Uzmanlara göre Fed'in ilk faiz indiriminin zamanına ilişkin tahminlerde eylül ayı öne çıkarken, öngörüler arasında bu yıl aralık ayı ve 2025'in ilk çeyreği de bulunuyor.


 

Rabobank Kıdemli ABD Stratejisti Philip Marey, ABD'de açıklanan mart ayına ilişkin enflasyonun Fed'in haziranda faiz indirimine başlama umudunu yok eden bir oyun değiştirici olduğunu belirtti.

 

"Artık ilk faiz indirimini eylül ayında, ikinci faiz indirimini ise aralık ayında bekliyoruz." ifadesini kullanan Marey, şimdilik Fed'den beklenebilecek tek hamlenin bilanço küçültme hızının azaltılması olabileceğini aktardı.

 

Marey, Fed'in mayıs ayında bilanço küçültme hızını yarı yarıya azaltabileceğini vurguladı.

 

Başkanlık seçimlerinde, Donald Trump'ın kasımda zafer kazanabileceğini belirten Marey, olası bir küresel ithalat tarifesi nedeniyle enflasyonda bir yükseliş olabileceğini ve Fed'in 2025'te iki faiz indirimi daha yaptıktan sonra faiz indirim döngüsünü duraklatabileceğini dile getirdi.

 

FWD Bonds Başekonomisti Chris Rupkey de enflasyonda çekirdek fiyatlardaki aylık değişimlerin 2024'ün ikinci ve üçüncü çeyreğinde bir miktar soğuyabileceğini kaydetti.

 

Fed Başkanı Jerome Powell'ın şeffaf olmak isteyebileceğini ve faiz indiriminin olası hale gelmesi için enflasyonun soğuduğunu gösteren birden fazla raporun gerekebileceğini belirten Rupkey, "Bu senaryoya göre, ilk faiz indirimini eylül ayında göreceğimizi düşünüyoruz. Bu, Fed'in ne kadar politik olduğuna dair bir test olacak çünkü Fed'in başkanlık seçiminden önce harekete geçtiğini hatırlamıyoruz." değerlendirmesini yaptı.

 

ING Group Uluslararası Başekonomisti James Knightley de yüksek enflasyon, ekonomideki güçlü aktivite ve istihdam rakamlarının Fed'in faiz indirimi için piyasa beklentilerini aralık ayına ötelediğini dile getirdi.

 

"Eylül ayında faiz indirimi için hala fırsat görüyoruz." diyen Knightley, bununla Fed'in temkinli davranabileceği ve enflasyon yüksek kalırsa faiz oranlarının da yüksek kalacağı sinyalini verebileceği öngörüsünde bulundu.

 

"FAİZ İNDİRİMİ 2025'TE BAŞLAYABİLİR"

 

Berenberg Kıdemli Ekonomisti Dr Felix Schmidt de Fed'in 2022 ve 2023'te kümülatif olarak 500 baz puandan fazla faiz artırımı yapmasına karşın ABD ekonomisinin şaşırtıcı şekilde dirençli kalmaya devam ettiğini belirtti.

 

Bunun büyük ölçüde, kamu yatırımlarındaki büyük artış da dahil olmak üzere gevşek bir maliye politikasının parasal kısıtlamaları etkisiz hale getirmesiyle açıklanabileceğini ifade eden Schmidt, aşırı cömert bir maliye politikasının yol açtığı tüketim kaynaklı yapay bir büyümenin ardından talebin özel yatırımlara yönelik kapsamlı sübvansiyonlar ve hükümet harcamaları yoluyla desteklenmediğini aktardı.

 

Schmidt, "Devam eden dinamik ekonomik durum, sıkı iş gücü piyasası ve enflasyonla mücadelede duraksayan süreç, Fed'in 2024 yılı sonuna kadar faiz oranlarını mevcut seviyede bırakmasına neden olacak." değerlendirmesinde bulundu.

 

Muhtemelen 2025'te mali teşvik sona erdiğinde, Fed'in para politikasını gevşetme yönünde yavaş yavaş ilerleyebileceği öngörüsünde bulunan Schmidt, 2025 sonbaharına kadar her biri 25 baz puanlık dört faiz indirimi gerçekleşebileceğini kaydetti.

29 Nisan 2024 Pazartesi

Çin’de sıkıntılı günler yaşayan gayrimenkul sektörüne çare olmak için hükümet, satılamayan konutları satın almak için düğmeye bastı. Sektörde dengelenme sağlanabilmesi için en az konut stokunun dörtte birinin satın alınması gerekiyor.


NECMİ UYSAL

 

Çin hükümeti, arz fazlası bulunan ve uzun süredir kriz yaşayan gayrimenkul sektörünü stabilize etmek için milyonlarca konutu satın almayı planlıyor. 

 

SEKTÖR ENDEKSİ BİR AYDA YÜZDE 21 ARTTI

 

Bir süredir gündemde olan planın etkisi ile Çin gayrimenkul sektör endeksi son bir ayda yüzde 21 artış kaydetti.

 

STOKUN DÖRTTE BİRİ ALINIRSA DENGELENME SAĞLANIR

 

Yetkililerin açıklamasına göre, toplam konut stokunun dörtte birinin satın alınması durumunda dengelenme sağlanabileceği belirtiliyor. 

