MÜSİAD, bu yıl "Türkiye Ekonomi Basını Ödülleri" ve "Bilim ve Teknoloji Ödülleri"ni tek çatı altında birleştirerek "Türkiye'nin Gücü Ödülleri" adıyla 9 Mayıs'ta Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenecek törenle verecek.


Bu yıl ikincisi gerçekleşecek törende, üretimin gücü, genç girişimcinin gücü, iletişimin gücü, değerlerin gücü, sürdürülebilirliğin gücü, kadının gücü, akademinin gücü, dönüşümün gücü, markanın gücü ve jüri özel ödülü olmak üzere 10 kategoride ödül verilecek.

 

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Mahmut Asmalı, tanıtım toplantısında, ödüllerin üretim, genç girişim, iletişim, değerler, sürdürülebilirlik, kadın girişimciliği, akademi, dönüşüm ve marka alanlarında başarılı çalışmalarıyla öne çıkanlara verileceğini söyledi.

 

Türkiye'nin Gücü Ödülleri adıyla 2022'de yapılan ilk törenin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımlarıyla gerçekleştiğini anımsatan Asmalı, Türkiye'nin Gücü Özel Ödülü'nün de Cumhurbaşkanı'na takdim edildiğini belirtti.

 

Asmalı, ödül töreninin yenilenen yüzüyle bu yıl ikincisinin yapılacağını ve MÜSİAD olarak önceliklerinin ülke için katma değer üreten yatırım ve araştırma faaliyetlerini ödüllendirerek motivasyon sağlamak olduğunu ifade etti.

 

Yaptıkları etkinlik ve çalışmaların amacının iş dünyasına yol açıcı yeni motivasyon kaynakları sağlamak olduğunu kaydeden Asmalı, "Uluslararası iş forumlarımızla, vizyoner toplantılarımızla, Türkiye'nin Gücü Ödülleri'mizle, MÜSİAD EXPO Fuarı'mızla, MÜSİAD Kadın Uluslararası Farkındalık Zirve'mizle, yaptığımız sektörel toplantılarla, düzenlediğimiz uluslararası iş zirveleri ve organizasyonlarımızla alın terini ve çabayı her zaman desteklemeye gayret ediyoruz." dedi.

 

Konuşmasında yapacakları yeni etkinliklere de değinen Asmalı, dün yoğun bir katılımla Uluslararası Müteahhitlik ve Finans Zirvesi'ni gerçekleştirdiklerini, organizasyonun sektörün daha etkili bir konuma gelmesi, uluslararası projelerin gerçekleştirilebilmesi için kritik öneme sahip olduğuna dikkati çekti.

 

Mayısta ABD'ye yapacakları ziyaretin ise 60'ın üzerinde iş insanından oluşan bir heyetle gerçekleşeceğini bildiren Asmalı, Türk ABD İş Kolu'nun şube açılışlarından panellere kadar çok yoğun bir program olacağını anlattı.

 

Asmalı, 2 Mayıs'ta Trabzon'da turizm zirvesi, 12 Ekim'de MÜSİAD Kadın Uluslararası Farkındalık Zirvesi, kasımda iş ve siyaset dünyasını bir araya getiren MÜSİAD EXPO Fuarı'nın yapacakları etkinliklerin başında yer aldığını kaydetti.

 

TÜRKİYE ÇOK BÜYÜK BİR SIÇRAMA DÖNEMİNİN ARİFESİNDE

 

Seçimsiz 4 yılda ana odağın düşük enflasyon ve sürdürülebilir büyüme olması gerektiğini söyleyen Asmalı, konuşmasını şöyle sürdürdü:

 

"Enflasyonun kalıcı olarak düşmesinin hedeflendiği, para politikasının yanı sıra bu dönemde ülkemizin kalkınması ve gelişmesi için Orta Vadeli Program'da (OVP) belirtilen öncelikli yapısal reformların hızla hayata geçirilmesi çok büyük bir önem arz ediyor. Bizler de MÜSİAD iş adamları olarak önümüzdeki dönemde ülkemizin üretim, ihracat ve istihdam odaklı büyüme sürecinin devam edeceğine ve bu dönemin en verimli şekilde geçireceğimize inanıyoruz. Türkiye sürekli büyüyen ve güvenli bir liman olmaya devam etmektedir. Son 20 yılda atılan adımlar sonuç veriyor ve savunma sanayinden enerjiye sağlık sektöründen, turizm sektörüne kadar birçok sektörde ülkemiz büyük hamleler yapıyor. Yetişmiş insan gücü, esnek üretim kapasitemiz, stratejik ve güçlü lojistik altyapımızla Türkiye çok büyük bir sıçrama döneminin arifesinde. Sabırlı ve kararlı olursak bu tarihi hamleleri hep beraber hayata geçireceğimize ve ülkemizin her alanda sözü güçlü ve etkili büyük Türkiye hedefine ulaşacağına inanıyoruz."

