Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.’nin (TUSAŞ) yürüttüğü Milli Muharip Uçak (MMU) ile Hürjet gibi özgün ve yeni nesil hava aracı projeleri doktora çalışmalarıyla hızlanacak. Bu amaçla TUSAŞ ve Yükseköğretim Kurulu (YÖK), yüksek öğretim alanında işbirliği protokolü imzaladı. YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ile protokole imza atan TUSAŞ Genel Müdürü Temel Kotil, şirket bünyesinde 5 biner mühendis ve teknisyen bulunduğunu, bu sayıların 2028’de 10 binlere çıkacağını söyledi. Kotil, “Üniversiteler bizim için çalışıyor, biz de burada yaptıklarımızı gençlere açmak istiyoruz” dedi.

Protokole göre YÖK ile TUSAŞ arasındaki işbirliği artırılacak; üniversitelerde doktora yapan öğrencilerin TUSAŞ Teknoloji Yol Haritası Kazanım Planı’nda yer alan çalışma konuları ve şirketin stratejik önceliklerine göre belirlenen konulardaki tez çalışmaları desteklenecek. TUSAŞ’ın kabiliyetleri kullanılarak, sanayi problemlerinin çözümüne de katkı sağlanacak. Yine bu kapsamdaki ‘Bilimsel Araştırma Programı’ ile 200 doktora öğrencisine de burs verilecek. YÖK ve TUSAŞ, ortak araştırma ve geliştirme projeleri için çalışma grupları kuracak.

HAVACILIK TEZLERİNE DESTEK

TUSAŞ bünyesinde oluşturulan Bilimsel Araştırma Programı (LIFT UP++) ile malzeme biliminden mekanik konulara, yazılımdan yeni nesil hava aracı geliştirilmesine birçok alanda havacılık endüstrisinin gelişimine katkı sağlayacak tez çalışmaları desteklenecek.

SANAYİNİN İÇİNDE ÜNİVERSİTE

TUSAŞ ve YÖK arasında gerçekleşen imza töreninde üniversite-sanayi işbirliğiyle Türkiye’nin yerli ve milli sanayi hamlesinin güçlü destek bulacağı vurgulandı.
Bu kapsamda yeni projeler ve hazırlıkları tamamlanmak üzere olan mevzuat çalışmaları sayesinde yeni bir dönem başlayacak. Süregelen modellerden farklı olarak bu dönemde üniversiteler sanayinin, sanayi de üniversitelerin içinde olacak.

04 Temmuz 2022 Pazartesi

Etiketler : Teknoloji

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye'nin ilk yerli ve milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A'yı haziran ayı başında ABD'ye göndereceklerini bildirdi.


Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) yerleşkesindeki Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezi'nde (USET) TÜRKSAT 6A'yla ilgili açıklamalarda bulundu.

 

Uyduya dair çalışmaları bitirdiklerini ifade eden Uraloğlu, "TÜRKSAT 6A'nın fırlatılmasıyla ilgili sürece girdik. Türkiye'nin haberleşme, televizyon yayınları, hem askeri hem de sivil haberleşme için uyduya ihtiyacımız var. Türkiye'nin uzayda 5 haberleşme, 4 gözlem uydusu bulunuyor. Biz bunlarla kendi hem kendi ihtiyacımızı görüyoruz hem de yakın coğrafyamızdaki ülkelere hizmet satışı ve sunumunu sağlamış oluyoruz." dedi.

 

Uraloğlu, TÜRKSAT 6A uydusunu yerli ve milli imkanlarla ürettiklerini ve temmuz ayında fırlatma işlemini gerçekleştireceklerini anımsattı.

 


Bakan Uraloğlu, uydunun üretim süreci ve fırlatma takvimi hakkında şu bilgileri verdi:

 

"Haberleşme bizim en kıymetlimiz, özellikle askeri haberleşme daha da kıymetlisi. Bunu şu anda sağlıyoruz ama güvenli olmak ve uzay vatana sahip çıkabilmek için kendi ürettiğimiz ve yazılımını yaptığımız uyduyla yapmamız gerekiyordu. Onun için TÜRKSAT 6A uydumuzu yerli ve milli ürettik. Bunu üretirken de TÜRKSAT 3A, 4A, 4B, 5A, 5B... Bunlarda da Türksat'ımızın mühendislerini bu programlarda görevlendirerek eğitimlerini aldırarak, üretim programlarında bulundurarak yetiştirdik. Bunu yerli ürettik, yüzde 90'lara varan bir yerlilik oranı var. Haziran ayının başında ABD'ye gönderiyoruz. 8-14 Temmuz arasındaki bir tarihte de uzaya göndereceğiz."

 

Uraloğlu, Türksat'ın işin esas planlayıcısı olduğunun altını çizerek, TÜBİTAK UZAY, ASELSAN, CTECH'in de üretim sürecinde yer aldıklarını söyledi.

 

Üretim sürecinde binlerce mühendisin yer aldığını da belirten Uraloğlu, "Onlar kendi üretim ve ilgi alanlarına göre belli zaman dilimlerinde çalışarak bu işi yürüttüler. Binlerce mühendisimizin, teknikerimizin burada emeği var." diye konuştu.

