İhracatta büyüme, tedarik güvenliği ve fiyat istikrarı için imalat sanayi yatırımları büyük önem taşıyor. Bu alanda binlerce yatırım teşvik belgesi verilirken, 30 milyar dolarlık ihracat hedefi koyan makina imalat sanayi 17 çeyrek üst üste yatırımlarını artırdı.



Bunun yanı sıra hava araçları, tıbbi teçhizat, veri işleme ve bilgisayar yazılımı konusundaki yatırımlar da Türkiye’nin gelişmesinde daha fazla rol alacak. 

 

HABER: ADEM ORHUN

 

Ekonomide büyümenin korunması, istihdamın ve ticaretin desteklenmesi için yatırımlarda da sürekliliğin sağlanması gerekiyor. Bunun için uygulanan destek mekanizmalarının başında ‘yatırım teşvik belgesi’ geliyor. İmalat, enerji, hizmetler ve tarım altında onlarca alt başlıkta verilen teşvik belgelerinde imalat sanayi yatırımları ve yüksek teknolojili üretimi hedefleyen yatırımlar dikkat çekiyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın teşvik belgesi istatistiklerine yansıyan bu yatırımlar, büyümenin gücü ve rengi açısından da önemli işaretler veriyor. 

 

YILDA 15 BİN BELGE

 

Her ay binlerce yatırım için teşvik belgesinin düzenlendiği Türkiye’de geçen yıl belge sayısı 15 bin 761 oldu. Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü verilerine göre, bu teşvik belgelerinde taahhüt edilen toplam 1.1 trilyon liralık sabit yatırım dahilinde 339 bin 952 kişiye istihdam sağlanacak. Özellikle az gelişmiş illerin bulunduğu 5. Ve 6. Bölge şehirlerindeki yatırımlara ağırlık verilmesi öngörülmekle birlikte İstanbul’un yer aldığı 1. Bölge, 6 bin 217 belgeyle ilk sırada yer aldı. İstanbul’da geçtiğimiz yıl düzenlenen yatırım teşvik belgesi sayısı bin 580 oldu.  

 

İMALAT SANAYİ

 

İstanbul ‘teşvik belgeli’ yatırımlarda imalat sanayi yatırımlarıyla da dikkat çekti. İmalat sektörleri için Türkiye genelinde verilen 9 bin 664 belgenin yüzde 13’ten fazlası (1299) İstanbul’daki yatırımlar için düzenlendi. İmalatın alt başlıklarına bakıldığında en büyük payı makina imalatı yatırımları aldı. 16 çeyrek boyunca artan makina imalatına yönelik yatırımlar, 2023’ün son çeyreğinde de yüzde 14’lük artışla 17. çeyrek nişanını taktı. Makina imalatı yatırımları için geçen yıl bin 142 belge düzenlendi, bunlardan 171’i İstanbul’daki makina imalatı yatırımları için verildi. İhracat hacmini de sürekli artıran bu sektörde hedef, 2024 yılında 30 milyar dolarlık ihracat yapmak.  

 

UZAY VE HAVA TAŞITI

 

Teşvik istatistiklerinde makinanın yanı sıra yüksek teknolojili birçok alan dikkat çekiyor. İmalat sektörünün alt başlıklarından ‘Hava ve uzay taşıtları imalatı’ yatırımları için 2023’te Türkiye genelinde verilen teşvik belgesi sayısı 27 oldu. Bunların 23’ü 1. Bölge illerinde (3’ü İstanbul’da) verildi. 2022’de aynı başlıkta Türkiye genelinde belge sayısı 22, İstanbul’da yine 3 olmuştu. 2021’de ise verilen 10 belgenin tamamı 1. Bölge şehirlerinde yapılacak yatırımlar içindi, ancak o yıl İstanbul listede yer almadı. 

 

VERİ İŞLEME 

 

Yüksek teknolojiye dayalı alanlardan biri olan ‘Veri işleme’ başlığı altında geçtiğimiz yıl Türkiye’de bir adet yatırım için teşvik belgesi düzenlendi, bu yatırım İstanbul’da gerçekleşti. 2022’de aynı alandaki 3 yatırımın biri İstanbul’daydı. 2020 ve 2021’de bu alanda yatırım teşvik belgesi verilmezken, 2019’da bir adet belge verildiği kayıtlara yansıdı. Benzer şekilde ‘Veri tabanı’ faaliyetleri için ise Türkiye genelinde 2023 yılında 4 yatırım teşvik belgesi düzenlendi. Bunlardan 3’ü İstanbul için verildi. Bir önceki yıl düzenlenen 2 yatırım teşvik belgesinin 2’si de İstanbul’daki yatırımlar için oldu. 

