tatil-sepeti

Oda’nın mayıs ayı olağan Meclis Toplantısı’nda konuşan Avdagiç, “Sayın Bakanımız Albayrak’ın cari açık problemini ebedi şekilde ortadan kaldırma konusunda tam bir duruş sergilediğini izledik. Bu bizi heyecanlandırdı” dedi.

Türkiye’nin üretim bayrağının hiçbir zaman yere inmeyeceğini vurgulayan Avdagiç, “Artık Batı için Uzak Doğu, üretim anlamında daha ‘uzak’ hale geldi. En yakınlarında ise Türkiye var” değerlendirmesinde bulundu.

HABER: MÜGE BİBER / ŞEREF KILIÇLI

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, 261 üyeli İTO Meclisi’nin mayıs ayı olağan toplantısının açılışında ekonomiye dair değerlendirmelerde bulundu. Koronavirüs tedbirleri kapsamında geçen ay olduğu gibi bu ay da video konferans yöntemiyle gerçekleştirilen toplantıda Şekib Avdagiç, “Üretimimizi koronavirüsten 4 antikor koruyacak. Mağazalar yeniden açıldığında ‘sosyal fiyat’ tedbirini almak, arzu ettiğimiz çıkışın itici motoru olacak iş gücümüzden vazgeçmemek, nakit akışımızı dikkatle yönetmek ve öz sermayemize güç vermek iş dünyamızın antikoru olacak” dedi.

Türkiye ve Türk iş dünyasının son iki aydır küresel koronavirüsle mücadelesinde ‘kriz ustası’ olduğunu bir kez daha gösterdiğini ve krizi birçok gelişmiş ülkeye göre çok büyük başarıyla koordine ettiğini vurgulayan Avdagiç, Türkiye’nin üretim bayrağının hiçbir zaman yere inmeyeceğini, yerli ve milli üretim anlayışının verdiği özgüvenle, üretim bayrağını, dünyanın her köşesinde dalgalandırmanın gururunu yaşayacaklarını kaydetti.

İŞ GÜCÜMÜZ İTİCİ MOTOR

Korona günlerinde iş dünyasına 4 önemli görev düştüğüne vurgu yapan Şekib Avdagiç, bunları şöyle sıraladı: “Birincisi, yeni normal başladığında tüm sektörlerimizde yüksek fiyat artışlarından kaçınmalıyız. Bu dönem, fedakârlık dönemidir. Yeniden mağazalar açıldığında, ‘sosyal mesafe’ önlemi gibi ‘sosyal fiyat’ tedbirini de uygulamalıyız. İkincisi, iş gücümüzü muhafaza etmemiz gerekiyor. Devletimiz bu konuda gerekli desteği veriyor. Biz de kapsamının genişletilmesi için çalışıyoruz. İşletmelerimize nitelikli iş gücüne sahip çıkmalarını tavsiye ediyoruz. Çünkü normalleşme sonrasında bu iş gücü, arzu ettiğimiz çıkışın itici motoru olacaktır. Üçüncüsü, her şeyden önce nakit akışlarımızı çok daha dikkatli yönetmeliyiz. Çünkü iş dünyamızın bilançosu, İTO üyelerinin bilançosu; ülkemizin bilançosudur. Maliyet yönetimini çok daha fazla önemsemeliyiz. Öz kaynaklarımızın önemi arttı. Bu yüzden varımızı yoğumuzu firmamıza katmalıyız. Üretim çarklarımızı aktif tutmak için yapacağımız her şey çok değerli. Üretim olmadan biz de, ülkemiz de ekonomik anlamda var olamaz.”

KÜRESEL ÖZGÜVENİMİZ ARTACAK

Şekib Avdagiç, 20. yüzyılın güçlü ekonomistlerinden Milton Friedman’ın, “Ancak gerçek ya da hissedilen kriz, reel bir değişim ortaya çıkarabilir. Bu kriz çıktığında alınan önlemler daha önce kullanılmamış fikirlere dayanır” sözünün gerçekliğini korona günlerinde harfiyen yaşadığımızı kaydetti.

