Kış aylarına göre kahvaltı alışkanlığının değişerek yumurta tüketiminin azalması ve tavuk sürülerinin gençleştirilmesinden kaynaklı fiyatlarda düşüş yaşanması, sektör temsilcileri tarafından ‘mayıs çukuru’ olarak adlandırılıyor.


 

Yumurta Üreticileri Merkez Birliği (YUM-BİR) Başkanı İbrahim Afyon, kış aylarına göre kahvaltı alışkanlığının değişerek yumurta tüketiminin azalması ve tavuk sürülerinin gençleştirilmesinden kaynaklı fiyatlarda düşüş yaşandığını, bunun sektörde "mayıs çukuru" olarak adlandırıldığını belirterek, "Bu sene 'mayıs çukurumuz', 'mayıs kanyonuna' dönüştü." dedi.

 

YUM-BİR'in verilerine göre, kafes yetiştiriciliğiyle üretilen ve 1 Ocak'ta tanesi 2,75 liradan üreticiden çıkan büyük boy yumurta, market raflarında tanesi 4, kolisi 120 liradan yerini alırken, 1 Nisan itibarıyla üreticiden aynı özelliklerdeki yumurtanın çıkış fiyatı 1,75, marketlerdeki 30'lu fiyatı 86 liraya kadar düştü.

 

YUM-BİR Başkanı Afyon, geçmişten bu yana mutfakların vazgeçilmezi, protein kaynağı yumurtanın fiyatıyla değil, faydasıyla anılmasını istediklerini belirtti.

 

"Sektörün, üretimi daraltması nedeniyle yumurta fiyatları yükseldi" diyen Afyon, üretimde dengeye ulaştıktan sonra fiyatların tekrar düşüşe geçtiğine dikkati çekti. Afyon, şunları kaydetti: "Gerçek piyasaya bakıldığı zaman marketlerdeki yumurta fiyatları tüketici açısından normal. Üretim fiyatı maliyetlerin altında kaldığı için üretici zarar etmekte. Mevsimsel geçişlerden kaynaklı bu zarar öngörülüyordu. İnsanlarımızın kahvaltı alışkanlıkları yaz döneminde değişiyor, yumurtayı pek tüketmiyor. İhracatta yaşanan bazı sorunlardan, lojistik olanakların kısıtlanmasından kaynaklı birtakım sıkıntılar yaşadık. Yumurtanın arzını yönetemediğimiz için biraz daha düşme bekleyen tüccarlar mal alımına biraz mesafeli durdukları için düşüş yaşıyoruz. Bu düşüşlerden kaynaklı tüketiciler mutlu oluyor ama fiyatların düşük seyretmesi ileride daha yüksek fiyata yememize neden olabilir. Buna gerek kalmaması için bizim birtakım planlamalarımız var, devletimizin desteklediği planlı üretim. Bu planda, arzı yönetebilmek, yeni tüketim kanallarına yönelmek ve yeni ihracat pazarları bulmak yer alıyor."

 

Yumurtaların sertifikalarının muhakkak kontrol edilmesi gerektiğine işaret eden Afyon, tüketicinin aynı yumurtaya gereksiz yüksek bedel ödemesini istemediklerini vurguladı.

 

"MAYIS ÇUKURU" FİYATLARI DÜŞÜRDÜ

 

Kış aylarına göre kahvaltı alışkanlığının değişerek yumurta tüketiminin azalması ve tavuk sürülerinin gençleştirilmesinden kaynaklı fiyatlarda düşüş yaşandığını ve bunun sektör tarafından "mayıs çukuru" olarak adlandırıldığını anlatan Afyon, "Bu çukurun uzunluğu, derinliği sektörün yatırımlarını etkiler. Biz bu mevsimde biraz düşüş öngörüyorduk ama öngörülenin üzerinde olunca biraz daha ileriye dönük yatırımlarımızı düzenlememiz icap ediyor. Bu sene 'mayıs çukurumuz', 'mayıs kanyonuna' dönüştü." değerlendirmesinde bulundu.

 

KALKINMA YOLU PROJESİ

 

Afyon, 2018'de Irak'ın yumurta alımına koyduğu engelin ardından üreticinin yeni pazar arayışına girdiğini, bu sayede sektörün 2023'te 430 milyon dolar ihracat yaptığını anımsattı.

 

Üretici tarafından krizin fırsata çevrildiğine değinen Afyon, "Bu fırsat dolayısıyla şu anda 36 ülkeye yumurta ihraç etme potansiyelindeyiz. Haftalık 19 ülkeye aktif ihracatımız devam ediyor. Körfez ülkeleri ağırlıkta olmak üzere dönem dönem değişse de ABD, Uzak Doğu ve Avrupa dahil olmak üzere ülke pazarımızı çeşitlendirdik. Son zamanlarda ABD ve Japonya'da görülen bazı hastalıklardan kaynaklı bu ülkelerin de yumurta ihtiyacını Türkiye'den tamamlıyoruz." şeklinde konuştu.

