ABD'li teknoloji devi Apple, borsada 3 trilyon dolar değerlemeyi gören ilk şirket oldu.

Kovid-19 salgınının başladığı 2020'den bu yana hisseleri 3 kattan fazla artan Apple'ın hisse fiyatı, yılın ilk işlem gününde 182,88 dolara kadar çıktı.

Apple'ın ilk kez 3 trilyon sınırını gören borsa değerlemesi, enerji, kamu hizmetleri, tüketim malları ve gayrimenkulden oluşan S&P alt endekslerinin toplam değerlemesini geride bıraktı.

Şirketin hisseleri sadece 2021'de yüzde 34 artarken, Apple bir buçuk yıldan kısa bir süre içinde piyasa değerini yaklaşık bir trilyon dolar artırdı.

Piyasa değeri ilk kez 2 Ağustos 2018'de 1 trilyon doları bulan Apple, 19 Ağustos 2020'de 2 trilyon dolarlık piyasa değerine ulaşmıştı.

2013'TEN BU YANA HİSSELERİN YAKLAŞIK YÜZDE 35'İNİ GERİ ALDI

Şirketin hisselerindeki hızlı fiyat artışının bir yandan Apple ürünlerinin popülaritesinden kaynaklandığı belirtilirken, şirketin geniş bir kitleye hitap etmeyi başarmasının ve müşterilerde ayrıcalık hissi yaratmasının da bunda etkili olduğu kaydediliyor.

Facebook, şirketi "Meta" olarak yeniden adlandırma ve "Metaverse" ile sanal bir dünya imparatorluk kurma sürecindeyken, Apple, donanım, yazılım ve hizmet kombinasyonuyla imparatorluğunu gerçek dünyada inşa ediyor.

Uzmanlar, şirketin güçlü hisse geri alımlarını hisse fiyatlarındaki artışın bir başka itici gücü olarak görüyor.

Apple'ın 2013'ten bu yana hisselerinin yaklaşık yüzde 35'ini geri satın aldığı, şirketin borcunun ise önemli ölçüde arttığı kayıtlarda yer alıyor. Bu durum şirketin kredibilitesini tehlikeye atmazken, Apple vergilerden sonra yılda yaklaşık 100 milyar dolar kazanıyor.

SATIŞLARDA İSTİKRARLI BÜYÜME

Şirket teknoloji değerlerine ve büyümeye güvenen yatırımcılara hitap ederken, satışlardaki büyümeyi hala yıllık yüzde 10 gibi iyi bir seviyede tutuyor.

Apple'ın son olarak geçen yılın temmuz-eylül dönemine ait bilançosu, şirketin gelirinin bir önceki senenin aynı dönemine kıyasla yüzde 29 artarak 83,4 milyar dolara ulaştığını ortaya koyuyor.

Firmanın net karının ise aynı dönemde yüzde 62,2 artışla 20,6 milyar dolara yükseldiği kaydediliyor.

Söz konusu dönemde Apple'ın akıllı telefon, tablet ve bilgisayar satışları artış gösterirken, iPhone satışları tutarının temmuz-eylül döneminde bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 47 artarak 38,9 milyar dolara, iPad satışlarının yüzde 21,4 artışla 8,3 milyar dolara ve Mac satışları tutarının ise yüzde 1,6 artarak 9,2 milyar dolara yükseldiği finansal sonuçlarında dikkati çekiyor.

Öte yandan Apple hissesi, istikrarlı getirilere dayanan muhafazakar yatırımcılar için de uygun olması dikkati çekiyor.

SIRADA APPLE CAR VAR

Apple, tasarım açısından standartları belirleyen cihazlar sunarken, şirketin uygulama mağazasının dünyanın en önemli platformlarından biri haline geldiği belirtiliyor.

Apple Pay ve Apple TV ile grup, finansal hizmetler ve medyayla da ilgileniyor. Şirketin Netflix gibi eğlence sektöründeki hamleleri finansal gücünden dolayı rakiplerinin endişelenmesine sebep oluyor.

Apple'ın 2024'te çığır açan batarya teknolojisine sahip bir otomobili tanıtabileceğine dair haberler de basına yansıdı.

Apple'ın AR-GE harcamalarının büyük bir kısmının kendi çiplerini geliştirmesine bağlı olduğu belirtilirken, uzmanlar Apple'ın ürünlerini daha da iyi hale getirebileceğine inanıyor.

