Teknopark İstanbul’da faaliyet gösteren QLINIC, Türkiye’de bir ilk olarak genetik cilt analizi sistemlerini akademik çalışmayla geliştiriyor. Böylece cildin ihtiyaç duyduğu her şeyi genetik düzeyde analiz ediyor. Yenilikçi yöntemlerle cilt kalitesini artıran çalışmalara imza atan şirketin kurucusu Kürşat İncik, geliştirdikleri ürünleri ve hizmetleri İstanbul Ticaret’e anlattı.
Şirketiniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?
QLINIC markamız SkinScience Health şirketine bağlı, biyoteknoloji faaliyeti gösteren, aynı zamanda dermatoloji alanına yenilikçi uygulamalar, ürünler ve hizmetler geliştiren bir marka. İstanbul Sancaktepe’de 300 metrekarelik bir alanda 2023 yılından beri faaliyetteyiz. Birçok cihazlı ve cihazsız tıbbi uygulama operasyonları gerçekleştiri- yoruz. Uzman hekim, uzman estetis- yen, genetik ve biyoteknoloji uzman- larımızla çalışıyoruz. Birçok akademi, kamu, özel sektör işbirlikleri ile cilt sağlığını ve cildin doğal yaşlanma- sındaki süreci en sağlıklı sürdürebil- menin uygulamalarını geliştiriyoruz.
GENETİK ANALİZ
Ürün veya hizmetleriniz neler?
QLINIC olarak özel karşılama ve protokollerle birçok hizmetle ek ürünlerle cilt sağlığını en üst seviyeye taşıyan tam kapsamlı bir hizmet veriyoruz. Müşteriler, içeriye girdiği anda özel anamnezler ve anketler ile cilt hakkında ihtiyaç duyulan tüm bilgileri edinirken, QLINIC ekibi olarak Türkiye’de bir ilki yapıyoruz. Genetik cilt analizi sistemlerini akademi ile geliştirerek, cildin ihtiyaç duyduğu her şeyi genetik düzeyde analiz ediyor ve keşfediyoruz. Böylece hekimlerimiz, kişinin cilt kalitesini, cildinin güncel durumunu, ihtiyaç duyulan uygulama ve ürünlerin neler olduğunu öğreniyor. Gereken uygulamaları eksiksiz gerçek- leştirerek, daha sonra kişinin nem aşı- ları, özel mezoterapi kokteylleri, lazer tedavileri, anti-aging uygulamaları ve bizlerin özel olarak geliştirdiği mikro iğneleme, biyopeptit aşılarını yapıyor. Son olarak en çok çalıştığımız eksozom tedavileri ile oldukça başarılı sonuçlar alıyoruz. Sedyemizden hastaların mutlu ayrılmasını sağlıyoruz.
3 YILI AŞAN ÇALIŞMA
Markanızı nerede konumlandırıyorsunuz?
QLINIC markamızı Türkiye’de biyoteknoloji kliniği olarak konumlandırıyoruz. Aynı zamanda cilt için medikal bakım ürünleri ve kişinin günlük hayatında cildini destekleyebilecek yenilikçi bir ürün üzerinde 3 yılı aşkın süre çalıştık. Biyoteknolojiyi cildinize temas ettirebileceğimiz bir ürün grubu da hazırladık. Bu ürün grubunda başlangıçta üç büyük sorunu ele aldık. Cildin temizlenmesi için bir temizleme jeli, güneş ve mavi ışığa karşı cildimizi koruyacak, içerisinde nanoteknoloji ve çok da doğal koruyucularla geliştirdiğimiz bir güneş koruyucu, bunların yanında stresli ve uykusuz günlerin ardından yaşadığımız gözaltı sorunlarını çözmek için geliştirdiğimiz özel bir gözaltı kremi. Böylece kişinin cilt kalitesi için her zaman en iyisini düşünürken, sedyeden sonra da içimiz rahat edecek.
UZUN SÜRELİ ETKİ
Geleneksel yöntemlere göre avantajlarınız neler?
Geliştirdiğimiz klinik uygulamalar tamamen bize özel. Çünkü geliştirdiğimiz biyoteknolojik yollarla farklılaşıyor. Mesela standart bir mikroiğneleme tedavisi değil, özel olarak hazırladığımız ve Ar-Ge’lerini gerçekleştirdiğimiz eksozomlar ile özel bir protokol geliştirerek cilt kalitesini artırmakla kalmıyor, ciltteki hücrelerin adeta genç hafızalarına geri dönmesini sağlıyoruz. Biyoteknolojinin gelişmesiyle kliniğimizde kişilerin tüm cilt sağlığı uygulamalarını biyoteknoloji ile temas ettirerek; biyomimetik, peptit aşıları, eksozom uygulamaları ve stimüle edici özel içerikler ile cilt kalitesini korumayı en üst seviyeye çıkartabiliyoruz. Böylece geleneksel medikal estetik uygulamalardan çok daha farklı, başarılı ve uzun süren etkide bir sonuç alabiliyoruz.
