Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, "Arpa ekim alanlarında geçen seneye göre yüzde 4'lük, buğdayda yüzde 7'lik artış var. Buğday ve arpada yağışlar önemli, burada kritik bir eşikteyiz. Özellikle Mayısın 15'ine kadarki yağışları takip edeceğiz" dedi.


 

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, arpa ekim alanlarında geçen seneye göre yüzde 4'lük, buğdayda yüzde 7'lik bir artış olduğunu belirterek, "Buğday ve arpa konusunda yağışlar önemli, burada kritik bir eşikteyiz. Özellikle Mayısın 15'ine kadarki yağışları yakinen takip edeceğiz." dedi.

 

Yumaklı, Antalya'nın Belek Turizm Merkezi'nde Türkiye Yem Sanayicileri Birliğinin düzenlediği "15. Uluslararası Yem Kongresi ve Yem Sergisi"nin açılışında, tohumdan çatala kadar olan yolculuktaki en önemli duraklardan birinin de yem sektörü olduğunu söyledi.

 

Bitkisel üretim olmadan hayvansal üretimin olmayacağını aktaran Yumaklı, et, süt, yumurta ve diğer hayvansal ürünlerin temel girdisi olan yemin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de stratejik sektör olduğunu vurguladı.

 

Yem sektörünün dününü, bugününü ve yarınını değerlendirecekleri kongre ve serginin önemine işaret eden Yumaklı, 6 Şubat depremlerinde Bakanlıkla koordineli olarak 16 bin tonun üzerinde yem tedariki yapan sektöre teşekkür etti.

 

Bakanlık olarak, bitkisel ve hayvansal üretimi geliştirmek ve rekabet gücünü artırmak için plan, politikalar yol haritaları hazırladıklarını belirten Yumaklı, plan ve politikanın mevcut şartlar düşünüldüğünde kolay, risk faktörlerini işin içine katınca zor olduğuna değindi.

 

Yumaklı, özellikle bölge coğrafyasında gündemlerin çok hızlı değiştiğini ve bunun başta tarım olmak üzere tüm sektörleri etkilediğine değinerek, savaşların, salgınların, depremlerin, küresel ısınmanın, ortaya çıkan kuraklık, sel felaketi ve orman yangınlarının risk faktörleri olduğunu aktardı.

 

"KARMA YEM ÜRETEN İŞLETME SAYISI 1624'YE YÜKSELDİ"

 

Gıda israfı noktasında gerekli tedbirleri alarak, tarımsal üretim konusunda ulaşmak istedikleri hedeflerin büyük olduğunu bildiren Yumaklı, "Hayvansal üretimin ana hammaddesi yemdir. Ülkemiz yem sektörü, son dönemde yaptığı atılımlarla önemli başarılarıyla öne çıkmakta. 2023 yılı sonu itibarıyla ülkemizdeki karma yem üreten işletme sayısı 1624'ye yükseldi. Üretim kapasitesi de yıllık 34,3 milyon ton. Ülke olarak bu kapasitemizin yüzde 81'ini kullanıyoruz. Bizler dünyada yedinci, Avrupa'da en fazla üretim yapan birinci ülkeyiz." diye konuştu.

 

Bakanlık olarak bu alandaki AR-GE faaliyetlerini, kamu-üniversite-özel sektör işbirliğini desteklediklerini belirten Yumaklı, şöyle devam etti: "Ülkemizin bir gerçeği var. O da yem hammaddesine olan ihtiyaç. Bu ihtiyacın bir bölümünü ithalatla karşılamaya çalışıyoruz. Ancak bizde bir söz vardır. 'Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde bulunmaz' diye. Son dönemde çok farklı sektörler için yeni normallere istinaden tüm ülkelerin tekraren gıdaya arz güvenliğini merkeze koyarak birtakım planlamalar yaptıklarını kendilerini güvenli alanda tutmak üzere bazı politikalar geliştirdiklerini söylemek isterim. Özellikle sektörümüze yurt dışı bağımlılık konusunda tekraren çok yoğun çalışma gerektiğini söylemek istiyorum. Daha fazlasını yapmaya ihtiyacımız ve yarınlara hazır olma ihtiyacımız her şeyden önemli."

