Geleceğe birlikte hazırlanalım

HABER: SOYHAN ALPASLAN

İstanbul Ticaret Odası (İTO) 20. Dönem 1’inci Meslek Komiteleri Müşterek Toplantısı’nı gerçekleştirdi. Toplantıda konuşan İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, müşterek toplantıların İTO’nun 400 binden fazla üyesinin sesinin yankılandığı önemli bir platform olduğunu dile getirdi. Başkan Avdagiç, müşterek fikirlerde buluşmanın ve müşterek çözümler keşfetmenin adresi olarak gösterilen İTO müşterek komite toplantılarında ortaya konulan fikir ve öneriler ile Oda’nın yeni dönemdeki yol haritasının oluşturulacağına dikkat çekti. Avdagiç, “Meslek komitelerimiz yılda binden fazla toplantı yapıyor. Sadece bu rakam bile gündemimizin yoğunluğunun, çalışmalarımızın meşakkatli olduğunun göstergesi. Önümüzde yoğun bir tempo var. Komite başkan ve başkan yardımcılarının şahsında tüm komite üyelerimize başarılar diliyorum. Çıktığınız bu yolda Cenab-ı Hak gücünüzü, kuvvetinizi daim eylesin” dedi. Avdagiç, 24 Haziran sonrası oluşacak düzene göre idari çalışmaların başladığına dikkat çekerek, “Bizim de öngörülen tarihlerde realize edilebilir hedeflerle hazırlayabileceğimiz kısa, sonuç odaklı önerilerimiz, çözümlerimiz olmalı. Paylaşımlarınızı bekliyoruz” çağrısında bulundu.

81 KOMİTE İLE EL ELE

İTO’nun yeni dönem yol haritasını 81 meslek komitesi ve 603 meslek komitesi üyesi ile el ele oluşturacağını söyleyen Avdagiç, “Bu büyük buluşma ve fikir platformu sayesinde müşterek toplantılarımız şehrimiz ve Türkiye ekonomisi adına stratejik bir rol üstleniyor. Toplantımızdan çıkan sonuçlar, ekonominin, şehrimizin ticaretinin adeta röntgenini çekmemizi sağlıyor” dedi. İTO müşterek komite toplantılarındaki tablonun, ekonominin ihtiyacını hissettiği birliktelik ruhunu ortaya koyduğuna işaret eden Başkan Avdagiç, müşterek fikirlerin, müştereken iş yapmanın etrafında buluşmanın önemini vurguladı.

ŞİARIMIZ, LİDER TÜRKİYE

9 Nisan’da Komite ve Meclis, 14 Nisan itibariyle de Yönetim Kurulu seçimlerini gerçekleştiren Oda’nın dakika kaybetmeden çalışmalarına başladığını ifade eden İTO Başkanı, “20. Dönem’in ana felsefesini ve yol haritasını, ‘Lider Ülke Türkiye’ şiarı üzerine inşa ediyoruz. Atacağımız tüm adımları, tüm projeleri, biz bu temel eksende sizlerle beraber belirliyoruz” diye konuştu. Son 16 yılda gelinen aşama ve büyüyen Türkiye tablosunun, bugünden sonra da yeni bir başarı hikayesi kurgulamayı zorunlu kıldığını vurgulayan Avdagiç, “Türkiye ekonomisinin yeni başarı hikayesini yazmak hepimizin sorumluluğunda. Söz konusu veçheden baktığınızda, 400 binden fazla üyesiyle Türkiye ekonomisinin mihenk taşı olan bu çatı, önümüzdeki süreçte önemli sorumlulukları yerine getirmeli ve getirecek” dedi.

