Türkiye'den ocak-mart döneminde 294 milyon 754 bin dolarlık zeytin ve zeytinyağı ihraç edildi.


 

Türkiye İhracatçılar Meclisi verilerine göre, Türk zeytin ve zeytinyağı sektörünün temsilcileri, yılın ilk çeyreğinde dış satımını geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 156,7 artırdı.

 

Sektör temsilcileri, geçen senenin ilk 3 ayında 114 milyon 836 bin dolar olan zeytin ve zeytinyağı ihracatını bu senenin aynı döneminde 294 milyon 754 bin dolara çıkardı.

 

Türk zeytini ve zeytinyağı, bu dönemde yaklaşık 90 ülkede sofraları süsledi.

 

EN FAZLA İHRACAT İSPANYA'YA

 

Ocak-mart aylarında en fazla ihracat artışı kaydedilen ülke, zeytinyağında dış satım lideri İspanya oldu.

 

Geçen yılın aynı döneminde İspanya'ya 6 milyon 833 bin dolarlık ihracat gerçekleştiren sektör temsilcileri, bu yıl 3 ayda 15 kat artışla 104 milyon 114 bin dolarlık dış satıma imza attı. Türkiye'nin zeytin ve zeytinyağı ihracatının yüzde 35'i İspanya'ya yapıldı.

 

İkinci sıradaki ABD'ye dış satım ise yüzde 156,2 artışla 31 milyon 467 bin dolardan 80 milyon 629 bin dolara yükseldi.

 

Yılın ilk çeyreğindeki zeytin ve zeytinyağı ihracatında Almanya yüzde 1,1 artış ve 12 milyon 651 bin dolarla üçüncü, İtalya yüzde 1505 yükseliş ve 12 milyon 286 bin dolarla dördüncü, Romanya yüzde 3,6 azalış ve 8 milyon 842 bin dolarla beşinci sırada yer aldı.

 

"TÜRKİYE ZEYTİN VE ZEYTİNYAĞINDA DÜNYA İKİNCİSİ OLDU"

 

Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mustafa Tan, geride kalan zeytin ve zeytinyağı sezonunun Türkiye zeytinciliği bakımından çok önemli bir yıl olduğunu söyledi.

 

Tarım ve Orman Bakanlığı ile belirledikleri üretim hedefine ulaştıklarını belirten Tan, "Türkiye, 421 bin ton zeytinyağı, 735 bin ton sofralık zeytin üreterek rekor kırdı. Zeytinyağında dünya ikincisi olduk, sofralık zeytinde de bu rakam dünya birinciliğini getirdi bize. Bu bizim hedefimizdi. Bu yıl ise gerçekten şanslı bir yıl. Çünkü dünyada da zeytin çok düşük. Dünya ikincisi olmamızda bunun da etkisi var." diye konuştu.

 

Önceki yıllarda 1 milyon 400 bin ton seviyesinde zeytinyağı üreten İspanya'nın sezon başında tahmininin 800 bin ton olduğunu aktaran Tan, "İspanya'nın verimi yüzde 100'den daha düşük, 650 bin ton civarında. İtalya ise 600 bin ton üretirken, 200-250 bin tonlarda kaldı. Yunanistan bize komşu olduğu için iklimi bize benzer. Kendine göre düşük ama normalden biraz daha iyi, 300 bin ton civarında. Tunus 200 binlerde." dedi.

 

Mustafa Tan, 421 bin ton açıkladıkları zeytinyağı üretimini, sofralık zeytinin bir bölümünün daha yağlık olarak değerlendirilmesinden dolayı 450 bin ton olarak güncelleyeceklerini vurguladı.