 

TÜRKSAT 6A, 4 YENİ ÜLKEYİ DE KAPSAYACAK

 

Uraloğlu, uyduların ömrünün genelde 15 yıl olduğunu dile getirerek, bu süre dolduğu zaman mevcut uyduların yenileriyle değiştirilmesi gerektiğine dikkati çekti.

 

Süresi dolan uyduların uzaydaki uygun yörüngelere terk edildiğini bildiren Uraloğlu, şunları kaydetti:

 

"Yeni uydular, gelişen teknoloji, daha kaliteli bir haberleşme ve yeni kapsama alanları için gerekli. Şu andaki uydularımızda Avrupa'yı Orta Doğu'yu, Türk Cumhuriyetleri'ni, Uzak Doğu'nun bir bölümünü Afrika'nın önemli bir bölümünü daha çok kuzey olmak üzere kapsıyoruz. TÜRKSAT 6A uydumuzla Hindistan, Tayland, Malezya ve Endonezya'yı kapsamış olacağız. Aşağı yukarı 3,5 milyar insanı kapsadığımız sayıyı 5 milyara kadar çıkaracağız. Ülkemiz bu uydumuzla daha güvenli haberleşmeyi sağlayacağız. Bu bahsettiğim coğrafyalara da halihazırda bu hizmeti satıyoruz. Yeni 4 ülkeye de bu haberleşme hizmetini satma, hizmet ihracatı yapma noktasında da ilave gelirler olacak. O ülkeler de hizmet satın almak isterlerse, ki isteyeceklerdir, böyle bir ihtiyaç olduğunu gördüğümüz için biz oraları kapsama alanımıza alıyoruz. O hizmetleri satıp ülkemize döviz girişi sağlamış olacağız."

 


Türkiye'nin söz konusu uyduyu yapan 10 ülkeden biri olduğunu vurgulayan Uraloğlu, "Bundan sonraki uydu talebi olan ülkelere de bunu üretip satmayla ilgili her şeyimiz hazır." ifadesini kullandı.

 

Uraloğlu, gözlem ve radar uyduları ile askeri amaca yönelik uyduların üretimi konusunda Türkiye'nin elinde yeterinde iş olacağını belirterek, "Bunu ürettiğimiz zaman; İHA'lar, SİHA'lar HÜRJET'ler HÜRKUŞ'lar gibi bunların da dünyada potansiyel müşterileri hazır. Yönetici ekibinde bütün arkadaşlarımız 7 gün 24 saat çalışarak bu işe emeklerini verdi." değerlendirmesinde bulundu.

14 Mayıs 2024 Salı

Bilgi ve iletişim teknolojileri (BİT) sektörü, 2013-2023 döneminde Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü (OECD) ülkelerinde ekonomiden 3 kat hızlı büyüme gösterdi.


 

OECD'nin "Teknoloji Sınırını Kucaklamak" temasıyla yayınladığı Dijital Ekonomik Görünüm 2024 raporuna göre, dijital ekonomi artık sadece BİT ile sınırlı kalmamasına rağmen sektör, dijital ekonominin merkezinde yer almaya devam ediyor.

 

Bu kapsamda, 2013-2023 döneminde BİT sektörü OECD ülkelerinde toplam ekonomiden yaklaşık 3 kat hızlı büyüdü. BİT sektörü geçen yıl ise OECD ülkelerinde yüzde 7,6 büyüme kaydetti ancak bu büyüme ülkeler arasında büyük çapta farklılık gösterdi.

 

Birçok OECD ülkesinde 2023, BİT sektörü için rekor büyüme yılı oldu. Avusturya, Belçika, Kanada, Danimarka, Finlandiya, Almanya, Hollanda, İsviçre, Birleşik Krallık ve ABD'de sektör büyümesi yüzde 9'un üzerinde gerçekleşti. Belçika ve Birleşik Krallık'ta BİT sektörü yıllık bazda yüzde 11 büyüdü.

 

Kovid-19 salgınının ardından BİT ürün ve hizmetlerine talepteki artış, 2023'teki büyümede etkili oldu.

 

"YAPAY ZEKA AKTÖRLERİ İŞBİRLİĞİ YAPMALI"

 

OECD'ye göre, dijital inovasyonun sorumlu şekilde sağlanması ve faydalarının geniş çapta yayılması için yapay zeka aktörlerinin işbirliği yapmasına ihtiyaç duyuluyor.

 

Yapay zekadaki teknolojik atılımlar, insanları iş, eğlence ve toplumun geleceğini yeniden düşünmeye sevk ederken, yapay zekanın geleceğinin, gelişmiş üretkenlik kazanımları, hızlandırılmış bilimsel ilerleme ve iklim değişikliğiyle mücadele çözümleri dahil fayda sağlayabileceği öngörülüyor.

 

Öte yandan, yapay zekadaki ilerlemeler güven, adalet, gizlilik, güvenlik ve hesap verilebilirlik gibi birçok alanda riskler oluşturuyor. Bu kapsamda, yapay zekanın güvenilir olması, toplumlara ve gezegene fayda sağlamak için kullanılması amacıyla temel fırsatlar ve riskler konusunda ortak bir anlayış oluşturulması tavsiye ediliyor.

14 Mayıs 2024 Salı