DÖNÜŞÜM BAŞLADI

İTO’nun yeni yönetiminin dört temel çerçeve içerisinde bir değişim ve dönüşüm sürecine başladığını ifade eden Avdagiç, dört temel eksenin İTO’nun gelecek projeksiyonunu belirlediğini dile getirdi. Avdagiç, şöyle konuştu: “Birincisi, dış ilişkilerde güçlü atılım. Türkiye’nin küresel gücü için küresel ölçekli düşünüyoruz. İkincisi, üyelerimizle doğrudan temas. Sürekli sahada olacak şekilde, iş hayatıyla iç içe bir yönetim anlayışı benimsiyoruz. Üçüncüsü, İstanbul’un yükselen marka değeri. Çünkü İstanbul, Türkiye’nin lokomotifi, dünyaya açılan yüzü. Bunu gayet iyi biliyoruz. Ve dördüncüsü de Ar-Ge ve yenilik ekonomisinde öncü adımlar.”

FUARCILIKTA HIZ DÖNEMİ

Fuar ve dış ilişkiler noktasında İTO’nun adımlarını hızlandırdığını belirten Avdagiç, “Şu anda Odamız, yıllık ortalama 30 uluslararası fuarda sektörlerin küresel ölçekli sesi oluyor. Yeni dönemdeyse; fuar sayısıyla birlikte metrekare bazında da artış hedefliyoruz. Böylece katılımcı firma sayısı da artacak. Biz, ‘üyelerimizle birebir temas halinde olmak esas’ diyoruz. Sektörel düzeyde, çözüm odaklı bir yaklaşımla ve çok yönlü bir şekilde, doğrudan doğruya üyeye dokunarak çalışmak, başarının temel düsturu” diye konuştu.

MEVZUAT İÇİN İŞ PLANI

Bilhassa mevzuat meselesi ile sektörlerin mikro ölçekli talep ve beklentilerini bilmenin yetmeyeceğini ifade eden Avdagiç, bunları gerçekten anlamak ve daha da önemlisi bunları çözmek için bir iş planı da sunmanın gerekli olacağını ve İTO’nun da bunun için var olduğunu söyledi. Avdagiç, araştırma ve yayın faaliyetlerine de bu doğrultuda hız kazandırıldığını dile getirdi.

İSTANBUL’UN MARKA DEĞERİ YÜKSELECEK

Milli gelirin üçte birini üreten, dış ticaretin yüzde 50’sinden fazlasını gerçekleştiren İstanbul’un ülke ekonomisinin gelişmesinde kritik öneme sahip olduğuna işaret eden Başkan Avdagiç, şunları söyledi: “Bu çerçevede, İstanbul’un kültürel ve küresel anlamda marka değerini artıracak ve küresel açıdan ileri taşıyacak projeleri hazırlıyoruz. Bir diğer husus da ekonomide yeni başarı hikayesinin olmazsa olmazı Ar-Ge ve yenilik ekonomisi.
Biliyoruz ki, ne kadar yeni fikir ve ürün ortaya koyarsak, Türkiye’nin geleceği de o kadar sağlam olacak.”

İSTANBUL EKONOMİSİNİN HAFIZASI

Müşterek Toplantı’ya katılan meclis ve komite üyelerine hitaben, “İstanbul ekonomisinin hafızası burada” diye seslenen Başkan Avdagiç, ekonomik verilerin İTO çatısı altında toplandığını, İstanbul iş dünyasının kaydının tutulduğunu dile getirdi. Avdagiç, Oda’nın sektörlere dair çözüm odaklı yaklaşımları ortaya koymakla da kalmayıp, Tahkim Merkezi aracılığıyla, bizzat firmalar arasındaki anlaşmazlıklara da ilk elden çözüm bulduğuna dikkat çekti.

ÖNEMLİ DAYANAKLARIMIZ VAR

İTO’nun gerek İstanbul gerekse Türkiye ekonomisini yükseltecek önemli dayanaklara sahip olduğunu dile getiren Avdagiç, “İstanbul Ticaret Üniversitemiz var. Diğer yandan da bölgenin en büyük Ar-Ge üssü Teknopark İstanbul, savunma-sanayi alanında çok önemli bir boşluğu dolduruyor. Odamız ve iştirakleriyle de birlikte düşündüğünüzde… Nitelikli personele, sağlam altyapıya, 136 yıllık deneyime sahip büyük bir aileyiz. İşte tüm bunları bir araya getiren sağlam bir yaklaşımla; enerjimizi, gücümüzü ve deneyimi, çok daha verimli kullanabiliriz” diye konuştu.