 

İSRAİL'E YAPILAN TİCARET KISITLAMASINI DESTEKLİYORUZ

 

İsrail'e yapılan ticaret kısıtlamasının sorulması üzerine Asmalı, boykotun, mücadelenin bir parçası olduğunu ve alınan kararı desteklediklerini vurguladı. Mal satmaktan çok almamanın daha etkili olacağına dikkati çeken Asmalı, "Boykot ettiğimiz ürünlerin raflarda alternatifini koyamıyorsak bu da iş adamı olarak bizim ayıbımız. Aslında bizim birçok alternatif ürünü üreten firmalarımız var. Gerek markalaşma eksiklikleri gerekse iletişim noktasında kendilerini tanıtamamalarından dolayı istenilen verimi sağlayabilmiş değiller. Bizler mutlaka almadığımız ürünlerin yani boykot ettiğimiz ürünlerin çok daha kalitesini ve çok daha ekonomik şartlarda üretebilmeliyiz. Bununla ilgili çalışmalarımız ve teşviklerimiz devam ediyor." diye konuştu.

 

İsrail'e ticaret konusunda tepki gösterenleri ikiye ayırdıklarını dile getiren Asmalı, Filistin hassasiyeti taşıyan kişilerin yaptığı eleştiri anlayışla karşıladıklarını fakat bazı siyasi çevrelerin MÜSİAD gibi manevi değerleri hassas iş adamlarının olduğu bir platformu eleştiri konusu yapmalarını art niyetli bulduklarını vurguladı.

 

Ticaret kısıtlamalarının Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda alınan ateşkes kararının devamı niteliğinde olduğunu anlatan Asmalı, işgal altındaki topraklarda 8 milyona yakın Müslüman Filistinlinin yaşadığını ve gıda, yiyecek ve temizlik gibi ürünlerde Türkiye'nin malına ihtiyaçları olduğunu ifade etti.

 

SEÇİMSİZ DÖNEMDE YAPISAL REFORMLAR HAYATA GEÇİRİLMELİ

 

OVP'nin oluşturulması sürecinde ekonomi yönetimiyle görüştüklerini bildiren Asmalı, "Bu toplantılarda Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'a tasarruf konusunda kamunun öncülük etmesini gerektiği söyledik. Bu konuda kamu tasarrufları izleme komitesinin kurulması ve belirlenen hedefler doğrultusunda aylık, 3 aylık, 6 aylık gibi dönemlerde sonuçların açıklanarak kamuoyuna bilgilendirme yapılması hususunda görüşümüzü ilettik. Biz de MÜSİAD olarak kanaat ekonomisinden tasarruf ekonomisine geçiş aldı altında bir rapor hazırlıyoruz. Bu raporun haziran sonuna kadar tamamlamayı düşünüyoruz." dedi.

 

Ekonomik göstergelerin OVP hedefleriyle uyumlu şekilde geldiğine işaret eden Asmalı, şu ifadeleri kullandı:

 

"İş dünyasının en büyük iki sıkıntısı vardı. Biri öngörülebilirlik olmayışı, ikincisi de döviz hareketliliği. OVP ve 12. Kalkınma Planı ile 5 yıllık bir program açıklandı. Para politikası ve mali politikalar belirlendi. Bu iki husus ortadan kalkmış durumda. Bizler iş adamları olarak Türkiye'de ekonominin 2024, 2025 ve 2026'da nerelere gideceğini, enflasyonda ne olacağını ve dövizin yaklaşık nerelere geleceğini görebiliyoruz. Ekonomiyi soğutacaksak büyümeden biraz fedakarlık yapmak gerekiyor deniliyor. Bu üretim şartlarını durdurarak olmamalı. Tüketimleri azaltarak olmalı. Bizler üretmeli, istihdam sağlamalı ve ihraç etmeliyiz. Türkiye'nin cari açığının azaltılmasının çok daha doğru olacağını düşünüyoruz. Bu doğrultuda yatırım yapanları, üretim yapanları destekleyecek mekanizmalar oluşturulmalı. Alınacak önlemler kademeli ve dengeli bir şekilde yapılmalı. Seçimsiz 4 yılımız var. Bu dönemde yapısal reformlar hayata geçirilmeli. Dijital dönüşüme, verimliliğe odaklanmamız lazım."

 

Asmalı, asgari ücrete ara zam konusunun sorulması üzerine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının fikrine katıldığını ifade etti.

 

Yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonun düşmesinin öngörüldüğü dile getiren Asmalı, enflasyonu düşürmenin ve alım gücünü artırmanın esas konu olduğuna dikkati çekti.

23 Nisan 2024 Salı

Hazır yemek sektörü, yaz aylarıyla artan düğün ve nikah törenleri dolayısıyla talebin iki katına çıkacağını öngörüyor.


