Cuma, 01 Kasım, 2024
TOBB Türkiye Yazılım Meclisi Başkanı Ertan Barut, Milli Güvenlik Kurulunun (MGK) yapay zeka konusundaki değerlendirmesinin daha fazla araştırma ve geliştirme yapılması gerekliliğini açıkça ortaya koyduğunu belirtti.
TOBB Türkiye Yazılım Meclisi Başkanı Ertan Barut, MGK'da yapay zekanın ele alınması ve basın açıklamasında bu konuya yer verilmesine ilişkin soruları yanıtladı.
Ertan Barut, basın açıklamasında, yapay zeka çalışmalarına yönelik ilmi (bilimsel), askeri, iktisadi (ekonomik) ve içtimai (toplumsal) sonuçlara yönelik hazırlıkların yapılması ve ileri seviyede kabiliyetler geliştirmesinin önem ve önceliğine işaret edilmesinin, ülkenin yazılım teknolojileri alanındaki kararlılığını ve milli güvenlik açısından bu alana verdiği önemi bir kez daha gösterdiğini söyledi.
"İlk kez yapay zekanın, bir yazılım teknolojisinin MGK gündemine girdiğini" dile getiren Barut, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu açıklama tarihi bir milat olarak kayıtlara girecektir. Bugün hemen hemen kullandığımız tüm teknolojilerin, ekipmanların, sistemlerin, devletin, yani hayatımıza giren birçok şeyin temelinde var olan yazılımın ne kadar önemli bir güç haline geldiğinin bir başka göstergesi olarak karşımıza çıkmıştır.
Yapay zeka, günümüzde sadece teknolojik bir yenilik olmanın ötesine geçmiştir. Askeri, ekonomik ve sosyal alanlarda devrim yaratma potansiyeline sahip olan bu teknoloji, milli güvenlik açısından da stratejik bir öneme sahiptir. Türkiye'nin bu alanda yerli ve milli üretim yapma zorunluluğu, bağımsızlık ve güvenlik perspektifinden bakıldığında elzemdir. MGK'nın bu değerlendirmesi, yapay zeka alanında daha fazla araştırma ve geliştirme yapılması, yetkinliklerimizin artırılması ve bu alanda lider ülkeler arasında yer almamız gerektiğini, kendi söküğümüzü kendimizin dikmesi gerektiğini ve teknolojide bağımsızlığımızı ilan etmemiz gerektiğini açıkça ortaya koymaktadır."
TREN KAÇMADI AMA HIZLANMALIYIZ
“2030 yılına kadar bu topraklardan 1 milyon yazılım uzmanı, siber güvenlik uzmanı yetişmesi şarttır. AB stratejisinde 2030 yılı için 20 milyon bilişimci hedefi koymuş durumda.” Diyen Barut, Türkiye’deki üniversitelerden mezun edilen gençlerle bu sayılara ulaşmanın mümkün olmadığını, acilen daha etkin ve nitelikli programların hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
“Yapay zeka treninin kaçmadığına” işaret eden Barut, “Ama elimizi çabuk tutmalıyız ve hızlanmamız gerektiği açık ve net bir şekilde ortada. Bir an önce bilimsel, askeri, ekonomik ve toplumsal boyutlarıyla ve siber tehditlere yönelik planlamaları da içerecek şekilde yapay zeka eylemlerine yönelik çalışmalarımızı hızlandırmalıyız.” Dedi.
SİBER SALDIRILARA KARŞI YAPAY ZEKA
Ertan Barut, yapay zekaya son 5 yılda ABD'nin 150 milyar doların üzerinde yatırım yaptığına, dünya sıralamasında 20. sırada yer alan Norveç'te bu miktarın 5 milyar dolar düzeyinde olduğuna dikkati çekti.
Türkiye'nin yapay zeka teknolojilerine yaptığı harcama ve yatırımların 500 milyon ile 1 milyar dolar arasında olduğunun altını çizen Barut, bu miktarın kısa ve orta vadede yaklaşık 1,5-4 milyar dolar arasına çıkarılması gerektiğini belirtti.