 

Türkiye'de 41 ilde zeytin üretildiği, yeni fidan dikimleriyle her yıl verim ve üretim miktarının arttığı bilgisini veren Tan, şunları kaydetti: "İspanya ve İtalya'da ürün çok düşük ve bunlar başlıca ihracatçı ülkeler. Şu ana kadar İspanya'nın ihracatı 735 bin ton. Üretiminin daha fazlasını ihraç ediyor. Yani kendine 115 bin ton yağ almış. Bugüne kadar ithalat yapmış. İtalya ise sadece iç tüketimde 600 bin ton yağ tüketiyor ve üretimi 200-250 bin ton civarında. Bir o kadar da ihracatı var. Dünya piyasalarındaki talebin karşılanması için müthiş bir yağ ihtiyacı var. Bizim ülkemiz açısından da bu fırsata dönüştü ve şu ana kadar ihracatımız oldukça iyi gidiyor. Sofralık zeytinde de yine aynı şekilde üretime göre ihracat ve iç tüketim artıyor."

15 Nisan 2023 Cumartesi

Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) Başkanı Ziya Şahin, balın dışında Türkiye'de yaklaşık 7 bin ton bal mumu, 4 ton arı sütü, 400 ton polen, 10 ton arı ekmeği ve 10 ton propolis üretiminin yapıldığını söyledi.


Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) Başkanı Ziya Şahin, açıklamada, Türkiye'nin 9,2 milyon arılı kovan sayısıyla dünyada 3.,115 bin ton bal üretimiyle de Çin'den sonra 2. sırada yer aldığını söyledi.

 

Türkiye'nin, bal üretimini destekleyecek flora çeşitliliğiyle Avrupa'da 1. sırada olduğunu ifade eden Şahin, ülkede 4 bin 319'u endemik olmak üzere 13 bin 414 bitki türü bulunduğunu dile getirdi.

 

Şahin, dünya genelinde sağlanan başarıyı temellendirmek, sürekliliği sağlamak ve ihracatı arttırmak için tüm arı ürünlerine bir standart getirilmesinin önemli olduğuna işaret ederek, "Bu kapsamda uluslararası standardizasyon örgütü olan ISO'nun arı ürünleri çalışmalarına 34 ülkeyle 2019'dan itibaren katkı ve katılım sağlıyoruz. Bu zaman zarfında çam, geven, kestane, pamuk, ayçiçeği ve narenciye gibi bal çeşitleri üzerinde çalışma başlattık. İlk adım olarak TSE onayıyla çam balında bir standart getirdik. Ardından lavanta ve meşe balı üzerinde çalışılıyor." diye konuştu.

 

Söz konusu bal türleriyle ilgili çalışmaları TAGEM ile yürüttüklerini kaydeden Şahin, bal konusunda dünyayla yarışabilmek için artık bilimsel kimliğin ortaya konulmasının elzem olduğunu belirtti.

 

Ziya Şahin, arı ürünleri ihracatında da önemli bir noktaya gelindiğini vurgulayarak, "Türkiye'de geçen yıl 9 bin 389 ton bal ihraç edildi. Bu ihracattan 32 milyon dolar gelir elde edildi. Yaklaşık 20 ülkeye ihracat yapılırken, başı Almanya, ABD, İspanya, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Japonya çekiyor." ifadesini kullandı.

 

BİR KİLOGRAM BALIN MALİYETİ 216 LİRA

 

Balın kalitesi üzerinden pek çok spekülasyon yapıldığını dile getiren Şahin, baldaki sahtecilik ve uygunsuzluk konusunda başta merdiven altı üretim yapanlar olmak üzere buna dahil olan her kesimle mücadelenin çok önemli olduğunu vurguladı.

 

Şahin, sahteciliğin tespiti için balların da kayıt sistemine dahil edilmesi gerektiğine işaret ederek, kovan ve arıcıların yanında üretilen balı da kayıt altına alarak, kimin ne ürettiğinin bilinebileceğini aktardı.

 

Arıcılığın son yıllardaki fiyat artışlarından da ciddi şekilde etkilendiğini belirten Şahin, şunları kaydetti:

 

"Arıcılık tarla bitkilerindeki gibi sabit yerde yapılan bir üretim faaliyeti değil. Her gezginci arıcımız yılda 5-6 konaklama bölgesi değiştirerek, yılda ortalama 20 bin kilometre yol kat ediyor. Son yıllardaki akaryakıt, besleme, sarf malzeme, makine/ekipman ve işçilik benzeri giderler bir anda yükseldi. Geçen yılki bal maliyetine güncel enflasyon eklendiğinde, bir kilogram bal maliyeti 216 lira olmaktadır. Arıcıların elinden tutulmalı, desteklenmeli."

