Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım'ın vefatının üzerinden 101 yıl geçti.


 

Türk tarihine yeni bir yön veren Atatürk, 1881'de Selanik'te Zübeyde Hanım ile Ali Rıza Efendi'nin dördüncü çocuğu olarak dünyaya gözlerini açtı.

 

Eğitim öğretimi ve askeri görevleri, ardından Milli Mücadele Dönemi'nde oğluna hasret yaşayan Zübeyde Hanım, fedakar bir Türk kadını olarak dönemin hüzünlü, gururlu ve güçlü kadınları arasında anıldı.

 

Zübeyde Hanım, İzmir'in Karşıyaka ilçesinde son nefesini verdiği 14 Ocak 1923'ten bu yana Mustafa Kemal Atatürk'ün emaneti ve kahraman bir milletin "annesi" olarak hatırlanıyor.

 

4 ÇOCUĞUNU KAYBETTİ

 

Karaman’dan Rumeli’ye göç eden Yörük Türkmenlerinden bir aileye mensup Zübeyde Hanım, Selanik’e bir saat uzaklıktaki Langaza’da 1857’de Sofuzade Feyzullah Efendi ile Ayşe Hanım’ın tek kız çocuğu olarak dünyaya geldi. Langaza’da çocukluk ve gençlik yıllarını ailesiyle birlikte geçiren Zübeyde Hanım, iyi bir eğitim almamış olsa da okuma yazmayı öğrendi.

 

Muhafakazar ve geleneklerine bağlı bir ailede büyüyen Zübeyde Hanım’a, annesine “Molla Hanım” denildiği gibi “Zübeyde Molla” deniliyordu.

 

Ali Rıza Efendi ile 1870’de evlenen Zübeyde Hanım’ın, sırasıyla Fatma, Ahmet, Ömer, Mustafa, Makbule, Naciye isimli 6 çocukları oldu.

 

Fatma, Ahmet ve Ömer o dönem yaygın olan kuşpalazı adıyla bilinen difteri hastalığından yaşamlarını yitirdi. Naciye’nin ise 12 yaşındayken verem nedeniyle vefat etmesiyle Zübeyde Hanım, genç yaşında dört evladını kaybetmiş oldu.

 

ALİ RIZA EFENDİ’NİN ÖLÜMÜ

 

Zübeyde Hanım, memuriyetten ayrıldıktan sonra bir süre kereste ve tuz ticareti yapan Ali Rıza Efendi'yi 1890 yılında kaybetti.

 

Kocası ölünce, 33 yaşında yalnız kalan Zübeyde Hanım, çocuklarıyla birlikte Langaza'da tarımla uğraşan üvey kardeşi Hüseyin Ağa'nın çiftliğinde bir süre yaşadı.

 

Eşinden kalan emekli aylığı ile geçinmekte güçlük çeken Zübeyde Hanım, 36 yaşındayken kendisine talip olan reji memuru Ragıp Efendi ile evlendi.

 

OĞLUNUN PEŞİNDE BİR ANNE

 

Muhafakazar ve geleneklerine bağlı olan Zübeyde Hanım, oğlu Mustafa’nın dini eğitim veren mahalle mektebine, babası Ali Rıza Efendi ise yeni açılan ve modern eğitim veren Şemsi Efendi okuluna gitmesini istiyordu.

 

Bir süre mahalle mektebinde eğitim gören Mustafa, daha sonra Şemsi Efendi okulunda eğitim öğretim görmeye devam etti.

 

Zübeyde Hanım, Ali Rıza Efendi’nin hayatını kaybetmesiyle, oğlunun Şemsi Efendi okulunda yarım kalan eğitimine devam etmesi için Mustafa’yı Selanik’e halasının yanına gönderdi.

 

Selanik Mülkiye Rüştiyesinde eğitimine devam eden Mustafa, burayı terk edip annesine haber vermeden askeri ortaokul sınavına girdi. Sınavda başarılı olan Mustafa, annesini ikna ederek Selanik Askeri Rüştiyesinde sadece kendisinin değil ulusunun kaderini değiştirecek bir ufka yelken açtı.

