tatil-sepeti

Ağustos ayı; Başkomutanlık Meydan Muharebesi, Malazgirt Zaferi, Otlukbeli Zaferi gibi pek çok zafere ev sahipliği yaptığı için tarihçiler tarafından ‘Türklerin zafer ayı’ olarak adlandırılıyor.


Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nin 102’nci, Malazgirt Zaferi’nin 953’üncü yılı kutlanırken, Malazgirt ovasında tarihi zafere dair bulunan yeni izler, Anadolu’ya atılan ilk adımın köklü geçmişine ışık tutuyor. 

 

Anadolu’nun kapılarını Türklere açan Malazgirt Zaferi, ardından Otlukbeli ve Çaldıran Zaferleri, Anadolu’nun Türk yurdu olduğunu perçinleyen Başkomutanlık Meydan Muharebesi, Kıbrıs’ın fethi gibi farklı zaferlerin kazanıldığı ağustos ayı, tarihçilerce ‘Türklerin zafer ayı’ olarak nitelendiriliyor. Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nin 102. Malazgirt Zaferi’nin de 953. yılı çeşitli etkinliklerle kutlanırken, Kültür ve Turizm Bakanlığınca başlatılan projeyle Malazgirt Zaferi’ne dair yeni bulgular da gelmeye devam ediyor. Malazgirt Savaş Alanının Tespiti, Tarihi ve Arkeolojik Yüzey Araştırma Projesi 2024 çıktılarına göre, bölgede Romen Diyojen’e ait mühür, ok uçları ve mızraklar bulundu. 

 

ÜÇ GÜN SÜREN KUTLAMA 

Malazgirt Zaferi’nin 953. yıl dönümü, Bitlis’in Ahlat ilçesinde gerçekleşen çeşitli etkinliklerle kutlandı. Okçuluk, atlı spor oyunları, kökbörü, geleneksel oyunlar ve konserler gibi birçok faaliyetin yapıldığı kutlama, 23-25 Ağustos tarihlerinde üç gün sürdü. Millet Bahçesi’ne kurulan 1071 Sultan Alparslan Otağı’nda 50 farklı çadırda illerin stantları yer aldı ve Türkiye’nin dört bir yanından katılımın sağlandığı el sanatları sergisi açıldı. Kutlamalara, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere devlet erkânı da iştirak etti. 

 

2020 YILINDAN BU YANA 

Kutlamalar devam ederken, Anadolu’nun tapusu olarak nitelendirilen zafere dair yeni bulgular, Kültür ve Turizm Bakanlığınca paylaşıldı. Bakanlık tarafından 2020 yılından bu yana yürütülen ‘Malazgirt Savaş Alanının Tespiti, Tarihi ve Arkeolojik Yüzey Araştırma Projesi’ kapsamında savaşın ayrıntılarını netleştiren bazı materyaller gün yüzüne çıkarıldı.  Afşin Mezarlık Alanı’ndaki kazılarda, 11. yüzyıla tarihlendirilen ve Malazgirt Savaşı ile bağlantılı olduğu düşünülen 51 mezar bulundu. Mezarların bazılarında anıtsal yapılar içinde yer alan 7 bireye ait kalıntılar bulundu.

 

ROMEN DİYOJEN’İN MÜHRÜ 

Ayrıca Sultan Alparslan’la bizzat çarpışan Bizans İmparatoru Romen Diyojen’e ait yeni bir mühür de zaferin köklü geçmişine dair yeni izler olarak kayıtlarda yer aldı. Projenin bu yılki ayağında, aynı zamanda bronz sikkeler, ok uçları ve mızraklar da bulundu. Kültür ve Turizm Bakanlığınca verilen bilgilere göre, Malazgirt Ovası’nda sürdürülen yüzey araştırmaları, savaşın geçtiği tüm alanları kapsayarak genişletilecek. 

 

ANADOLU’NUN KİLİDİ

Ağustos ayını zaferler ayı olarak perçinleyen en önemli tarih de 30 Ağustos Büyük Taarruz Zaferi. Vatan kurtaran zafer olarak da nitelendirilen Büyük Taarruz Zaferi’nin 102. yılı kutlanıyor. Sakarya’da 22 gün 22 gece süren çarpışmaların ardından durdurulan düşman ordusunu tamamen yurttan atmak amacıyla bir yıl kadar süren hazırlık döneminden sonra 26 Ağustos 1922’de Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Büyük Taarruz’u başlatan harekat emrini verdi. 30 Ağustos’ta Kütahya’da çember altına alınan düşman ordusu, Akdeniz’e kadar takip edildi. Tek tek İzmir’e kadar düşmanın takip edildiği taarruz, Anadolu’yu Türk vatanı olarak mühürledi. 



