Türk Standardları Enstitüsü (TSE) Başkanı Mahmut Sami Şahin, Akkuyu Nükleer Güç Santrali Projesinde kullanılan yerli ürün miktarının 20 milyar lirayı bulacağını belirterek, "TSE projede yetki almasaydı ürünler ithal edilecekti." ifadesini kullandı.

Şahin, Enstitünün 2022 yılı çalışmalarını değerlendirdi. TSE olarak ülkenin rekabet gücünü artırmak, ulusal ve uluslararası düzeyde ticaretini kolaylaştırmak amacıyla standardizasyon ve uygunluk değerlendirme faaliyetlerinin tarafsız, bağımsız, etkin ve güvenilir bir şekilde sürdürüldüğünü anlatan Şahin, Türkiye'nin sadece standartlara uyum sağlayan ülke değil, standartları belirleyen ülke konumuna gelmesi yönünde adımların atıldığına işaret etti.

Şahin, enstitünün, kamunun ve iş dünyasının uygunluk değerlendirme alanında ihtiyaç duyduğu tüm sertifikasyon, belgelendirme, muayene-gözetim ve test hizmetlerini verebilecek güçlü bir yapıya ulaştığını vurguladı. 

Pazara giren üretici sayısıyla birlikte tüketicilerin satın aldıkları ürünlerin helal olduğuna ilişkin bilgilendiren sertifikalara olan talebin de arttığını ifade eden Şahin, gıda, kozmetik, ilaç, finans, turizm gibi alanları içine alan helal sertifikası çalışmalarının, 7 trilyon doları aşan pazar büyüklüğü nedeniyle belgelendirme kuruluşlarının dikkatini çektiğini belirtti.

Şahin, gıda güvenliği faaliyetlerinin Türkiye'deki çalışmalarla farklı bir ivme kazandığının altını çizerek, Türkiye'nin öncülüğünde kurulan İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsünün (SMIIC) helal ürün ve hizmet standartlarını yayınlanmasıyla dünyada helal üretim ve pazarının anlam ve önem kazandığını bildirdi.

TSE'nin de bu alanda ihtiyaç duyulan OIC/SMIIC 35 Helal Uygunluk Alanında Deneyler Yapan Laboratuvarların Yeterliliği akreditasyonu için çalışma başlattığını ifade eden Şahin, şunları kaydetti:

"Çalışmalarımız sonunda Gebze Biyogenetik ve Gıda Laboratuvarı, Helal Akreditasyon Kurumu (HAK) tarafından gerçekleştirilen denetimlerini tamamlayarak Türkiye'de Helal Akreditasyon Belgesi alan ilk laboratuvar oldu. Diğer taraftan TSE gibi helal uygunluk belgesi düzenleyen kuruluşlara da deney ve analiz faaliyetleri için referans hizmet noktalarına erişimin önünü açtı. TSE olarak helal alanında üzerinde çalıştığımız ve akreditasyonu tamamladığımız bir diğer konu ise helalle ilgili faaliyetlerde yer alan kişilerin belgelendirmesini yapan kuruluşlar için personel belgelendirilmesiydi. Yine HAK tarafından gerçekleştirilen denetim ve incelemelerden başarıyla geçerek akreditasyon yetkisi aldık. Enstitümüz, standarda göre akredite belge düzenleme yetkisine sahip dünyadaki ilk kuruluş oldu."

"PV modül üreticilerimize zaman ve maliyet tasarrufu sağladı"

Şahin, Türkiye'nin yenilenebilir enerjinin merkezi olması hedefine yönelik çalışmalarına da destek sunduklarını dile getirerek, TSE olarak fotovoltaik (PV) modül alanındaki üretici ve yatırımcılara standardizasyon, laboratuvar, belgelendirme, gözetim-muayene, kalibrasyon ve eğitim hizmetleri verdiklerini söyledi. 

