tatil-sepeti

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın objektifinden yansıyan fotoğraflar, Yeni Cami Hünkar Kasrı’nda sergileniyor. KKTC’nin tarihi yerleri ve doğal güzelliklerinin yanı sıra kültür-sanat ve gastronomi zenginliğini yansıtan fotoğraf sergisi, 29 Aralık’a kadar açık kalacak.


HABER: OSMAN KUVVET

 

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafından çekilen fotoğrafların yer aldığı ‘Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın objektifinden KKTC’ fotoğraf sergisi, İstanbul’da açıldı. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yeni Cami Hünkar Kasrı’nda açılan sergide; Tatar’ın çektiği, KKTC’nin tarihi yerleri ve doğal güzelliklerinin yanı sıra kültür-sanat ve gastronomi zenginliğini yansıtan 29 kare yer alıyor.

 

Serginin açılış törenine, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, İTO Meclis Başkanı Dr. Erhan Erken, İTO Meclis Başkan Yardımcısı Sultan Selim Şimşek, İTO Başkanı Şekib Avdagiç, İTO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Yakup Köç, Yönetim Kurulu Üyeleri Münir Üstün ve Murat Hazıroğlu, İTO Genel Sekreteri Prof. Dr. Nihat Alayoğlu, Genel Sekreter Yardımcıları Özcan Tokel, Av. Nurcan Turan ve Halil Aslan, Oda Meclis Üyeleri ve çok sayıda davetli katıldı.

 


KKTC’NİN 40. YILI

 

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, serginin açılışında yaptığı konuşmada, KKTC’nin doğası ve kültürünün İstanbul’un güzide bir mekanında sergilenmesinin anlamlı olduğunu belirterek, “Bugün açılan sergi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 40. yıl dönümünde hep birlikte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne sahip çıkma, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni daha fazla tanıtma, sadece güzellikler değil, aynı zamanda sanata ve kültüre verdiğimiz önemi göstermesi açısından önemli” dedi.

 

Kıbrıs Türk halkının medeni dünyanın bir parçası olduğunun altını çizen Tatar, şöyle devam etti: “Bütün dünya devletlerine ve insanlığa seslenmek istiyorum; Kıbrıs Türk halkı medeni dünyanın bir parçasıdır. Dolayısıyla Kıbrıs Türk halkını farklı siyasi emellerle dışlamaya, izole etmeye, ambargolarla bizim ekonomik potansiyelimizi yıpratmaya yönelik her türlü hareket insan haklarına aykırıdır. Bu sergi ile bir kez daha insanlığa sesleniyoruz. Biz sanata ve kültüre çok değer veriyoruz. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetimiz mutlak surette hak ettiği yeri alacaktır.”


 

İTO’NUN BİZE VERDİĞİ DEĞER

 

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, İTO’nun KKTC’ye verdiği değerin kendileri için çok önemli olduğunu vurgulayarak, “Bu fotoğraflarda da göreceğimiz gibi benim her zaman mesajım çevremize, doğamıza sahip çıkmak. Çünkü Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Kıbrısımız dünyanın en güzel yerlerinden biri, Doğu Akdeniz’in en güzel adası. Yeşilimizle mavimizle çevremizle doğal güzelliklerimizle, tarihimizle...” diye konuştu.

 

Kıbrıs’ın ziyaret edilmesi gereken bir destinasyon olduğunu belirten Tatar, fotoğraf severlere ve KKTC’ye turizm amacıyla gidenlere, ülkenin güzelliklerini dikkatle izlemeleri tavsiyesinde de bulundu. 

 

Tatar, KKTC’de şu anda turizmde çok önemli aşamaların kat edildiğini dile getirerek, “Turizm potansiyeli çok büyük ve her Türk vatandaşının nerede olursa olsun, mutlak surette Kıbrıs’ı ziyaret etmesi lazım” dedi.

 

KIBRIS’IN TÜRK FOTOĞRAFI

 

İTO Başkanı Şekib Avdagiç de KKTC’nin kuruluşunun 40. yıl dönümünü kutlayarak, “Bugün önemli bir kısmı Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın objektifinden yansıyan bu fotoğraflara bakınca, onun gözünden Kıbrıs’ın tabiatına, insanına, camisine, medresesine bakınca, güçlü ve yeni bir Kıbrıs’ın kurulduğunu göreceğiz. Kıbrıs fotoğraflarının siyasete de sanata da yansıyan etkili mesajlarının, dost ve düşman için de güçlü mesajlar olacağından eminiz” diye konuştu.

