyesi ve Almanya Merkez Bankası (Bundesbank) Başkanı Joachim Nagel, dün yaptığı açıklamada, Almanya'nın ilkbaharda yaşadığı ekonomik daralmanın bir "uyanış çağrısı" olması gerektiğini ve hükümetin büyümeyi artırmak ve borç frenini iyileştirmek için daha önce duyurulan önlemleri uygulaması gerektiğini söyledi.

 

Nagel verdiği başka bir demeçte, "tüketici fiyatlarındaki gerileme önümüzdeki hafta bir faiz indirimine daha olanak tanısa bile, Avrupa Merkez Bankası enflasyon karşısında çok erken zafer ilan etmemeli" ifadesini kullandı.

 

Bugün bölge genelinde hizmet sektörü ve bileşik PMI verilerinin takip edileceğini belirten analistler, verilerden alınacak sinyallerin ekonomik aktiviteye yönelik daha çok bilgi verebileceğini kaydetti.

 

Dün Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,97, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,93, İtalya'da FTSE MIB endeksi yüzde 1,33 ve İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,78 geriledi. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar yeni güne de negatif bir seyirle başladı.

 

ABD piyasalarındaki satış baskısı yeni günde Asya tarafına da taşınırken, yarı iletken çip sektörü öncülüğünde satış baskısı derinleşmeye devam ediyor.

 

Bugün açıklanan verilere göre Çin'de ağustos ayına ilişkin Caixin hizmet sektörü PMI 51,6'ya düşerek beklentilerin altında gerçekleşirken, Japonya'da hizmet sektörü PMI 53,7 seviyesine geriledi.

 

Japonya Merkez Bankası (BoJ) Başkanı Kazuo Ueda, dün yaptığı açıklamada verilerin tahminler doğrultusunda gerçekleşmesi durumunda artışlara devam edeceklerini söyledi.

 

Dolar/yen paritesi ise dört günlük yükseliş serisinin ardından dün günü yüzde 1 değer kaybıyla 145,5 seviyesinde tamamlarken, şu sıralarda yüzde 0,3 düşüşle 145,1 seviyesinde bulunuyor.

 

Kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 4,4, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 3, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,6 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 1,4 geriledi.

 

Dün satış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü önceki kapanışa göre yüzde 0,87 azalışla 10.021,80 puandan tamamladı.

 

Yurt içinde dün açıklanan verilere göre Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), ağustosta aylık bazda yüzde 2,47, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yüzde 1,68 artış gösterdi. Yıllık enflasyon tüketici fiyatlarında yüzde 51,97, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 35,75 olarak gerçekleşti.

 

Dolar/TL, dün yüzde 0,4 değer kazanarak 34,0042'den kapanırken, bugün bankalararası piyasanın açılışında bir önceki kapanışın yüzde 0,2 üzerinde 34,0700 seviyesinden işlem görüyor.

 

Analistler, bugün yurt içinde reel efektif döviz kuru, yurt dışında ise dünya genelinde hizmet sektörü ve bileşik PMI verilerinin yanı sıra Avro Bölgesinde Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), ABD'de dış ticaret dengesi, JOLTS açık iş sayısı ve Fed'in Bej kitap raporu başta olmak üzere yoğun veri gündeminin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 9.800 ve 9.600 puan seviyelerinin destek, 10.200 ve 10.300 seviyelerinin direnç konumunda olduğunu kaydetti.

 

Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle:

 

10.55 Almanya, ağustos ayı hizmet sektörü/bileşik PMI

 

11.00 Avro Bölgesi, ağustos ayı hizmet sektörü/bileşik PMI

 

11.30 İngiltere, ağustos ayı hizmet sektörü/bileşik PMI

 

12.00 Avro Bölgesi, temmuz ayı Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE)

 

14.30 Türkiye, ağustos ayı reel efektif döviz kuru

 

15.30 ABD, temmuz ayı dış ticaret dengesi

 

17.00 ABD, temmuz ayı JOLTS açık iş sayısı

 

17.00 ABD, temmuz ayı fabrika siparişleri

 

17.00 ABD, temmuz ayı dayanıklı mal siparişleri

 

21.00 ABD, Fed'in Bej kitap raporu

04 Eylül 2024 Çarşamba

Etiketler : piyasa resesyon satış teknoloji hisse