 

Öğrenicisinin zeka ve çalışma azmini takdir eden matematik öğretmeni Yüzbaşı Mustafa Sabri Bey, “Senin de adın Mustafa, benim de, arada bir fark olmalı. Senin adının sonuna bir de ‘Kemal’ koyalım.” Önerisinde bulunmasıyla artık ‘Mustafa Kemal’ olarak devam etti.

 

Askeri rüştiyede eğitim gördüğü sırada annesinin ikinci bir evlilik yapmasını içine sindiremeyen Mustafa, kendisini bir süre aramadı. Annesiyle mektuplaşan Mustafa Kemal’in, Ragıp Bey’e saygı gösterdiği biliniyor.

 

Mustafa Kemal, askeri ortaokulu üstün başarıyla tamamlayıp lise eğitimine Manastır Askeri İdadisine devam etti.

 

İstanbul’da Harp Akademisine 18 yaşında giren Mustafa Kemal, başarıyla tamamladığı akademinin ardından atamasının, annesinin ikamet ettiği Selanik’e yapılmasını arzu ediyordu fakat 5. Ordunun emrindeki Şam’daki 30. Süvari Alayında staja başladı. Şam’a gidecek oğlunu görmek için 3 günlüğüne İstanbul’a gelen Zübeyde Hanım, Sirkeci Garı’ndan Mustafa Kemal’i uğurladı.

 

Balkan Savaşları sonunda Selanik’in Osmanlı Devleti sınırları dışında kalması üzerine birçok Türk gibi Zübeyde Hanım ve kızı Makbule de İstanbul’a geldi. Selanik’te kalan Ragıp Bey ise birkaç yıl sonra vefat etti.

 

İstanbul’un Beşiktaş ilçesindeki Akaretler’deki 76 numaralı evde yaşamaya başlayan Zübeyde Hanım, Mustafa Kemal’i geçirdiği “sarılık” hastalığı sonucu kör olmasından korkarak Halep’e ziyarete gitti.

 

1918’de Suriye Cephesi’nden ayrılarak İstanbul’a gelen Mustafa Kemal, annesinin evine gidip Zübeyde Hanım ve kardeşi Makbule Hanım ile hasret giderdi.

 

Şişli’de üç katlı ev kiralayan Mustafa Kemal, yanına aldığı annesi ve kardeşine evin üçüncü katını ayırdı, kendisi de İstanbul’un en bunalımlı günlerinde bu evde arkadaşlarıyla toplantılar yaptı. Mustafa Kemal, 16 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkana kadar bu evde kaldı.

 

MUSTAFA KEMAL İÇİN VERİLEN İDAM KARARI

 

Zübeyde Hanım, Mustafa Kemal ve arkadaşlarının idama mahkum edilmesi haberiyle üzüntüsünden kısmi felç geçirdi.

 

Milli Mücadele döneminde İstanbul'da kalan annesi Zübeyde Hanım ile mektuplaşan Mustafa Kemal, 3 yıl ayrılığın ardından Kurtuluş Savaşı'nın sonlarına doğru annesini Ankara'ya getirmeye karar verdi.

 

Mustafa Kemal, TBMM Başkanı ve Başkomutan iken Adapazarı'nda bir araya geldiği annesi Zübeyde Hanım ile Çankaya Köşkü'ne döndü.

 

SON YOLCULUĞU İZMİR'E

 

Kısmi felç ve romatizma ağrıları artan Zübeyde Hanım’a İzmir’in havasının iyi geleceği düşünüldü. Bu yolculuğun asıl amacı ise Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın evlenmeyi düşündüğü Latife Hanım ile annesinin tanışmasını sağlamaktı.

 

İzmir’e 18 Aralık 1923’te gelen Zübeyde Hanım, Latife Hanım Köşkü’nde 28 gün yaşadıktan sonra 14 Ocak 1923’te 66 yaşındayken yaşamını yitirdi. Karşıyaka’daki Ferik Osman Paşa Camisi avlusuna defnedildi.

 

İzmir Belediyesi tarafından 1940 yılında son şekli verilen anıt mezarında Zübeyde Hanım, her yıl 14 Ocak’ta hem resmi kurum temsilcileri hem de her yaştan vatandaşlar tarafından anılıyor.