TOPÇU: ÜYEMİZİN SESİ BURADA YANKILANIYOR

Meslek Komiteleri Müşterek Toplantısı’nın oturum başkanlığını İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dursun Topçu yaptı. Toplantının açılışında konuşan Topçu, İTO Meclisi’nin 81 komitesinin Türkiye ekonomisinin öncü aktörleri olduğunu dile getirdi. İTO için müşterek toplantıların sektörleri bir araya getiren çok önemli bir platform vazifesi gördüğüne işaret eden Topçu, “400 binden fazla üyemizin sesi burada yankılanıyor. Türkiye ekonomisinin önde gelen hususları burada ifade ediliyor. Müşterek fikirlerde buluşmanın, müşterek çözümler keşfetmenin ve bunları müşterek şekilde yürütmenin adresi oluyor toplantılarımız” dedi. Müşterek toplantıların İTO’nun iş planı için hem bir temel hem de sektörleri daha ileriye götürecek adımlar için kalkış noktası olacağını dile getiren Topçu, komite üyelerine şunları söyledi: “Dolayısıyla müşterek toplantılara aktif şekilde katılmanız, sektörlerinize dair talep, beklenti ve önerileri açıkça ortaya koymanız çok önemli. Bu birliktelik duygusu; yeni dönemde, Odamızın başarı grafiğini daha da yukarı taşımamızı sağlayacak.”

İTO’NUN 81 MESLEK KOMİTESİNİN ÜYELERİ, EKONOMİNİN NABZINI TUTTU

KAYIT DIŞI EMLAKÇI DENETLENMELİ

Nuri Özelmacıklı / Emlak Müşavirleri Meslek Komitesi Meclis Üyesi: Hiçbir Oda ve Meslek kuruluşuna kayıtlı olmayıp, internet ortamında emlakçılık alanında faaliyet gösterdikleri yönünde reklam yapan kişiler, mekanlar ile satış anında fatura
alımı ve bu yöndeki kayıt dışı engellenmeli. Elektronik ticarette denetim mekanizması iyileştirilmeli. Amerika’daki MLS (Multiple Listing Service) sistemi, Türkiye’de uygulanmalı. Böylece kiralanan, satılan gayrimenkul listelenecek, emlak firmaları portföy paylaşımı yapabilecek, sisteme ancak yasal faaliyet gösteren profesyonel emlakçılar kayıt olabilecek. Emlak aracılık hizmeti verenler puanlanacağı için her önüne gelen emlak danışmanı olamayacak. Sistem tapu, sigorta, değerleme, vergi, mülk yönetimi ve belediye gibi entegrasyonları sağlayarak sektöre altyapı oluşturacak. Satış faturalarının kesildiği anda KDV tahakkuk ettirilmesi ve azami 1 aylık süreçte ödenmesinden dolayı firmalar, finansmanda sıkıntılı. Satış anındaki KDV ve diğer vergilerin tahsilat vadelerine göre ödeme imkanı sağlayacak düzenleme yapılmalı. Emlak ve inşaat sektöründeki sözleşmelerde damga vergisi oranı sıfıra inmeli.

SGK İLE BAĞ-KUR ARASINDAKİ FARK

Hacı Demir / Mali Müşavirlik Meslek Komitesi Meclis Üyesi: Bağ-Kur ve SGK arasında emeklilik açısından fark var. Serbest çalışan iş dünyası olarak Bağ-Kur’luyuz ve SGK’lıdan 5 yıl daha fazla pirim ödediğimiz halde, daha az emekli aylığı alıyoruz. Biz iş göremezlik belgesi alamıyoruz ama SGK’lı alabiliyor. SGK’lılar, yurtdışında kurumlarının anlaşmalı olduğu ülkelerin hastanelerinde ödeme yapmadan tedavi görebilirken, bizim bu şansımız yok. 400 bini aşkın üyemiz için bu adaletsizlik giderilmeli. 5510 Sayılı SGK Yasası’na bazı ekler getirildi. SGK, kişilerin kaçak çalıştırılmasının tespiti için denetim ve incelemeleri yapıyor. Ama sorun mahkeme kararlarında, kamu idarelerinin denetim elemanlarının kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma denetim ve incelemelerle hazırladığı tutanaklar. Güvenlik görevlisinin tuttuğu tutanaklarla işyerindeki müşterinin de çalışanmış gibi gösterilmesi ile iş yerlerine ceza kesiliyor. Tutanaklar işverene verilmediği için işveren dava açmaktan yoksun. SGK kişiye, idari para cezası gönderene kadar itiraz edilemediği için yasal itiraz süresi geçiyor. Birçok otel ve restoran bu sıkıntının çözülmesini bekliyor.