PAZAR PAYINDA SAMSUNG'UN GERİSİNDE KALIYOR

Pazar araştırma şirketi IDC'nin verilerine göre, dünyanın en önemli akıllı telefon üreticilerinden biri haline gelen Apple yüzde 15,2'lik pazar payı ile payı yüzde 20,8 civarında olan Koreli rakibi Samsung'un gerisinde kalıyor. Çinli üretici Xiaomi ise yüzde 13,4'lük pazar payı ile onları takip ediyor.

Ancak Apple, genellikle çok daha yüksek fiyatlı olan cihazlarıyla rakiplerinden daha fazla para kazanıyor.

Analistler, Apple'dan 2021'in dördüncü çeyreğinde de güzel finansal sonuçlar bekliyor.

JP Morgan analisti Samik Chatterjee, son çalışmasında, bir yandan iPhone 13'e olan talebin arttığını, diğer yandan grubun şimdiye kadar çipte endüstri çapındaki aksaklıkları gidermeyi başardığını savunuyor.

05 Ocak 2022 Çarşamba

Etiketler : Teknoloji

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Meyve atıklarından çevre dostu ekstraksiyon teknolojileri kullanılarak uçucu yağ, çevreye duyarlı yenilikçi üretim teknikleri kullanılarak pektin elde ediliyor." ifadesini kullandı.

Kacır, sosyal medya hesabından projeye ilişkin paylaşım yaptı.

Tarımsal atıklardan katma değerli ürünlerin elde edilmesiyle hem israfın önüne geçileceğini hem de ekonomik getiri sağlanarak yeni ürünler elde edileceğini belirten Kacır, "Türkiye'ye değer katmak için çalışan araştırmacılarımızı destekliyoruz. TÜBİTAK MAM tarafından yürütülen projeyle, tarımsal atıklar çevre dostu teknolojilerle katma değerli ürünlere dönüştürülüyor. Projenin farklı bileşenleriyle meyve atıklarından, çevre dostu ekstraksiyon teknolojileri kullanılarak uçucu yağ, çevreye duyarlı yenilikçi üretim teknikleri kullanılarak pektin elde ediliyor. Ayrıca tarımsal atıkların biyogaz oluşum potansiyelinin artırılması ve toprak iyileştirici olarak değerlendirilmesi amaçlanıyor." değerlendirmesinde bulundu.

TİCARİLEŞMENİN ÖNÜ AÇILACAK

Kacır, Türkiye'nin, sahip olduğu iklim koşullarından dolayı farklı meyve türlerinin yetiştiriciliği için uygun olduğuna işaret eden ederek, şunları kaydetti:

"Ayrıca Erciyes Üniversitesi yürütücülüğünde gerçekleştirilecek Meyve Islahı Projesi ile etkileşim sağlanması, elde edilecek katma değerli ürünlerin ticarileştirilmesinin önünün açılması hedefleniyor. Daha yeşil bir gelecek adına, hayatın her alanında sıfır atık hedefiyle çalışmaya devam edeceğiz."

05 Mayıs 2024 Pazar

TÜBİTAK Ulusal Metroloji Enstitüsü (UME), Azerbaycan Metroloji Enstitüsü (AzMI) bünyesinde, anahtar teslim, 12 metroloji laboratuvarı kuracak.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Türkiye ile Azerbaycan'ın işbirliği her alanda olduğu gibi sanayide de artarak devam ediyor.

Geçen yıl sonunda imzalanan sözleşmeyle yürürlüğe giren proje kapsamında TÜBİTAK UME, Azerbaycan Metroloji Enstitüsü bünyesinde boyutsal, dalga boyu, elektromanyetik, empedans, fotometri, hacim yoğunluk ve viskozite, kuvvet, medikal metroloji, nem, RF ve mikrodalga, sertlik ve zaman-frekans alanlarında 12 yeni metroloji laboratuvarının kurulumunu gerçekleştirecek.

Cihaz satın alma süreçlerinin tamamlanma aşamasına geldiği projede Azerbaycan Metroloji Enstitüsü teknik personelinin eğitimlerine de başlandı.

Azerbaycan'ın metroloji dünyasına entegrasyonuna önemli bir ivme kazandıracak olan projenin 18 ay içinde tamamlanması hedefleniyor.

Projenin ikinci fazında 15 yeni laboratuvarın daha kurulması planlanıyor.

02 Mayıs 2024 Perşembe