tatil-sepeti

İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar, bu yıl Türkiye ekonomisi için yüzde 4’ün üzerinde büyüme öngördüğünü söyledi. Oda’nın haziran ayı Meclis toplantısında konuşan Çağlar, büyüme tahmininin Dünya Bankası’nın da üzerinde olduğuna dikkat çekerek, yaz aylarına rağmen ticari beklenti endeksinin yükseliş öngördüğünü belirtti.

Son 10 günde Rakka operasyonundan Katar krizine kadar bir dizi gelişme yaşandığına dikkat çeken Çağlar, “Bizler büyük fotoğrafı ticari açıdan iyi okumalıyız. Çin’e, Güney Amerika’ya ve Afrika’ya gereken arzı yapalım, talep mutlaka gelecektir” diye konuştu.

ÖNEMLİ KAZANIM

16 Nisan sonrası başlayan “Güçlü Türkiye’yi inşa” sürecinde önemli gelişmeler yaşandığını hatırlatan Çağlar, şöyle devam etti: “Öncelikle 21 Mayıs’ta gerçekleşen AK Parti Genel Kurulu ile Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan AK Parti Genel Başkanlığına geri döndü. Vizyonuyla ve duruşuyla ülkemizin ufkunu açanSayın Cumhurbaşkanımızın AK Parti ile yaşadığı bu vuslat ülkemiz için önemli bir kazanımdır.”

OPERASYON BAŞLATILDI
Özellikle siyasette son derece sert bir uluslararası iklim kuşağına girildiğini belirten Çağlar, şunları söyledi: “Her konuda hızlı ve net bir devlet refleksi zaruri. Uluslararası ortamdaki her yeni durum ‘an’ itibariyle geçerli. Sabit bir denge durumundan söz etmek imkansız. Sadece son 10 güne bakalım. Rakka operasyonu, Trump’ın NAFTA müzakerelerini yeniden başlatması ve 7 Müslüman ülkenin Katar’a karşı takındığı ortak tavır. Dünyadaki teröristlere Müslüman diyenler ve bir Müslüman, İslam ülkesine ‘teröristleri destekliyorsun’ diyenler, bir operasyon başlattılar. Müslüman terörist olmaz.
7 Müslüman ülkenin Katar’a karşı tavır almasını çok yanlış buluyoruz.”

ANAHTAR ÜLKE

İş dünyasının uluslararası arenadaki bu fotoğrafları ticari bir bakış açısıyla yorumlaması gerektiğini vurgulayan Başkan Çağlar, özellikle Katar meselesinde ortak akıl çerçevesinde itidalli bir şekilde çözüme ulaşılmasının çok önemli olduğunun altını çizdi.

Çağlar, Türkiye’nin özgüvenli tutumunun bölge ülkelerine de örnek olursa, ‘temiz ticaret’le barışın gerçekleşebileceğini hatırlatarak sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu çerçevede anahtar ülke biziz. İş dünyasının mücadele göstereceği cephe de elbette ekonomi cephesi. Bu mücadelede; bazılarımız bileğiyle, bazılarımız zekasıyla, bazılarımız da servetiyle yapabileceklerini yapmalı. Üretime, yatırıma ve istihdama katılmalı. Önümüzdeki fırsatları en iyi şekilde değerlendirmeliyiz.”

MODERN İPEK YOLU

Çin önderliğinde yürüyen Modern İpek Yolu projesinin Türkiye için büyük bir fırsat kapısı olduğunu vurgulayan İbrahim Çağlar, iş dünyasının yönelmesi gereken hedef pazarları şöyle değerlendirdi: “Dünya nüfusunun yüzde 70’inin yaşadığı 60 ülke birbirine bağlanacak. Türkiye ise projenin en stratejik noktası. Çünkü Çin, Afrika ve Avrupa’ya Türkiye üzerinden açılacak. Güney Afrika pazarı ayrı bir fırsat kapısı. Bizler de firmalarımız bazında, kişisel ilişkilerimiz bazında ve sivil toplum ayağıyla ilişkilerimizi güçlendirmeliyiz. İktisatta bir kural vardır. Her arz kendi talebini doğurur. İşte o nedenle biz Çin’e, Güney Amerika’ya ve Afrika’ya gereken arzı yapalım, talep mutlaka gelecektir. Bunun için İTO, çalışmalarını yurt dışında yoğunlaştırdı. 2017’deihracatı yeniden 150 milyar dolar seviyelerine ulaştıracağız.”