TÜRK DEMİR ÇELİĞİ İÇİN LOBİ YAPMALIYIZ

Semih Ferit Emekli / Demir Çelik Meslek Komitesi Üyesi: Türkiye’de demir çelik tüketimi yıllık 36.5 milyon ton. Dünyada yıllık kişi başı tüketim, kişi başı 210 kilo. Avrupa’nın ortalama tüketimi, kişi başına 300 kilo. Türkiye’de ise 425, Kanada’da 510, Çin’de 440 kilo. Bizi Avrupa’da aşan tek ülke Almanya. En çok demir çelik harcayan da Güney Kore. Uzun ürünlerde ihracat, yassı ürünlerde ithalat yapıyoruz. Demir çelik ürünlerinde dünyada yüzde 30 kapasite fazlası var. Son dönemde ABD tarafından başlatılan dünya ticaret savaşının ana nedenlerinden biri demir çelik ürünleri. Türkiye’nin demir çelik ürünlerini ihraç ettiği pazarlarda başlatılan damping uygulamalarında, meslektaşlarımız yurtdışı temaslarında fahri lobi temsilcimiz olmalı. Ekonomi Bakanlığı, İthalatta Korunma Önlemleri Tebliği yayımladı. 9 aylık bu dönemde ithal ettiğimiz ara malları işleyen, üretilmeyeni ithal eden meslektaşlarımız zarar görmemeli. Konut ana girdi kalemlerinden inşaat demir fiyatlarındaki artış, düşüş döneminde devlet fiyat regülasyonunda önde olmalı.

2017 DE VERGİ AFFI KAPSAMINA ALINSIN

Güventürk Kalaslıoğlu / Mali Müşavirlik Meslek Komitesi Başkanı: Vergi ve Diğer Alacakların Yeniden Yapılandırılması Yasa Tasarısı’nda eksiklik var. Bunların tamamlanması için hazırlık yaptık. Şöyle ki; öncelikle 2017 de vergi affı kapsamına girmeli. İkinci önerimiz, diğer alacaklarda işletme kayıplarının düzeltilmesi maddesindeki itilaflar. Kasa hesabı ve ortaklar cari hesabı ile ilgili problem çıkıyor. Diğer alacaklar da düzenlenmeli. Üçüncüsü de borcunu ödeyemeyen vergi borçlularının ana borçlarının yüzde 25 indirime konu olması Hazine’ye de katkı sağlayacak. Komite olarak 5 Haziran’da vergi barışına yönelik toplantı yapacağız. Ülke ekonomisi için önemli olan dış ticaret açığının kapatılması için vergi gelirlerinin artırılmasını sağlayabilmeliyiz. Bunu yaparken de vergi tuzağına düşmeden, ‘dolaysız vergileri artırmak için nasıl bir düzenleme yapılabilir’ diye çalışmamız olacak. Diğer çalışmamız; dış ticaret açığının kapatılmasında verginin rolü ve maliyenin ne yapabileceği konusunda olacak.

