tatil-sepeti

Kitabesi olmayan bu hanın altında 12 ve 13. yüzyıla ait olduğu tahmin edilen tonozlu mahzenler var. Ve rivayete göre buradan Ayasofya’ya giden bir yol bulunuyor.

HABER: MÜGE BİBER

Evliya Çelebi’nin, Seyahatname’de ‘Balkapanı, kale gibi bir büyük han’ olarak tanımladığı Balkapanı Han, İstanbul Eminönü’nde bulunan en eski ticaret hanlarından biri. Han, Mısır Çarşısı ile Küçükpazar arasındaki Hasırcılar Sokağı’nda yer alıyor. XVI. yüzyıl hanları arasında gösterilen bu yapının iki katı ve tek avlusu bulunuyor. Han, bir Bizans yapısının bodrum temelleri üzerine Osmanlılar tarafından taş ve tuğla tekniğiyle inşa ediliyor. Burası İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmed tarafından Ayasofya’ya vakfediliyor.

BALLARIN KAPANI

Osmanlı’da her zanaat dalı aynı çarşıda toplanıyordu. ‘Kapan’ adı verilen ve genellikle kapalı bir çarşı halinde olan bu yerler, sattıkları ürünün adıyla anıldığından un kapanı, bal kapanı, yağ kapanı olarak bilinirlerdi. Buralarda esnaf için gerekli hammadde sağlanır, şehir halkının ihtiyacı olan temel besin maddelerinin kente girişi ve dağılışı gerçekleştirilirdi. O dönemler İstanbul, bir üretim merkezi ve kendi ahalisini doyuracak kadar tarım yapılan bir yer değildi. Temel ihtiyaç maddeleri, gemilerle İstanbul Limanı’na getirilir, kapanlarda devlete ödenmesi gereken vergi ve gümrükler tahsil edilir, kayıtları tutulur ve belirlenmiş kurallar içinde son tüketiciye ulaştırılması sağlanırdı.

Balkapanı Han’ın avlusuna inşa edilen cami, bugün esnaf tarafından burada daha önce var olan küçük bir mescidin anısını yaşatmak için yapılmış.

SADECE BAL DEĞİL

Kapanların işleyişlerine ilişkin ciddi kurallar bulunuyordu ve bu kurallar hem imparatorluğun devamı açısından hem bölgedeki ticaret hacminin büyüklüğünden dolayı titizlikle uygulanıyordu. Bal ticareti ile uğraşan kişi, önce kadının huzuruna çıkıyor ve kapana getireceği balın miktarını kayıt ettiriyordu. Baldan başka bir ürün de getiremiyordu. Bu daha çok bal ile yağ ticareti yapanlar arasında gerçekleştiriliyor ve bal tüccarı yağ, yağ tüccarı da bal ticareti yapamıyordu. Ayrıca bu tüccarlar mal alımında birbirlerinin bölgelerine de giremiyorlardı. Fakat kayıtlara bakıldığında süreç içerisinde bu handa bal haricinde yağ, donyağı, zeytinyağı, pamuk, keten, şeker, kahve, sabun, pastırma, peynir ve tuz gibi malların da ticaretinin yapıldığı görülüyor.

MÎRÎ KANTAR

Balkapanı’nın bir önemi de o zamanlar avlusunda bulunan büyük mîrî kantardı. Söylentilere göre İstanbul’un bütün esnafının kantarları XX. yüzyılın başlarına gelinceye kadar bu mîrî kantarda kontrolden geçirilerek mühürleniyordu. Dolayısıyla burası esnafların ticareti için önemli bir mekândı. İstanbul ticaret hayatının önemli bir hatırası olan bu kantarın ahşap kısımları 1952 yangınında tahrip oldu.

BUGÜN DEPO

Bugün bakımsız kalan ve mimari açıdan bir hayli bozulmuş olan Balkapanı Han’ın çoğu odası depo ve atölye olarak kullanılıyor. Bu tarihi mekânı bu halde görmek insanı üzüyor olsa bile, tarih severlerin mutlaka görmesi gereken yerlerden biri olarak gösteriliyor.

31 Ekim 2016 Pazartesi

Etiketler : Gündem

Ticaret Bakanlığı Basın Müşaviri Fatih Uysan, Türkiye Cumhuriyeti'nin, hükümeti ve halkıyla topyekun Filistin'in yanında olduğunu belirterek, "Türkiye'nin gümrük sistemi kısmen 9 Nisan 2024'ten, tamamıyla 2 Mayıs 2024'ten beri ihracat ve ithalatta İsrail'e kapalıdır” dedi.


 

Basın Müşaviri Uysan, sosyal medya hesabı X'ten, Ticaret Bakanlığının, "İsrail'le ticaretin 3. ülkeler üzerinden sürdüğü" iddialarını yalanladığı açıklamasına atıfta bulunarak, konuya ilişkin paylaşım yaptı.