PV modül üreticilerinin ürün belgelendirme konusunda yurt dışı test kuruluşlarına bağlı kalmalarının önüne geçmek amacıyla TSE Fotovoltaik Modül Test Laboratuvar altyapısını geliştirdiklerini anlatan Şahin, "Test kapasitesini artıran yatırımlar yaptık. Ek yatırımlarımızda laboratuvarlarda test hizmeti verilmeye başlanmasıyla yeni gelişen teknolojiler ve daha büyük boyutlarda PV modüller için AR-GE çalışmalarının yapılmasının önü açıldı. Yurt dışında yaklaşık 60 bin avroya mal olan PV modüllerinin sertifikasyon testlerini yarı fiyatına yaparak firmalarımıza zaman ve maliyet tasarrufu sağladık. Ülkemiz enerjisine güç katan laboratuvar yatırımımız ile TSE yenilenebilir enerji alanında bölgesine ve Avrupa’ya test hizmet sunan bir yapıya ulaşmıştır." diye konuştu.

TSE'nin ürün testleri sonucunda yerli ürünler Akkuyu'da kullanılmaya başlandı

Şahin, Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin (NGS), Türkiye'nin sürekli artan enerji talebinin güvenli bir şekilde karşılanması noktasında önemli ve hayati bir proje olduğunu kaydederek, kurumun, Rasotom ve Akkuyu Nükleer AŞ tarafından gerçekleştirilen bir dizi denetimin ardından 7 Ocak 2020 tarihinde Akkuyu NGS projesi kapsamında güvenlik sınıfı 4 ve herhangi bir güvenlik sınıfına girmeyen ekipman ve malzemelerin sertifikalandırılması konusunda malzeme onay kuruluşu olarak yetkilendirildiğini anımsattı. 

Bu yetkilendirilmeyle TSE'nin, Rusya dışında Malzeme Bilim Kuruluşu olarak yetki alan ilk kuruluş olduğunu işaret eden Şahin, şu ifadeleri kullandı:

"Yapılan sözleşme kapsamında malzeme denklikleri konusunda çalışmalar gerçekleştirildi. TSE’nin ürün testleri sonucunda yerli üreticilerin ürünleri Akkuyu NGS projesinde kullanılmaya başlandı. TSE’nin sertifikasyonu sayesinde; vanalar, borular depolama tankları, donatı çelikleri ve diğer yapı malzemeleri olmak üzere iki yıl içinde yaklaşık 3 milyar liralık ürün yerli sanayiciden temin edilerek Akkuyu NGS’de kullanıldı. Akkuyu NGS Projesi tamamlandığında kullanılan yerli ürün miktarının 20 milyar lirayı bulması bekleniyor. TSE bu projede yetki almasaydı, bu ürünlerin tamamı da yurt dışından ithal edilecekti." 

02 Ocak 2023 Pazartesi

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, yüksek hızlı trenlerle (YHT) seyahat eden yolcu sayısının Türkiye nüfusunu geçerek 86 milyon 100 bin kişinin üzerine çıktığını bildirdi.


Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, YHT yolcu sayılarına ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, raylı sistem hatlarının büyük ilgi gördüğünün altını çizdi.

 

İlk hizmet vermeye başladığı 13 Mart 2009'dan bugüne kadar toplam 86 milyon 100 bin kişinin YHT ile seyahat ettiğini belirten Uraloğlu, "Trenler, toplamda 80 milyon 291 bin kilometrenin üzerinde yol katetti. Bu rakam, aynı zamanda dünyanın etrafında yaklaşık 2003 kez tur atacak kadar bir mesafeye eşit." ifadelerini kullandı.

 

Uraloğlu, demir yollarına yapılan yatırımların önemli olduğuna dikkati çekerek, hızlı trenlere olan ilginin, söz konusu yatırımların ne kadar değerli olduğunu ortaya koyduğunu aktardı.