AB’YE GİREMEYEN ÜLKE TÜRKİYE’DE FUARA GELSİN

Kemalettin Solmaz / İşletme Destek Hizmetleri Meslek Komitesi Üyesi: 25 yıldır fuarcılık sektöründeyim. Ciro rakamları büyük olmamakla beraber fuarların, sektörlerin ticaretine katkısı inanılmaz büyük. Ticareti artıran bir dinamo. Dünyada fuarlar döneminde otel fiyatlarının üç-dört kat arttığını, uçaklarda yer bulunamadığını biliyoruz. İhracatımızın artmasında en ucuz ve en etkili yöntem fuarlar. İTO da bu konuda çok önemli bir görevi yerine getiriyor. Avrupa Birliği’nin mülteci ve İslam fobisi nedeniyle zor verdiği Şengen vizesi nedeniyle AB’ye girmekte zorluk çeken tüm ülkelerin İstanbul’daki, Türkiye’deki fuarlara milli katılımı sağlanmalı. İTO bu konuda güçlü bir irade göstermeli.

MALİ MÜŞAVİRLER İŞ DÜNYASININ DOKTORU

Noman Sağ / Mali Müşavirlik Meslek Komitesi Meclis Üyesi: Tüm sektörleri temsil eden biz mali müşavirler, iş dünyasının doktorlarıyız. Vergi barışı her 2 yılda bir çıkartıldığı için vergi mevzuatında değişiklik yapılıyor. Ayrıca vergisini düzenli ödeyen mükellefi olumsuz etkiliyor. Elbette, ekonomik koşularda herkesin vergilerini doğru ödemesi noktasında talepler olacak. Kişisel Verilerin Korunma Kanunu çok önemli. Mevzuat, önümüzdeki günlerde yürürlüğe girecek. Mevzuata uymayan işlemlerde ve altyapılarda cezalar çıkacak. İTO ile alakalı bir konu da İTO’da sicil işlemlerinin nasıl yapıldığı? Odanın iki önemli şapkası var. Kişisel hakları koruyan İTO, sicil işlemlerinin tescilini sağlar. Ticaret Sicil Müdürlüğü, İTO’nun yüzünü güldürecek. Burası iş dünyası ile temasların en önemli odağı. MERSİS, SGK, mevzuat, teşvikler ile ilgili seminer düzenleyeceğiz.

TIBBİ CİHAZ SEKTÖRÜ BÜYÜK SIKINTI İÇİNDE

Veysi Cengiz Balçık / İlaç ve Tıbbi Cihaz Meslek Komitesi Meclis Üyesi: İTO, sektörlerin problemlerinin devlete ulaşmasında önemli görev üstleniyor. Buradaki konuşmalar not alınıyor, Yönetim Kurulu tarafından hükümet nezdinde girişimlere konu ediliyor. Bizler sektörün gizli kahramanlarıyız. Sektörümüz, mağduriyet içinde. 3 yıldır beklediğimiz üniversite hastanelerinden alamadığımız alacaklarımız için Kanun Hükmünde Kararname çıkarıldı. Önce çok mutlu olduk. Ama gördük ki mağduriyetimiz daha arttı. Çünkü alacaklarımızın yüzde 27 iskonto isteyerek ödeneceği belirtildi. İskan ve vergi afları ile sektörleri memnun etmeye çalışan devletimiz bizi mağdur ediyor, bizi göz ardı etmiş durumda. Yönetim Kurulumuz vasıtasıyla mağduriyetimize çözüm bulunmasını istiyoruz. Yoksa batacağız, sıkıntı içindeyiz, borçluların, bankaların elindeyiz. Sıkıntımızın bir an önce giderilmesi ve iskontolarımızın iadesini istiyoruz. Sektör hızla küçülüyor. Bazı sektörler iyi, bazıları mağdur olmamalı.