Türkiye Yemek Sanayicileri Dernekleri Federasyonu (YESİDEF) Başkanı Hüseyin Bozdağ, yemekli düğün ve nikah törenlerine ilişkin sektörün beklentilerini değerlendirdi.

 

Düğün sezonunda işleri yemek olmayan fırsatçıların ortaya çıktığını savunan Bozdağ, en çok zehirlenme vakalarının düğün yemeklerinde görüldüğünü söyledi. Bozdağ, bu durumun önüne geçmek için vatandaşları, özellikle YESİDEF'e bağlı ve Tarım ve Orman Bakanlığından lisanslı firmaları tercih etmeleri konusunda uyardı.

 

Bozdağ, düğün ve nikah törenlerinde sunulan yemek hizmetinin 350 ila 650 lira bandında değiştiğini aktardı. Ordörv tabağının ardından genellikle paçanga böreğinin tercih edildiğini belirten Bozdağ, "Düğün sahipleri et yemeği isterse fiyat 800 liraya çıkıyor. Tavuk yemeği isterse 600 liraya düşüyor. İnsanlar bu ekonomik şartlarda ucuz olduğu için genellikle tavuk tercih ediyor." dedi.

 

SEKTÖRÜMÜZ HER ZAMAN HAZIR

 

Federasyona bağlı firmaların büyük bir bölümünün yazın açık alanda hizmet sunduğunu anlatan Bozdağ, "Açık alanda da beş yıldızlı otel konforunda yemek vermeye çalışıyoruz. Bizim sektörümüz düğünler için her zaman hazır. Toplu yemekler gönül rahatlığıyla bizim şirketlerimizden alınabilir." diye konuştu.

 

Kovid-19 salgınının ardından, hazır yemek sektörü açısından geçen yılın verimli geçtiğinin altını çizen Bozdağ, "Bu sene ekonomik şartlardan dolayı maliyetler yükselse bile talebin geçen senenin iki katına çıkabileceğini düşünüyoruz." ifadesini kullandı.

05 Mayıs 2024 Pazar

Türkiye elektrikli otomobil pazarında nisan ayında satış lideri 3 bin 3 adetle Togg olmaya devam etti.


Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD) verilerine göre, 2024 Nisan’da otomobil ve hafif ticari araç satışları, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22,3 azalarak 75 bin 919 adet oldu.

 

Nisanda otomobil satışları geçen yılın aynı ayına göre yüzde 20,61 azalarak 61 bin 448 olurken hafif ticari araç satışları da yüzde 28,6 azalışla 14 bin 471 şeklinde gerçekleşti.

 

Söz konusu dönemde otomobil ve hafif ticari araç pazarı, 10 yıllık nisan ayı ortalama satışlarına göre ise yüzde 16,2 büyüme gösterdi.

 

“TAM ELEKTRİKLİ” OTOMOBİL SATIŞLARI YÜZDE 266,2 ARTTI

 

Nisan ayında "tam elektrikli" otomobil satış sayısı yüzde 266,2 artışla 6 bin 97 oldu. Tam elektrikli otomobillerin toplam satışlar içindeki payı geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 2,2'den yüzde 9,9'a, hibrit otomobillerin payı yüzde 11,3'ten yüzde 17,4'e yükseldi.

 

"Tam elektrikli", "uzatılmış menzil elektrikli" ve "hibrit" araçlar ele alındığında, toplam pazarın yüzde 28,1'inin, içinde elektrikli motor da bulunan araçlardan oluştuğu görüldü.

 

TOGG T10X PAZAR LİDERİ OLMAYA DEVAM ETTİ

 

ODMD verilerine göre, elektrikli otomobil markaları arasında yükselişi devam eden Togg, nisanda da Pazar liderliğini sürdürdü.

 

Nisanda 3 bin 3 adet satılan Togg, en yakın rakibine 2 bin 264 adet fark attı.

 

Bu dönemde Togg’un elektrikli otomobil Pazar payı yüzde 49,25 olarak kayıtlara geçti. Bir diğer ifadeyle satılan her 2 elektrikli otomobilden 1’i Togg T10X oldu.

 

Yılın 4 aylık verilerine bakıldığında ise Togg’un elektrikli satışlarında Pazar payı 7 bin 148 satışla yüzde 35,29 seviyesinde gerçekleşti.

 

EN FAZLA SATILAN ELEKTRİKLİ MODELLER

 

Elektrikli otomobil pazarına model bazlı bakıldığında nisanda Togg T10X'in ardından satışlarda 739 adetle SsangYong Torres ve 361 adetle BMW X1 sıralandı.

 

Hyundai IONIQ 5, 239 adetle dördüncü ve Volvo XC40 da 185 adetle beşinci sırada yer aldı.

 

ABD merkezli otomobil üreticisi Tesla ise 27 satış gerçekleştirdi.

05 Mayıs 2024 Pazar