Nobel ödüllü ekonomist Thaler'dan ilginç yorum! 'Büyük veride saklı' diyerek açıkladı

Davranışsal ekonominin öncülerinden ve Nobel Ekonomi Ödülü sahibi Richard Thaler, küresel ekonomide dikkat çeken anomalilerin artık büyük veride gizli olduğunu söyleyerek, bunların ortaya çıkarılmasında yapay zekânın henüz zorunlu olmadığını belirtti.

Giriş: 09.11.2025 - 14:35
Güncelleme: 09.11.2025 - 14:35
Nobel ödüllü ekonomist Thaler'dan ilginç yorum! 'Büyük veride saklı' diyerek açıkladı

Thaler, gelir adaletsizliği, siyasi sınırlar, ekonomik yaptırımlar ve davranışsal ekonomi alanının geleceğine ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Yeni kitabı “The Winner’s Curse: Behavioral Economics Anomalies, Then And Now” ile klasik iktisat anlayışını yeniden tartışmaya açan Thaler, Londra’da basınla buluştuğu toplantıda iklim krizinden siyasi risklere, veri analizinden yatırım davranışlarına kadar birçok başlıkta küresel ekonomiye ışık tuttu. 


KÜRESEL RİSKLER: “İKLİM KRİZİ ORTADA, TRUMP YENİ BİR TEHDİT”

Thaler, küresel ekonomiyi etkileyen en büyük tehditleri değerlendirirken şu ifadeleri kullandı:

“İklim krizi hala ortada, küresel ekonomi için büyük bir tehdit ve şimdi yeni bir tehdit daha var; Trump. ABD müttefiklerine düşman gibi davranmaya başlarsa, bu gerçekten çok kötü olur.”


Gelir adaletsizliği konusundaki endişelerini de dile getiren Thaler, vergi ve servet dağılımına yönelik politikaların sınırlarını şu sözlerle anlattı:

“Diyelim ki elimizde zenginlerden alıp yoksullara verebileceğimiz bir vida var. Eğer o vidayı sonuna kadar çevirirsek ekonomi çöker ama dürüst olalım, şu anda o noktadan çok uzağız. Artık trilyonerlerimiz var.”


Thaler, demokrasilerde değişimin ancak mevcut sistemin izin verdiği kadar mümkün olduğunu vurgulayarak siyasetçilerin göreve geldiklerinde “sınırları” fark ettiğini söyledi.


EKONOMİK YAPTIRIMLAR: “EMPİRİK VERİ SINIRLI, ETKİYİ ÖLÇMEK ZOR”

Orta Doğu ve Ukrayna’daki çatışmalara ekonomik yaptırımların etkisinin sorulması üzerine Thaler, somut veri eksikliğine dikkat çekerek şunları kaydetti:

“Makroekonomi yapmak zor. Yaptırımların gerçek etkisini anlamamızı sağlayacak yeterli veri noktası yok. Örneğin petrol yaptırımlarının ne kadarının delindiğini bilmek de çok zor.”


“EKONOMİDEKİ EN DİKKAT ÇEKİCİ ANOMALİLER BÜYÜK VERİDE”

Davranışsal ekonominin temel varsayımlarının artık daha geniş veri kaynaklarıyla test edildiğini anlatan Thaler, büyük verinin yeni anomalileri ortaya çıkardığını belirterek şu değerlendirmede bulundu:

“Küresel ekonomide en dikkat çekici anomaliler büyük veriden kaynaklanıyor. Bunları tespit etmek için henüz yapay zekaya ihtiyacımız yok.”


Thaler, ekonomik modellerin zorluk derecesine göre değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Çok zor problemler için maksimizasyon kötü bir modeldir. Bu yüzden asıl soru şu: Bir problemin ne kadar zor olduğunu ölçmemizi sağlayacak bir ölçüt geliştirebilir miyiz?” dedi.


DAVRANIŞSAL EKONOMİ: “GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE AKADEMİDE YER ALIYOR”

Davranışsal ekonominin günümüzde ekonomi bölümlerinde güçlü bir yer edindiğini belirten Thaler, “Her büyük ekonomi bölümü ve işletme okulunda davranışsal ekonomistler var. Alan gayet iyi durumda.” ifadelerini kullandı.


Buna rağmen ders kitaplarının hâlâ eski maksimizasyon temelli modelleri işlediğini belirterek, “Psikoloji, antropoloji veya sosyolojiden farkı korunuyor.” dedi.


“DÜRTME YETMEZ, SEÇİM MİMARİSİ DEĞİŞMELİ”

Thaler, “nudge” (dürtme) yaklaşımının kamu politikalarında doğru kullanılmadığını belirterek seçim mimarisinin değiştirilmesinin daha etkili olduğunu söyledi:

“İngiltere’deki Nudge Unit genellikle seçim ortamını değiştiremiyor, sadece mesaj gönderiyorlar ve artık kimse o mesajları okumuyor.”


KISA VADELİ YATIRIMLAR: “BU DOĞRU OLAMAZ”

Online yatırım platformlarının insanları kısa vadeli düşünmeye ittiğini söyleyen Thaler, şu uyarıda bulundu:

“Warren Buffett uzun vadeli yatırımın sembolüydü, ama insanlar şimdi haftalık opsiyonlara yatırım yapıyor. Bu doğru olamaz.”


Thaler’in “nudge” yaklaşımı, organ bağışı, emeklilik birikimleri ve vergi ödeme süreçleri gibi birçok kamu politikasında dünya çapında uygulama alanı bulmayı sürdürüyor.