İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, kamu bankalarının yanı sıra özel bankaların da birbiri ardına yaptıkları açıklamalarla sürece destek vermelerini, iş dünyası olarak büyük bir memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

REEL SEKTÖRÜN VE VATANDAŞIN YANINDA OLDUKLARINI GÖSTERDİLER

Avdagiç, şunları kaydetti: "Üç kamu bankası kredi taksitlerini öteleme, uygun koşullu kredi ve ilave finansman gibi imkanlarla reel sektörün ve vatandaşın yanında olduklarını gösterdiler. Özel bankalar, bu yaklaşımı güçlendirdiler ve topyekün Türkiye bankacılık ve finans kesiminin ekonomiye verdiği nefese dönüştürdüler. Kamu bankalarımızın ortaya koyduğu bu özveriyi tüm bankalarımızın gösteriyor olması da doğru ve gerekli olandır. Böylesi bir süreçte Türkiye’deki tüm finans kesiminin üzerine düşeni yapacağına yürekten inanıyorum. Özellikle kredi taksitlerinin ötelenmesi ve kredili mevduat hesabı limitlerinin artırılarak nakit döngüsünün koruyup, ekonominin çarklarını döndürecektir. Sonuç itibarıyla bankalarımızın gösterdiği duyarlı yaklaşımı son derece kritik buluyoruz. Çünkü eğer Türkiye ekonomisi, reel sektörümüz bu süreci en az zararla atlatacaksa, bunu bankaların ve finans kuruluşlarının anlayışla yaklaşımıyla başaracaktır.”

415 BİN ŞİRKETİMİZİ, MAKSİMUM DÜZEYDE YARARLANMAYA ÇAĞIRIYORUM

Avdagiç, şöyle devam etti: “İstanbullu 415 bin şirketimizi, koronavirüs kapsamında finansman destek paketlerinin potansiyelinden maksimum düzeyde yararlanmaya çağırıyorum. İş dünyasının nakit akışının devamını sağlamamız, oluşabilecek dalgaya karşı set çekmek için önemli. Koronavirüs dalgasına bankacılık setinden memnunuz. Koronavirüse karşı üretimin çarklarını durdurmadan önlem almaya devam etmeliyiz. Çalışma hayatının her noktasında tam bir dayanışma ve fedakarlık örneği sergilemek zorundayız. Bu zor günleri el birliğiyle, dayanışma ile bize has değerlere sahip çıkarak aşacağız."

24 Mart 2020 Salı

Etiketler : Gündem

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca, son 15 ayda yapılan denetimlerde işçilerin sağlığını koruyamayacak ürünlerin satışını yapan firmalara 8.7 milyon liranın üzerinde idari para cezası kesildi.


 

Çalışanları iş kazalarının zararlarından ve meslek hastalıklarından koruma noktasında "kalkan" görevi gören kişisel koruyucu donanımlar, işçiler için yaralanma ya da ölüm durumlarına karşı hayati önem taşıyor.

 

Baret, toz maskesi, emniyet kemeri, iş ayakkabısı ve eldiveni gibi kişisel koruyucu donanım ürünlerinin ithalatına ilişkin denetimler Ticaret Bakanlığınca yapılırken, piyasa gözetimi ve denetimi faaliyetleri ise Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yürütülüyor.

 

Piyasa gözetimi ve denetimi faaliyetleriyle, piyasaya güvenli kişisel koruyucu donanım ürünlerinin sunulması, çalışanların ve diğer kullanıcıların güvenliğinin sağlanması ve haksız rekabetten kaynaklanan ekonomik kayıpların ortadan kaldırılması amaçlanıyor.

 

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bağlı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü, piyasa gözetimi ve denetimi faaliyetleri kapsamında, teknik düzenlemesine uygun olmayan veya güvenli olmadığı tespit edilen ürünler hakkında "Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu"nda belirtilen idari tedbir ve para cezalarını uyguluyor.

 

Bu kapsamda, geçen yıl 56 farklı ilde gerçekleştirilen gözetim ve denetim faaliyetlerinde 367 firmada 745 ürün incelendi.

 

Bu ürünlerden 211'i uygunsuz bulunarak bunların piyasaya arzından sorumlu 59 işletmeciye toplam 4 milyon 342 bin 232 lira idari para cezası uygulandı.

 

Bu yıl nisan ayı itibarıyla da 34 işletmeci tarafından piyasaya arz edilen 48 farklı ürün partisine ilişkin koruyucu ve önleyici tedbir alındı. Yılın ilk 3 ayında söz konusu işletmecilere 4 milyon 428 bin 463 lira idari para cezası kesildi.

11 Mayıs 2024 Cumartesi

Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürü Hüseyin Keskin, havalimanlarında engelli yolcuların hayatını kolaylaştırmak için gereken tüm önlemleri geliştirdiklerini bildirdi.


 

Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürü Hüseyin Keskin, sosyal medya hesabından, 10-16 Mayıs Engelliler Haftası nedeniyle paylaşım yaptı.

 

Havalimanlarında engelli bireylerin hayatını kolaylaştırmak için gerekli düzenlemeleri yaptıklarına ve tüm önlemleri aldıklarına işaret eden Keskin, "Çünkü onların hayatı bizim hayatımız, sorunları bizim sorunumuz, mutlulukları bizim mutluluğumuz." ifadesini kullandı.

 

Keskin, her bireye eşit fırsatlar sunmanın gerekliliğine inandıklarını, bu anlayışla da havalimanlarını engelli yolcular için her adımda daha erişilebilir hale getirmeye devam ettiklerini belirterek, bu kapsamda havalimanlarında alınan önlemleri şöyle sıraladı: "Standartlara uygun telefonlar, kot farklılıklarını ortadan kaldıran düzenlemeler, engelli dostu giriş-çıkışlar, dinlenme alanları ve daha fazlasıyla havalimanlarımızı engelsiz mekanlar haline getirdik. Görsel ve işitsel yönlendirmeler, hissedilebilir zemin döşemeleri, braille kabartmalı butonlar ve engelli tuvaletleri gibi önemli hizmetleri de havalimanlarımızda kullanıma sunuyoruz. Hızı ayarlanabilir yürüyen bantlar, engelli asansörleri, braille kabartmalı haritalar, özel köpek kulübeleri ve yükselebilir platformlar ile her adımda konfor ve kolaylık sağlıyoruz."

 

"Engelli yolcu anketi" gibi uygulamalarla engelli yolcuların sesini duyduklarını belirten Keskin, ücretsiz otopark imkanıyla da havalimanı ulaşımını kolaylaştırdıklarını ifade etti.

 

Gerçekleştirilen uygulamalar neticesinde 40 havalimanın "Erişilebilirlik Belgesi"ne sahip olduğuna dikkati çeken Keskin, şunları kaydetti: "Bununla birlikte çalışmalarımız tüm havalimanlarımızı kapsayacak şekilde hızla devam ediyor. Engelli yolcularımızın hayatlarını kolaylaştırmak için canla başla çalışıyor, tüm önlemleri sürekli olarak geliştiriyoruz. Bu konudaki farkındalığı da artırmak hepimizin başta gelen görevidir."

11 Mayıs 2024 Cumartesi