Uzmanlar, enflasyondaki yavaşlamanın bundan sonraki aylarda da devam edeceği öngörüsünde bulundu.


 

Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), haziranda aylık bazda yüzde 1,64, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yüzde 1,38 artış gösterdi. Yıllık enflasyon tüketici fiyatlarında yüzde 71,6, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 50,09 olarak gerçekleşti.

 

TÜFE mayıs ayında yüzde 3,37, yıllık bazda ise yüzde 75,45 artış kaydetmişti.

 

AA Finans analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi, yaptığı değerlendirmede, enflasyon için dışsal unsurların yukarı yönlü etkide bulunmaya devam ettiğini belirterek, "Kurların ılımlı seyrinin devamı, ücretler, yönetilen fiyatlar ve emtia fiyatlarında belirgin bir şokun gözlenmemesi durumunda enflasyon aylık eğilimi yavaşlamasını sürdürebilir." ifadelerini kullandı.

 

İleriki dönemde başta petrol olmak üzere küresel çapta emtia fiyatlarının ne yönde seyredeceğinin enflasyonun seyri açısından ana belirleyicilerden biri olmaya devam edeceği öngörüsünde bulunan Bürümcekçi, şöyle devam etti: "CRB tüm emtialar endeksinin dolar bazında yılbaşından bu yana yüzde 13,5 ve son bir yıllık dönemde ise yüzde 1 artış kaydetmesi dış kaynaklı enflasyonist baskıların yukarı yönlü etkisinin güçlendiği anlamına gelmektedir. Buna karşılık, yerel seçimler sonrası güçlü ters dolarizasyon eğilimi, yabancı portföy girişi gözlenmesi ve döviz kurlarında TCMB kontrolündeki seyrin devamı ile haziran ayında kur sepeti ortalama artışının yüzde 0,7 ile sınırlı kalması ve yılbaşından bu yana kur sepeti birikimli artışının yüzde 9,5 ile aynı dönem enflasyonun belirgin altında seyretmesi, döviz kurlarının dezenflasyon hedefine yardımcı olmaya devam ettiğini göstermektedir."

 

Bürümcekçi, diğer taraftan, iç talebin henüz sınırlı güç kaybetmesinden dolayı üreticilerin maliyet artışlarını tüketiciye yansıtmaya büyük ölçüde devam edebileceğini aktardı.

 

Parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki gecikmeli etkileri ve TL’de reel değerlenme eğiliminin devamı ile enflasyon ana eğiliminin yavaşlama eğilimini sürdürmesinin beklenebileceğini söyleyen Bürümcekçi, enflasyonun 2024 sonunda yüzde 45 seviyesine gerileyebileceğini kaydetti.

 

Bürümcekçi, bu doğrultuda, politika faizinin uzun süre yüzde 50 seviyesinde korunacağı, bu sürenin uzunluğunun ise enflasyon eğilimi ve enflasyon beklentilerinin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) senaryosunun uyumuna dair gelişmelere bağlı olacağı öngörüsünde bulundu.

 

"ENFLASYONUN DÜŞMESİ HAZİNE VE MALİYE BAKANI ŞİMŞEK'İN PROGRAMININ İŞE YARADIĞINA DAİR DAHA FAZLA KANIT ORTAYA KOYDU"

 

Bluebay Varlık Yönetimi Gelişen Piyasalar Kıdemli Stratejisti Timothy Ash de enflasyonun baz etkisinin de etkisiyle yavaşladığını dile getirerek, bu yavaşlamanın Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in programının işe yaradığına dair daha fazla kanıt ortaya koyduğunu ifade etti.

 

Ash, "Ekonominin, parasal, mali sıkılaştırma ve güçlü lira ile yavaşlaması nedeniyle enflasyonun aşağı yönlü sürprizler yapmaya devam edeceğini düşünüyorum." dedi.

 

In Touch Capital Markets Kıdemli FX Analisti Piotr Matys ise olumlu baz etkisi ve iç talebin zayıflamasıyla bundan sonraki aylarda enflasyonun daha fazla yavaşlayabileceğini vurguladı.

03 Temmuz 2024 Çarşamba

Ticaret Bakanlığı, tarife ve fiyat denetimleri kapsamında işletmelere toplam 47 milyon 43 bin 348 lira idari para cezası uygulandığını bildirdi.


 

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, tarife ve fiyat listelerine ilişkin denetimlerin aralıksız bir şekilde devam ettiği belirtildi.

 

Perakende satışa sunulan mal ve hizmetlere ait etiket, fiyat listesi ve tarifelere ilişkin hususların 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda ve Fiyat Etiketi Yönetmeliği'nde düzenlendiği anımsatılan açıklamada, "Temel amacı perakende olarak satışa sunulan mal ve hizmetlerin etiket, tarife ve fiyat listelerinin şekli, içeriği, kullanılması ile indirimli satışlara ilişkin usul ve esasları düzenlemek olan yönetmelik, tüketicilerin ekonomik çıkarlarının korunması, doğru ve eksiksiz olarak bilgilendirilmesi açısından önem arz etmektedir." ifadeleri kullanıldı.

