Bakan Kurum, Türkiye’nin, Akdeniz havzasında yer alması nedeniyle iklim değişikliğinin etkilerini derinden yaşayan ülkelerden biri olduğunu belirterek, “Gelişmiş diğer ülkelerle kıyaslandığında, iklim değişikliğinde tarihsel sorumluluğumuz az olsa da kararlı iklim eylemlerimizle küresel mücadelenin önemli aktörlerinden biriyiz. Deneyimlerimizi paylaşma ve çok taraflı iklim diplomasisinde liderlik etme arzumuzu her fırsatta dile getiriyoruz. Üzerimize düşenleri yerine getiriyoruz” dedi.
Tükiye’nin Avustralya ile ortak ev sahipliğine hazır olduğunu dile getiren Kurum, “Avustralya’nın adaylığına saygı duyuyoruz. 2023’ten beri değerli mevkidaşım ve dostum Chris Bowen ve ekiplerimizle seçenekleri inceliyoruz. İki ülkenin de kazanacağı, tarihi bağlarla örülü bir başarıya imza atabileceğimizi düşünüyoruz. BM İklim Sekretaryası’nın desteğiyle, prosedürlerde yenilikçi çözümler üzerinde çalışıyoruz” diye konuştu.
ANTALYA’DA YAPILABİLİR
Türkiye’nin COP31’i Antalya’da düzenlemeyi hedeflediğini belirten Kurum, “Antalya, hem ulaşımı kolay hem de konaklama seçenekleriyle öne çıkıyor. Daha önce G20 Zirvesi’ni burada yaptık ve dünya liderlerini ağırladık. Çok da etkili, görkemli bir zirve oldu. Altyapımız büyük ölçüde hazır ve bu konuda iddialıyız” dedi.
Türkiye’nin COP31’e ev sahipliği vizyonunun çok güçlü olduğunu belirten Kurum, hedeflerini şöyle açıkladı: “Amacımız, kimsenin geride bırakılmadığı, iklim eylemini güçlendiren bir köprü oluşturmak. Özellikle Akdeniz, Afrika ve Pasifik gibi kırılgan bölgelerin direncini artırmak istiyoruz. Ayrıca, GST (Küresel durum değerlendirmesi) döngüsüne iddialı bir başlangıç yapmak ve yeşil dönüşümde gelişmiş-gelişmekte olan ülkeler arasında köprü olmak istiyoruz. Yani sadece bölgesel değil, küresel bir COP Başkanlığı’na talibiz. COP Başkanlığı’nın ülkemizde olmasının dünya açısından da bir fırsat olacağını düşünüyoruz.”
Türkiye’nin iklim değişikliği politikalarına da değinen Kurum,“2035 yılında toplam 466 milyon ton emisyon azaltmayı ve emisyonlarımızı 643 milyon tona indirmeyi hedefliyoruz. İklim politikamızı enerji, sanayi, binalar, ulaştırma, atık, tarım ve ormancılık olmak üzere 7 sütuna oturttuk. Emisyon Ticaret Sistemi, Yeşil Finans Stratejisi ve Ulusal Yeşil Taksonomi oluşturma çalışmalarımız devam ediyor. Biz geleceğimizi, gençlerimizi düşünüyoruz. Yarınlarımızı daha yaşanılabilir kılmak istiyoruz. Burada sorumluluk hissediyoruz. Bunun için de üzerimize düşeni yapmaya hazırız” şeklinde konuştu.