Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Bugünden itibaren yeni pistimizi iniş, eski pisti ise kalkış amacıyla kullanacağız. Böylece Sabiha Gökçen Havalimanı'mızın hava trafik kapasitesini en az 2 katına çıkaracağız" dedi.


 

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Sabiha Gökçen Havalimanı'nda, bugünden itibaren hava trafiği açısından en verimli kullanım şekli olacağı ve maksimum kapasiteyi sağlayacağı için yeni pisti iniş, eski pisti ise kalkış amacıyla kullanacaklarını belirterek, "Böylece Sabiha Gökçen Havalimanı'mızın hava trafik kapasitesini en az 2 katına çıkaracağız." dedi.

 

Bakan Uraloğlu, Sabiha Gökçen Havalimanı'nın ikinci pistinin açılış töreninde yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde 21 yıllık AK Parti iktidarı döneminde kara yolu, demir yolu, hava yolu ve denizcilik gibi ulaştırmanın her modunda ve haberleşme alanında ülkeye çağ atlattıklarını ve Cumhuriyet'in 100. yılının Bakanlık açısından çok önemli ulaşım ve haberleşme projelerinin hizmete açıldığı bir yıl olduğunu söyledi.

 

2023 yılında yapılan bazı hizmetleri anımsatan Uraloğlu, şunları aktardı: “Hizmete aldığımız İstanbul Havalimanı-Kağıthane Metro Hattı, Atatürk Kültür Merkezi-Kızılay Metro Hattı, Ankara-Sivas Hızlı Tren Hattı, Adana 15 Temmuz Şehitler Köprüsü, Kayseri Anafartalar-Hızlı Tramvay Hattı, Konya-Antalya Yolu ve Demirkapı Tüneli, Avrupa’nın en uzun çift tüplü kara yolu tüneli olan Zigana Tüneli, Yeni Foça Yat Limanı, TÜRKSAT Uydu Yer Sistemleri Yedeklilik Merkezi, Aydın-Denizli Otoyolu’nun 89 kilometrelik kesimi gibi nice projenin birçoğunun açılışını Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte gerçekleştirdik.”

 

“VATANDAŞLARIMIZDAN GELEN TALEP ÜZERİNE CİDDİ BİR KAPASİTE ARTIŞINA İHTİYAÇ DUYMAKTAYDI”

 

Bakan Uraloğlu, Türkiye Yüzyılı'na güçlü bir başlangıç yaptıklarını ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye Yüzyılı'na emin adımlarla yürüdüklerini belirterek, "2023 yılının son günlerini idrak ederken, Cumhuriyet'imizin 100. yılına da yeni bir dev eseri, Sabiha Gökçen Havalimanı'mızın 2. pistini hizmete alarak veda etmenin haklı gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Sabiha Gökçen Havalimanı'mız her geçen gün artan yolcu sayısı ve vatandaşlarımızdan gelen talep üzerine ciddi bir kapasite artışına ihtiyaç duymaktaydı. Bu nedenle Sabiha Gökçen Havalimanı'nı yenilikçi ve vizyoner bir bakış açısıyla geliştirecek çalışmaları başlattık." ifadelerini kullandı.

 

Yeni piste ilişkin bilgi veren Uraloğlu, şöyle devam etti: “3 bin 540 metre uzunluğundaki, en geniş gövdeli uçakların inebileceği 2. Pistin yanı sıra üç adet taksi yolu, 62 uçak kapasiteli orta apron ve 40 uçak kapasiteli kargo apronu ile hava trafik kontrol kulesi, teknik blok, itfaiye ve garaj binası gibi 19 bin metrekare kapalı alana sahip üstyapı tesislerini de çağın en son teknolojisiyle yeniledik. 91 metre yüksekliğinde Hava Trafik Kontrol Kulemiz 9 Ocak 2023 tarihinden itibaren tüm hava trafik sistemleriyle birlikte 7/24 hava trafik operasyonuna hizmet vermektedir.”

 

“HAVA TRAFİK KAPASİTESİNİ EN AZ 2 KATINA ÇIKARACAĞIZ”

 

Uraloğlu, bugünden itibaren de hava trafiği açısından en verimli kullanım şekli olacağı ve maksimum kapasiteyi sağlayacağı için yeni pisti iniş, eski pisti ise kalkış amacıyla kullanacaklarını aktararak, "Böylece Sabiha Gökçen Havalimanı'mızın hava trafik kapasitesini en az 2 katına çıkaracağız. İlerleyen zaman içerisinde bunu 2,5 katına çıkarmış olacağız." dedi.