 

YIL SONUNDA TARIMSAL ÜRETİM PLANLAMASINA GEÇİLECEK

 

Yumaklı, yem hammaddeleri için geçen yıl nisanda devrim niteliğinde kararlar alıp, yasal altyapılarını oluşturup devreye soktuklarını hatırlatarak, bitkisel ve hayvansal üretim için stratejik öneme sahip ürünlerin planlı şekilde üretilmesini sağlayacaklarını aktardı.

 

Bu düzenlemeleri sahaya aktarmak için yoğun eğitim çalışması yaptıklarını anlatan Yumaklı, "Bunlar, işlenmeyen arazilerin üretime kazandırılması, tarımsal üretim yapılan tüm alanların kayıt altına alınması, üretimin planlı tarımsal üretime geçilmesi, suya göre tarımın yapılması ve sözleşmeli üretimin yaygınlaştırılmasıdır." diye konuştu.

 

Hayvansal üretimdeki ihtiyaçları karşılamak için şubat ayı sonunda hayvancılık politikalarını açıkladıklarını vurgulayan Yumaklı, "2024 yılı ekim döneminden itibaren tarımsal üretim planlamasını stratejik ürünlerden başlamak üzere hayata geçirmiş olacağız." ifadelerini kullandı.

 

Yeni üretim sezonun başında olduklarının altını çizen Yumaklı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Arpa ekim alanlarında geçen seneye göre yüzde 4'lük, buğdayda yüzde 7'lik bir artış var. Dane mısır üretiminde çok önemli üretim rakamına ulaşmıştık. İnşallah 2024'te de yeni bir rakama ulaşacağımızı düşünüyoruz. Buğday ve arpa konusunda yağışlar önemli, burada kritik bir eşikteyiz. Özellikle Mayısın 15'ine kadarki yağışları yakinen takip edeceğiz. 1 Ekim 2023 -15 Nisan 2024 tarihlerinde yağışlarda, normaline göre yüzde 4,4, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 25,5 artış gerçekleşti. Bunların bölgesel olduğunu unutmamak gerekir."

 

Yem sektörünün üretime olan duyarlılığını önemsediklerini vurgulayan Yumaklı, "Son dönemde özellikle rasyonelliği, gerçekliği olmayan birtakım bahanelerle bazı ürünlerin fiyatlarının artırılması konusu da hepimizin dikkatlerindedir. Bunlarla ilgili gereğini yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz." dedi.

 

Türkiye Yem Sanayicileri Birliği Başkanı M.Ülkü Karakuş da birliğin çalışmalarını anlattı.

 

Yumaklı ve beraberindekiler, açılışını yaptıkları sergiyi gezdi.

19 Nisan 2024 Cuma

Tarım ve Orman Bakanlığı ekiplerince İzmir'de gerçekleşen operasyonda, Türkiye'de imalatı, satışı ve kullanımı yasak olan yaklaşık 3,2 ton klorpirifos ele geçirildi.


Tarım ve Orman Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, son aylarda Avrupa Birliği'nin (AB) oluşturduğu Gıda ve Yem İçin Hızlı Uyarı Sistemi'nden (RASFF) bildirimlerin artması üzerine Bakanlık ekipleri denetimlerini yoğunlaştırdı.

 

Yapılan incelemelerde Türkiye'de satışı yasak olan ürünlerden kaynaklı RASFF bildirimleri için Bakanlık Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü ekipleri ülke genelinde detaylı çalışma başlattı.

 

Ekipler, meyve ve sebze ihracatının yoğun olduğu Akdeniz ve Ege bölgelerini dikkate aldı. İzmir'de Tire Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğü ekipleri, Karateke Mahallesi'ndeki bir depoda ithalatı, imalatı ve kullanımı yasak olan klorpirifos methyl maddesini içeren beşer litrelik ambalajda 552 adet ve birer litrelik ambalajda 520 adet bitki koruma ürünü ele geçirdi.