İyi yönetilmiş krizlerin şirketlerin bağışıklığını artırmalarına imkan vereceğini belirten Avdagiç, “Niçe’nin dediği gibi bizi öldürmeyen acı, bizi güçlendirecektir. İnanıyorum ki, Türk iş dünyası, Türk girişimcisi, pandemi sürecinden küresel anlamda özgüven sahibi olarak çıkacaktır” dedi.

Avdagiç, korona sonrası dünyada Türkiye’nin üretim disiplini, kalifiye insan gücü ve sevkiyat performansı ile büyük avantajlara sahip olduğuna dikkat çekerek, “Bu avantajlarımızı kullanarak, ilk etapta AB’nin ithalatındaki payımızı hızla artırmamız mümkün. Çünkü artık Batı için Uzak Doğu, üretim anlamında daha ‘uzak’ hale geldi. En yakınlarında ise Türkiye var” diye konuştu.

İHRACAT İÇİN TEŞVİK

Avdagiç, İTO olarak, bu süreçte dinamik bir rol oynamaya devam ettiklerini, sektörlerin ihtiyaç ve taleplerini Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu başta olmak üzere tüm ilgililere aktardıklarını ve süreci takip ettiklerini anlattı.

İTO Başkanı Avdagiç, TOBB tarafından organize edilen son toplantıya katılan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın yerli üretimin çok daha önemli hale geleceğine yönelik vurgusundan memnuniyet duyduklarını söyledi. Avdagiç, “Sayın Albayrak, ihracat için üretim yapan, bu konuda yatırım yapmak isteyen ya da ithalatı azaltıcı üretim ve yatırım yapmak isteyen firmalara son derece etkili teşviklerin devreye gireceğini, yatırım tedbirlerinin gündeme geleceğini ifade etti. Sayın Bakanımız Albayrak’ın cari açık problemini ebedi şekilde ortadan kaldırma konusunda tam bir duruş sergilediğini izledik. Bu bizi heyecanlandırdı” dedi.

HEM SİPARİŞLER HEM DE SINIRLARDAKİ SEFERLER ARTTI

“İki önemli haber, iş dünyasında çıkış sürecinin başlamakta olduğu konusunda bize cesaret verdi” diyen Avdagiç, bazı sektörlerden son günlerde ‘yoğun siparişler’ aldıkları bildirimi gelmesinin, haziran ayından itibaren ekonomide ibrenin yukarıya doğru çıkacağına dair inançlarını artırdığını kaydetti.

İkinci olumlu haberin taşımacılık sektörüyle ilgili olduğunu ifade eden Avdagiç, sınır kapılarımızdan giriş-çıkış yapan TIR ve kamyon sefer sayısının önemli bir gösterge olduğunu belirterek, şunları söyledi:

“Üç bölgede gümrük kapılarımız bulunuyor. Pandemi öncesi Batı’ya, yani Kapıkule, Hamzabeyli, İpsala ve RORO Kapısına sefer sayımız 14 bin 557 idi. Düşüşün pik yaptığı hafta 7 bin 18 oldu. Geçen hafta bu rakam 9 bin 930 olarak gerçekleşti. Yaklaşık yüzde 40 artış demektir. Doğuya yani Sarp, Gürbulak, Nahçıvan-Dilucu kapılarına sefer sayımız ise salgın öncesi 7 bin 736 idi. En düşük hafta 2 bin 684 oldu. Geçen hafta ise 3 bin 166’ya yükseldi. Yukarıya doğru hafif de olsa bir yükseliş var. En işlek kapılarımızın olduğu Güney Doğu’daki Habur, Cilvegözü, Öncüpınar, Nusaybin kapılarına seferlerimiz ise pandemi öncesi 19 bin 878 idi. Düşüşün pik yaptığı hafta yarıya inerek 9 bin 652 oldu. Geçen hafta 11 bin 602 olarak gerçekleşti. Son girişimlerimizden sonra yükseliş var.”

