Yetenek yönetiminde kişiselleştirmeden radikal kişiselleştirmeye geçilirken, şirketlerin gelecekteki başarıları insan kaynakları profesyonellerinin bunları nasıl kullandığına bağlı olacak.
HABER: ADEM ORHUN
Türkiye İnsan Yönetimi Derneği (PERYÖN), yapay zekanın çalışma hayatı ve insan kaynağı yönetimi üzerindeki etkisi hakkında bir webinar düzenledi. Webinarı yöneten PERYÖN Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Mercedes-Benz Türk İnsan Kaynakları Direktörü Betül Çorbacıoğlu, üretken yapay zekanın insan kaynakları alanındaki dönüştürücü etkisinin, Türkiye’deki ve dünyadaki örneklerin takip edilmesi gerektiğini söyledi.
Konuşmacılardan Mercer Türkiye ve Doğu Akdeniz CEO’su Dinçer Güleyin de şirketlerin yüzde 37’sinin yapay zekayı kullandığını, ancak kabiliyetlerinden çok az faydalandığını belirtti. Güleyin, şöyle devam etti: “Yapay zekayı kullanan şirketlerin de yüzde 72’si yapay zekanın işlerini kolaylaştıracağını söylüyor. Bizim araştırmalarımızdan çıkan sonuç şu: Mevcut işlerin yüzde 80’i üretken yapay zekadan etkilenecek. Daha da önemlisi hemen hemen tüm işlerin temel görevlerinde önemli değişiklikler olacak. 2027 sonu itibarıyla artık operasyonel, işlemsel görevlerden ziyade kendimizi uzmanlık ve ilişkisel rollerde göreceğiz. Operasyonel görevlerde insan unsurunun yerini robotik süreçler alacak.”
Üretken yapay zekanın iş yapış biçimlerini ve stratejileri etkileyeceğini belirten Güleyin, “Bir iş için kaç kişiye ihtiyacımız olacağını bile değiştirecek. Kuruluşların bugün ve gelecekte en çok hangi becerilere ihtiyaç duyacaklarını anlamaları artık daha önemli. Son yıllarda yetenek yönetiminde kişiselleştirmeden radikal kişiselleştirmeye geçiyoruz. Kısaca, şirketlerin gelecekteki başarıları insan kaynakları profesyonellerinin omuzlarına biniyor diyebiliriz” şeklinde konuştu.
YENİ GELİŞMELER YOLDA
Toplam Ücret Yönetimi konusunda uzman Compport’un Kurucu Ortağı ve COO’su Senem Birim ise konuşmasında, dünyada ve Türkiye’de yetenek yönetimi süreçlerindeki yapay zeka kullanımına dikkat çekti. Birim, şunları söyledi: “Gartner’ın yaptığı güncel bir araştırmaya göre, insan kaynakları liderlerinin yüzde 76’sı eğer yapay zeka teknolojilerini organizasyonlarına uyarlamazlarsa 12-24 ay içinde organizasyonlarının negatif etkileneceğini, geriye düşeceklerini düşünüyor. Performans ve ücret yönetimi gibi kategorilerde de önümüzdeki 3-6 ay içerisinde heyecan verici yenilikleri göreceğiz. ABD ve 2030 itibariyle yapay zeka alanında lider olmayı hedefleyen Çin gibi ülkelerde, hem İK hem de İK dışı alanlarda dudak uçuklatan yenilikler dikkat çekiyor. Bu alana ilgi duyan herkesi Çin’deki gelişmeleri yakından takip etmeye davet ediyorum.”
Yakın ve orta vadede yaşanması beklenen gelişmeler hakkında birçok notun paylaşıldığı webinarın videosuna PERYÖN Youtube kanalından ulaşılabilir: http://tinyurl.com/2t5fwx26
DENEYİME DEĞER KATACAK TEKNOLOJİLER
Şirketler, yetenekleri elde tutmak ve daha iyi iş sonuçları üretmek için yolun ‘deneyimi iyileştirmekten’ geçtiğinin farkında. Fakat işlerin zorlaştığını belirten Senem Birim, “Geçen yıllardan farklı olarak bu yıl insan kaynakları departmanları üzerindeki maliyet baskısı artıyor. Dolayısıyla İK’cılar şu an teknoloji ile doğru ve optimal yatırım yaparak çalışan deneyimini öteye taşımaya odaklanıyorlar. Bütçelerin biraz daraldığı bu dönemde, deneyime değer katacak teknolojilerin ön plana çıkacağını söyleyebiliriz” diye konuştu.
KÜRESEL İSTİHDAMIN YÜZDE 40’I RİSK ALTINDA
Uluslararası Para Fonu (IMF), ‘Yapay Zeka ve İşin Geleceği’ başlıklı bir rapor yayımladı. Yapay zekanın küresel istihdamın yüzde 40’ını etkileyeceği belirtilen raporda, bu eğilimin ülkeler arası gelir eşitsizliğini daha da kötüleştirebileceği vurgulandı.
Yapay zekanın, ekonomilere ve toplumlara etkisini öngörmenin kolay olmadığına işaret edilen raporda, özellikle istihdam piyasasında üretkenliği artırmayı vaat eden yapay zekanın bazı işlerde ise insanların yerini alabileceği kaydedildi.
Raporda, yapay zekanın küresel istihdamın yüzde 40’ını etkileyeceği vurgulanırken, çok sayıda gelişen ekonominin daha az sorunlar yaşayabileceği, ancak yapay zekanın avantajlarından ise daha az faydalanabileceği belirtildi. Bu durumun, ülkeler arası gelir eşitsizliğini daha da kötüleştirebileceği uyarısına yer verilen raporda; orta seviye çalışanları etkileyen önceki otomasyon dalgalarının aksine, yapay zekanın doğurduğu işten çıkarılma risklerinin yüksek ücretli çalışanları da kapsadığı vurgulandı.
IMF Başkanı Kristalina Georgieva da konuyla ilgili makalesinde, “Teknolojinin, toplumsal gerilimleri daha da artırmasını önlemek için politika yapıcıların erken davranarak ele alması gereken rahatsız edici bir eğilimdir” dedi.