 

Uşakizade ailesi tarafından yazlık olarak kullanılan köşk, önce dershane amaçlı kiraya verildi daha sonra satıldı.

 

Zübeyde Hanım’ın, 28 gün yaşayıp hayatını kaybettiği köşk, Karşıyaka Belediyesince 2005 yılında satın alınarak “Latife Hanım Anı Evi” olarak ziyarete açıldı. 30 Ekim 2020’deki İzmir Depremi’nde zarar gören köşk, restorasyon çalışmasına alındı.

 

“HAYIRSEVER, DİNDAR BİR TÜRK KADINIYDI”

 

Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nuri Karakaş, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün annesine çok düşkün olduğunu aktardı.

 

Anne oğulun birbirlerine hasret bir hayat yaşadıklarını aktaran Karakaş, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk, annesine çok düşkün, saygıda kusur etmeyen bir insan ama eğitim, öğretim ve askeri görevleri dolayısıyla çoğu zaman uzak kalmış, böyle bir ayrılık yaşanmış." dedi.

 

Karakaş, Zübeyde Hanım'ın İstanbul'da yaşadığı ve hasta olduğu dönemde bir vasiyetname hazırlattığını belirterek, "Çok dindar bir insan, hayırsever bir Türk kadını. Vasiyetinde Darüşşafaka öğrencilerinin ramazan ayında Kadir Gecesi'nde Kuran-ı Kerim hatmetmeleri şartıyla bağış yapıyor. Hatim sevabının Peygamber Efendimize, ehlibeytine, enbiyaya, şehitlere, evliyalara, aile fertlerine, ölen çocuklarının ruhlarına gönderilmesini istiyor." dedi.

 

Karakaş, Zübeyde Hanım'ın Ankara'dayken yabancı bir gazeteciye verdiği demecinde, "Allah'ın bana bu oğlu vatanı kurtarmak için gönderdiğine inanıyorum." ifadelerini kullandığını da hatırlattı.

13 Ocak 2024 Cumartesi

Nisan ayını yüzde 47.2 yükselişle tamamlayan Trabzonspor Sportif Yatırım ve Futbol İşletmeciliği, yatırımcısına en fazla kazandıran spor şirketi olarak kayıtlara geçti.


 

Borsa İstanbul'da işlem gören spor şirketleri arasında geçen ayı yüzde 47,2 yükselişle tamamlayan Trabzonspor Sportif Yatırım ve Futbol İşletmeciliği, yatırımcısına en fazla kazandıran spor şirketi oldu.

 

Spor endeksi geçen ay yüzde 11,5 artış kaydetti.

 

Borsa İstanbul'da işlem gören spor şirketleri arasında geçen ayı yüzde 47,2 yükselişle tamamlayan Trabzonspor Sportif Yatırım ve Futbol İşletmeciliği yatırımcısına en fazla kazandıran spor şirketi olarak öne çıktı.

 

Trendyol Süper Lig'de üçüncü sırada bulunan Trabzonspor, yeşil sahalarda da mücadelesini etkin şekilde sürdürüyor. Ayrıca Trabzonspor, Ziraat Türkiye Kupası yarı final ilk maçında da VavaCars Fatih Karagümrük'ü 3-2 mağlup etmişti.

 

Geçen ay Galatasaray Sportif Sınai ve Ticari Yatırımların hisseleri yüzde 30,9 arttı. Lider Galatasaray böylece yeşil sahalarda taraftarını, borsada ise yatırımcısını sevindirdi.

 

Analistler, Galatasaray'ın Florya Tesisleri'nden Kemerburgaz'a taşınma projesinin de hisse fiyatını olumlu etkileyebileceğini belirtti.

 

Galatasaray Kulübü ayrıca futbolcuları Fernando Muslera, Lucas Torreira, Barış Alper Yılmaz, Abdülkerim Bardakcı ve Kaan Ayhan ile sözleşme uzattı.