BÜYÜME BEKLENTİSİ

Dünya Bankası ve birçok uluslararası kuruluşun Türkiye ile ilgili büyüme beklentilerini yukarı yönlü revize ettiğini hatırlatan Çağlar, Dünya Bankası’nın yüzde 3.5 tahmininin şaşırtıcı olmadığını söyledi. Çağlar, “Hatta daha önce de söylediğim gibi benim 2017 yılı büyüme beklentim yüzde 4’ün üzerinde” dedi.

Oda’nın Genel Ticari Faaliyet Endeksi’nin haziran beklentisinin 52.5, gelecek üç aya ilişkin beklentinin ise 55.1 puan olduğunu açıklayan Çağlar, “Yaz aylarının genel durgunluğuna rağmen beklentiler olumlu” değerlendirmesinde bulundu.

5 AYDA ŞİRKET SAYISI ARTTI

İTO Başkanı İbrahim Çağlar, 5 aylık firma açılış sayısının da ekonomideki dinamizmi gösterdiğini söyledi. Yılın ilk 5 ayında açılan firma sayısının yüzde 7.3 artışla 22 bin 109’a ulaştığını kaydeden Çağlar, geçen yılın aynı döneminde bu rakamın 20 bin 612 olduğunu hatırlattı. Aynı sürede açılan yabancı firma sayısı da bin 707 oldu.

ENERJİ FUARINA DAVET

İbrahim Çağlar, başkanlığını yürüttüğü Enerji Verimliliği Derneği ve İstanbul Dünya Ticaret Merkezi işbirliği ile 23-26 Kasım 2017 tarihleri arasında Enerji Verimli Ürünler Fuarı (ENIPE) düzenleneceğini söyledi.

İstanbul Fuar Merkezi’nin ev sahipliğinde yapılacak fuarın kapsamı itibariyle Türkiye’de bir ilk olacağına dikkat çeken Çağlar, “Ürününe güvenen tüm arkadaşlarımı ve bu alandaki ihtiyaçlarını karşılamak isteyen tüm firmaları fuarımıza davet ediyorum” çağrısında bulundu.

FENERBAHÇE VE KARA KARTALLAR

Eurolig şampiyonu olan Fenerbahçe’yi tebrik eden İbrahim Çağlar, “Beşiktaş da, Süper Lig’de ipi göğüsledi. Kara Kartalları da, bu uzun maratondan şampiyon olarak çıktıkları için tebrik ediyorum. Konyaspor’un Ziraat Türkiye Kupası başarısına değinmesem olmaz. Bir Konyalı olarak da ayrıca mutlu olduk” dedi.

BÖLÜNMEK YAKIŞMIYOR

Haziran ayı Meclis oturumunu açan İstanbul Ticaret Odası Meclis Başkanı Şekib Avdagiç, Ramazan ayında İslam dünyasının üzücü olaylar yaşadığını söyledi.

Pek çok Müslüman ülkede savaş ve gözyaşının olduğunu belirten Avdagiç, şöyle konuştu: “Bilhassa şu kutsal günlerde, İslam dünyasının yaşadığı acıları nasıl açıklayabiliriz? ‘Komşusu açken tok yatan bizden değildir’ diyen Hazreti Peygamber’in ümmetine bölünmek, ayrı düşmek yakışır mı?

O nedenle diyorum ki ayrılığa, gayrılığa sebep olan engelleri sen kaldır Yarabbi. Kardeşin kardeşe diş bilediği karanlığı sen aydınlat.”

MECLİS ÜYELERİ KÜRSÜDE

ÖZ KAYNAKLARLA ÜRETİM

Ender Yazıcıoğlu / Ayakkabı ve Ayakkabı Yan Sanayi: Ekonomiye büyük ölçüde yoğunlaşmamız gereken bir noktadayız. Anlayamadığımız oyunlar oynanıyor. Kadim dostluklar vardır. Çanakkale’de bunu gördük. Bu mübarek günlerde kadim dostlarımızı unutmamamız gerekiyor.