YERLİ ÜRETİM YOK
Geliştirdiğiniz ürünün ticari geleceği hakkında neler söylemek istersiniz? Yurt dışından talep var mı?
Özellikle yurt dışı pazarda çok fazla gelişen bu uygulamalar ülkemize tamamen dışarıdan geliyor. Bizler bir biyoteknoloji ürünü hem hekimlik uygulamaları hem de dermokozmetik sektöründeki ürünlerle birleştiriyoruz.
Böylece cilt ve cilt sağlığını korurken, doğal sürecinde yaşın en iyisi olarak görünmesi amacıyla bu ürünlerimizi özel hizmetlerle birleştirerek farklılaştırıyoruz. Maalesef ülkemizde şu an için dermokozmetik ürünlerimiz hariç yerli üretim bulunmuyor. Fakat özellikle cihazlı işlemlerimize ve bu uygulamalarla birleştirdiğimiz ürünlerimize Orta Asya ülkelerinde, güneşi bol alan bölgelerde oldukça fazla talep söz konusu. Ticari olarak bu sektör gıdadan sonra gelen en büyük sektörlerden biri. İnsanların cilt kalitesi için yapmayacağı hiçbir uygulama yok. Bizler de bu uygulamaları hakkıyla ve en geliştirilmiş sistemleri kullanarak, merkezimizde gerçekleştirmeye devam edeceğiz.
AKADEMİ HEDEFİ
Gelecekte farklı alanlarınız olacak mı, hedefleriniz neler?
QLINIC olarak gelecekte tamamen bir cilt tedavi kliniği olmanın yanı sıra estetik kaygıyı ortadan kaldıran ve aynı zamanda cildi çok daha iyi koruyarak geliştirdiği özel protokolleri uygulayan büyük bir merkez olmayı hedefliyoruz. Şu an İstanbul’da iki merkezimiz var ve neredeyse birçok cihazlı ve cihazsız uygulamayı yapıyoruz. Fakat ilerleyen süreçte ülkemizde başarılı Ar-Ge projelerimizle yeni yatırımlar almayı, farklı cihazlar geliştirmeyi ve kendi eğitimlerimizi vererek protokollerimizi en doğru şekilde yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Ayrıca kendi dermokozmetik markamızın üretimlerini yapacak bir tesis ve bu uygulamaları nasıl yapacaklarını insanlara doğru şekilde aktarabileceğimiz bir eğitim akademisi oluşturmayı hedefliyoruz.
CİLT KALİTESİ ARTIYOR
Yürüttüğünüz projeleriniz neler?
SkinScience Clinic, TÜBİTAK ve KOSGEB destekleriyle birkaç farklı proje yürütüyor. Aslında bunları ticarileştirdiğimiz zaman açıklamayı planlıyorduk. Fakat ipucu verebilirim. Hem güneş kremi geliştirmemizde hem de mikroiğneleme, eksozom uygulamalarındaki yenilikçi tekniklerle çok güzel projeler yaptık. Burada odaklandığımız şey cilt sağlığı. En büyük organımızı, yani cildimizi bir kalkan gibi koruyacak olan ürünlerimizle tamamen sarıp sarmalıyoruz. Aynı zamanda cildimizin kalitesini artırıyoruz. Ayrıca sosyal sorumluluk projesi olarak özellikle Avrupa Birliği fonlarından destek alarak, savaşta zarar görenlerin ve birçok göçmenin cildini eski haline getirebilmek ve ciltteki deformasyonlarını da ortadan kaldırmak için gereken medikal uygulamaları sağlıyoruz. Kadınların topluma kazandırılması için gereken eğitimlerin verilmesi ve iş dünyasında yer alabilmeleri için de çalışıyoruz.
İŞ ORTAKLIĞINA KADAR UZANAN FIRSATLAR VAR
Teknopark İstanbul’da yer almak hangi faydaları sağlıyor?
Teknopark İstanbul’da networking ve bize sunulan desteklerden çok memnunuz. Özellikle laboratuvar alt yapıları, düzenlenen etkinlikler ve destekler konusunda fikir alabildiğimiz birçok departmanıyla oldukça başarılı sonuçlar elde ediyoruz. Ayrıca Teknopark İstanbul’da yer alan diğer şirketlerle işbirliklerimiz oldukça kıymetli sonuçlar getiriyor. İlerleyen süreçlerimizde iş ortaklıklarına kadar uzanan bir