 

Geçen yıl Türkiye'ye iade edilen narenciyelerin yaklaşık yüzde 50'sinin söz konusu yasaklı maddeden kaynaklandı

 

Yapılan incelemede yasaklı maddenin yakalandığı deponun Bitki Koruma Ürünlerinin Toptan ve Perakende Satılması ve Depolanması Hakkında Yönetmelik kapsamında izninin de bulunmadığı tespit edildi.

 

Ayrıca ele geçirilen yasaklı madde dışında, depoda bulunan 69 farklı ticari isim altında ruhsatlı olarak satışı yapılan 18 bin 137 bitki koruma ürününe de el konuldu. İş yeri sahibi hakkında da işlem başlatıldı.

 

YASAKLI MADDE SATANLAR SIKI TAKİPTE

 

Tarım ve Orman Bakanlığı, insan sağlığını tehdit eden bitki koruma ürünlerinin kullanımının engellenmesi amacıyla tarladan itibaren yerinde denetimlerini aralıksız sürdürürken yasaklı madde ithalatı, üretimi ve satışının önlenmesine yönelik de sıkı bir piyasa takip mekanizması devreye sokuldu.

 

Bu takip mekanizmasının meyvelerini almaya başlayan Bakanlık, bir süre önce de İzmir'de bitki koruma ilacı olarak satışa hazırlanan dimethoate isimli 20 ton yasaklı madde ele geçirmişti. Piyasa değeri yaklaşık 2 milyon lira olan bu ürünlerin de Antalya'da satışa sunulacağı belirlenmişti.

 

Gerek vatandaşların sağlığının gözetilmesi gerekse Türkiye'nin ihraç edilen tarım ürünlerinin uluslararası alandaki itibarının korunması için bu tür denetim ve takip faaliyetlerinin artarak süreceği belirtildi.

02 Mayıs 2024 Perşembe

Adana'nın Yumurtalık ilçesinde hasadı yapılan sezonun ilk buğdayı Gaziantep Ticaret Borsası'nda (GTB) işlem gördü.


Gaziantep Ticaret Borsası'ndan yapılan açıklamaya göre, Yumurtalık ilçesine bağlı Deveciuşağı Mahallesi'nde çiftçi Salih Güler tarafından hasat edilen sezonun ilk buğdayı Gaziantep'e getirildi.


GTB Hububat-Bakliyat Satış Salonları'nda işlem gören buğday, kilogramı 10 lira 30 kuruştan alıcı buldu.


Açıklamada görüşlerine yer verilen GTB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akıncı, yeni sezonun bereketli ve bol kazançlı geçmesi temennisinde bulundu.


Mevsim şartları ve sıcaklıkların buğdayın oluşumu ve hasadı üzerinde önemli etkiye sahip olduğunu belirten Akıncı, ilk buğday hasadının genellikle daha sıcak bir iklime sahip olan Adana'da gerçekleştirildiğini ifade etti.


Türkiye'nin bulunduğu coğrafi konum ve iklim şartlarından dolayı tarımsal alanda büyük potansiyele sahip olduğunu anlatan Akıncı, stratejik öneme sahip buğdayın tarımsal üretimin bel kemiğini oluşturduğunu vurguladı.


Akıncı, Türkiye'de en fazla üretilen ve tüketilen tarım ürünlerinin başında gelen buğdayda bu sezon olumsuz bir durum yaşanmaması halinde geçen yılın rekoltesine yakın bir rekolte beklendiğini ifade etti.


GTB Yönetim Kurulu Üyesi Ali Alagöz de Gaziantep ve ilçelerinde sulu tarım yapılmayan kıraç alanlarda haziran ayının ilk haftasından itibaren, sulu tarım yapılan arazilerde ise haziranın 15'i veya 20'sinden sonra biçerdöverlerin buğday tarlalarına girmesini beklediklerini açıkladı.


Sıcak bir kış yaşanmasına rağmen bahar yağmurlarının ekim alanlarına can suyu kattığına dikkati çeken Alagöz, olağanüstü durum olmaması halinde Gaziantep'te bu yıl tarım arazilerinde verimli bir hasat beklediklerini kaydetti.

02 Mayıs 2024 Perşembe