İhracatla ayakta duruyoruz ama iç piyasada sektör çok zorlanıyor. İhracat artarken, ithalat da artıyor. Ara malı ve hammadde ayağını çözemediğimiz sürece kantarın diğer tarafı ayağa kalkacak. Özkaynaklara dayalı bir üretime girmemiz lazım. Büyük şehirlerde büyükşehir yasaları nedeniyle destek alamıyoruz.

Türkiye olarak ufkumuzu açacak her üretimi yapabilmeliyiz. Ar-Ge kaynaklı üst düzey tasarımlı modaya dönük üretim yapmalıyız. Bunun da bölgesi olmamalı; her işi her bölgede yapamıyorsunuz.

OSB’ler rant bölgeleri olmaktan çıkarılmalı. Bundan böyle çıkacak yasalarda sanayi bölgelerinin yalnızca sanayi amaçlı kullanılması sağlanmalı. Şehircilik imar planının yüzde yüz uygulanması lazım. Proje bankacılığı hayata geçirilmeli.

TELİF BİRÇOK SEKTÖRÜ İLGİLENDİRİYOR

Mustafa Yıldırım / Yolcu Taşımacılığı ve Seyahat Acenteleri: Telif hakları oldu bittiye getiriliyor. Konu, restorandan otele, berberden taksiciye, otobüsçüye kadar birçok sektörü ilgilendiriyor. Sanatçıya ve sanatçının hakkına saygılıyız ama bir koyundan üç-dört post çıkarılmaya çalışılmasına karşıyız. Bakanlık sadece sanatçıyı koruyan, toplumu yok sayan bir anlayış içinde olmamalı. Bakanlığa fikir ve sanat eserleri kanunu için 712 görüş iletilmiş. Yasanın oldu bittiye getirilmemesi için Kültür Bakanımızı İTO’da ağırlayalım. Sanatçılar telif haklarını yayıncı kuruluşlardan almalı. Bu konunun kaos ortamına dönüşmemesi için önlem alınmalı. Tek taraflı alınan kararları kabul etmiyoruz. Toplumsal uzlaşma sağlamalıyız. Yavuz Sultan Selim Köprüsü ile ilgili sorunlarımıza çözüm bekliyoruz. Ulaşım maliyetleri sofranıza yansıyor. Bunlar Türkiye’ye çıta atlatan yatırımlar ama uygulamalar doğru değil. Yap işlet devret süresini uzatarak ya da karayolları bütçesinden destek vererek sorunlarımıza çözüm bulabiliriz.

MEVCUT İSTİHDAM TEŞVİK EDİLMELİ

Berke İçten / Ayakkabı ve Ayakkabı Yan Sanayi: Diğer sektörlere nazaran daha fazla istihdam üreten sektörümüz ağırlıklı olarak KOBİ’lerden oluşuyor ve düşük gelir elde ediyor. Firmaların istihdam maliyetindeki artış, kârdaki düşüş, rekabet dengesizliği ve bölgesel sorunlar nedeniyle sıkıntıları var. Devlet yeni istihdam için verdiği teşviki mevcut istihdamlar için de vermeli. Sanayicinin üretimi bırakarak ticaretin farklı alanlarına yöneldiği bu dönemde mevcut istihdamlara da teşvik verilmeli. KOBİ’lerin istihdam teşviklerini takip etmeleri ve bürokrasiyi aşmaları zor. Bu nedenle teşviklerden yeterince yararlanamıyorlar. İstihdamın ana omurgasını oluşturan sektörler rahatlatılmalı, teşvikler tabana yayılmalı. Böylece kayıt dışı da önemli ölçüde azalacaktır. Yasal düzenlemeler üretimi destekleyecek şekilde gözden geçirilmeli.

