Rockefeller Üniversitesi’nde gerçekleştirilen yeni bir araştırma, saç folikülü kök hücrelerinin yalnızca saç üretiminden sorumlu olmadığını, aynı zamanda cilt hasarı durumunda onarıma geçerek iyileşme sürecini hızlandırdığını ortaya koydu. Çalışma, bu değişimin hücresel bir stres yanıtı olan entegre stres tepkisi (ISR) ile bağlantılı olduğunu gösterdi.
Araştırmaya göre, saç folikülü kök hücreleri, enerji yoğun saç üretimini durdurarak cilt yenilenmesine öncelik veriyor. Bu dönüşüm, serin adı verilen temel olmayan bir amino asidin seviyelerine bağlı olarak gerçekleşiyor. Serin seviyesi düştüğünde ISR devreye giriyor ve hücreler hayatta kalma odaklı çalışmaya başlıyor.
YARAYA ÖNCELİK VERİLİYOR
Bilim insanları, fareleri serinden yoksun bıraktıklarında veya bu amino asidi üretmelerini genetik yollarla engellediklerinde, saç üretiminin yavaşladığını ve cilt hasarının daha hızlı iyileştiğini gözlemledi. Bu durum, kök hücrelerin, mevcut kaynakları öncelikli olarak cildi onarmaya yönlendirmesini sağlıyor.
Araştırmanın başyazarı Jesse Novak, bu bulguların serin seviyelerinin diyetle veya ilaçla düzenlenmesinin, cilt yaralarının iyileşmesini hızlandırmak için kullanılabileceğini gösterdiğini belirtiyor.
KÖK HÜCRELERİN YENİ ROLÜ
Novak, cilt yüzeyinde yer alan epidermal kök hücreler hasar gördüğünde, onarım görevini saç folikülü kök hücrelerinin üstlendiğini ifade ediyor. Bu hücrelerin serin eksikliğiyle tetiklenen ISR yoluyla görev değişikliği yaptığı belirtiliyor. Önceki araştırmalar, kanserli hücrelerin de serin düzeylerine bağımlı hale gelebildiğini göstermişti.

Araştırma ayrıca, serin takviyesinin saç büyümesini artırmadığını ancak belirli koşullarda kaybı telafi edebileceğini ortaya koydu. Serin seviyeleri, vücut tarafından sıkı kontrol altında tutuluyor ve aşırı serin alımı sınırlı bir etki yaratıyor.
GELECEK TEDAVİLER İÇİN UMUT
Araştırma ekibi, serin alımını azaltarak veya ISR’yi hedefleyen ilaçlarla yara iyileşmesini daha etkili hale getirmenin yollarını araştırmayı sürdürüyor. Ayrıca, benzer etkiye sahip olabilecek diğer amino asitler üzerinde de çalışmalar yürütülmesi planlanıyor.
Elaine Fuchs, kök hücrelerin stres seviyelerine göre karar alma yeteneğinin, enerji ve kaynakların sınırlı olduğu durumlarda dokuların rejenerasyon kabiliyetini optimize etmede kritik bir rol oynadığını vurguluyor.