 

"Yol medeniyettir, yol gelişmedir, yol büyümedir" diyen Abdulkadir Uraloğlu, "Bu noktada Cumhurbaşkanımızın vizyonu doğrultusunda vatandaşlarımızın yaşam kalitesinin yükseltilmesine katkı sağlayan, güvenli, ekonomik, konforlu, hızlı bir ulaşım altyapısının oluşturulması Bakanlığımızın temel hedefi olmuştur. Bugüne kadar hayata geçirdiğimiz projelerle Türkiye Yüzyılı'na hazırız ve bu yüzyılı daha nice proje ve hizmetlerle taçlandırarak ulaşımın da yüzyılı yapacağız." ifadelerini kullandı.

 

Uraloğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Durmak Yok Yola Devam" sloganının tam da "ulaştırmacıların sloganı" olduğuna dikkati çekerek, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu sloganla yolumuza devam edeceğiz. Bu düşüncelerle Türkiye'nin geleceğine ışık tutacak her projede yanımızda olduğu ve desteklediği için Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı arz ediyorum. Sabiha Gökçen Havalimanı 2. pisti ve tamamlayıcı yapıları inşa çalışmalarını başarıyla tamamlayan, en üst kademesinden en alt kademesine kadar tüm yüklenici firma ve Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü çalışanlarına teşekkür ediyor, başarılarının devamını temenni ediyorum."

25 Aralık 2023 Pazartesi

Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) Başkanı Ziya Şahin, balın dışında Türkiye'de yaklaşık 7 bin ton bal mumu, 4 ton arı sütü, 400 ton polen, 10 ton arı ekmeği ve 10 ton propolis üretiminin yapıldığını söyledi.


Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) Başkanı Ziya Şahin, açıklamada, Türkiye'nin 9,2 milyon arılı kovan sayısıyla dünyada 3.,115 bin ton bal üretimiyle de Çin'den sonra 2. sırada yer aldığını söyledi.

 

Türkiye'nin, bal üretimini destekleyecek flora çeşitliliğiyle Avrupa'da 1. sırada olduğunu ifade eden Şahin, ülkede 4 bin 319'u endemik olmak üzere 13 bin 414 bitki türü bulunduğunu dile getirdi.

 

Şahin, dünya genelinde sağlanan başarıyı temellendirmek, sürekliliği sağlamak ve ihracatı arttırmak için tüm arı ürünlerine bir standart getirilmesinin önemli olduğuna işaret ederek, "Bu kapsamda uluslararası standardizasyon örgütü olan ISO'nun arı ürünleri çalışmalarına 34 ülkeyle 2019'dan itibaren katkı ve katılım sağlıyoruz. Bu zaman zarfında çam, geven, kestane, pamuk, ayçiçeği ve narenciye gibi bal çeşitleri üzerinde çalışma başlattık. İlk adım olarak TSE onayıyla çam balında bir standart getirdik. Ardından lavanta ve meşe balı üzerinde çalışılıyor." diye konuştu.

 

Söz konusu bal türleriyle ilgili çalışmaları TAGEM ile yürüttüklerini kaydeden Şahin, bal konusunda dünyayla yarışabilmek için artık bilimsel kimliğin ortaya konulmasının elzem olduğunu belirtti.

 

Ziya Şahin, arı ürünleri ihracatında da önemli bir noktaya gelindiğini vurgulayarak, "Türkiye'de geçen yıl 9 bin 389 ton bal ihraç edildi. Bu ihracattan 32 milyon dolar gelir elde edildi. Yaklaşık 20 ülkeye ihracat yapılırken, başı Almanya, ABD, İspanya, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Japonya çekiyor." ifadesini kullandı.

 

BİR KİLOGRAM BALIN MALİYETİ 216 LİRA

 

Balın kalitesi üzerinden pek çok spekülasyon yapıldığını dile getiren Şahin, baldaki sahtecilik ve uygunsuzluk konusunda başta merdiven altı üretim yapanlar olmak üzere buna dahil olan her kesimle mücadelenin çok önemli olduğunu vurguladı.

 

Şahin, sahteciliğin tespiti için balların da kayıt sistemine dahil edilmesi gerektiğine işaret ederek, kovan ve arıcıların yanında üretilen balı da kayıt altına alarak, kimin ne ürettiğinin bilinebileceğini aktardı.