Avdagiç, bu rakamların yükselişe geçmesinde İTO olarak önemli katkı sağladıklarını, TIR şoförlerine gümrük girişlerinde konulan 14 günlük karantina süresiyle ve vizeleri biten şoförlere vize alınmasıyla ilgili de sonuç alıcı girişimleri olduğunu sözlerine ekledi.

COVİD-19 GELİŞMİŞ YA DA GELİŞMEKTE OLAN EKONOMİ AYIRIMI YAPMIYOR

Dünya ticaret hacminde önemli bir düşüş yaşandığını belirten Avdagiç, “Bizim için Avrupa ve Ortadoğu ülkelerinin ithalatı çok önemli. Ne yazık ki, petrol fiyatlarındaki düşüşün de etkisiyle en büyük ticaret ortağımız Avrupa ile Ortadoğu ülkelerinin ithalat ve ihracatında sert gerilemeler görülüyor. Dünyada bu daralmadan etkilenmeyecek ülke olmayacak. Burada önemli olan, sizin bu küçülmeyi, kontrol edilebilir bir seviyede tutabilmeniz. Tekrar büyümeye geçebilecek noktanın altına indirmemenizdir. Yani çarkların durmasına izin vermemenizdir. Türkiye, bu bakımdan son derece önemli bir noktada duruyor. Örneğin, Türkiye’nin ihracatındaki gerileme mart ayında yüzde 17.8 iken, Norveç’in ihracatı aynı ay yüzde 25.3 geriledi. İthalatı da yüzde 12.7 daraldı. Demek ki, Covid-19 salgını, büyük küçük ayırt etmediği gibi gelişmiş ya da gelişmekte olan ekonomi ayırımı da yapmıyor” dedi.

‘KOVİD AKLIMDA’ KAMPANYASI

Avdagiç, “Bir yandan gereken önlemlerin alınmasını sağlarken, diğer yandan da kamuoyunu ve üyelerimizi olumlu yönlendiriyoruz. Bu bağlamda mayıs ayı başında İTO olarak, mağazalar için yol gösterici nitelikte uyarı görselleri içeren ‘Kovid aklımda’ kampanyasını başlattık. Diğer taraftan Kısa Çalışma Ödeneği başvuru süresinin haziran ayından sonra 3 ay daha uzatılmasını talep ettik” dedi.

MECLİS’TEN YANSIMALAR

Yeni bir ekonomik modele ihtiyaç var

İstanbul Ticaret Odası Meclis Başkanı Öztürk Oran, mesafelerin önemini kaybettiği, ortak duyguların ve kutlu amaçların yükseldiği bir dönemden geçtiğimizi söyledi. Yerkürenin Covid-19 virüsü nedeniyle İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana gördüğü en derin şokla karşı karşıya olduğuna dikkat çeken Oran, salgının dünya ekonomisini de deyim yerindeyse hallaç pamuğu gibi sallayıp geçtiğini kaydetti. “Covid-19, 5 ayda bütün hesapları alt üst etti” diyen Oran, sözlerini şöyle sürdürdü: “Başta gelişmiş ülkeler olmak üzere ekonomiye destek olmak için 8 trilyon dolarlık finansal destek paketi açıklandı. Buna rağmen 2020’de küresel ekonomide yüzde 3 daralma bekleniyor. Hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler aynı anda resesyona giriyor. ABD ekonomisinin yüzde 5.9, AB’nin ise yüzde 7.5 daralması bekleniyor. İşsizlik dünyada ortalama yüzde 17-18’leri bulacak. Bu oran son 35 yılın en yüksek seviyesi. Salgın ve sonrasında devam edecek ‘yeni normal’ için tüm dünyanın kafa yorması ve yeni bir sosyal ve ekonomik model oluşturması gerekecek. Bu model şüphesiz ki, çevreye daha duyarlı, sağlığı önceleyen ve teknoloji odaklı bir dönüşüme dayalı olacak. Umut ediyorum ki, oluşacak yeni model bu özellikleriyle daha adaletli, vicdanlı bir küresel düzeni de beraberinde getirsin.”