İSTANBUL, PLAKA TAHDİDİ İSTİYOR

Turgay Gül / Şehiriçi Yolcu Taşımacılığı Meslek Komitesi Meclis Üyesi: 17 bin üyemiz, plaka tahdidini çözemedi. Her makamla görüştük ama maalesef bir ilerleme yaşamadık. Son iki senedir belediyemizin yaptığı düzenlemelerle sektörün kılcal damarlarına kadar röntgeni çekildi. Araçlar, çalışanlar kayıt altına alındı. Artık sıra son nokta olan plaka tahdidine geldi. Diğer 35 büyük şehirde uygulanan plaka tahdidi, İstanbul’da da olmalı. Böylece sektör disipline olacak. Sektördeki araç, sürücü, hostes sayısı azalacak. Kalifiye eleman girişi çoğalacak. Denetimi kolaylaştıracak ve korsan taşımacılık kendiliğinden ortadan kalkacak. Yeni yayınlanan okul servis araçları hizmet yönetmeliği, koltuk sensörü, üç nokta emniyet kemeri, kayıt cihazı gibi cihazların üretim aşamasında araca konulmasını istiyor. Üreticinin bununla ilgili problemi sürüyor. Sektörel düzenlemeler yapılırken, sektör temsilcilerinin görüşü alınmalı. Düzenleme yapılırken İTO’dan, komitemizden en ufak bir görüş alınmadığı gibi gönderdiğimiz görüşler de dikkate alınmadı. Okullarda servis araçları için geçen sene bir karar alındı ve açık eksiltme maddesi konuldu. Bu, sektöre çok tehlikeli kişilerin girmesine neden olacağı için acilen düzeltilmeli.

İTHAL GÖZLÜKTE YÜZDE 30 VERGİ

Numan Hocaoğlu / Gözlükçülük ve Saatçilik Meslek Komitesi Meclis Üyesi: İTO ihtisas komiteleri çok önemli ve bu öneme istinaden daha sık toplantı yapmalı. Gözlükçüler olarak tamamen sağlık mesleği icra ediyor, tıbbi cihaz kurumuna bağlı hizmet veriyoruz. Gözlük ithalatçısıyım. İthalattaki yüzde 30’un üzerindeki vergi oranı ve yüksek döviz bizi çok zorluyor. Vergiler sadece Avrupa Birliği harici ve gümrük anlaşması yaptığımız ülkeler dışındakilerden ürün gelince geçerli. Ülkemizde zincir mağazası olan yabancı sermayeli meslektaşlarımız vergiden muaf çalışarak haksız rekabete neden oluyorlar. Gümrüklerde bekleyen mallar var. Dış ticaret standardında bazı ürünler incelemeye tabi tutuluyor ve gözlükte 8-10 gün bekleme süresi var. Müşteri siparişini bekliyor, sorunca ‘memurum yok’ cevabı geliyor. Bu durum da sektörü sıkıntıya sokuyor.

ÖNCELİĞİMİZ YERLİ ÜRETİM OLMALI

Adil Nalbant / Makine ve Ekipmanları Meslek Komitesi Meclis Üyesi: İTO’nun temel çalışma ekseninde beşinci madde, milli ve yerli olmalıydı. Birinci maddeye yerli ve milliyi alması çok önemli. TOBB çatısı altında 365 Odanın 1 milyon 400 bin üyesi ve 1000’e yakın delegesi var. İTO’nun ise 400 bini aşkın üyesiyle TOBB’daki delege oranı yüzde 3. Bu, Odamıza yakışmıyor. Hatta TOBB Başkanı, mutlaka İTO Başkanı olmalı. Bizden önceki yönetimlerin bize emanetleri var. Teknopark İstanbul, İstanbul Ticaret Üniversitesi bunlar arasında. Emanetlere önem vermeliyiz. Makine ve Ekipmanları Meslek Komitesi ile Takım Tezgahları ve Otomasyon Meslek Komitesi birlikte toplanıyoruz. Güzel bir sinerji oluştu. Sanayi İhtisas Komitesi olarak her ay toplandık. Yerli sivil havacılık ve yerli uçak dediğimizde herkes güldü. Konunun 150 paydaşını İTO’da topladık, çalıştay yaptık ve bu süreci Ankara’ya taşıdık. 2015’in mart ayında savunma, havacılık ve uzay kümelenmesi olan SAHA İstanbul’u kurduk Teknopark İstanbul’da. Türkiye’nin en hızlı gelişen sivili toplum örgütüyüz. SAHA İstanbul ile savunmanın vazgeçilmez önceliklerimizden biri olduğunu savunduk.