 

BİLGİSAYAR YAZILIMI

 

2023 yılında, ‘Bilgisayar yazılım danışmanlığı, program üretimi ve temini’ alanında düzenlenen yatırım teşvik belgesi sayısı 15 oldu. Bunlardan 5’i İstanbul için düzenlendi. 2022 yılında belge sayısı 11, İstanbul için 6 olmuştu. 

 

CERRAHİ ARAÇLAR

 

‘Tıbbi ve cerrahi teçhizat ve ortopedik araçların imalatı’ için 2023 yılında 150 yatırım teşvik belgesi düzenlendi, bunlardan 37’si İstanbul’da verildi. 2022’de aynı alandaki belge sayısı 171, İstanbul için verilenlerin sayısı ise yine 37 olmuştu. 

 

TAKIM TEZGAHLARI

 

İmalat sanayinin en yoğun alt sektörlerinden biri olan ‘Takım tezgahları’ alanında ise geçtiğimiz yıl 100 yatırım teşvik belgesi verildi. Bunlardan 19’u İstanbul için düzenlendi. Benzer şekilde ‘Mil yatağı, dişli takımı’ imalatına yönelik yatırımlar için teşvik belgesi sayısı 25, bunun 4’ü İstanbul’daki yatırımlar için oldu.

 

TELEKOMÜNİKASYON

 

Teknolojiye dayalı sektörlerden ‘Telekomünikasyon’ başlığında düzenlenen yatırım teşvik belgesi sayısı 16 oldu. Bunlar arasında İstanbul yer almadı. 16 yatırım için 15 bin 800 istihdam öngörülen yatırımların çoğu az gelişmiş illerde gerçekleştirildi. 1. Bölge için 1, 4. Bölge için 3, 6. Bölge için 11, muhtelif bölge için 1 belge düzenlendi. Aynı alanda 2022’de teşvik belgesi sayısı 18 oldu, bunların 2’si İstanbul’da verildi. 

 

MAKİNA HEM YATIRIMDA HEM İHRACATTA BÜYÜYOR

 

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı kaynaklarından derlenen bilgilere göre, yatırım teşvik sisteminin kurulduğu 2001 yılından 2023 sonuna kadar imalat sektörüne verilen yatırım teşvik belgesi sayısı 73 bin 578 (12 bin 943’ü İstanbul’daki yatırımlar için) oldu. Alt başlıklarına bakıldığında aynı sürede ‘Makina, makina aksam imalatı’ yatırımları için 9 bin 400’den fazla yatırım teşvik belgesi düzenlendiği görülüyor. Bu şekilde 491 milyar lira sabit yatırım teşvik edilerek 182 bin nitelikli istihdamın önü açıldı. Makina sektörü, geçen 22 yılda ihracatını 12 kat artırarak 25.2 milyar dolara çıkardı. Diğer yandan, Takım Tezgahları Sanayici ve İş İnsanları Derneği (TİAD) kaynaklarından edinilen bilgiye göre, geçen yıl makina ihracatı yüzde 11 arttı. En fazla ihracat yapan ürün grupları, evsel ve endüstriyel soğutma makinaları, içten yanmalı motor ve aksamı, inşaat ve madencilik makinaları oldu. İhracatta kilogram değeri 6.2 dolardan 7.2 dolara çıkan sektörün 2024 ihracat hedefi ise 30 milyar dolar.

 

MESLEK LİSESİ KURANA DA TEŞVİK 

 

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın verilerine göre, ‘Teknik ve mesleki ortaöğretim hizmetleri’ yatırımları da teşvik belgesi kapsamında. Bu alanda 2023’te 8, 2022’de 7 yatırım teşvik belgesi düzenlendi. Her iki yılda da İstanbul, bu alanda yer almadı. 2001’den bu yana bu konuda düzenlenen 245 teşvik belgesinin 24’ü İstanbul için verilmişti. için verilmişti. 

