Uluslararası hukuku hiçe sayarak Gazze'de insanlık suçu işleyen İsrail, Suriye'deki yeni yönetim ile Türkiye arasındaki dostane ilişkiden rahatsız. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun talimatıyla kurulan ve ülkenin uluslararası stratejisini belirleyen Nagel Komitesi, İsrail’in Türkiye ile olası bir savaşa hazırlanması gerektiğini vurgulayan raporu Netanyahu’ya sundu.
İRAN TEHDİDİNDEN BİLE DAHA TEHLİKELİ BİR HAL ALABİLİR
Jerusalem Post’a göre, Türkiye’nin Osmanlı dönemindeki nüfuzunu tesis etme niyetinde olduğu iddia edilirken İsrail’in çatışmaya hazırlanması gerektiği de vurgulandı.
Türkiye'nin Osmanlı dönemindeki nüfuzunu geri kazanma hırsıyla hareket ettiği öne sürülen raporda, söz konusu durumun İsrail ile gerilimin artmasına ve muhtemelen çatışmaya dönüşmesine yol açabileceği iddia edildi. Raporda, Suriyeli muhalif grupların Türkiye ile ittifak kurarak İsrail'in güvenliğine yönelik yeni ve güçlü bir tehdit oluşturma riski bulunduğu öne sürülürken, "Suriye'den gelen tehdit İran tehdidinden bile daha tehlikeli bir hal alabilir" ifadesine yer verildi. Türkiye tehdidi nedeniyle savunma bütçesinin artırılmasının önerildiği raporda, yeni savaş silahlarının alınması gerektiği de belirtildi.
PKK’YA DESTEĞİNİ ARTIYOR
Diğer yandan Türkiye’nin bölgede artan nüfuzu karşısında tedirgin olan İsrail, PKK’ya yönelik desteğini de artıyor. Geçtiğimiz günlerde Suriye’deki PKK hücresi YPG/SDG ile kırmızı hat kuran Tel Aviv yönetimi, skandal bir açıklamaya daha imza attı. Reuters'e konuşan İsrail Dışişleri Bakanlığı Genel Müdürü Eden Bar Tal, Türkiye'nin terör örgütü PKK/YPG'ye karşı yürüttüğü operasyonlarını "Kürtlere saldırı" olarak niteleyerek uluslararası topluma Türkiye'ye baskı kurma çağrısı yaptı. Bar Tal, saldırıların durdurulması ve uluslararası toplumun Kürtleri koruması gerektiğini söyledi. PKK’ya uluslararası arenada meşruiyet kazandırmaya çalışan işgalci güç, terörü baskı unsuru olarak kullanmayı hedefliyor.
ARENAYA YENİ GÜÇLER GİRİYOR
Nagel Komitesi'nin hazırladığı raporda, diğer bölgesel tehditlerin yanı sıra "Türkiye'nin yarattığı zorluklarla" başa çıkabilmek için savunma bütçesinin gelecek 5 yıl içinde yıllık 15 milyar şekel (yaklaşık 4,14 milyar dolar) kadar arttırılması önerildi. Netanyahu, kendisine sunulan rapora ilişkin, "Orta Doğu'da köklü değişikliklere tanık oluyoruz. İran uzun zamandır en büyük tehdidimizdi ancak arenaya yeni güçler giriyor ve beklenmedik durumlara karşı hazırlıklı olmalıyız. Bu rapor bize İsrail'in geleceğini güvence altına almak için bir yol haritası sunmaktadır" ifadelerini kullandı.
ASKERİ YETENEKLERİ GÜÇLENDİRMEK GEREKİYOR
Türkiye ile olası çatışmaya hazırlık için askeri yeteneklerin güçlendirilmesi gerektiği savunulan raporda, İsrail'in uzun menzilli vuruş kabiliyetini güçlendirmek için ilave F-15 savaş uçakları, yakıt ikmal uçakları, insansız hava araçları ve uydular satın alması gerektiğinin altı çizildi. Raporda kısa-orta menzilli Demir Kubbe, ABD ile birlikte üretilen orta-uzun menzilli Davud Sapanı, Arrow sistemleri ve Demir Işın lazer tabanlı füze savunma sistemi gibi hava savunma sistemlerinin kabiliyetlerinin geliştirilmesi gerektiği vurgulandı. Raporda, Ürdün Vadisi boyunca tahkim edilmiş bir güvenlik bariyerinin inşa edilmesi gerektiği de belirtildi.