istanbul-ticaret-gazetesi
istanbul-ticaret-gazetesi

Veri merkezlerini uzaya taşıma hamlesi

Google’ın eski CEO’su Eric Schmidt, Relativity Space’in başına geçerek yapay zekâ veri merkezlerini uzaya taşıma fikrini gündeme getirdi. Artan enerji ihtiyacına çözüm arayan Schmidt, uzayda güneş enerjisiyle çalışan sistemleri geleceğin anahtarı olarak görüyor.

Giriş: 08.05.2025 - 09:52
Güncelleme: 08.05.2025 - 09:52
Veri merkezlerini uzaya taşıma hamlesi

Google’ın CEO’su olarak 2000’li yıllarda teknoloji dünyasının en tanınan isimlerinden biri haline gelen Eric Schmidt, şaşırtıcı bir dönüşümle havacılık sektörüne adım attı. Google’ın çatı şirketi Alphabet’ten ayrıldıktan sonra, özel uzay girişimi Relativity Space’in kontrol hissesini satın alan Schmidt, şirketin yeni CEO’su olarak göreve başladı.


YENİ DÖNEM

Yeni görevinde uzay araştırmaları ve ileri teknoloji üretimiyle dikkat çeken Relativity Space’i yöneten Schmidt, özellikle yapay zekâ alanındaki gelişmelere paralel olarak çığır açabilecek bir fikir üzerinde çalışıyor: veri merkezlerini Dünya yörüngesine yerleştirmek. Bu fikrin temelinde, yapay zekânın üstel büyümesine bağlı olarak artan enerji ihtiyacını karşılamanın yollarını aramak yatıyor.


ENERJİ TALEBİ KRİTİK NOKTADA

ABD Kongresi’nde yapılan bir duruşmada konuşan Schmidt, devasa boyutlara ulaşan veri merkezlerinin enerji ihtiyacına dikkat çekti. Ortalama bir nükleer santralin 1 gigawatt enerji üretebildiğini hatırlatan Schmidt, bazı şirketlerin bugün 10 gigawatt güç gerektiren veri merkezleri planladığını, birkaç yıl içinde bu ihtiyacın 29 gigawatt’a, 2030’a kadar ise 67 gigawatt’a ulaşabileceğini ifade etti. Schmidt, bu büyüklükte endüstriyel yapıların daha önce görülmediğini dile getirdi.


YÖRÜNGEDE ENERJİ ÜRETİMİ

Relativity Space’in 3D baskı teknolojisiyle üretilen iki aşamalı fırlatma aracı Terran R, bu vizyonun temel taşı olarak öne çıkıyor. 33.500 kilogram taşıma kapasitesine sahip olması planlanan araç, düşük Dünya yörüngesine büyük kargolar ulaştırabilecek. Schmidt, gelecekte bu roketleri, yörüngeye yapay zekâ veri merkezleri yerleştirmek için kullanmayı planlıyor. Ona göre, artan enerji ihtiyacını karşılamanın tek sürdürülebilir yolu, doğrudan uzayda güneş enerjisi toplamak.


YÜKSEK RİSK VE VİZYON

Schmidt’in bu alanda attığı adımlar, SpaceX ve Blue Origin gibi sektör devlerinin hâkimiyet kurduğu bir ortamda, bağımsız teknolojilere sahip bir havacılık şirketine erişim sağlama amacını da taşıyor. Ancak yörüngede veri merkezi kurma fikri, henüz teknik ve ekonomik olarak aşılması gereken büyük engeller barındırıyor. Konsept teorik olarak mümkün olsa da, bugünün roket kapasitesiyle uygulanabilir olup olmadığı tartışmalı. Üstelik yapay zekâ sektöründe yaşanabilecek bir duraklama, tüm enerji krizini geçici hale getirebilir.


Eric Schmidt’in Relativity Space üzerinden kurduğu bu yeni stratejik vizyon, yalnızca havacılık ve uzay endüstrisi için değil, aynı zamanda dijital ekonominin geleceği açısından da dikkatle izlenmesi gereken bir gelişme olarak öne çıkıyor.