 

Yumurta üreticisinin Irak'ın alım yasağı dolayısıyla uzun zamandır ikinci bir alternatif kapı açılması yönünde talepleri olduğunu belirten Afyon, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gayretleriyle ortaya çıkan Kalkınma Yolu Projesi sayesinde yumurtayı, ulaştıramadıkları pazarlara da gönderme imkanı bulacaklarını söyledi.

 

Basra Körfezi ülkelerinde oluşan lojistik sıkıntısını Afrika'yı dolaşarak aşmaya çalıştıklarını anlatan Afyon, "İlerleyen dönemde bu Kalkınma Yolu'nun meyvesini ülke olarak, sektör olarak alacağımızı düşünüyoruz." dedi.

30 Nisan 2024 Salı

Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) tarafından paylaşılan makine imalat sanayi konsolide verilerine göre, yılın ilk 4 ayında Türkiye'nin serbest bölgeler dahil toplam makine ihracatı 8.9 milyar dolar oldu.


 

Makine İhracatçıları Birliği’nden (MAİB) yapılan açıklamaya göre, geçen yılın son çeyreğinde yataya dönen ve bu yılın ilk 4 aylık döneminde yüzde 3,6 gerileyen makine ihracatı, son 12 aylık dönemde yüzde 5,4 artarak 28,1 milyar dolara ulaştı.

 

Yine 12 aylık karşılaştırmada makine ithalatındaki artış oranı yüzde 12,9 seviyesine gerileyerek 45,5 milyar dolar oldu.

 

Yaptırımların etkisiyle Rusya’ya makine ihracatındaki düşüş yüzde 20’ye yaklaşırken, ilk 4 ayda Suudi Arabistan’da yüzde 30,7, Özbekistan’da yüzde 29,7, Mısır ve Cezayir’de yüzde 15 kadar ihracat artışı sağlandı.

 

Toplamda 2,5 milyar dolara yaklaşan ihracat tutarıyla Almanya, Rusya ve ABD, bu dönemde ilk 3 pazar olma özelliklerini korudu.

 

Açıklamada görüşlerine yer verilen Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu Karavelioğlu, Avrupa’da yılın geri kalan bölümünde ekonomik anlamda bir daralma öngörülmese de imalat ve inşaat sektörlerindeki durgunluğun, özellikle Almanya’da çabuk geçeceğe benzemediğini belirtti.

 

Son 10 yılda makine ihracatının yılda ortalama yüzde 6’ya yakın arttığı Almanya’da, yüzde 3,6 gibi sınırlı bir seviyede olsa da uzun yıllardan sonra ilk defa negatif seyrettiğini vurgulayan Karavelioğlu, "Geçen sene yüzde 0,3 kadar küçülen Alman ekonomisinin bu yıl da 2022 rakamlarının gerisinde kalması bekleniyor. Bölgedeki bu eğilim, küresel ölçekte de geçerli ve güncel dünya PMI istatistiklerine bakıldığında, tüketim ve ara mallarına dair verilerin 50’nin üstünde, yatırım malları için ise 50’nin altında kaldığı görünüyor." ifadelerini kullandı.

 

"TÜRKİYE’DEKİ İMALAT PMI VERİSİ DE 50 PUANIN ALTINDA"

 

Türkiye’deki imalat PMI verisinin de 50 puanın altında olduğuna işaret eden Karavelioğlu, imalat sanayisinde üretim artışının yüzde 5,6 olduğu yılın ilk çeyreğinde makine ve teçhizat üretiminde yüzde 4 küçülme olduğunu belirtti. Karavelioğlu, finansman olanaklarındaki daralmaya ve pahalanmaya bağlı olarak, yatırım ve faaliyet ortamında bir zayıflamanın olmasının ve üretim maliyet endekslerine bu durumun yansımasının, doğal bir durum olduğunu kaydetti.

 

Karavelioğlu, "Makine ve ekipmanları sanayisinde yıllık üretici fiyat artışı, yüzde 55,6 seviyesindeki yurt içi üretici fiyat artışının 10 puan üzerinde ve yüzde 65,5 olarak seyrediyor. Bu veriler, öz kaynakla ilerlemeyi tercih edegelmiş sektörümüzün üretim ölçeklerindeki tedrici bozulmaya ve aynı zamanda personel maliyetlerinde diğer sektörlerden daha yüksek artışlarla karşı karşıya kaldığına işaret ediyor." açıklamasında bulundu.