 

Arıcılığın son yıllardaki fiyat artışlarından da ciddi şekilde etkilendiğini belirten Şahin, şunları kaydetti:

 

"Arıcılık tarla bitkilerindeki gibi sabit yerde yapılan bir üretim faaliyeti değil. Her gezginci arıcımız yılda 5-6 konaklama bölgesi değiştirerek, yılda ortalama 20 bin kilometre yol kat ediyor. Son yıllardaki akaryakıt, besleme, sarf malzeme, makine/ekipman ve işçilik benzeri giderler bir anda yükseldi. Geçen yılki bal maliyetine güncel enflasyon eklendiğinde, bir kilogram bal maliyeti 216 lira olmaktadır. Arıcıların elinden tutulmalı, desteklenmeli."

 

ÇİN VE BREZİLYA'NIN TÜRKİYE'DEN PROPOLİS TALEBİ VAR

 

Şahin, son yıllarda birliklerin kurulmasıyla arıcıların, balın yanında, propolis, bal mumu, arı sütü, polen, arı zehri gibi ürünlerin de üretimini yaptıklarına işaret ederek, "Balın dışında Türkiye'de yaklaşık 7 bin ton bal mumu, 4 ton arı sütü, 400 ton polen, 10 ton arı ekmeği, 10 ton propolis, 600 bin ana arı üretimi yapılıyor. 2020 yılına kadar propolisi yurt dışından ithal ederken şu an için bu ürünlerde ihracatçı konumdayız. Özellikle Çin ve Brezilya'nın Türkiye'den propolis talebi var." diye konuştu.

 

Şahin, bal dışındaki ince işçilik gerektiren arı ürünlerindeki üretimi arttırmak için özellikle kadın çiftçilere ve girişimcilere daha fazla destek verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

20 Mayıs 2024 Pazartesi

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, açıklayacakları yeni destekleme modelinde gezginci arıcılar ile genç ve kadın üreticilere kovan başına ilave destekler vereceklerini ifade etti.


Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Dünya Arı Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin, bal üretiminde dünyada 2'nci olduğunu bildirdi.

 

Arıcıların 2003'ten itibaren desteklerden faydalandığına ve sektöre 2023'e kadar 1,6 milyar lira destek sağlandığına işaret eden Yumaklı, "Verilen desteklerin de etkisiyle arılı kovan, bal üretimi ve arıcılık işletme sayısında büyük artışlar kaydedildi. 2002'de 74 bin ton olan bal üretimimiz 2023'te 115 bin tona çıktı. Söz konusu dönemde arılı kovan sayımızı da 4,1 milyondan 9,2 milyona çıkarttık. Amacımız, kovan sayılarını artmasının yanında kovan başına alınan balın veriminin ve kalitesinin de artmasını sağlamak." değerlendirmesinde bulundu.

 

Yumaklı, Bakanlık olarak çalışmalarını 5 ana eksende sürdürdüklerine dikkati çekerek, "Bunlar verimlilik, kalite, sürdürülebilirlik, kayıtlılık ve sektöre yatırım. Arıcılıkta da bu 5 ana eksen etrafında adımlar atacağız. Bu kapsamda yeni destekleme modelimizde gezginci arıcılar ile genç ve kadın üreticilerimize kovan başına ilave destekler verilecek." ifadelerini kullandı.

 

İklim değişikliğinin bal arıları üzerinde etkilerine yönelik ulusal ve uluslararası düzeyde çalışmaların sürdüğünü belirten Yumaklı, şunları kaydetti:

 

"İklim değişikliğinin arılar üzerindeki etkilerinin bertaraf edilmesi amacıyla Arıcılık Eylem Planı'nın hayata geçirilmesi için çalışmalara başladık. Bunu, ilgili kamu kuruluşları, üniversiteler ve özel sektör temsilcileriyle bir araya gelerek yapacağız. Bölgesel ırk ve ekotiplerle yapılan arıcılığın geliştirilmesi, bitki örtüsünün korunması, arıcılık yönetimi, hastalık ve zararlılarla mücadele gibi konuları kapsayacak eylem planıyla, iklim değişikliğinden kaynaklanan olumsuzlukların arılar üzerindeki etkisinin en aza indirilmesini amaçlayacağız."

 

Bu arada, Dünya Arı Günü, Birleşmiş Milletler kararıyla yeryüzündeki yaşamın devamlılığının sağlanmasında önemli rol üstlenen arıların önemine dikkati çekmek amacıyla her yıl 20 Mayıs'ta kutlanıyor.

20 Mayıs 2024 Pazartesi