KURU TEMİZLEMEDE KDV DÜŞÜRÜLMELİ

Hüseyin Karasu / Tekstil Terbiye Meslek Komitesi Meclis Üyesi: Nefes Kredisi, 2 Nisan’da yürürlüğe girdi ama bir arkadaşımız kredi alamadı. Bankalara her gittiğinde, ‘sistemler açılmıyor işlem yapılmıyor’ cevabı almış. Bankalar, İTO’dan para geçmediğini söylemiş. ‘Bankalar kendileri ile çalışan müşterilerine mi bu kredileri dağıtıyorlar’ endişesini taşıyor arkadaşım. Kuru temizleme ve çamaşırhane sektöründe KDV’nin düşürülmesini talep ediyoruz. Tekstil, hazır giyim, tekstil yan sanayi ürünlerinde KDV oranları yüzde 8 ama kuru temizlemede yüzde 18. KDV’nin yüzde 8’e çekilmesi yönünde talep var. Böylece sıkıntılı işlemelerimiz rahatlayacak. Birkaç yıldır terzilerin kuru temizleme işine el atması diğer sıkıntımız. Bir kuru temizleme firması yüzbinlerce lira yatırım yaparak bir işletme açıyor ve ayakta kalabilmek için de zorluk çekiyor. Terzi hizmeti verenler, kendi işyerlerine bir tane sulu yıkama makinesi koyarak bu işi düşük rakamla yapıyor ve haksız rekabete neden oluyor. Bu engellenmeli.

KONTROLDE TURİST MAĞDUR OLMASIN

Veysi Ay / Oteller Meslek Komitesi Üyesi: Otelcilik sadece konaklama değil. Otelciliğin bir konusu da binalarla ilgili sorunlar. Kaçak katlar, binalar ülkede aykırı olan yapıların tespiti ve kayıt altına alınması ile ilgili bir imar affı söz konusu. Eminönü bölgesi tasarıdan çıkarıldı. Biz bu konunun tekrar tartışılmasını istiyoruz. Birçok değerli turistik tarihi bölgemiz var, bir şey uygulanacaksa oralarda da uygulanmalı. Kontrollerde zorluk çekiyoruz. Kontrol yapılsın, belli bir düzene getirilsin ama ucu açık olmamalı. Turistler mağdur olmamalı.

KİRALIK OTODA CEZA KULLANANIN OLMALI

İlhan Yılmaz/ Trafik Müşavirliği Meslek Komitesi Meclis Üyesi: Bizden hizmet almayan hiçbir üyemiz yok. Sorunların bu aşamaya gelmesinin nedeni müteselsil sorumluluğumuzun olması. ‘İşleten’ sıfatı yeniden tabir edilmeli. Cezalar aracı kullanan kişiye yansıtılmalı, oysa işleten sıfatı ile ceza, işleten kişiye ve oto sahibine yansıtılıyor. Buna rağmen sektör hızla büyüyor. Kayıtlı 460 bin araç, kayıtsızla beraber sayı 600 bin civarında. Ulaştırmada hava, deniz, uçak taşımacılığının gelişmesi ile günlük oto kiralama her yere ulaştı. 81 ilde oto kiralama olmayan ilçemiz yok. Sorunları el birliği ile çözmek için İTO’dan destek bekliyoruz. Otomotiv ve sigorta alanında faaliyet gösteren ihtisas komiteleriyle ortak çalışmalıyız. Kara Yolu Taşıma Yönetmeliği düzenlenmeli. Bunlar çözüldüğü takdirde katma değer yaratacak, yerli ve yabancı yatırım alacak sektörümüz var.

SİGORTACILAR TÜM MESLEKLERİN İŞ ORTAĞI

Hüseyin Duru / Sigortacılık Meslek Komitesi Başkanı: Mesleğimiz diğer bütün mesleklerle ortak çalışıyor. Hepinizle iş arkadaşıyız, iş ortağıyız. Sizlerden sigorta ile ilgili her sorununuzu meslek komitemize iletmenizi bekliyoruz. Sorunlarımızı bilahare çalışmalarımızda paylaşacağız.