TEKNOLOJİ GELİŞTİRİP KORUMALIYIZ

Kemal Yamankaradeniz / İşletme Destek Hizmetleri: Uluslararası Markalar Birliği’nin yurt dışında düzenlediği toplantıda 50 marka vekili ile Türkiye’yi temsil ettik. Türkiye sınai mülkiyet konusunda dünyanın en yeni düzenlemelerinin bulunduğu bir ülke artık. Ama işleyişte Türkiye’nin patent başvuruları gelişmiş ülkelerin çok gerisinde. Teknolojimizi geliştirmez, koruma altına almazsak gelişmeler çok sığ kalacak. Gelişmiş ülkeler teknoloji ve yeni patentlerle çıtayı yükseltiyorlar. Dünyanın ilk 10 büyük ekonomisi arasında olmak istiyorsak patent ve teknoloji ile ilgili stratejiler üzerinde durmalıyız. Bu kısır zinciri ancak kaliteli eğitimle kırabiliriz. 2023 yılında patent sayısını 50 bine çıkarmalıyız. Bu noktada Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi için Başkanımızı tebrik ediyorum. Ümit ediyorum, gelecek yıllarda büyük çalışmalara hizmet edecek.

SEBZE VE MEYVENİN YÜZDE 25’İ ÇÖP OLMAMALI

Abdulmuti Baran / Meyve ve Sebze: Dağınık yapı nedeniyle sektörümüzün ihracatı ancak 3 milyon ton. Ölçek ekonomisinden uzak yapı iç pazarda birçok aracı doğurdu. Tarla ve perakende arasındaki devasa fiyat farkları da böylece ortaya çıktı. İhracatı artırarak ülkemize doğrudan döviz sağlamak adına iç pazarda şeffaf ve doğru fiyat yolunu bulmalıyız. Çözüm için toptancı hal sistemi modernize edilmeli. Güçlü üretici, üretici birlikler, lojistik merkezleri, aracısız şeffaf pazarlama zincirine sahip olmalıyız. Üretimimizin yüzde 25’ini çöpe atma lüksümüz yok. Anadolu yakasında yeni hal inşaat aşamasına geldik. Çalışmalarımızda Başkanımız bizi hep destekledi. Büyük projemiz şu: Türkiye sebze meyve zirvesi ve fuarını 28 Eylül-1 Ekim tarihlerinde gerçekleştireceğiz. Dünyayı İstanbul ile buluşturacağız. İstanbul’un pazar özelliğini güçlendireceğiz. İstanbul ile birlikte tüm üreticilerimize kazandırmış olacağız.

SAVUNMADA YERLİ ÜRETİM

Adil Nalbant / Makina ve Ekipmanları: Saha İstanbul- Savunma, Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği, İTO’nun bir nüvesi.
Derneğin kuruluş gayesi ülkenin savunma sanayinin Ankara ekseninden gerçek sanayinin olduğu Marmara’ya kaydırılması idi; 220 üyeye ulaştık. Yerli üretimi ancak ve yine biz yapabiliriz. İDEF Fuarı’nın karşılığı olan saha üyelerinin katılacağı bir fuar yapmayı düşünüyoruz. Odamızın desteğini bekliyoruz.

TEAMÜL KARARLARINI UYGULAYALIM

Fatih Güner / Restoran ve Yiyecek İçecek Hizmetleri: Yemek çekleri ile ilgili teamül ile yaptırım uygulamaya çalışacağız. Diğer illere de aynı şekilde hareket etmelerini rica ediyorum. Sektörün içindeki bazı firmalar kendilerine göre kanunlar koyarak yeni yaptırımlar getiriyor, haksız rekabet yapıyorlar. Telif hakları da büyük sıkıntı. Bakanlık görüş toplama süresinde 712 görüş aldı. Bu aşamada işin peşini bırakmayalım ve iki aylık süreci de sıkı takiple kendi lehimize sonuç alacak şekilde sonuçlandıralım.

KASAYA GİRMEYEN PARANIN KDV’Sİ

Kazim Ekinci / Metal Ürünler ve Mutfak Ekipmanları: Satışlarda vade her geçen gün artarak neredeyse 180 güne çıktı ama biz hâlâ şirketin kasasına girmeyen paranın KDV’sini ödüyoruz. Hükümetimiz inşallah bu soruna kalıcı bir çözüm bulacak. Teknopark İstanbul’a, Odamızın daveti ile gittik. Tüm meclis üyesi arkadaşlarımız gitmeli, görmeli ve incelemeli. Bu harika yatırımda emeği geçen herkese çok teşekkür ediyoruz. Akla hayale gelmeyen çalışmalar yapıyorlar. İTO, Teknopark İstanbul’a sahip çıkmaya devam etsin. Ülkemizin geleceği orada.