 

Yatırımcısına, Fenerbahçe Futbol AŞ yüzde 1,8 kazandırırken, Beşiktaş Futbol Yatırımları Sanayi ve Ticaret AŞ yüzde 7,5 kaybettirdi. Bu sezon sergilediği performansla taraftarlarına hayal kırıklığı yaşatan Beşiktaş, teknik direktörlük konusunda da istikrar sağlayamadı.

 

Trendyol Süper Lig'in 34. haftasında Fenerbahçe'ye 2-1 mağlup olan Beşiktaş, 2023-2024 sezonunda oynadığı tüm derbileri kaybetti.

 

YIL BAŞINDAN BU YANA EN FAZLA GALATASARAY KAZANDIRDI

 

Spor şirketlerinin yıl başından bu yana sergiledikleri hisse performansına bakıldığında Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor yatırımcısını sevindirirken Fenerbahçe üzdü

Açıklanan bilançolar, yapılan transferler, transferlerden elde edilen gelirler ve sponsorluk anlaşmalarıyla spor şirketlerinin yılbaşından bu yana borsa performansı olumlu etkilenirken mali ve finansal açıdan yaşanan sıkıntılar ve yeşil sahalarda yaşanan olaylar, hisse performanslarını olumsuz etkiledi.

 

Bu dönemde, hisse fiyatları Galatasaray'ın yüzde 39,8, Trabzonspor'un yüzde 29,7 ve Beşiktaş'ın yüzde 11 artış kaydederken Fenerbahçe'nin hisse fiyatı yüzde 4,5 azaldı.

 

EN FAZLA PİYASA DEĞERİNE SAHİP TAKIM BEŞİKTAŞ OLDU

 

Halka açık 4 spor şirketi arasında en fazla piyasa değerine sahip kulüp olan Beşiktaş, nisan ayını 11 milyar 419 milyon 200 bin lira piyasa değeriyle tamamladı.

 

Beşiktaş'ı, 9 milyar 514 milyon 800 bin lira piyasa değeriyle Galatasaray, 8 milyar 640 milyon 954 bin lira piyasa değeriyle Fenerbahçe ve 5 milyar 225 milyon lira piyasa değeriyle Trabzonspor izledi.

 

Borsada işlem gören 4 spor şirketinin Aralık 2023, Mart 2024, Nisan 2024 kapanış fiyatı, değişimi, 2023 sonuna göre farkı ve piyasa değeri şöyle:

 

Şirket

2023 Aralık kapanış fiyatı

2024 Mart kapanış fiyatı

2024 Nisan kapanış fiyatı

2024 Nisan aylık değişim (yüzde)

2023 sonuna göre fark (yüzde)

Piyasa değeri

Trabzonspor

1,61

1,42

2,09

+47,2

+29,7

5.225.000.000

Galatasaray

6,30

6,73

8,81

+30,9

+39,8

9.514.800.000

Beşiktaş

42,86

51,45

47,58

-7,5

+11

11.419.200.000

Fenerbahçe

91,45

85,75

87,30

+1,8

-4,5

8.640.954.000

 

02 Mayıs 2024 Perşembe

İşçilerin günlük çalışma süresinin düşürülmesi için başlattığı mücadeleden doğan 1 Mayıs, dünyanın dört bir yanında bir asırdan fazladır emek ve işçi bayramı olarak kutlanıyor.


 

İlk kez 1856'da Avustralya'nın Melbourne kentinde taş duvar ustaları ve inşaat işçileri yoğun çalışma süresinin günlük 8 saate düşürülmesi talebinde bulunarak iş bıraktı.

 

İşçiler, taleplerini dile getirmek için 21 Nisan'da 1856'da Melbourne Üniversitesi'nden Parlamento Evi'ne kadar yürüdü.

 

Avustralya'nın ardından ABD'deki işçiler de 1884'te işverenlerden çalışma saatlerini azaltmalarını talep etti.

 

ABD'de günlük çalışma süresinin 12 saatten 8 saate indirilmesi için başlatılan mücadele, 1886'da kitlesel grevlerle yaygınlaşıp küresel nitelik kazandı.

 

Milletlerarası İşçi Kardeşliği Teşkilatı'nın 1889'daki Paris Kongresi'nde, yılın bir gününün dayanışma amacıyla işçilerin ortak bayramı ilan edilmesi kararlaştırıldı.