BAKLAVALIK FISTIKTA İTHALAT YAPILMALI

Ramazan Coşkun / Baklava Pasta ve Şekerli Mamuller Meslek Komitesi Başkanı: Bu sene kaliteli bir baklavayı ucuza yiyemeyeceğiz. Fıstığın kilosu 145, 160, 170 TL arasında. Fıstık birinci sınıf kaliteli baklavacılara kalıyor. Bunun çözümü ithalatın önünün açılması. Aksi takdirde, fıstığın kilo fiyatı 200 TL’yi bulacak. Sektörün önde gelen isimleriyle, derneğimizle Ankara’ya gittik ama netice alamadık. Tereyağının kilosu da 55 lira. Vatandaş ‘mısır şekeri, GDO’lu şeker kullanıyor musunuz’ diye soruyor. Bu da bizi rahatsız ediyor. Türkiye’de yüzde 5 mısır şekeri üretiliyor ama hiç üretilmesin istiyoruz. Bunu üretenler sadece mısır şekeri üretmedikleri için ayakta kalabilirler. Bu üretim nedeniyle şeker pancarı üreticilerimiz de fabrikalarda zor durumda.

İNŞAAT MALZEMECİLERİ DEPO YERİ ARIYOR

Ertuğrul Yılmaz / İnşaat Malzemeleri Meslek Komitesi Meclis Üyesi: Sektörümüzdeki kangren olmuş en büyük sorun depolama sahası. Belediyelerin yoğun baskısı ile sektörde ‘istenmeyen tüccar’ durumuna düşüyoruz. Seramik sektöründe Çinçin Deresi’nde, Kağıthane’de, Cendere Caddesi’ndeki tüccar belediyeler ile sorun yaşıyor. Kurumsal büyük firmalar da var. Ben mimarım, büyük şehir planlanırken inşaat malzemelerinin şehir dışına itildiğini biliyorum. ‘Boşaltın, çıkın’ diyor belediyeler bize. Bunun karşılığında depo yeri de göstermiyorlar. Çözüm şu, İTO bünyesinde bir masa kurulmalı ve bu masaya bir yönetim kurulu üyesinin başkanlık etmeli.

ÖĞRENCİYE İŞ GARANTİSİ

Mustafa Büyükdede / Takım Tezgahları ve Otomasyon Meslek Komitesi Meclis Üyesi: İş dünyasının kalifiye eleman ihtiyacı için geçen dönemde Hamilik ve Tematik Okullar Projesi yaptık. Mekatronik, matbaacılık, kuyumculuk, tekstil gibi 8 meslekten birer okul seçtik. Her bir okula bir meclis üyemiz hami oldu. İlk 8 okulumuza makine, teçhizat, laboratuvar yardımında kullanılmak şartı ile 1 milyon TL değerinde yardım yaptık. Verimlilik arttıkça çalışmalarımızı geliştirdik. Milli Eğitim Müdürlüğü çalışmalarımızı çok beğenince ortak paydada hepimiz buluştuk. Bunun sonunda Hamilik ve Tematik Okullar Projesi diye bir kanun çıktı. Gurur duyuyoruz. Okul sayımızı 15’e çıkardık. Şimdi bütün okulları komitelere zimmetleyeceğiz. Biz olmasak da o okulun hamileri bu işi sahiplenecek. Yeni bakış açıları ile okullarımıza proje geliştirme sistemleri getireceğiz. Kalibrasyon merkezleri kuracağız, öğrencilerimizi İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde de 2 yıllık meslek yüksekokuluna kaydedeceğiz. Mezun ettiğimiz okulun öğrencilerine sahip çıkacağız. Çalışmalarımız sürüyor. AB fonları alıp İTO himayesinde bu projeyi sürdüreceğiz. Beylikdüzü’ndeki benim hamilik yaptığım okula ‘bu okulda iş garantisi ile öğrenci yetiştiriliyor’ diye tabela astık. Tüm öğrencilerimize Arçelik sahip çıkmak istedi. Biz de yatırım yapması şartını koştuk.

14 Mayıs 2018 Pazartesi

Etiketler : Gündem