 

ALT SEKTÖRLERDEN KISA KISA... 

 

* Metalurji makinaları imalatı için 2023 yılında yurt genelinde 10 (İstanbul’da 6) yatırım teşvik belgesi düzenlendi.

 

* Eczacılıkta ve tıpta kullanılan kimyasal ve bitkisel kaynaklı ürünlerin imalatı için 47 (İstanbul için 12) yatırım teşvik belgesi verildi. 

 

* Demir-çelik dışındaki ana metal sanayi için geçen yıl yurt genelinde 76 (İstanbul için 6) yatırım teşvik belgesi düzenlendi. 

 

* Uranyum ve toryum cevheri madenciliği yatırımları için şimdiye kadar verilmiş yatırım teşvik belgesi sayısı 3. 2011, 2017 ve 2021’de verilen belgelerin tamamı İstanbul dışındaki illerde düzenlendi. 

 

* Sinema ve video yapımı ve dağıtımı başlığı altında verilen yatırım teşvik belgesi sayısı (2001’den bu yana) 13 (İstanbul için 4) oldu. Bu alanda son iki yılda birer yatırım teşvik belgesi verildi, onlar da İstanbul’daki yatırımlar için düzenlendi. 

 

* Oteller, pansiyonlar, kamplar ve diğer konaklama yerleri yatırımları için verilen yatırım teşvik belgesi sayısı 2021’den bu yana 4 bin 789 (İstanbul için 611) oldu. 2023’te bu alanda yurt genelinde 368 (İstanbul için 60) yatırım teşvik belgesi düzenlendi.

 

* Gemi yapımı için geçtiğimiz yıl verilen yatırım teşvik belgesi sayısı 60 (İstanbul için 21) oldu.

 

OYUNDA BİRİNCİ

 

Türkiye, dijital oyunlar kategorisinde de adından söz ettirmeyi başardı. Startup Watch’un raporuna göre Türkiye, oyun yatırımında Avrupa’da 1. sırada yer alıyor. 

15 Nisan 2024 Pazartesi

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, "Türkiye'nin kamu borç stokunun milli gelire oranı yüzde 29,5 ile gelişmekte olan piyasalar ortalamasının yarısından daha az." dedi.


Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin gelişmekte olan çoğu ülkeye göre çok daha iyi bir hikayeye sahip olduğunu belirterek, "Türkiye'nin kamu borç stokunun milli gelire oranı yüzde 29,5 ile gelişmekte olan piyasalar ortalamasının yarısından daha az." dedi.

 

İslam Kalkınma Bankasının (İKB) 50. yıl dönümü dolayısıyla Riyad'da düzenlenen İKB Yıllık Toplantıları kapsamında "Guvernörler Diyaloğu-Türkiye" oturumu düzenlendi.

 

Toplantıda konuşan Şimşek, Türkiye'de enflasyonla mücadeleyi desteklemek için güvenilir bir mali çerçeve oluşturduklarını ve depremin etkilerine rağmen kamu maliyesinin iyiye gittiğini söyledi.

 

Türkiye'nin kamu borç stokunun milli gelire oranının yüzde 29,5 ile gelişmekte olan piyasaların ortalamasının yarısından daha az olduğunu dile getiren Şimşek, mali disiplinin de Türkiye'nin Orta Vadeli Programı'nın temel bileşenlerinden olduğunu vurguladı.

 

Şimşek, Türkiye'nin çok kapsamlı bir yapısal reform gündemi de olduğunu kaydederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

 

"Para politikası ve maliye politikası arzu ettiğiniz sonuçlara ulaşmanıza yardımcı olabilir ancak bunları sürdürülebilir kılmak yapısal uyum gerektirir. Dolayısıyla yapısal reform programımız verimliliği arttırmayı, rekabetçiliği geliştirmeyi ve dolayısıyla potansiyel büyümeyi artırmayı amaçlıyor. Gördüğünüz gibi program oldukça sağlam, kendi içinde tutarlı ve güvenilir. Programı açıkladığımızdan bu yana güçlü bir yatırımcı ilgisi var. Yurt içi ve yurt dışından gelen tepkiler oldukça güçlü oldu. Bu, 2 yıllık bir program. Dolayısıyla tam sonuçlarını görmemiz için zamana ihtiyacımız var. İlk göstergeler programın işe yaradığı ve Türkiye'yi yeniden sürdürülebilir yüksek büyüme patikasına oturtmak için gerekenlere sahip olduğu yönünde."