 

Düşük kura bağlı ithalat avantajı sürerken makine sektörünün yerli katma değer oranı en yüksek sektör olduğu için yurt içi maliyetlerden daha fazla etkilendiğini belirten Karavelioğlu, "Buna, dünyada doların değer kazanmasına bağlı olarak, dolar/avro paritesinde açılan makas da dahil edildiğinde finansal etkenlerin rekabetçiliğimiz üzerindeki baskısı giderek daha fazla hissedilir hale geliyor." ifadelerini kullandı.

 

Türkiye’nin dış ticaret açığında önemli kalemler arasında yer alan altın ithalatına yönelik kota uygulamalarının 4 aylık süreçte 6,5 milyar dolarlık bir etki yarattığına dikkati çeken Karavelioğlu, elektrikli ve elektriksiz makine ithalatına ilişkin, şu değerlenmelerde bulundu: "Ticaret Bakanımız Prof. Dr. Ömer Bolat, aylık dış ticaret açıklamalarında, elektrikli ve elektriksiz makineler toplam ihracatının ilk 4 ayda yüzde 0,4 artarak 13,1 milyar dolara ulaştığını, ithalatının ise yüzde 2 azalarak 21,6 milyar dolara indiğini belirtmekle cari açığın en büyük ikinci kalemine dikkati çekmiş oldular. Enerjinin hemen ardından Türkiye’nin en büyük ithalat kalemi durumundaki makinelerden verdiğimiz açık, kota ile sınırladığımız altın ithalatından çok daha önemli ve acil tedbirler geliştirilmeye muhtaçtır.

 

Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi, bizde de en büyük alıcı ve kullanıcı durumundaki kamu, alımlarında yerli makineleri mutlak surette tercih ederek Hazine ve Maliye Bakanlığımızın tasarruf tedbirlerine uyum sağlamalıdır. İthal makinelerin satın alma maliyetlerinin ötesinde servis, bakım, yedek parça gibi ömür boyu hizmet ihtiyaçlarıyla da kalıcı bir gider kalemine dönüştüğünü, rakiplerimizin teknoloji geliştirmesine kaynak oluşturduğunu gözden kaçıramayız. Çin’den makine ithalatının yılın ilk 3 ayında yüzde 8,7 kadar düşmesini, genel bir farkındalığın oluşmaya başladığına dair ilk işaretler olarak okuyoruz. Bu konuyu yakından takip eden Ticaret Bakanlığımıza teşekkür ediyoruz."

 

Karavelioğlu, Türkiye’de imalat sanayisinin güncel sorunlarının tespiti ve bu konuda sorumlu kuruluşlara çözüm önerileri için düzenli olarak yaptıkları araştırmalara bir yenisini eklediklerini de belirterek, şu açıklamalarda bulundu: "Makine ve Alt Sektörleri için Kayıt Dışı Ekonominin Ölçülmesi başlıklı son çalışmamızda sektörümüz genelinde kayıt dışılık oranını yüzde 23,68 olarak belirledik. Bu oran 2015 yılında yaptığımız araştırmalarda yüzde 24,93 seviyesindeydi. İşletme ve göçmen sayılarındaki hızlı artışa ve pandeminin kayıt dışı oranlarını artırıcı etkisine rağmen son 7 yılda ortalama yüzde 5 kadar iyileşme göze çarpıyor."

20 Mayıs 2024 Pazartesi

Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasası'nda (KMKTP) standart altının kilogram fiyatı 2 milyon 518 bin liraya yükseldi.




 


Altın piyasasında en düşük 2 milyon 518 bin lirayı, en yüksek 2 milyon 530 bin lirayı gören standart altının kilogram fiyatı, gün sonunda yüzde 1,3 artışla 2 milyon 518 bin lira oldu. Dün, standart altının kilogram fiyatı günü 2 milyon 485 bin liradan tamamlamıştı.


KMKTP'de altında toplam işlem hacmi 1 milyar 522 milyon 383 bin 221,02 lira, işlem miktarı ise 605,95 kilogram oldu.


Tüm metallerde toplam işlem hacmi de 1 milyar 686 milyon 46 bin 319,77 lira düzeyinde gerçekleşti.


Altın borsasında bugün en fazla işlem yapan kurumlar, Zirve Değerli Madenler, NMGlobal Kıymetli Madenler, Rona Döviz ve Kıymetli Maden Ticareti, Gülkay Döviz ve Kıymetli Maden Ticareti ile Nil Kıymetli Madenler olarak sıralandı.


Bugünkü işlemlere ilişkin veriler şöyle:

STANDART TL/KGDOLAR/ONSÖnceki Kapanış2.485.000,002.405,00En Düşük2.518.000,002.400,00En Yüksek2.530.000,002.449,00Kapanış2.518.000,002.400,00Ağırlıklı Ortalama2.522.272,922.426,45Toplam İşlem Hacmi (TL)1.522.383.221,02Toplam İşlem Miktarı (Kg)605,95Toplam İşlem Adedi32

20 Mayıs 2024 Pazartesi