Kiralar 6 ay daha ertelenmeli
Halim Özdemir-Mekanik Tesisat ve Doğalgaz Tesisatı Meslek Komitesi:
Devlet 6 ay boyunca vergileri erteledi ama ertelemek yetmiyor. Ertelemek yerine alınmaması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca iş yeri kiraları ve iş yeri elektrik, su, doğalgaz ödemelerinin 6 ay daha alınmaması gerektiğini düşünüyorum. Bunun yanı sıra anaokulları pandemi sürecinde ilk kapatılan kurumlar arasındaydı ama mücbir sektörler içinde yer alamadı. Anaokullarının amacı eğitimdir. Bu yüzden de devletin destek vermesi geriyor.

Gıda israfına son verilmeli
Mehmet Tevfik Dinçer-Hububat, Bakliyat, Kuruyemiş ve Kuru Meyve Meslek Komitesi: Bu dönemde tarımsal sektöre önem vermek gerektiği ve sektörün stratejik bir sektör olduğu anlaşıldı. Üretim planlamasının mutlaka yapılması gerektiği gündeme geldi. Boş tarlaların ekilmesi güdeme geldi. En önemli konu gıda israfı. Bu konuda mutlaka bir politika oluşturulmalı. Tarladan perakendeye yüzde 19 kayıp yaşanıyor. Türkiye’de yılda 8.8 milyon ton gıda çöpe gidiyor. Bu da 360 bin ailenin 1 aylık geçimi demek. Tarıma daha da önem verilmeli, planlanmalı.

Otopark yönetmeliği yıl sonuna ertelenmeli
İshak Koçoğlu-Konut İnşaatı Meslek Komitesi: Otopark yönetmeliğinin haziran sonuna ertelendiği söylendi. İnşaat sektörü sıkıntıda. Bu düzenleme yıl sonuna veya yılbaşına ertelenmeli. Bankalar teminat mektubu sorunu konusunda halen direniyorlar. Koronavirüs salgını tüm dünyayı etkiledi fakat önümüzdeki dönemde krizi fırsata çevirme konusunda adımlar atılmalı. Önerim nasıl ki pandemide sağlık bilim kurulu oluşturuldu. Ticaret ve sanayi odası başkanlarının olduğu bir ekonomik kurul da olmalı.

Mevzuat düzenlemelerinde görüş alınmalı
Mehmet Metin Korkmaz-Gümrük Müşavirliği Meslek Komitesi: Yaklaşık bir ay koronavirüs ile mücadele ettim. Allaha çok şükür sağlıklı olarak aranızdayım. Bu süreci atlatmanın önemli şartlarından biri de moral ve motivasyon. Ekonominin sıkıntılı olduğu dönemde yakalanılan salgında, mevzuat düzenlemeleri de yapılıyor. Gümrük vergileri artırıldığında kayıtdışı da artar. Kısa çalışma ödeneğinin 3 ay uzatılması doğru olur. SGK prim gibi ödemeler de 6 ay devlet tarafından ödenmeli.

İŞKUR iyi çalıştı
Hacı Demir-Mali Müşavirlik Meslek Komitesi: Mücbir sebep konusu keşke bütün sektörleri kapsasaydı. NACE kodları haksızlıklara yol açtı. NACE kodu yanlış olanları vergi dairesinden itiraz ederek işlemlerini halletti. Bu dönemde hastalanan personelin normal hastalık kapsamında değerlendirmesinde değişiklik yapılmalı; çünkü bu daha sonra yaşanacak tazminat ve cezaların ortadan kalkması için önemli. Muhtasar SGK birleşmesi kaldırılmalı. Ticaret sicili şubesine de ayrıca bu süreçteki çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum.