BAKANLIKTAN SONUÇ BEKLİYORUZ

Serkan Bilir / Restorasyon ve İzolasyon: 2016 sonunda Konya’ya bir ziyaret gerçekleştirdik. Beyşehir’e gittik, Mevlana türbesini ziyaret ettik. Bu ziyarete ilişkin tespitlerimizi yönetime yazdık. Yönetim de Kültür ve Turizm Bakanlığı’na yazdı. Sonuçlarını bekliyoruz.

12 Haziran 2017 Pazartesi

Etiketler : Gündem

Ticaret Bakanlığı, notere gidilmeden önce satıcının, anlaşmalı banka, elektronik para veya ödeme kuruluşunun internet ya da mobil sitesindeki menü üzerinden kendisine, alıcıya ve taşıta ilişkin bilgileri kaydetmesi gerektiğini bildirdi.


 

Ticaret Bakanlığı, 27 Eylül'de zorunlu hale gelecek Güvenli Ödeme Sistemi'nde mağduriyet yaşanmaması için notere gidilmeden önce satıcının, anlaşmalı banka, elektronik para veya ödeme kuruluşunun internet ya da mobil sitesindeki menü üzerinden kendisine, alıcıya ve taşıta ilişkin bilgileri kaydetmesi gerektiğini bildirdi.

 

Bakanlıktan yapılan açıklamada, Türkiye Noterler Birliği ile kurulan Güvenli Ödeme Sistemi'nin kullanımının, 27 Eylül Cuma gününden itibaren nakit, havale veya EFT gibi yöntemlerle gerçekleştirilen tüm ikinci el motorlu kara taşıtı alım satımlarında zorunlu hale geleceği hatırlatıldı.

 

Açıklamada, bu tarih itibarıyla taşıt bedeli Güvenli Ödeme Sistemi'nde kayıtlı hesap numarasına transfer edilmeden noterliklerce taşıt devir işlemi yapılamayacağı belirtilerek, şunlar kaydedildi: "Noterliklerde yoğunluk yaşanmaması ve mağduriyet oluşmamasını teminen, notere gidilmeden önce anlaşmalı banka, elektronik para kuruluşu veya ödeme kuruluşunun internet ya da mobil sitesindeki 'Güvenli Ödeme Sistemi' menüsü üzerinden satıcının, sisteme giriş yaparak kendisine, alıcıya ve taşıta ilişkin bilgileri sisteme kaydetmesi, alıcının, SMS veya e-posta yoluyla kendisine gönderilen referans numarasını kullanarak sisteme giriş yapması ve satıcı tarafından girilen bilgileri onaylaması, sistemde kayıtlı hesap numarasına taşıt bedelini transfer etmesi gerekiyor."

24 Eylül 2024 Salı

Etiketler : noter banka elektronikpara ödeme mobil taşıt

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, yatırımcıları, Türkiye’deki fırsatlardan yararlanmaya, daha fazla üretim, ihracat ve refah için çabaları artırmaya çağırdı.


Birleşmiş Milletler (BM) 79. Genel Kurulu’na katılmak üzere New York’ta bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a eşlik eden Bolat, 15. Türkiye Yatırım Konferansı kapsamında ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs’ın genel merkezinde düzenlenen toplantıda konuştu.

 

Türkiye’deki ekonomik görünüm ile ekonomi ve ticaret alanındaki gelişmelere ilişkin yatırımcılara güncel bilgiler veren Bolat, son dönemdeki verilerin Türkiye ekonomisinin gücünün ve dayanıklılığının en görünür göstergesi olduğunu söyledi.

 

Bolat, yatırımcıları, Türkiye’deki fırsatlardan yararlanmaya ve “Türkiye Yüzyılı” vizyonu çerçevesinde daha fazla üretim, ihracat ve refah için çabaları artırmaya davet etti.

