Son dakika haberleri... Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), yılın ikinci çeyreğine (nisan-haziran dönemi) ilişkin gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) sonuçlarını açıkladı.
Buna göre, GSYH 2025 yılı ikinci çeyrek ilk tahmini zincirlenmiş hacim endeksi olarak geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 4,8 arttı. Böylece Türkiye ekonomisi büyüme trendini 20 çeyreğe taşımış oldu.
Büyüme rakamlarını değerlendiren Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "İkinci çeyrekte takvim ve düşük baz etkilerinin katkısıyla yıllık büyümedeki artışla birlikte dezenflasyonun sürmesi uygulanan programın başarısını ortaya koyuyor" dedi.
Bakan Şimşek açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Zorlu küresel koşullara rağmen ekonomimiz istikrarlı şekilde büyüyor, enflasyon düşmeye devam ediyor. Uyguladığımız programla hedeflerimize emin adımlarla ilerliyoruz.
2025 yılının ikinci çeyreğinde büyüme takvim ve düşük baz etkilerinin de katkısıyla yıllık yüzde 4,8 gerçekleşti.
İmalat sanayi, yüksek teknolojili üretimdeki güçlü artışın desteğiyle 12 çeyreğin en iyi performansını sergiledi. Tüketim ve yatırım dengeli seyrini sürdürdü.
Ticaret ortaklarımızın yaklaşık yüzde 2 ile görece düşük büyümesine ve öne çekilen talebe rağmen cari açığın milli gelire oranı yıllık yüzde 1,3 ile sürdürülebilir seviyelerde kalmaya devam etti.
Programımızın nihai hedefi olan kalıcı refah artışında önemli bir eşiğe yaklaştık. Dünya Bankası sınıflamasına göre 2025 yılında yüksek gelirli ülkeler grubuna girme ihtimalimiz arttı.
Önümüzdeki dönemde, finansal koşulların daha elverişli hale gelmesi ve küresel belirsizliklerin azalması sayesinde büyümenin kademeli olarak potansiyeline yakınsamasını bekliyoruz.
Kazanımlarımızı daha da ileriye taşıyacak Orta Vadeli Programımızı (2026-28) yakında kamuoyu ile paylaşacağız. Fiyat istikrarı ve sürdürülebilir yüksek büyüme hedeflerimiz doğrultusunda programımızı kararlılıkla uygulamayı sürdüreceğiz"
HEDEFLERLE UYUMLU
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, önümüzdeki dönemde finansal koşulların daha elverişli hale gelmesi ve küresel ticarette belirsizliklerin azalmasıyla büyümenin kademeli olarak potansiyel seviyesine ulaşmasını öngördüklerini söyledi.
Şimşek yaptığı açıklamada, "Bugün TÜİK tarafından açıklanan büyüme verileriyle birlikte milli getir serilerinde "Uyumlaştırılmış Avrupa Revizyon Politikası" çerçevesinde revizyon yapıldı. Veri kaynaklarının iyileştirilmesi, hesaplama yöntemlerinin güncellenmesi ve kapsam değişiklikleri kaynaklı yapılan bu revizyon serilerde köklü bir değişikliğe yol açmadı." dedi.
Şimşek şu bilgileri verdi: "Türkiye ekonomisi, 2025 yılının ikinci çeyreğinde yıllık yüzde 4,8. mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış çeyrektik yüzde 1,6 büyüdü. Böylece ilk yarıda yıllık büyüme yüzde 3,6 oldu. Milli gelirimiz yıllıklandırılmış 1.5 trilyon dolara yaklaştı.
"DEZENFLASYONUN SÜRMESİ UYGULANAN PROGRAMIN BAŞARISINI ORTAYA KOYUYOR"
İkinci çeyrekte takvim ve düşük baz etkilerinin de katkısıyla yıllık büyümedeki artışla birlikte dezenflasyonun sürmesi uyguladığımız programın başarısını net bir şekilde ortaya koymaktadır.
Üretim tarafında, zirai dona bağlı olarak daralan tarım dışında tüm sektörlerde katma değer arttı. İmalat sanayimiz, son 12 çeyreğin en yüksek performansını sergiledi. Bu dönemde yüksek teknolojili üretimdeki yıllık yüzde 40’lık güçlü büyüme nitelik açısından da önemli bir gelişmedir.
Tüketim ile yatırımın dengeli seyri devam etti. İhracat küresel zorluklara rağmen ikinci çeyrekte artarken öne çekilen ithalat talebi ve üretimdeki güçlü artışın etkisiyle net dış talebin büyümeye katkısı negatif gerçekleşti. Bununla birlikte cari açığın milli gelire oranı ikinci çeyrek itibarıyla yıllık yüzde 1.3 ile sürdürülebilir seviyelerde kalmaya devam etti.
"BÜYÜME KADEMELİ OLARAK POTANSİYEL SEVİYESİNE ULAŞACAK"
Önümüzdeki dönemde finansal koşulların daha elverişli hale gelmesi ve küresel ticarette belirsizliklerin azalmasıyla büyümenin kademeli olarak potansiyel seviyesine ulaşmasını öngörüyoruz.
2026-28 dönemini kapsayan Orta Vadeli Programımızı çok yakında kamuoyuyla paylaşacağız. Güçlü politika eşgüdümüyle fiyat istikrarı ve sürdürülebilir yüksek büyümeyi sağlayarak vatandaşlarımızın refahını daha da artırmak için programımızı kararlılıkla uygulamayı sürdüreceğiz."