 

ÇİN VE BREZİLYA'NIN TÜRKİYE'DEN PROPOLİS TALEBİ VAR

 

Şahin, son yıllarda birliklerin kurulmasıyla arıcıların, balın yanında, propolis, bal mumu, arı sütü, polen, arı zehri gibi ürünlerin de üretimini yaptıklarına işaret ederek, "Balın dışında Türkiye'de yaklaşık 7 bin ton bal mumu, 4 ton arı sütü, 400 ton polen, 10 ton arı ekmeği, 10 ton propolis, 600 bin ana arı üretimi yapılıyor. 2020 yılına kadar propolisi yurt dışından ithal ederken şu an için bu ürünlerde ihracatçı konumdayız. Özellikle Çin ve Brezilya'nın Türkiye'den propolis talebi var." diye konuştu.

 

Şahin, bal dışındaki ince işçilik gerektiren arı ürünlerindeki üretimi arttırmak için özellikle kadın çiftçilere ve girişimcilere daha fazla destek verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

20 Mayıs 2024 Pazartesi

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, açıklayacakları yeni destekleme modelinde gezginci arıcılar ile genç ve kadın üreticilere kovan başına ilave destekler vereceklerini ifade etti.


Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Dünya Arı Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin, bal üretiminde dünyada 2'nci olduğunu bildirdi.

 

Arıcıların 2003'ten itibaren desteklerden faydalandığına ve sektöre 2023'e kadar 1,6 milyar lira destek sağlandığına işaret eden Yumaklı, "Verilen desteklerin de etkisiyle arılı kovan, bal üretimi ve arıcılık işletme sayısında büyük artışlar kaydedildi. 2002'de 74 bin ton olan bal üretimimiz 2023'te 115 bin tona çıktı. Söz konusu dönemde arılı kovan sayımızı da 4,1 milyondan 9,2 milyona çıkarttık. Amacımız, kovan sayılarını artmasının yanında kovan başına alınan balın veriminin ve kalitesinin de artmasını sağlamak." değerlendirmesinde bulundu.

 

Yumaklı, Bakanlık olarak çalışmalarını 5 ana eksende sürdürdüklerine dikkati çekerek, "Bunlar verimlilik, kalite, sürdürülebilirlik, kayıtlılık ve sektöre yatırım. Arıcılıkta da bu 5 ana eksen etrafında adımlar atacağız. Bu kapsamda yeni destekleme modelimizde gezginci arıcılar ile genç ve kadın üreticilerimize kovan başına ilave destekler verilecek." ifadelerini kullandı.

 

İklim değişikliğinin bal arıları üzerinde etkilerine yönelik ulusal ve uluslararası düzeyde çalışmaların sürdüğünü belirten Yumaklı, şunları kaydetti:

 

"İklim değişikliğinin arılar üzerindeki etkilerinin bertaraf edilmesi amacıyla Arıcılık Eylem Planı'nın hayata geçirilmesi için çalışmalara başladık. Bunu, ilgili kamu kuruluşları, üniversiteler ve özel sektör temsilcileriyle bir araya gelerek yapacağız. Bölgesel ırk ve ekotiplerle yapılan arıcılığın geliştirilmesi, bitki örtüsünün korunması, arıcılık yönetimi, hastalık ve zararlılarla mücadele gibi konuları kapsayacak eylem planıyla, iklim değişikliğinden kaynaklanan olumsuzlukların arılar üzerindeki etkisinin en aza indirilmesini amaçlayacağız."

 

Bu arada, Dünya Arı Günü, Birleşmiş Milletler kararıyla yeryüzündeki yaşamın devamlılığının sağlanmasında önemli rol üstlenen arıların önemine dikkati çekmek amacıyla her yıl 20 Mayıs'ta kutlanıyor.

20 Mayıs 2024 Pazartesi