 

LABORATUVARDA TEMİZLENEREK KAYIT ALTINA ALINIYORLAR

Türklere Anadolu’nun kapılarını açan Malazgirt Savaşı’nın yapıldığı alanın tespiti için yürütülen kazı çalışmalarında ortaya çıkarılan buluntular, alanında uzman ekiplerce laboratuvar ortamında özenle temizlenerek kayıt altına alınıyor. Akademisyenler, bu buluntuları Malazgirt Meslek Yüksekokulu’nda oluşturulan laboratuvarda özenle temizleyerek, restorasyonunu ve çizimlerini yapıyor, kayıt altına alarak veri bankasına işliyor.

 

KIRIK KAĞNI 

Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk, 

30 Ağustos Zaferi’nin ertesi günü muharebe alanını dolaştıktan sonra İsmet Paşa ve Fevzi Paşa ile Zafertepe-

Çalköy’de yıkık bir evin avlusunda, kırık bir kağnı üzerinde son durum değerlendirmesi yaptı. Komutanlar, kırık kağnının üzerine yaydıkları harita üzerinden düşmanın savunma hattına geçmemesi için İzmir’e kadar 

takip edilmesi gerektiği görüşünde birleşti. O gün kırık bir kağnı üzerinde yapılan planla kazanılan zafere dair Kırık Kağnı anıtı, 

bugün Kütahya Çalköy’de ziyaretçileri ağırlıyor. 

 

ELVERİŞLİ MEVSİM 

Ağustos ayı; Çaldıran, Otlukbeli, Mohaç gibi zaferlere de ev sahipliği yapıyor. Türk tarihinde bu kadar çok başarının yer aldığı ağustos ayı hakkında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Fatma Ürekli, geçtiğimiz yıl İstanbul Ticaret’e bir demeç vermişti. Ürekli, zaferlerin ağustos ayında olmasının tesadüf olmadığını ifade ederek, “Dönemin savaş araçları ve teknolojisi, savaşın lojistiği, özellikle kalabalık orduların beslenmesi için beraberinde götürdükleri canlı hayvan sürüleri, savaş malzemelerinin nakilleri veya ordunun geçeceği yol güzergahında hazır edilmeleri gibi unsurların yanında, Türk hafif süvari birliklerinin ok ve yaylarının yağışlı havalarda isabetli kullanılmadığı, vur-kaç taktiğinin en iyi uygulandığı mevsimin sıcak ağustos ayının olması, Türk ordusuna bir avantaj sağlıyordu” açıklamasını yapmıştı. 

02 Eylül 2024 Pazartesi

Son dakika haberi: Cumhurbaşkanı Erdoğan, BRICS Liderler Zirvesi'ne katılmak üzere bugün Kazan'a gidecek. Erdoğan, 2 gün sürecek ziyaretinde devlet ve hükümet başkanlarıyla bir araya gelecek. Türkiye, BRICS'e üye olacak mı?

Son dakika haberleri… Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BRICS Liderler Zirvesi'ne katılmak üzere bugün Rusya’ya bağlı Tataristan’ın başkenti Kazan şehrine gidecek.

Diplomasi trafiğini bu kez Kazan’da sürdürecek olan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin de olası üyeliğinin gündemde olduğu BRICS’in 16’ncı Liderler Zirvesi'ne iştirak edecek.

 

TÜRKİYE BRICS'E ÜYE OLACAK MI?

Türkiye, küresel ekonominin yüzde 25’ini kapsayan ve giderek gelişen BRICS grubuna üye olacak mı? Bu soru gündemdeki sıcaklığını korurken, Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni üyelerle genişlemesi beklenen oluşumla iş birliğini geliştirmek için 2 gün boyunca Rusya’da temaslarda bulunacak.

 

AİLE FOTOĞRAFINDA YER ALACAK

BRICS’e üye ve davetli ülke liderleriyle aile fotoğrafında yer alacak. Zirve kapsamındaki çalışma toplantısına katılacak.

Cumhurbaşkanı Kazan'da ikili görüşmeler de yapacak. Erdoğan, zirve marjında bazı devlet ve hükümet başkanlarıyla bir araya gelecek. O isimler arasında ev sahibi Rusya’nın lideri Vladimir Putin’in de olması bekleniyor.

 

İSRAİL’İN SALDIRILARINA VURGU YAPACAK

Cumhurbaşkanı, liderlerle yapacağı görüşmelerde ikili ilişkilerin güçlendirilmesine dair atılacak adımları konuşacak. Ayrıca işgalci İsrail’in Filistin ve Lübnan topraklarında devam eden saldırıları başta olmak üzere bölgesel ve küresel konulara da vurgu yapacak.

 

SON OLARAK 2018’DEKİ TOPLANTIYA KATILMIŞTI

Cumhurbaşkanı Erdoğan son olarak 2018’de Güney Afrika Cumhuriyeti’ndeki BRICS zirvesine katılmıştı. Şimdi de yeni üyelerle genişlemesi beklenen oluşumla iş birliğini geliştirmek için 2 gün boyunca Rusya’da temaslarda bulunacak.