Köylüye ödemeleri erken yapılmalı
Mustafa Manav- Meyve ve Sebze Meslek Komitesi: Hal tüccarı olarak sattığımız ürünün bedelini 15 gün içinde köylüye ödemek zorundayız ama marketler üreticiye 4-5 ayda ödüyor. Oysa bu 1 ay ile sınırlandırılmıştı ama torba yasası ile tekrar çıkarıldı. Göndermezsek cezai müeyyidesi var. Bu konuyu tekrarlıyorum. Ayrıca 2019 yılında 3 milyon ton sebze meyve satıldı. Yüzde 75 marketlerin alımları hariç. Yılda 30-40 milyara varıyor. Bu paralarının köylüye, üreticiye ödenmesini talep ediyoruz.

Çiçekçilik sektörüne destek olunmalı
Kadir Gümüş-Peyzaj ve Çiçeklik Meslek Komitesi: Çiçekçi dükkanları pandemi sürecinde iş yapamadı. Anneler gününde, sokağa çıkma yasağında dükkânların açık olması talebimiz vardı. Kabul edildi. İstanbul Ticaret Odası önemli bir destek verdi, teşekkür ediyoruz. Ancak karar birkaç gün kala açıklandığı için tedarikte sıkıntı yaşandı. Üretici düşünülüyorsa, çiçekçilerin bu işi yapmalarının önünün açılması gerekiyor. İnsanlar yaz tatiline gittiği için çiçek yazın biraz daha az gönderiliyordu. Ancak şimdi herkes evinde ve sektöre destek olunmalı.

Ertelenmiş kamu ödemeleri iptal edilmeli
Mahmut Özcan- Restoran ve Yiyecek İçecek Hizmetleri Meslek Komitesi: Yiyecek içecek sektörü olarak devletimizden bazı taleplerimiz var. Salgın sebebiyle ertelenmiş SGK primi, stopaj, KDV gibi kamu ödemeleri iptal edilmeli. Yıl sonuna kadar kısa çalışma ödeneği devam etmeli ve işyerleri devlet tarafından kapatılan sektörleri kapsamalı. Şubat, mart aylarında SGK ve vergilerini ödemeyenleri de kapsama almalı. Yemek sitesi ve yemek kartları komisyon oranları acil yüzde 3 gibi rakamlara düşürülmeli. Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bağlı tüm vakıflar, özel vakıflar, belediyeler, Milli Emlak Genel Müdürlüğü kiracısı işletmelerden kira almasın. Bu talepler sektörümüz için çok önemli.

Denetimler ertelenmeli
Noman Sağ-Mali Müşavirlik Meslek Komitesi: Vergi ve SGK denetimleri devam ediyor. Özellikle katma değer vergi iadeleri olan şirketler yoğun bir denetimde. Bu denetimler ertelenmeli. Sigorta ve vergilerde ödeme, erteleme yerine uzun sureli yeniden yapılandırma yapılmalı. Kısa çalışma ödeneğinde birçok firma mağdur; bir an önce tamamlanmalı ve 3 ay daha uzatılmalı.İşyerlerinde mallar çürüdü, bozuldu. Bunun için takdir komisyonu devreye girip bu bozulan malların vergiden düşülmesi ya da gider yazılması gibi konularda düzenlemeler yapmalı.

Döviz kuru stabil tutulmalı
Ali Bakaner-Demir Dışı Metaller Meslek Komitesi: İhracatta İlk 1000 firma arasında yer alan bir şirketin yönetim kurulu başkanı olarak söylüyorum, bizim ihracatımız ağırlıklı olarak ithalata bağlı. Döviz kurunun yükselmesi ekonomik kaosa yol açıyor, enflasyonu da tetikliyor. Döviz kuru stabil tutulmalı. Demir dışı metaller noktasında mücbir sebeplerden dolayı 3 ay tevkifat uygulaması kaldırıldı. Alüminyum, bakır, çinko, nikel ve kurşun gibi sektörlerde faaliyet gösteren firmaların zırhıdır tevkifat uygulaması. Haksız rekabet ve kayıtdışı ortaya çıkıyor. Mücbir sebep biter bitmez tevkifat uygulamasının 5/10 oranında devam
etmesini istiyoruz.