 


Avdagiç, konuşmasını şöyle tamamladı: “Fotoğraf metaforundan yola çıkarak söylemek isterim ki, biz Kıbrıs’ın fotoğrafını ilk kez 1571’de Lala Mustafa Paşa ile birlikte çektik. Bu fotoğrafın kadrajı da kompozisyonu da her santiminde Türk’ün ruhunu ve mührünü taşıyordu. Kıbrıs fotoğrafımızı duvardan indirmek isteyenler olunca, 1974’te görkemli çağdaş bir Kıbrıs fotoğrafı daha çektik ve dost düşman görsün diye aynı yere astık. Bu fotoğrafın çekilmesinde, Rauf Denktaş’ın büyük emeği vardı. Merhum Denktaş, 

40 yıl önce fotoğrafımızı çerçeveletip her türlü saldırıdan korudu. 

 

1983 yılındaki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ilanımızın bir anlamı da buydu. Aradan geçen 40 yıl boyunca son Kıbrıs fotoğrafımızın yıpratılma gayretlerine şahit olduk. İşte Rauf Denktaş’tan sonra, fotoğraf tutkunu ikinci Cumhurbaşkanı olan Ersin Tatar, Kuzey Kıbrıs fotoğrafına yönelen her türlü saldırıya karşı diri bir mücadele ortaya koydu, cesur bir duruş sergiledi. Kıbrıs’ın Türk fotoğrafını muhafaza etti.”

 

‘Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın objektifinden KKTC’ fotoğraf sergisi, 29 Aralık’a kadar ziyarete açık olacak.


 

LİMAN HAN ZİYARETİ

 

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Eminönü’nde İTO tarafından restore ettirildikten sonra kültür-sanat ve araştırma mekanı olan tarihi Liman Han’ı gezdi. Tatar, burada İTO Stratejik Araştırmalar Merkezi, Kitap İstanbul ve Dersaadet Kütüphanesi hakkında bilgi aldı.

11 Aralık 2023 Pazartesi

Ancak içe dönen ruhların dışa dönebileceğini söyleyen soyut resim sanatçısı Sena Nur Karaoğlu, “Bazen öyle dolar ki insan, bunun sonucu ancak taşmaktır” diyor. Karaoğlu; sanatı, yola şahitlik ederek yolda kalmaya niyet etmek olarak nitelendiriyor.



 

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL

 

Biraz puslu, biraz güneşli, biraz akışta, biraz teyakkuzda, biraz farkında, biraz dışında… “Kimi zaman olur ki, devam ettiğim bir resmin başına haftalarca geçemem. Yollar aşarım, anlar biriktiririm, bir bakarım ki bir şey beni yeniden o esere doğru yönlendiriyor” diyen soyut resim sanatçısı Sena Nur Karaoğlu, sanatı ‘yolda olma hali’ olarak tanımlıyor. İçe dönüş ve yol anahtar kelimeleri ile Şems isimli koleksiyonunu oluşturan Karaoğlu, İstanbul Ticaret’in sorularını yanıtladı. 

 

HER HAL İNSAN İÇİN 

 

* Neden Şems? 

 

Şems, biliyorsunuz Arapça’da güneş demek. Bu sergi, doğadan ve güneşten ilham alarak oluşturduğum bir sergi oldu. Genellikle Şems-i Tebriz-i gibi anlaşılıyor ilk etapta. Ancak ilk esin kaynağım güneş. Güneş, döngü ve dönüş üzerine çalışılmış parçalar bütünü diyebiliriz. İçe dönüşün çeşitli vesilelerle sembolize edildiği eserlerden oluşuyor. 

 

* İçe dönüş en nihayetinde Şems-i Tebrizi’ye de ulaşıyor sanki…

 

Evet, elbette Şems-i Tebrizi’ye de bakan bir yönü var. İçe dönüş çünkü başlı başına bir felsefe. İnsan anda kalarak, akışta yaşayarak bu hali yakalayabiliyor. Sürekli teyakkuz hali içe dönüşle tam uyumlanamıyor. Ancak elbette her hal insan için. Bazen akışta, bazen teyakkuzda olabiliyoruz. 