 

DÖRTTE 1’İ 1 TRİLYON DOLAR

 

Toplam değeri 4 trilyon dolar olarak hesaplanan konut stokunun dörtte 1’i 1 trilyon dolara karşılık geliyor. 

 

10 KATININ SATIN ALINMASI GEREKİYOR

 

Adet olarak ise 2023 yılında satılan toplam konut miktarının 10 katının satın alınması gerekiyor. 

 

277 MİLYAR DOLAR GEREKİYOR

 

Bazı analistlere göre ise sektörü ayağa kaldırmak için 277 milyar dolar gerekiyor.

 

Resmi verilere göre satılamayan konutun büyüklüğü 387 milyon metrekare ile 2016 yılından bu yana en yüksek seviye karşılık geliyor.

16 Mayıs 2024 Perşembe

Birleşmiş Milletler (BM), kısa vadeli küresel ekonomik görünümün ihtiyatlı bir şekilde iyimser olduğunu belirterek, bu yıla ilişkin küresel ekonomik büyüme tahminini yüzde 2,7'ye çıkardı.


BM, ocak ayında yayımladığı Dünya Ekonomik Durumu ve Beklentiler 2024 raporunun yıl ortası güncellemesini paylaştı.

 

Raporda, küresel ekonomik beklentilerin ocak ayından bu yana iyileştiğine işaret edilerek, büyük ekonomilerin ciddi bir gerilemeden kaçındığı ve işsizliği artırmadan enflasyonu düşürdüğü vurgulandı.

 

Ancak görünümün yalnızca ihtiyatlı bir şekilde iyimser olduğuna işaret edilen açıklamada, "Uzun süre yüksek faiz oranları, borç sürdürülebilirliği zorlukları, devam eden jeopolitik gerilimler ve giderek kötüleşen iklim riskleri, özellikle en az gelişmiş ülkeler ve gelişmekte olan küçük ada devletleri için onlarca yıldır süren kalkınma kazanımlarını tehdit ederek büyümenin önünde zorluklar yaratmaya devam ediyor." ifadesi kullanıldı.

 

2024 KÜRESEL BÜYÜME TAHMİNİ 0,3 PUAN ARTIRILDI

 

Raporda, küresel ekonominin bu yıl yüzde 2,7 büyümesinin beklendiği belirtilerek, bunun ocak ayında öngörülenden 0,3 puan daha yüksek olduğu aktarıldı.

 

Dünya ekonomisinde öngörülen büyümenin gelecek yıl için 0,1 puan artışla yüzde 2,8'e çıkarıldığı bildirilen raporda, yukarı yönlü revizyonların başta ABD olmak üzere Brezilya, Hindistan ve Rusya'daki daha iyi görünümü yansıttığı kaydedildi.

 

Raporda, ABD'ye dair büyüme beklentisi 2024 için 0,9 puan artışla yüzde 2,3'e yükseltilirken, Çin'e ilişkin görünümde küçük bir artış kaydedildiği ve bu yıl ülkedeki büyümenin yüzde 4,8 olmasının beklendiği belirtildi.

 

Afrika'nın ekonomik görünümünün ise son yayından bu yana kötüleştiğine işaret edilen raporda, 2024 için beklenen büyümenin 0,2 puan azalışla yüzde 3,3'e gerilediği aktarıldı.

 

Raporda, Türkiye'de ekonomik büyümenin bu yıl yüzde 3,2 olmasının beklendiği kaydedildi. İç talebin yumuşaması ve ithalatın azalması nedeniyle Türkiye'nin cari açığının bu yılın başında daraldığı ifade edildi.

 

BM'nin raporunda, gelecek yıllardaki küresel büyümenin, 2010-2019 dönemindeki ortalama olan yüzde 3,2'lük büyümenin altında kalmasının beklendiğine değinildi.

 

GELİŞMEKTE OLAN EKONOMİLERDE KALICI ZORLUKLAR VURGULANDI

 

Uluslararası emtia fiyatlarındaki yumuşama ve çoğu merkez bankasının benimsediği sıkı parasal duruşun küresel ekonomiyi enflasyonla mücadele yoluna soktuğuna değinilen raporda, buna rağmen gelişmekte olan bazı ekonomilerin inatla yüksek enflasyonla boğuşmaya devam ettiği belirtildi.

 

Raporda, gelişmekte olan ekonomilerin çoğunun, yüksek borçlanma maliyetleri, kalıcı döviz kuru baskıları ve kalıcı siyasi istikrarsızlık gibi zorluklarla da karşı karşıya olduğuna işaret edildi.

 

Gelişmekte olan ekonomilerdeki durgun istihdam durumunun, işsizlik oranlarının rekor düşük seviyelere yakın olduğu Kuzey Amerika, Avrupa ve Japonya başta olmak üzere gelişmiş ekonomilerdeki durumla tezat oluşturduğu vurgulanan raporda, ayrıca, bazı ekonomilerin kısa vadeli görünümünün, dünya genelinde jeopolitik gerilimlerin ve çoklu çatışmaların potansiyel olarak yoğunlaşması nedeniyle gölgelendiği belirtildi.

16 Mayıs 2024 Perşembe