Sigortacılık yönetmelik değişikliği iptal edilmeli
Mehmet Ali Işık- Sigortacılık Meslek Komitesi: Sigorta sektörü, 9 mayıs sabahına bir yönetmelik değişikline uyandı. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, 2007 yılında çıkmıştı ve kimlerin yapabileceği belliydi. Sigortacılık eczacılık, mali müşavirlik ve avukatlık gibi ciddi ve uzmanlık gerektiren bir meslektir. Özel nitelikleri vardır. Yönetmelikte yapılan değişiklikle, sigortacılığın tüm tacirler tarafından yapılabileceği karara bağlanmıştır. Bu çok yanlıştır. Bu yönetmeliğin iptalini istiyoruz. İptal edilirse, sigortacılık sektörünün ve tüketicinin mağduriyeti önlenecek.

Çiçekçilik insanlara moral veriyor
Mehmet Salih Şadoğlu-Peyzaj ve Çiçekçilik Meslek Komitesi: Sokağa çıkma yasağında çiçekçilere izin verilmesini tüketiciler açısından değerlendirmek istiyorum. Anneler gününde büyükler, evlerine gelen çiçekçilere ailelerinin birer fertleri gibi davrandılar. Çiçeğin insanlara moral verdiğini, önemli bir manevi destek olduğunu da gördük. İstanbul’da 2 binin üzerinde çiçekçi var. Önemli bir sektör ve destek verilmeli.

Komisyon oluşturulmalı
Ertuğrul Yılmaz - İnşaat Malzemeleri Meslek Komitesi: Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak diyoruz. Ama yeni düzen nasıl olacak, bu konuda büyük bir belirsizlik doğuyor. Hem kısa hem orta vadede eskiye dönüş mümkün değil. İTO’nun bu düzenle ilgili bize yardımcı olmasını istiyorum. Oda olarak içimizden farklı bir bakış açışıyla geleceğe yönelik çalışmalar yapmamız lazım. Meclis üyeleri, araştırma görevlilerinden oluşan bir komisyon olmalı. Ayrıca, bu dönemde faaliyet gösteremeyen icra daireleri icra yapılamadığı için borçlular mal varlıklarını kaçırıyor. Buna bir çözüm bulunmalı.

İTO yol haritası çizmeli
Rasim Bilgehan- Örme Kumaş, Çorap ve Trikotaj Meslek Komitesi: Dünya ekonomisi zor günlerden geçiyor, küresel bir değişim içindeyiz. Yeni bir yapılanmaya gidilerek ticaretin şekli de değişiyor. Bundan sonra küresel ekonominin gidişi
nasıl olacak? Lojistiğin önemini görmeye başladık. İTO’nun gücü tam da bu süreçte hayati bir role sahip. Profesyonel kadromuz, bizler ve sektör temsilcisi arkadaşlarımız hem alınacak tedbirleri hem de dünyanın yol haritasını ortaya koymada zihin açıklığına ihtiyacımız var. Yapılması gereken bir rapor hazırlayıp kamu ile paylaşabiliriz. Her kriz aynı zamanda bir fırsattır. O yüzden bizim fırsatları da tehtidleri de analiz etmemiz lazım.

Pandemi sebebiyle yüzde 41 kayıp yaşandı
Tamer Dinçşahin - Taşımacılık ve Lojistik Hizmetleri Meslek Komitesi: Uluslararası taşımacılıkta, pandemi öncesi ile bugün arasında yüzde 41’lik bir kayıp yaşandı. Ancak pik noktasından itibaren yüzde 28 artış oldu. Avrupa Birliği ile ilişkiler, gümrük birliğinin güncellenmesi, İngiltere ile serbest ticaret anlaşması gibi konularda çalışmalar hızlandırılmalı. İthalatının yüzde 70’ini ihracat için kullanan bir ülke için gümrük vergilerinin artması doğru yaklaşım değildir. Önümüzde büyük bir pazar ve dinamik bir özel sektörümüz var. Ancak yapısal durumlarımız hazır değil. Odamız acil eylem planı yapmalı.