 

KENDİNİ ARAMAK 

 

* Şems sergisinin tanıtımında bir hikâyeden bahsediyorsunuz…

 

Aslında bu sergi, başlı başına bir hikâye. Misafirlerimizin sergiyi bir yolculuğa çıkmış gibi gezmesini istiyorum. Suda akışta kalır gibi bir hikâye bu… Ben de zaten onu hissederek bu sergideki eserleri oluşturdum. Sonrasında uzaklaşarak baktığımda gerçekten o suyun içinde süzüldüğümü hissettim.  

 

* Sanat eseri bir mesaj taşır mı? 

 

Her sanatçının beslendiği kaynaklar, etkilendiği dinamikler çok farklıdır. Bu bağlamda ben kendi eserlerim için ‘evet benim eserlerim bir mesaj taşıma misyonunda’ diyebilirim. Şems de kendini aramaya ve bulmaya dair bir mesajlar içeren bir sergi. 

 

SINIRLARDAN KURTULMAK 

 

* Kendini arama mesajına ulaşmak için bir hazır bulunuşluk hali gerekiyor ama değil mi? 

 

Aslında hem evet hem hayır diyebiliriz; çünkü bazen hazır bulunuşluk fikrinin kendisi dahi sınırlama olabiliyor. İnsan bazen hazır bulunabiliyor, ancak bunun farkında bile olmayabiliyor. Tıpkı bir yolculuk gibi aslında. Bazen çıktığınız A yolu sizi B sonucuna ulaştırmayabilir. 

 

* Zor bir şeyden bahsediyoruz sanki…

 

“Teslim olmalıyım” düşüncesi de bizi teslim olmaktan uzaklaştıran bir hal olabiliyor. Tüm sınırlayıcılıklardan kurtulup akıl yoluyla idrak edilemeyecek şeylerin his yoluyla idrakine doğru akan bir yolculuktan bahsedebilirim. 

 

BULANLAR ARAYANLARDIR

 

* İnsana ne iyi gelir? 

 

İnsan doğuma ve ölüme bir şahit. O arada bir kızıllık var; hangisi doğum, hangisi batım belli değil. İnce bir belirsizlik çizgisi var ve bu çizgi Yaratan’ın lütfu. O incecik çizgiyi bilmek ve orayı anlamaya çalışmak insana iyi gelecektir. Belki orayı aramaya çalışmak… Büyüklerin bir sözü vardır, “Aramakla bulunmaz, bulanlarsa ancak arayanlardır” diye…

 

* Eserlerinizdeki Farsça rah-yol kelimesi de bu arayışın öyküsü diyebilir miyiz? 

 

Eserlerimin çoğunda yol ve güneş kelimelerine hat yazısı olarak yer verdim. Çünkü aramak bir yoldur. Yolda olmaktır, yola niyet etmektir. Koleksiyonumdaki eserlerimin ilhamını da yollarda heybeme ekledim. 

 

İLHAM BİTİNCE 

 

* Bir koleksiyonunun bittiğine nasıl karar veriyorsunuz? 

 

Aslında koleksiyon kendi kendini tamamlıyor. Şems de öyle oldu. Bir yerden sonra yaptığınız yeni eserler o koleksiyona uyumlanmıyor ve ‘tamam artık oldu’ diyorsunuz. Ben bu koleksiyonu yaklaşık 5 senede tamamladım. Aslında başlarken koleksiyon olacağına dair de bir fikrim yoktu. 

 

* Soyut resimde tamamlama haline nasıl ulaşıyorsunuz? 

 

Soyut resimde tamamen ilham üzere yola devam ediyorsunuz. Benim aylarca başına hiç geçmediğim eserlerim oldu. Bu kelimelerle anlatılamıyor. Bu arada başka resimlere de başlıyorum. Ama bir şey bu iki resmi birbirinden ayırıyor. Onun ilhamı farklı, öbürününki farklı… Biraz uzak kalıyorsunuz, bir süre sonra o yarım bıraktığınız eser size göz kırpıyor ve onun yarım kalmışlığını tamamlıyorsunuz. Şiir gibi aslında…

 

YOLLARIN İLHAMI 

 

“Sergideki en büyük eserim Hane Berduş’un ilhamı yollarda tamamlandı. Yollar bana çok farklı kapılar açtı.” 