 

PROGRAMIMIZA YÖNELİK TEPKİLER SON DERECE OLUMLU OLDU

 

Bakan Şimşek, programın henüz ilk aşamada olsa dahi işe yaradığını belirterek, “Önümüzdeki yıl bu zamanlar sonuçlar hakkında konuşabilecek bir konumda olacağımızı düşünüyorum.” Diye konuştu.

 

Cari işlemler açığının neredeyse yarı yarıya azaldığını dile getiren Şimşek, şu değerlendirmelerde bulundu:

 

“ İşsizlik oranı son on yılın en düşük seviyesinde. Makul bir büyüme, düşük işsizlik oranı, iyileşen kamu maliyesi ve dezenflasyon sürecine sahibiz. Programımıza yönelik tepkiler son derece olumlu oldu. Tam bir not artırımı aldık, tüm derecelendirme kuruluşları Türkiye’ye ilişkin görünümlerini negatif ya da durağandan pozitife çevirdi. Büyük olasılıkla kredi notumuzda artışlar olacak. “

 

TÜRKİYE TİCARETTEKİ YENİ EĞİLİMLERDEN FAYDALANIYOR

 

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, küresel ticaretteki bölünmeye işaret ederek, bölünmenin ticaretin önünde büyük bir engel olduğunu ancak Türkiye için bir avantaj oluşturduğunu söyledi.

 

Küresel ticaretteki parçalanmayla dost ve yakın ülkelerden tedariğin arttığını anlatan Şimşek, Yakın ülkelerden tedarik (nearshoring) küresel pandemi sonrası yeni normaldi. Şimdi, stratejik rekabet ve ticari parçalanmayla dost ülkelerden tedarik (friendshoring) yeni normal haline geldi. Her ikisine de baktığımızda, Türkiye bu iki eğilimden en fazla yararlanan ülkelerden biri oldu." şeklinde konuştu.

 

Bakan Şimşek, Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) ile Gümrük Birliği'ne dayalı ticari ilişkisine; Orta Doğu ve Kuzey Afrika ile tarihi, kültürel ve ticari bağlarına ve Orta Asya ülkeleriyle dostluğuna dikkati çekerek, "Türkiye'nin ihracatının yüzde 70'ini oluşturan çevremiz dost ve yakın olarak nitelendirilebilir. Dolayısıyla, ticaretteki parçalanmadan fayda sağlayabiliyoruz." ifadelerini kullandı.

 

YEŞİL DÖNÜŞÜM TÜRKİYE İÇİN GEREKLİLİK

 

Bakan Şimşek, Türkiye'nin yeşil ekonomi ve enerji dönüşümünde attığı adımlara değinerek, yenilenebilir enerjiye yatırımın bir gereklilik olduğunu vurguladı.

 

Türkiye'nin 2022'de petrol ve doğal gaz ithalatına 97 milyar dolar ödediğini anımsatan Şimşek, bu rakamın 2023'te 70 milyar doların üzerinde olduğunu ve bu yıl da 80 milyar dolara yakın olacağını söyledi.

 

Şimşek, Türkiye'nin enerji ithalatına bağımlılığını azaltabildiği ölçüde makro finansal istikrarsızlığın ana kaynağı olan cari açığı da düşürebileceğini belirterek, "Dolayısıyla, bizim için cari açığın sürdürülebilirliği söz konusu olduğunda, yenilenebilir enerji kilit öneme sahip. Tek başına yenilenebilir enerji de değil, ekonominin yeşil dönüşümü konusunda büyük bir potansiyelimiz var." açıklamasında bulundu.

 

Türkiye'nin geçen yıl dünyadaki en büyük 4'üncü turizm destinasyonu olduğuna değinen Şimşek, "Bu yıl 60 milyon turist ve 60 milyar dolar turizm geliri hedefliyoruz. Yılın ilk 3,5 aylık dönemindeki rezervasyonlara ve seyahatlere baktığımızda, hedeflerimizle uyumlu bir ilerleme olduğunu görüyoruz ki bu Ukrayna ve Gazze'deki gelişmelere rağmen." diye konuştu.