 

Demir yollarının, AK Parti hükümetlerinin 22 yıldır sürdürdüğü atılım ve politikalar sayesinde küllerinden yeniden doğduğunu vurgulayan Uraloğlu, şu değerlendirmede bulundu:

 

"Ankara- Eskişehir YHT Hattı'nın işletmeye açılması ulaşım anlamında milat ve ülkemizin kalkınmasında lokomotif oldu. Uzun yıllar neredeyse yok sayılan demir yollarımız, yeniden ülkenin en önemli ulaşım modu haline geldi. Yenilenen, bakımı yapılan, modernize edilen mevcut demir yolu ağlarıyla yolcu ve yük taşımacılığında hizmet kalitesini arttırdık. Ankara merkezli inşa edilen YHT hatları sayesinde şehirlerarası günübirlik seyahatler mümkün hale geldi."

 

HAT UZUNLUĞUMUZU 28 BİN KİLOMETREYE ULAŞTIRMAYI HEDEFLİYORUZ

 

Bakan Uraloğlu, YHT'lerin Ankara-İstanbul, Ankara-Konya, Ankara-Eskişehir, Konya-İstanbul, Ankara-Karaman, İstanbul-Karaman, Eskişehir-İstanbul, Ankara-Sivas ve İstanbul-Sivas hatlarında aktarmasız sefer yaptığını anımsatarak, "Trenlerimiz haftada 124 sefer gerçekleştiriliyor. Günde yaklaşık 34 bin yolcu taşıyor. Bu rakamların bazı günlerde 40 bine kadar ulaştığını görebiliyoruz." ifadesini kullandı.

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde yapılan yatırımlarla Türkiye'nin Avrupa’nın 6., dünyanın ise 8. YHT işletmecisi konumuna geldiğini belirten Uraloğlu, şunları kaydetti:

 

"Demir yolu ağ uzunluğumuzu 13 bin 919, hızlı tren ağ uzunluğumuzu 2 bin 256 kilometreye yükselttik. Yüksek hızlı trenlerimiz nüfusumuzun yüzde 35'ini doğrudan, yüzde 54'üne ise dolaylı olarak kapsıyor. Yüksek hızlı trenler Ankara, Eskişehir, Konya, Bilecik, Sakarya, Kocaeli, İstanbul, Karaman, Kırıkkale, Yozgat ve Sivas olmak üzere 11 ilimize doğrudan, Malatya, Bursa, Kütahya, Tavşanlı, Afyonkarahisar, Denizli, İzmir, Antalya, Manavgat, Alanya ve Adana'ya dolaylı olarak hizmet sunuyor. Yüksek hızlı tren hatlarını göz önüne koyduğumuzda gerçekten de Türkiye Yüzyılı'na yakışır bir tablo ortaya çıkıyor. 'Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı' hedefimiz doğrultusunda hat uzunluğumuzu 28 bin kilometreye ulaştırmayı hedefliyoruz.”

 

Uraloğlu, Kalkınma Yolu, Zengezur Koridoru, Bakü-Tiflis-Kars Demir Yolu Hattı ve Marmaray Boğaz Tüp Geçişi'nin yanı sıra Süper Hızlı Tren Projesi ve Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün üzerinde inşa edilecek demir yolu hattı geçişi gibi projelerin de Türkiye'nin demir yolu vizyonundaki en somut örnekler olduğu bilgisini paylaştı.

19 Mayıs 2024 Pazar

İş dünyasının temsilcileri 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı yayımladıkları mesajlarla kutladı.


İTO, TÜSİAD, İSO ve İSTİB yayımladıkları mesajlarla 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı kutladı.

 

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "19 Mayıs 1919'da Samsun'da yakılan istiklal meşalesi 105 yıldır sönmedi, sönmeyecek. Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının başlattığı bağımsızlık ve daima ileri gitme mücadelesini aynı coşku ve istikrarla devam ettiren gençlerimize inancımız ve güvenimiz tamdır. 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun." ifadelerini kullandı.

 

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan da, X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, bugünün Cumhuriyet'in Kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkmasıyla başlayan bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin 105. yıl dönümü olduğunu anımsattı.

 

Bahçıvan, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir dönüm noktası olması dolayısıyla 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı büyük bir gururla kutladıklarına işaret ederek, şunları kaydetti:

 

"Bu anlamlı günde, kurtuluş meşalesini yakan Atatürk'ün gençlere söylediği 'Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve yaşatacak sizlersiniz' sözlerini bir kez daha hatırlayarak, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Kurtuluş Savaşı'nın tüm kahramanlarını saygıyla anıyorum. Gençlerimizin ve milletimizin 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı gönülden kutluyorum."