KDV oranı yüzde 1’e düşmeli
İlhan Yılmaz -Trafik Müşavirliği Meslek Komitesi: Oto kiralama sektörümüzde 2012’den bu yana yaşanan bir sıkıntı var, KDV yüzde 1’den yüzde 18’e çıktı. Bazılarının yanlışlarından dolayı tüm sektör cezalandırıldı. Biz bir imtiyaz değil, 2012’den önceki bir hakkın geri verilmesini istiyoruz. Suistimal olmaması için aracı 24 ay aktifinde tutmak şartıyla yüzde 1 KDV ile satabilsin. Diğer bir önemli sorun; havalimanında kiralar yüksek, 10 bin Euro ile 70 bin Euro arasında değişiyor. Koronavirüs salgını sebebiyle 3 aydır iş yapılamıyor. Havalimanı kiraları konusunda da çözüm istiyoruz. İTO yönetiminden bu iki sorunun çözümü konusunda destek istiyoruz.

Erteleme talep ediyoruz
Haşmet Akın Ketenci-Akaryakıt Meslek Komitesi: 28 Mayıs’a ertelenen geçici vergilerin en az 6 ay daha ödenmemesi için gerekli ertelemeyi talep ediyoruz.

Sözleşmeler 1 yıl uzatılmalı
Turgay Gül-Şehiriçi Yolcu Taşımacılığı Meslek Komitesi: Geldiğimiz noktada banka kredileri, SGK ve vergi ödemelerinin iptal edilmesini, en kötü ihtimalle 2021 yılına ertelenmesini talep ediyoruz. İlerleyen dönemde personel taşımacılığında yüzde 50 ile hizmet vereceğiz. Ama okulların açıldığı süreçte yüzde 50 kapasite ile mümkün değil, hizmet veremeyiz. Veliler bu ücretleri veremez. Devlet okulları ve özel okullarda sözleşmelerin 2020 ve 2021 yılına uzatılmasını istiyoruz. Sözleşmelerdeki pazarlık detayları ile boğuşmamalıyız.

Kredi kartları borçları ertelenmeli
Ferhan Ademhan- Toptan ve Dış Ticaret Meslek Komitesi: Komite olarak kredi kartlarının ödemelerinin 3 ay ertelenmesini istiyoruz. Böyle bir düzenleme piyasayı rahatlatır. Bankalar da elini taşın altına koymalı.

Milli ve yerli bir gümrük kanunu yapılmalı
Serdar Keskin-Gümrük Müşavirliği Meslek Komitesi: Cumhurbaşkanlığında dış ticaret kurulu yok. Önerimiz, dış ticaret konusunda mutlaka bir kurul olmalı. 1999 yılından bu yana Avrupa Birliği’nin dikte ettiği bir gümrük kanunu uygulanıyor. Daha önceden atılan imzalardan dolayı, 2020 yılında bir gümrük kanunu yapma zorunluluğu var. Türkiye’nin AB normlarını dikkate alarak milli ve yerli bir gümrük kanunu yapması gerekiyor. Sektörümüzün bu konuda da destek verecek birikimi var.

01 Haziran 2020 Pazartesi

Etiketler : Gündem

Fitch Ratings'in Kıdemli Direktörü ve Türkiye Analisti Erich Arispe Morales, TCMB'nin para politikasında sıkı duruşun sürmesini beklediklerini ve politika faizinde gelecek yılın ilk çeyreğinde indirime başlamasını öngördüklerini belirtti.