 

Gıda fiyatlarındaki hareketliliğe bağlı olarak yiyecek ve içecek hizmeti sektöründe faaliyet gösteren işletmeler arasında giderek artan düzeyde fiyat farklılıkları oluştuğu kaydedilen açıklamada, şu bilgiler verildi: “Bu işletmelerin tarife ve fiyat listelerinin sürekli değişikliğe uğraması nedeniyle tüketiciler nezdinde oluşan mağduriyetlerin önüne geçilebilmesi ve piyasalarda istikrarın sağlanması amaçlarıyla lokanta, restoran, kafe, pastane ve benzeri yiyecek ve içecek hizmeti sunulan işletmelerde, tarife ve fiyat listelerinin ‘iş yerinin giriş kapısının önüne ve hizmet sunulan masaların üstüne’ tüketiciler tarafından kolaylıkla görülebilir ve okunabilir şekilde yer verilmesi zorunluluğuna ilişkin Fiyat Etiketi Yönetmeliği’nde değişiklik yapılmış olup, söz konusu değişiklik 1 Ocak 2024’te yürürlüğe girmiştir. Bakanlık olarak bu düzenlemelere ilişkin uygulamada ortaya çıkabilecek muhtelif hususları içerir bilgilendirme yazılarımız TOBB ve TESK ile paylaşılarak sektörde faaliyet gösteren satıcı ve sağlayıcılara duyurulmak üzere iletilmiştir.”

 

114 BİN 567 FİRMA DENETLENDİ

 

Ticaret il müdürlüklerinin 2 Ocak 2024'ten itibaren yiyecek ve içecek hizmeti veren işletmelere yoğun denetimler yapmaya başladığı hatırlatılan açıklamada, denetimlerde öncelikle işletmelerin mevzuat hükümleri hakkında bilgilendirilmelerinin sağlandığı, aykırılıkların tespitinde ise işletmeler hakkında idari yaptırım uygulandığı ifade edildi.

 

Bu kapsamda Ticaret Bakanlığına bağlı ticaret il müdürlüklerinin 114 bin 567 firmayı denetlediği ve denetimler sonucunda 21 bin 659 aykırılığa 47 milyon 43 bin 348 lira idari para cezası uyguladığı belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "Yaygın denetim süreci sonucunda, hizmet veren firmalar tarafından uygulamanın benimsendiği ve gerekli özenin gösterilerek uyum sağlandığı gözlemlendi. Tüketiciler açısından şeffaflığın sağlanması nedeniyle satıcıya karşı duyulan güven artmış, hem hizmet veren firmalar hem tüketicilerimiz nezdinde etkin sonuçlar alınmıştır. Ticaret Bakanlığınca denetim faaliyetlerine aralıksız devam edileceğinden, tespit edilen her bir aykırılık başına uygulanan cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalmamaları açısından firmaların belirtilen hususlara dikkat etmeleri önem arz etmektedir."

06 Temmuz 2024 Cumartesi

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, kayıt dışılıkla mücadeleye yönelik teftişlerde, yılın ilk yarısında 132 milyon lira işçi, 37 milyon lira kamu alacağının ödenmesinin sağlandığını, mevzuata aykırılık tespit edilen iş yerlerine 212 milyon lira idari ceza uygulandığını bildirdi.


 

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı bünyesindeki 900 iş müfettişiyle sürdürülen teftişler kapsamında, 2023'te yaklaşık 1,5 milyon çalışana ulaşıldığı, bu yıl da 2 milyon çalışana ulaşılmasının planlandığı belirtildi.


Açıklamada, çalışma şartları ile ortamına ilişkin inceleme ve denetlemeyi kapsayan iş teftişi faaliyetlerinin, çalışma süreleri, ücretler, iş sağlığı ve güvenliği, kayıt dışılık, çocuk, genç ve kadınların çalıştırılması, istihdam ve iş gücü piyasası uygulamaları gibi konuları içerdiği aktarıldı.

 

Maden, inşaat ve ulusal zincir marketler başta olmak üzere 19 sektörde yer alan iş yerlerinde teftişlerin sürdüğü ifade edilen açıklamada, şu bilgilere yer verildi: "Teftişler, ihbar ve şikayetler, kitle iletişim araçlarına yansıyan veya kamuoyunun dikkatini çeken olay veya uyuşmazlıkların yanı sıra çalışma hayatındaki sorunların değerlendirilmesi ve önceliklendirilmesi sonucu belirlenen sektörlerde önleyici yaklaşımla yürütülüyor. 2024 yılında, çalışma süreleri, fazla çalışma, genel ve hafta tatilinde yapılan çalışmalar, ücret ve izin gibi çalışma koşullarına yönelik ulusal market, restoran, konaklama, tekstil, maden, çağrı merkezi, geri dönüşüm ve tarım olmak üzere 8 farklı sektörde, iş sağlığı ve güvenliği yönünden ise maden, inşaat, metal, gıda, tekstil, kauçuk, plastik, mineral, geri dönüşüm ve depolama sektörleri ile büyük endüstriyel kazaların olabileceği endüstriyel tesisler olmak üzere çalışma ortamına yönelik 11 farklı sektörde önleyici teftişler sürdürülüyor."

 

İş yerlerinde tespit edilen mevzuata aykırılıkların iş müfettişleri tarafından yakından izlendiği, mevzuata uyumun sağlanması için işverenlere yönelik rehberlik ve bilgilendirme faaliyetlerinin düzenlendiği belirtilen açıklamada, mevzuata aykırılıkları gidermeyen iş yerlerine de idari yaptırım uygulandığı belirtildi.

 

Kayıt dışılıkla mücadelenin kararlılıkla sürdürüldüğü vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi: "2023 yılında gerçekleştirilen teftişlerde, 315 milyon lira işçi alacağının ve 160 milyon lira kamu alacağının ödenmesi temin edilerek, mevzuata aykırılık tespit edilen iş yerlerine 435 milyon lira idari para cezası uygulandı. 2024 yılının ilk yarısında gerçekleştirilen teftişlerde ise 132 milyon lira işçi alacağının ve 37 milyon lira kamu alacağının ödenmesi sağlanarak, mevzuata aykırılık tespit edilen iş yerlerine 212 milyon lira idari para cezası uygulandı."

05 Temmuz 2024 Cuma