 

ABD'li sendikacıların önerisi üzerine o gün "1 Mayıs" olarak belirlendi. O tarihten itibaren 1 Mayıs, dünyanın dört bir yanında "Emek Bayramı", "İşçi Bayramı" ve "1 Mayıs Bayramı" gibi adlarla kutlanmaya başlandı.

 

CUMHURİYET DÖNEMİNDE İLK RESMİ KUTLAMA 1923'TE OLDU

 

Osmanlı'da 1 Mayıs ilk kez 1911'de Selanik'teki tütün, pamuk ve liman işçilerince kutlandı. İstanbul'daki ilk kutlama ise 1912'de yapıldı.

 

Osmanlı'nın ardından, Cumhuriyet döneminde Sovyetler Birliği ile dostluk ilişkisi çerçevesinde 1 Mayıs 1922'de Ankara'da İşçi Bayramı olarak kutlandı. Resmi olarak kutlanması ise ilk kez 1 Mayıs 1923'te oldu.

 

Taksim Meydanı'nda 1977'de düzenlenen 1 Mayıs programında, DİSK Genel Başkanı Kemal Türkler'in konuşması sırasında meydandakilere ateş açılması sonucu 37 kişi yaşamını yitirdi, yüzlerce kişi yaralandı.

 

Bu olay da gerekçe gösterilerek 12 Eylül askeri darbesinin ardından 1 Mayıs, bayram olmaktan çıkarıldı ve kutlanması yasaklandı.

 

Darbecilerin resmi tatil olmaktan çıkardığı 1 Mayıs, yıllar sonra 2009'da "Emek ve Dayanışma Günü" adıyla tekrar resmi tatil ilan edilerek, kutlanmaya başlandı.

 

TÜRK-İŞ BURSA'DA, HAK-İŞ KOCAELİ'DE KUTLAYACAK

 

Hakkında marşlar bestelenen, kitaplar yazılan, sinema filmleri çekilen 1 Mayıs, çalışanların sorun ve taleplerinin gündeme getirildiği en özel gün olma niteliği de taşıyor.

 

Sendikalar kitlesel 1 Mayıs kutlamaları için bu yıl da farklı illerde olacak.

 

Bu kapsamda TÜRK-İŞ, önemli sanayi kentlerinden Bursa'da etkinlik gerçekleştirecek. "Vergide Adalet" temasıyla düzenlenecek programda TÜRK-İŞ, gelir vergisi başta olmak üzere çalışma hayatının sorunlarını gündeme taşıyacak.

 

HAK-İŞ, 1 Mayıs'ı bir diğer önemli sanayi şehirlerinden Kocaeli'de kutlayacak, programda, çalışma hayatının sorunlarının yanı sıra Gazze'de yaşananlar da gündeme getirilecek.

 

1 Mayıs'ı İstanbul'da çeşitli sivil toplum kuruluşu ve meslek örgütleriyle kutlama geleneğini sürdüren DİSK ve KESK, bu yıl da programını aynı şehirde yapmayı planlıyor.

 

Bu yıl 1 Mayıs'ta Memur-Sen Samsun'da, Türkiye Kamu-Sen ise İzmir'de program düzenleyecek.

 

16 MİLYONUN ÜZERİNDE İŞÇİ BULUNUYOR

 

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın, işkollarındaki işçi ve sendikaların üye sayılarına ilişkin 2024 Ocak ayı istatistiklerine göre, Türkiye'de 16 milyon 395 bin 275 işçiden, 2 milyon 495 bin 423'ü herhangi bir işçi sendikasına üye. Bu rakamlara göre, işçilerin sendikalaşma oranı yüzde 15,22.

 

Hizmet-İş Sendikası, sahip olduğu 301 bin 456 üyeyle tüm işçi sendikaları arasında ilk sırada yer aldı.

 

Hizmet-İş'i 282 bin 715 üyeyle Türk Metal Sendikası, 203 bin 424 üyeyle de Öz Sağlık-İş Sendikası takip etti.

01 Mayıs 2024 Çarşamba