MGK'nın dikkati çektiği önemli hususlardan birinin de siber güvenlik tehditleri ve sınamalar olduğunu ifade eden Barut, şunları kaydetti:
"Yapay zeka, siber güvenlik alanında devrim niteliğinde çözümler sunmaktadır. Gelişmiş yapay zeka algoritmaları, siber saldırıları daha hızlı ve etkili bir şekilde tespit edip önleyebilir. Bu, özellikle kritik altyapıların korunması, veri güvenliğinin sağlanması ve ulusal güvenliğin teminat altına alınması için hayati öneme sahiptir. Aynı zamanda, yapay zeka destekli sistemler, siber tehditlerin dinamik ve sürekli değişen doğasına karşı adaptif ve proaktif çözümler sunarak güvenlik açıklarını minimize etmektedir.
Türkiye'nin siber güvenlik alanında güçlü yönleri ve potansiyeli bulunmaktadır. Ancak yerli ve milli çözümler geliştirilmesi, nitelikli iş gücü yetiştirilmesi, altyapıların güncellenmesi ve mevzuatın güçlendirilmesi gibi alanlarda önemli eksiklikler mevcuttur. Bu eksikliklerin giderilmesi, Türkiye'nin siber güvenlik kapasitesini artırarak, ulusal güvenliğin sağlanması ve uluslararası alanda rekabet edebilmesi açısından kritik öneme sahiptir."
30 BİN FİRMA, 200 BİN YAZILIM UZMANI
Türkiye'nin yapay zeka alanında atacağı adımların, sadece teknoloji ve ekonomi değil, milli güvenlik açısından da stratejik önem taşıdığına vurgu yapan Barut, "MGK'nın bu konuda attığı adım, sektörümüzün bu alanda hızla ilerlemesi ve ülkemizin küresel arenada güçlü bir oyuncu haline gelmesi için büyük bir fırsattır. Yapmış olduğumuz slot analizleri çerçevesinde yapılacak yatırımlarla hızlıca zayıf yanlarımızı güçlü hale dönüştürebilir ve oldukça fazla olan fırsatlarımızı değerlendirebiliriz. Türkiye'de 30 bine yaklaşan yazılım firmalarımız ve 200 bini aşkın bilişim yazılım uzmanımızla devletimizin atacağı tüm adımlar, eylemler ve yol haritasını uygulama konusunda yazılım endüstrisi ekosistemi olarak hazırız." ifadesini kullandı.
29 Mayıs 2024 Çarşamba
Uzaktan iletişim araçlarıyla satılan ürün ilanlarında gerekli Türkçe uyarı ve güvenlik bilgi ile işaretlerine yer verilmesi gerekecek.
Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan "Uzaktan İletişim Araçları Yoluyla Piyasaya Arz Edilen Ürünlerin Piyasa Gözetimi ve Denetimi Yönetmeliği" Resmi Gazete'de yayımlandı.
Yönetmelikle, uzaktan iletişim araçları yoluyla piyasaya arz edilen veya bulundurulan ürünlerle ilgili arz koşullarına, satış ilanlarına, bu ürünleri piyasaya sunan ya da piyasada bulunduran iktisadi işletmecilerle çeşitli hizmet sağlayıcıların yükümlülüklerine, yetkili kuruluşların görev, yetki ve sorumluluklarına ve bu kapsamda yürütülecek piyasa gözetimi ve denetimine ilişkin usul ve esaslar belirlendi.
Bakanlıktan konuya ilişkin yapılan açıklamada, fiziki kanalların yanı sıra başta internet kanalı olmak üzere uzaktan iletişim araçları kullanılarak yapılan satışların günlük hayattaki yeri ve ağırlığının artmaya devam ettiği belirtildi.
Vatandaşlara güvenli ürün ulaştırılması amacıyla bu alanda satılan ürünlerin denetiminin önemine işaret edilen açıklamada, ürünlerin satış ilanlarında, gerekli Türkçe uyarı ve güvenlik bilgi ile işaretlerine yer verilmesinin zorunlu hale getirildiği kaydedildi. Açıklamada, böylece vatandaşların internetten alışveriş yaparken fiziki bir mağazada olduğu gibi ürünü inceleyebilecekleri ve ürünün gerekli işaretleri taşıdığını görebilecekleri bildirildi.