 

GELECEĞİMİZİN TEMİNATI OLAN GENÇLERİMİZE GÜVENİYORUZ

 

İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkanı Ali Kopuz da yaptığı yazılı açıklamada, 19 Mayıs 1919'un, Milli Mücadele'nin ilk adımının atıldığı simge bir tarih olduğunu, bu kutsal mücadelenin Türklerin Anadolu'yu yurt edindiği Malazgirt Savaşı ile aynı gün, 26 Ağustos 1922'de başlayan Büyük Taarruz ile son bulduğunu belirtti.

 

Milli Mücadele ile Anadolu'nun bin yıldır olduğu gibi Türk yurdu olarak kalacağının tüm dünyaya duyurulduğunu vurgulayan Kopuz, "Bu savaşı Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde yürüten Büyük Millet Meclisi, daha sonra Cumhuriyeti ilan ederek Türk milletinin var olma savaşında yeni bir cephe kazanacaktır. Yokluklar içerisinde başlatılan Anadolu direnişi, bu muazzam şahlanış, bugün de tarihimizin en önemli olaylarından ve milletimizin onur kaynağıdır." değerlendirmesini yaptı.

 

Milli Mücadele'de tutuşturulan bağımsızlık meşalesini yarınlara taşıyacak ve daha güçlü bir Türkiye'nin temelini atacak olanların gençler olduğuna işaret eden Kopuz, şunları kaydetti:

 

"Bu nedenle bugün, bu muhteşem zaferi ve mücadeleyi kutlarken, gençlerimize büyük görevler düştüğünü bir kez daha hatırlatmak isterim. Gençlerimiz, geçmişteki kahramanların gösterdiği azim ve kararlılıkla hareket etmeli, ülkemizin ve milletimizin değerlerine sahip çıkmalıdır. Geleceğimizin teminatı olan gençlerimize güveniyor, onların ülkemizi daha da ileriye taşıyacaklarına yürekten inanıyorum. Bu duygularla, Milli Mücadele'nin tüm kahramanlarını, şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı en içten dileklerimle kutluyorum."

 

ATATÜRK MİRAS BIRAKTIĞI CUMHURİYET DEĞERLERİYLE GENÇLERE İLHAM VERMEYE DEVAM EDİYOR

 

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneğinden (TÜSİAD) 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla yapılan açıklamada da Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün miras bıraktığı Cumhuriyet değerleriyle bugün de gençlere ilham vermeye ve yol göstermeye devam ettiği aktarılarak, şunlar kaydedildi:

 

"Atatürk'ün gösterdiği çağdaş medeniyet seviyesini aşma hedefine ulaşmanın yolu fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür gençlerimizden geçiyor. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında ekonomik ve sosyal kalkınmayı başarmış, demokratik ve laik bir hukuk devleti Türkiye için bilim temelli çağdaş bir eğitim seferberliğini hayata geçirebilmeliyiz."

 

Açıklamada, Cumhuriyet değerlerini özümsemiş, özgür, cesareti ve öz güveni yüksek gençlerin Cumhuriyeti ve demokrasiyi kararlılık ve azimle koruyup güçlendirecekleri belirtildi.

 

Genç nesiller için potansiyellerini hayata geçirebilecekleri bir ülke iklimini yaratmanın herkesin birinci sorumluluğu olduğu aktarılan açıklamada, "Bu doğrultuda ekonomik açıdan gelişmiş, özgürlüklere ve hukukun üstünlüğüne dayalı, dil, din, ırk, cinsiyet ayrımı olmadan tüm eşitsizliklerle mücadele eden, çevreye ve iklim krizine duyarlı bir ülke ortamı için kararlılıkla çalışmaya devam etmeliyiz. 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun." ifadelerine yer verildi.

19 Mayıs 2024 Pazar