 

TÜRKİYE’NİN KÜRESEL DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLARDAKİ PAYINI ARTIRMA HEDEFİ

 

Bakan Bolat, Türkiye'nin cari açığındaki kayda değer düşüşe dikkati çekerek, bunun temel olarak mal ve hizmetlerdeki dış ticaret performansından kaynaklanan önemli bir başarı olduğunu belirtti.

 

Türkiye'nin küresel ticaretteki payının hem mal hem de hizmet açısından arttığını, geçen yıl sonu itibarıyla tarihin en yüksek seviyesine ulaştığını dile getiren Bolat, Türkiye'nin bu oranları daha da artırmayı hedeflediğini bildirdi.

 

Yatırım tarafında da Türkiye'nin finansal taraftaki başarılar sayesinde daha da parlak bir tabloya sahip olduğuna işaret eden Bolat, ülkenin küresel doğrudan yabancı yatırımlardaki payını da artırmayı hedeflediklerini söyledi.

 

Bolat, artık küresel şirketlerin yönetildiği bölgesel bir merkez olarak hizmet veren Türkiye'nin, tedarik zincirleri yeniden tanımlanırken Avrupa için üretim ve dağıtım merkezi olma konumunu daha da sağlamlaştıracağına inandıklarını ifade etti.

 

TÜRKİYE-ABD TİCARİ İLİŞKİLERİNDE YUKARI YÖNLÜ İVMENİN HIZLANDIRILMASINA ODAKLANILDI

 

Bakan Bolat, Türkiye’nin ABD ile ticari ilişkilerinin de son 10 yılda arttığını belirterek, yukarı yönlü ivmeyi daha da hızlandırmaya odaklandıklarını, iki ülke liderlerinin ortaya koyduğu 100 milyar dolarlık ticaret hacmi vizyonuna ulaşmak için her türlü çabayı gösterdiklerini dile getirdi.

 

Bolat, son 1,5 yıldır Türkiye ile ABD’nin diyaloğunun güçlendiğine işaret ederek, birlikte gerçekleştirilen faaliyetler ve etkinlikler açısından 2024’ün çok verimli bir yıl olduğunu söyledi.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dün Amerikalı ve Türk iş insanlarıyla gerçekleştirdiği toplantıya değinen Bolat, ticari ve ekonomik ilişkilerin iki ülke arasındaki gündemin itici gücü olmaya devam edeceğini vurguladı.

 

Bolat, ABD’nin Türkiye’ye en çok yatırım yapan ikinci ülke olduğuna dikkati çekti.

 

Tüketim malları, enerji, sağlık, savunma ve teknolojinin Türk-Amerikan işbirliğinin amiral gemisi endüstrilerinden olduğunu söyleyen Bolat, Türk şirketlerinin de giderek daha fazla küresel iş dünyasına ve ABD pazarına girmesinden memnun olduklarını dile getirdi.

 

“TÜRK VE AMERİKAN ŞİRKETLERİ BİRLİKTE DAHA FAZLASINI BAŞARABİLİR”

 

Türkiye ve ABD arasındaki ilişkilerde geleceğe iyimserlikle baktığını belirten Bolat, Türk ve Amerikan şirketlerinin birlikte daha fazlasını başarabileceğini düşündüğünü kaydetti.

 

Bolat, Türkiye'nin sanayi gücünün de son 20 yılda dönüşüm geçirdiğini ifade ederek, ülkenin otomotiv, savunma, tekstil ve hazır giyim gibi çeşitli sektörlerde hem Avrupa'da hem de küresel olarak önde gelen üreticilerden biri olarak öne çıktığını vurguladı.

 

Türkiye'nin, inşaat sektöründe yabancı şirketler için fırsatlar barındırdığına işaret eden Bolat, bu şirketlerin, ortaklıklar kurmak, Türkiye'de veya üçüncü pazarlarda ek yatırım fırsatlarını keşfetmek için Türk inşaat şirketleriyle yakın bir şekilde çalışabileceklerini belirtti.

24 Eylül 2024 Salı

Etiketler : Bolat yatırımcı davet fırsat