 

İZLEYİCİNİN ANLAMASI 

 

“Eserlerimi içimdeki bir mesajla yapıyorum. İlla mesaj ileteceğiz diye bir kaygım da yok. Ama bir başkasının bir şeyler anlaması bizler için çok kıymetli.”

 

KALP ÇARPINTISINI YAKALAMAK

 

“İlham, aslında sözle anlatılamayacak bir şey. Biri bir esere bakarken kalbi çarpıyorsa onu yakalayabilmek ilhamdır.”

 

İNSAN SANATTIR 

 

“İnsan bütünüyle sanattır. Potansiyelimizi ne derece kullanıyoruz. Kimimiz yemek yaparak kimimiz bir tablo yaparak bu sanatı açığa çıkarabiliriz.” 

 

EN BÜYÜK İLHAM KAYNAĞI

 

“En çok doğada olmak bana ilham oluyor. Sonsuz nur sahibi olan Yaratıcı ile en çok doğada bağ kurduğumu hissedebiliyorum.”

17 Eylül 2024 Salı

Etiketler : Kültür Sanat HünkarKasrı Şems

İstanbul Ticaret Üniversitesinin 24. Akademik Yılı Açılış Töreni, Sütlüce Kampüsü'nde gerçekleştirildi.






Törende konuşan Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Prof. Dr. Bayram Ali Ersoy, ÖSYM'nin kuruluşunun 50. yıl dönümünü kutladıklarını belirtti. 


Ersoy, "Her yıl yaklaşık 13 milyon adaya 60'a yakın sınav yapan bir kurumuz. Bu yıl 3 milyon 120 bin adayı sınava aldık ve 980 bin öğrenciyi yerleştirdik." dedi.


Uluslararası alanda TR-YÖS adıyla öğrenci sınavları yaptıklarını dile getiren Ersoy, bu doğrultuda 1 milyon uluslararası öğrenci hedeflediklerini kaydetti.


Şubat 2025'te uluslararası öğrenciler için 4 beceriyi ölçen yeni bir sınavın hayata geçirileceğini söyleyen Ersoy, "Yusuf Tekin Bakanımızın tavsiyesiyle uluslararası alanda Türkçe sınavını da başlatacağız.


 Dijitalleşmeyle artan e-sınav kabiliyetiyle, ileride YKS'yi de e-sınav olarak yapmayı ve yılda birden fazla sınav gerçekleştirmeyi hedefliyoruz." diye konuştu.

Eğitim, öğretim, AR-GE ve toplumsal fayda sağlamanın üniversitelerin asli görevleri olduğunu vurgulayan Ersoy, "İbni Sina, Farabi ve Cezeri gibi bilim insanlarını yetiştiren bu coğrafya, bugün de Necmettin Erbakan, Aziz Sancar ve İskender Pala gibi isimler yetiştirecek." ifadelerini kullandı.


Dünyada yaşanan savaşlara ve insan hakları ihlallerine değinen Ersoy, şöyle konuştu: "Bugün burada rahat bir açılış yapıyoruz ancak Gazze'deki akademisyenler ve öğrenciler aynı imkana sahip değil. Katil İsrail devletinin zulmüne tanık oluyoruz. İnşallah bu tür açılışlar, özgür Filistin'in kurulmasına vesile olur."


İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necip Şimşek ise "Bugün baş döndürücü bir hızla gelişen teknolojik gelişmeler bilgi üreten kurumların fayda eksenli bilgisiyle elde ettikleri sonuçlardır. Ancak teknolojik gelişmelerle elde edilen gücün adil kullanımı değer üreten, yani ahlak bilgisiyle mümkün olmaktadır. Bu dönemde üniversitemizin değer ve fayda bilgisinin birlikte işlendiği bir üniversite olması temel hedeflerimiz arasında olacaktır." şeklinde konuştu.


Törene, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu Başkanı Prof. Dr. İskender Pala, Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cihad Demirli, İstanbul Ticaret Üniversitesi akademisyenleri ile öğrenciler katıldı.

16 Eylül 2024 Pazartesi