UYGUNSUZ ÜRÜNLERİN SATIŞ İLANLARI 24 SAAT İÇERİSİNDE KALDIRILACAK
Herhangi bir internet sitesinde, uygunsuz ürün satışının tespit edilmesi durumunda, 24 saat içerisinde satış ilanının kaldırılacağı vurgulanan açıklamada, şu ifadeler kullanıldı: "Bu süre zarfında talep yerine getirilmezse ilgili ilana erişim engellenecektir. Öte yandan başkalarına ait iktisadi ve ticari faaliyetlerin yapılmasına imkan sağlayan platformlar, 'ürün güvenliği temas noktası' belirleyecek. Vatandaşlarımız, bu temas noktalarından ürünlerin güvenliği ve uygunluğu ile ilgili şikayet ve bildirim yapabilecek. Uygunsuzluk tespiti durumunda hızlıca aksiyon alınabilmesi için bazı ürünlerin piyasaya arzında Türkiye'de yerleşik bir iktisadi işletmeci bulunması şartı aranacak. Bu şartı sağlamayanlar Türkiye'ye satış gerçekleştiremeyecek. Bu ürün grupları, Bakanlığın internet sitesinde yayımlanmaktadır."
Yönetmelik, 1 Nisan 2025'te yürürlüğe girecek.
30 Ekim 2024 Çarşamba
Türkiye'de yüksek veri hızı, yüksek sistem kapasitesi ve düşük gecikme süresiyle dikkati çeken 5G'de iletişim hızını kuvvetlendiren ve yılsonunda 600 bin kilometreye ulaşması planlanan fiber kablolar, 40 bin 75 kilometre olan dünyanın çevresini yaklaşık 15 kez dolaşacak uzunluğa erişecek.
2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi'ne göre, halen 93,3 milyon olan mobil abone sayısının, bu yıl sonunda 95 milyona ulaşması bekleniyor.
Söz konusu sayının gelecek yıl 96 milyon 500 bine, 2026'da 98 milyon 100 bine, 2027'de de 99 milyon 700 bine ulaşması öngörülüyor.
Böylece 2027'de ulaşılması beklenen mobil abone sayısı, 179 ülkenin nüfusunu geçecek.
Bu yıl sonunda yüzde 90 olması planlanan mobil geniş bant abone yaygınlığının da 2025'te yüzde 92,2, 2026'da yüzde 94,8, 2027'de yüzde 97,4 olacağı tahmin ediliyor.
Makineler arası iletişim abone sayısının ise yıl sonunda 9 milyon 100 bine, gelecek yıl 9 milyon 500 bine, 2026'da 10 milyon 100 bine, 2027'de 10 milyon 800 bine ulaşması bekleniyor.
FİBER KABLOLAR DÜNYA ÇEVRESİNİ 15 KEZ DOLAŞACAK UZUNLUĞA ULAŞACAK
Yüksek veri hızı, yüksek sistem kapasitesi ve düşük gecikme süresiyle dikkati çeken 5G'de iletişim hızını kuvvetlendiren ve yılsonunda 600 bin kilometreye ulaşması planlanan fiber kablolar, 40 bin 75 kilometre olan dünyanın çevresini yaklaşık 15 kez dolaşacak uzunluğa erişecek.
Gelecek yıl 650 bin kilometre olması hedeflenen fiber altyapı uzunluğunun 2026'da 750 bin kilometreye, 2027'de ise 850 bin kilometreye ulaşması hedefler arasında yer alıyor.
Hızlı ve kesintisiz internetin yanı sıra güvenli bağlantı da sağlayan fiber internet abone sayısının yıl sonunda 9 milyon, gelecek yıl 10 milyon 500 bin, 2026'da 12 milyon, 2027'de ise 12 milyon 500 bin olması bekleniyor.
Ayrıca, kayıtlı elektronik posta (KEP) hesabı sayısının da yıl sonunda 3 milyona, gelecek yıl 3 milyon 50 bine, 2026'da 3 milyon 100 bine, 2027'de ise 3 milyon 150 bine çıkması öngörülüyor.
30 Ekim 2024 Çarşamba
30 Ekim 2024 Çarşamba
30 Ekim 2024 Çarşamba
30 Ekim 2024 Çarşamba
30 Ekim 2024 Çarşamba
28 Ekim 2024 Pazartesi