 

KÜRESEL FİNANS KOŞULLARININ GEVŞEMESİ GELİŞMEKTE OLAN EKONOMİLER İÇİN İTİCİ RÜZGAR

 

Konuşmasının ardından soruları yanıtlayan Şimşek, küresel merkez bankalarının faiz politikaları ve gelişmekte olan piyasalara ilişkin bir soru üzerine, şu anda iyi bir hikayesi olan çok az gelişmekte olan ülke bulunduğunu söyledi.

 

Türkiye'nin harika bir hikayesinin olduğunu dile getiren Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

"Hikaye, ülkemizin yapısal olarak dönüşümüdür. Türkiye'nin programı fiyat istikrarını sağlamaya yönelik ancak sadece bununla sınırlı değil. Kapsamlı bir yapısal reform programı da var. İnsan kaynağına yatırım yapmaya, yatırım ortamını iyileştirmeye, kamu maliyesi reformu yapmaya kararlıyız. Yeşil dönüşüm kadar dijital dönüşüm de önemli ve biz bu ikiz dönüşüm konusunda da gerekli adımları atacağız."

 

Şimşek, ABD Merkez Bankası (Fed) veya Avrupa Merkez Bankası gibi bankaların ileriye dönük politikalarını gevşetmesinin finansal koşulları iyileştirme potansiyeli olduğunu vurgulayarak, finansal koşullar gevşediğinde getiri arayışının da güçleneceğini söyledi.

 

Türkiye gibi ülkelerin daha fazla yatırım çekmek istediğini ve risk iştahının arttığını kaydeden Şimşek, sözlerini şöyle tamamladı:

 

"Küresel finansal genişleme aynı zamanda küresel büyüme için potansiyel destekleyici bir ortam anlamına ve güçlü küresel büyüme daha yüksek risk iştahı anlamına geliyor. Dolayısıyla, yüksek risk iştahı, gelişmekte olan piyasalara açıkça fayda sağlıyor ve Türkiye de bunlardan biri. Biz harika bir hikayeye sahibiz ancak aynı zamanda küresel koşulların gevşemesi biz ve diğer gelişmekte olan ekonomiler için itici bir rüzgar olacak."

29 Nisan 2024 Pazartesi

Bakan İbrahim Yumaklı, DSİ'nin, taşkınlarla mücadelede akla ilk gelen kurum olduğunu belirterek "AFAD'dan DSİ'ye devredilen 111 araçla beraber 816 iş makinesine ulaşmış olacağız, böylece 5 bin 800 ağır iş makinesine sahip olmuş olacağız." dedi.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla AFAD Başkanlığında yapılan AFAD-DSİ Sel ve Taşkın Risk Azaltma Protokol Töreni'nde konuşan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, bakanlık olarak, makine ve ekipman parkıyla AFAD'ın en güçlü destekçisi olduklarını anlattı.

 

DSİ'nin makine parkını bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da güçlendirmeye devam edeceklerine işaret eden Yumaklı, şöyle konuştu:

 

"Taşkınlarla mücadele söz konusu olduğunda akla ilk gelen kurum DSİ. Taşkın problemi olan bütün havzalarda çalışma yapıyoruz. Yapısal tedbirlerin yanı sıra yapısal olmayan tedbirleri de hayata geçiriyoruz. Bugüne kadar 10 bin 765 tesis inşa ederek taşkınların etkilerini elimine ettik. DSİ'nin taşkınla mücadelesinde 'Yeşil Karıncalar' olarak anılan iş makinelerinin önemi son derece büyük."

 

Yumaklı, DSİ'nin ülke genelinde makine, ekipman ve tecrübeli çalışanlarıyla can ve mal emniyetini sağlamak için çalışmalarına devam ettiğini bildirdi.

 

DSİ'nin aynı zamanda AFAD koordinasyonunda arama ve kurtarma çalışmalarına da aktif katıldığını belirten Yumaklı, şunları kaydetti:

 

"Son olarak DSİ, 6 Şubat depremlerinde AFAD koordinasyonunda gerçekleştirilen tüm çalışmaların en önemli paydaşı olmuştur. AFAD'tan Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğüne devredilen 111 araçla beraber 816 iş makinesine ulaşmış olacağız, böylece yaklaşık 5 bin 800 ağır iş makinesine sahip olmuş olacağız."

29 Nisan 2024 Pazartesi