 

Fitch Ratings, 6 Eylül'de Türkiye'nin kredi notunu "B+"dan "BB-"ye yükselmesi ve not görünümünü durağana çevirmesinin ardından, "Türkiye: Politikanın Yeniden Dengelenmesi Sürecinde İlerleme ve Zorluklar" başlıklı bir webinar düzenledi.

 

Burada konuşan Morales, Türkiye'nin kredi notunun yükseltilmesinde dış kırılganlıkların ve finansman ihtiyaçlarının azalmasının etkili olduğunu dile getirdi.

 

Buna rağmen yüksek enflasyonun Türkiye için ana politika zorluğu olmaya devam ettiğini ve ekonominin yavaşlamaya başladığını aktaran Morales, "TCMB'nin para politikasında sıkı duruşun sürmesini ve gelecek yılın ilk çeyreğinde politika faizinde indirime başlayabileceğini düşünüyoruz. Türkiye'nin ekonomi programının yukarı yönlü sürprizleri olduğu gibi, politikanın tersine dönme riski ve para politikasında sıkı duruşun erken gevşeme riski de mevcut. Ancak ekonomi politikasına siyasi desteğin devam edeceğini öngörüyoruz." diye konuştu.

 

Morales, para politikasının kredibilitesinin yeniden inşası, dış finansman gereksinimlerindeki sürekli azalma ve yeniden dengelenmeye katkıda bulunacak reformların uygulanmasının kredi notuna pozitif etki eden faktörler olduğunu söyledi.

 

Düşük kamu borcu ve borç bileşimindeki iyileşmenin de not artışında etkisi olduğunu aktaran Morales, olası erken politika gevşemesi, uluslararası rezervlerde hızlı bir düşüş ve rezervlerin bileşiminde bozulmanın kredi notunu negatif etkileyebilecek faktörler olduğunu dile getirdi.

 

Morales, Türkiye ekonomisinin bu yıl yüzde 3,5 büyümesini beklediklerini belirterek, gelecek yıl ekonomik büyümeyi yüzde 2,8 olarak öngördüklerini kaydetti.

 

Fitch Ratings Bankalar Direktörü Ahmet Emre Kılınç da Türk bankalarının karlılık görünümünün yüksek fonlama maliyetleri, enflasyonist baskı ve risk maliyetindeki ılımlı artış nedeniyle zayıf olduğunu söyledi.

 

Bankaların varlık kalitelerinde yılın ilk yarısında hafif bir zayıflama gördüklerini dile getiren Kılınç, "Ancak bankacılık sektörünün yabancı para likiditesinin kısa vadeli dış borcun büyük kısmını karşılamaya hala yeterli olduğunu düşünüyoruz. Refinansman risklerinin azaldığını düşünüyoruz. Yatırımcı güveni ve yabancı para cinsinden mevduatların istikrarının sektör için önem taşımaya devam ettiğini söyleyebiliriz." ifadelerini kullandı.

24 Eylül 2024 Salı

Etiketler : Fitch faiz

Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 1.44 değer kazanarak 10.029,73 puandan tamamladı.


 

BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 141,98 puan artarken, toplam işlem hacmi 101,3 milyar lira oldu.

 

Bankacılık endeksi yüzde 3,83, holding endeksi yüzde 0,95 değer kazandı.

 

Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran bankacılık, en çok kaybettiren yüzde 2,17 ile spor oldu.

 

Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankasının (Fed) gelecek dönem atacağı adımların büyüklüğüne ilişkin soru işaretleri varlığını korurken, ABD ekonomisinin "yumuşak iniş" yapabileceğine yönelik beklentiler risk iştahını besliyor.

 

Yarın yurt içinde sektörel enflasyon beklentileri, yurt dışında ise ABD'de yeni konut satışlarının takip edileceğini dile getiren analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 10.150 ve 10.290 seviyelerinin direnç, 10.010 ve 9.900 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.

24 Eylül 2024 Salı

Etiketler : borsa BIST100 piyasa