tatil-sepeti
tatil-sepeti

Covid-19 salgınının seyir defteri-2

Giriş: 08.05.2020 - 00:00
Güncelleme: 17.12.2024 - 22:35

Dr. Can Gürlesel

Covid-19 salgını ile nisan ayını da geride bıraktık. Yeni vaka sayıları azalırken mayıs ayı içinde iktisadi faaliyetlerin yeniden başlamasına yönelik beklentiler de artmaya başladı. Bu çerçevede son gelişmeleri değerlendirelim.

1. Vaka sayıları zirveye ulaştı

Koronavirüs salgınının dünya genelinde etkisi sürüyor. Nisan ayı içinde yeni vaka sayılarında dalgalanma devam etti. Nisan ayının son günü itibariyle 83 bin 566 yeni vaka gerçekleşti. Bu veriler çerçevesinde koronavirüs salgını dünya genelinde zirveye ulaştı. Ancak henüz aşağı yönlü bir eğilim görülmüyor. Özellikle ABD ve İngiltere’de yeni vaka sayıları halen yüksek gerçekleşiyor. Avrupa Birliği’nde ise başta Almanya olmak üzere yeni vaka sayıları düşüyor. Almanya, izolasyonları kademeli olarak kaldırmaya başladı. İtalya, 4 Mayıs’tan itibaren kademeli olarak kaldıracak. Dünya genelinde iyimser tahmin ile haziran ayı ikinci yarısında yeni vaka sayısının en aza ineceği öngörülüyor. Bu tarihe kadar ülkelerde kademeli olarak izolasyonlar azaltılacak. İlaç ve aşı çalışmalarında ise halen nihai bir sonuca ulaşılamadı.

2. Salgın dünya ekonomisini vurdu

Koronavirüs salgınının dünya ekonomisi üzerindeki etkileri özellikle nisan ayında daha belirgin şekilde ortaya çıktı. İktisadi faaliyetler ve talep nisan ayında dip yaptı. Hizmetler sektöründen sonra sanayideki sert daralmalar görüldü. Sanayi üretimi ve ihracatta yüzde 40’a varan küçülmeler ortaya çıktı. Merkez Bankalarının piyasalara destekleri artarak devam ediyor. ABD Merkez Bankası’nın bilançosu iki ayda 2.5 trilyon dolar genişledi. Avrupa Merkez Bankası yeni bir likidite programı başlattı. Açıklanan ilk çeyrek verilerine göre ABD yüzde 4.8, AB yüzde 2.7 daraldı. Gelişen ülkelerde ise finansal koşullar zorlaşıyor. Petrol ve emtia fiyatlarındaki düşüş de gelişen ülkeleri olumsuz etkiliyor. Çin’den sonra Avrupa Birliği’nde de izolasyonların kaldırılması ile mayıs ayında iktisadi faaliyetler yeniden başlayacak.

3. Türkiye’de vaka sayıları hızla azalmaya başladı

Türkiye’de koronavirüs salgınının yayılma hızı nisan ayının son haftasında önemli ölçüde yavaşladı. Son hafta içinde günlük vaka sayıları önce 3 bin, son iki gün ise 2 bin seviyesinin altında gerçekleşti. Son hafta günlük yapılan test sayısı 40 bin seviyesine yaklaştı ve pozitif sonuç alınma oranı yüzde 6.0’ya kadar indi. Günlük vaka sayılarının istikrarlı olarak aşağı düştüğü görülüyor. Muhtemelen mayıs ayının ortasında 1000 seviyesinin altına inilebilecek. İzolasyon önlemleri ise sürüyor. 31 şehirde yine hafta sonu ile birleşerek 3 gün boyunca sokağa çıkma kısıtlamaları devam etti. Çok sayıda küçük beldede de tam izolasyon önlemleri uygulanıyor. Mayıs ayı içinde sıkı izolasyon önlemleri sürecek. Bununla birlikte Türkiye’de de izolasyonların kaldırılmasına yönelik olarak planın mayıs ayı içinde açıklanması bekleniyor.

4. Finansal istikrarı korumak önem kazanıyor

Koronavirüsün ekonomi üzerindeki etkileri nisan ayında oldukça sert yaşandı. Etkiler iki yönlü oldu. İlk olarak iktisadi faaliyetler önemli ölçüde daraldı. Diğer yandan mali piyasalarda da baskı arttı. İktisadi faaliyetlerin önemli bir bölümü nisan ayında zorunlu veya ihtiyari olarak kapalı kaldı. Nisan ayında imalat sanayinde kapasite kullanım oranı yüzde 66 oldu. İhracat yüzde 38 geriledi. Turizm ve diğer hizmet sektörlerinde ise daha yüksek küçülmeler sürdü. Açıklanan paketlerden sağlanan destekler için yoğun başvurular yapıldı. Kullanımlar ise kademeli olarak artıyor. Mali tarafta da T.C. Merkez Bankası’nın döviz rezervlerinde hızlı bir gerileme yaşanıyor. Türkiye’nin CDS risk primi nisan ayı boyunca 600 puan seviyelerinde gerçekleşti. Türk Lirası son hafta içinde yine hızlı değer kaybetti ve dolar 7 TL’yi aştı. T.C. Merkez Bankası ise açıklanan desteklerin kaynak ihtiyacını karşılamak için hızlı bir parasal genişlemeye başladı. Tüm bu gelişmelere paralel olarak mayıs ayında da finansal istikrar üzerinde baskı artarak devam edecek.

Son Söz: Covid-19 salgını ile mücadelede oldukça başarılı olurken, ekonomi cephesini kaybetmemek için finansal istikrarı azami ölçüde korumalıyız.