 

Cumhuriyet Halk Partisinin başkan yardımcısının, "İsrail İstatistik Kurumu"nun verilerine işaret ederek İsrail ile ticaretin sürdüğüne ilişkin açıklamalarını şaşkınlık ve üzüntüyle izlediklerini bildiren Uysan, şu değerlendirmelerde bulundu: "İsrail zulmü altında Filistin, Gazze ve Batı Şeria'da 41 bin kişinin şehit olduğu, Lübnan'da daha iki gün önce onlarca kişinin can verdiği ve binlerce kişinin yaralandığı bir dönemde Sayın Cumhurbaşkanımız, hükümetimiz ve Türk halkı cansiperane bir şekilde Filistin halkı ile birlikte mücadele ederken, dünyada İsrail ile tüm ticareti durdurmuş tek ülke Türkiye iken, yapılan bu mesnetsiz ve İsrail makamları ile işbirliği yaparak yalan ve çarpıtma amaçlı açıklamaların, Filistin davası ve Filistinlilerin menfaatleri ile hiçbir alakası bulunmamaktadır.

Sadece İsrail'in menfaatlerine hizmet ediyorlar. Bu açıklamaların en acı ve utanılacak tarafı, söz konusu açıklamalarda Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi gümrük ve dış ticaret sistemleri ve Türkiye İstatistik Kurumunun şeffaf ve gerçek veri ve istatistikleri dururken İsrail servislerinin ve kurumlarının dezenformasyon amaçlı verilerinin kaynak gösterilmesidir. Başlı başına bu bile, bu açıklamayı gerçekleştiren siyasi ve bir kısım medya zevatın Filistinlileri ağzına dahi almazken Türkiye'yi ve hükümeti yıpratmak hedefiyle İsrail'in çıkarlarına hizmet ettiğini, kimlerden bilgi ve yönlendirme aldığını açıkça ortaya koymaktadır. Tek dertleri, dünyada Filistin için en çok uğraşan, İsrail soykırımı karşısında onurlu ve haysiyetli bir duruş ve politika izleyen ve Filistinli tüm yetkililerin devamlı teşekkür ettiği Türkiye'nin ve hükümetinin mazlum Filistin için verdiği büyük çabalarına zarar vermektir. Zaten İsrail makamlarının sosyal medya paylaşımlarında onları överek atıf yaptığına zaman zaman şahit olduk."

 

Uysan, Türkiye Cumhuriyeti'nin, hükümeti ve halkıyla topyekun Filistin'in yanında olduğunu vurguladı.

 

"Türkiye'nin gümrük sistemi kısmen 9 Nisan 2024'te, tamamıyla 2 Mayıs 2024'ten beri ihracat ve ithalatta İsrail'e kapalıdır." ifadesini kullanan Uysan, şunları bildirdi: "Açıkladığımız gibi, sadece Filistin Ulusal Ekonomi Bakanlığının uygunluk verdiği, Filistinlilere ulaştırılan ve Filistinli mazlumların ihtiyacı olan ürünler, bu uygunluk sonrası varış yeri Filistin olmak şartıyla sevk edilebilmektedir. Hal böyleyken bu yalan ve iftira korosunun amacı, Türkiye'nin tüm dünya ülkelerine yaptığı ihracatı bile sabote etmek, İsrail çıkarlarına hizmet etmek ve Filistinli mazlumların ihtiyacı olan ürünleri dahi temin etme süreçlerine zarar vermektir. Bu konuda Ticaret Bakanlığımız, gerekli açıklamayı iki gün önce yapmıştır."

20 Eylül 2024 Cuma

Borsa İstanbul'da işlem gören hisse senetleri haftalık bazda ortalama yüzde 2,22, dolar/TL yüzde 0,56, avro/TL yüzde 1,17 ve altının gram fiyatı yüzde 1,92 artış kaydetti.


 

BIST 100 endeksi, en düşük 9.567,10 ve en yüksek 10.008,72 puanı gördükten sonra haftayı, önceki hafta kapanışına göre yüzde 2,22 değer kazanarak 9.900,25 puandan tamamladı.

 

Kapalıçarşı'da işlem gören 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı bu hafta yüzde 1,92 artışla 2 bin 866 liraya, Cumhuriyet altınının satış fiyatı da yüzde 3,33 yükselişle 19 bin 124 liraya çıktı.

 

Geçen hafta sonu 4 bin 650 lira olan çeyrek altının satış fiyatı yüzde 3,23 artarak 4 bin 800 liraya yükseldi.

 

Bu hafta ABD doları yüzde 0,56 değer kazanarak 34,1150 liraya, avro da yüzde 1,17 artışla 38,0680 liraya çıktı.

 

Yatırım fonları bu hafta yüzde 1,89 ve emeklilik fonları yüzde 2,36 değer kazandı.

 

Kategorilerine göre bakıldığında ise yatırım fonları içinde en çok kazandıran yüzde 4,40 ile "hisse senedi" fonları oldu.

20 Eylül 2024 Cuma