 

23 Ekim 2024 Çarşamba

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, vergi sisteminin adaletli olmasının, üst gelir gruplarının sorumluluklarını yerine getirmesini sağlarken dar gelirli vatandaşların sırtındaki yükü hafiflettiğini belirterek, "Çok kazanandan çok, az kazanandan az almak, vergideki temel amacımız bu” dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, HAK-İŞ Konfederasyonunun 49. kuruluş yıl dönümü programında, çalışma hayatını ilgilendiren konularda temel ilkelerinin, çalışanı ve işvereni mağdur etmeden uzlaşı zemininde buluşmak olduğunu, son yıllarda çalışanın ücretinde önemli iyileştirmeler yaptıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde sendikal örgütlenmenin kolaylaştırılmasından iş güvenliği düzenlemelerine, kayıt dışı istihdamın azaltılmasından kadınların çalışma hayatına katılımının teşvik edilmesine kadar işçilerin yıllardır çözülmeyen sorunlarını çözüme kavuşturduklarını ifade eden Yılmaz, asgari ücret artışı ve salgın döneminde istihdamın korunması gibi adımlarla her zaman işçinin yanında olduklarını ortaya koyduklarını bildirdi.

 

810 MİLYAR LİRADAN KAMU OLARAK VAZGEÇTİK 

Asgari ücretle bu ücrete kadar tüm gelirleri her türlü vergiden istisna kıldıklarını hatırlatan Yılmaz, "Bu kanunu düzenlemeyi yapmamış olsaydık, asgari ücret ve asgari ücrete kadar tüm gelirlerden vergi alıyor olsaydık ne kadar vergi alacaktık diye baktığınızda 2025'te 810 milyar lira gibi bir rakamla karşılaşıyoruz. Yani 810 milyar liradan kamu olarak vazgeçtik biz. Maliyemiz vazgeçti" ifadelerini kullandı.

Yılmaz, Türkiye'nin istihdam üreterek büyüdüğünü anlatarak, emeğin yoğun olduğu iş kollarında ara eleman sıkıntısı yaşandığını, iş gücü arzının yeterli olmadığını ve işverenlerin en çok şikayet ettiği hususların başında çalıştıracak personel bulamamanın geldiğini gözlemlediklerini aktardı.

"Mesleki ve teknik eğitimde yeni bir açılımı devreye alarak iş gücü arzını piyasanın ihtiyaçlarıyla uyumlu hale getirmek istiyoruz." diyen Yılmaz, eğitim sistemi veya kısa dönemli kursların içeriğiyle iş gücü piyasasının ihtiyaçları arasında daha fazla örtüşme sağlanması gerektiğini kaydetti.

 

ÇOK KAZANANDAN ÇOK, AZ KAZANANDAN AZ ALMAK

Yılmaz, vergi sisteminin adaletli olmasının, üst gelir gruplarının sorumluluklarını yerine getirmesini sağlarken dar gelirli vatandaşların sırtındaki yükü hafiflettiğini belirterek, "Bizim de anlayışımız budur. Çok kazanandan çok, az kazanandan az almak, vergideki temel amacımız bu. Vergi adaletini güçlendirmek, vergide etkinliği sağlamak... Bu yönde geçtiğimiz dönem önemli adımlar attık" diye konuştu.

Gelir vergisi tarifesinde en alt dilimdeki vergi oranını düşürdüklerini, en üst dilimdeki vergi oranını yükselttiklerini bildiren Yılmaz, şöyle devam etti: "Vergi gelirlerinde sağlanan iyileşmeyi vatandaşlarımızın refahı ve ülkemizin istikrarı için verimli alanlara yönlendireceğiz. Bütçemizde temel vurgumuz şu, deprem harcamaları azaldıkça bir mali alanımız, imkanlar oluşacak. Bu mali imkanları da iki temel amaç için kullanmayı planlıyoruz. Birincisi ekonomimizi büyütmek, reel sektörümüzü, üretimimizi desteklemek, kalıcı bir şekilde yapısal dönüşümle sanayimizin teknolojik gücünü, katma değerimizi yükseltmek. İkincisi de sosyal refahı kalıcı bir şekilde arttırıcı tedbirler almak. Bu yönde bütçemizin imkanlarını değerlendirmek."

 

KAYIT DIŞILIĞI EN AZ SEVİYELERE ÇEKMEYİ HEDEFLEDİK

Cevdet Yılmaz, istihdamda kayıt dışının bir dönem yüzde 50'lerin üzerinde olduğunu, şu anda yüzde 20'lerin bir miktar üzerinde bulunduğu ve kayıt dışılığı en az seviyelere çekmeyi hedeflediklerini ifade etti.

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına da değinen Yılmaz, burada etnik ve dini kimlikten öte insanlığın katledildiğini belirterek, "Bir soykırım davası var malum. Uluslararası Adalet Divanı'nda soykırımla yargılanan bir İsrail hükümeti var. İnşallah en kısa sürede orada da ateşkes sağlanır. Orada yaşanan bu insanlık dışı manzaralar sona erer. İnsanların ihtiyaç duyduğu temel destekler, insani yardımlar ulaşır ve inşallah siyasi bir çözümle kalıcı bir huzura bölgemiz kavuşur." dedi.

23 Ekim 2024 Çarşamba