Ticaret Bakanlığının Yurt Dışı Yatırım Anketi, 2022 yılı sonu itibarıyla 128 ülkede 2 bin 33 doğrudan Türk yatırımı bulunduğunu ortaya koydu.


Bakanlık, Türkiye'de yerleşik gerçek ve tüzel kişilerin 2022 sonu itibarıyla yurt dışındaki yatırımlarının tespitine yönelik "Yurt Dışı Yatırım Anketi" gerçekleştirdi.

 

Bu kapsamda, Türkiye'de yerleşik gerçek ve tüzel kişilerin yurt dışında gerçekleştirdikleri 2 bin 33 yatırımın sermaye pozisyonu 50,8 milyar dolar olarak tespit edildi.

 

Yatırımcı ile yurt dışı yatırım arasındaki borç ilişkisinin de dikkate alındığı net yatırım pozisyonuna göre, Türkiye'de yerleşik gerçek ve tüzel kişilerin yurt dışı yatırımlarının tutarı ise 54,1 milyar dolar oldu.

 

Türkiye kaynaklı yurt dışı yatırımların dağılımı incelendiğinde, 2 bin 33 yatırımın 750'sinin Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde, 465'inin "Diğer Avrupa Ülkeleri" olarak gruplandırılan Birleşik Krallık, Rusya, Balkanlar, EFTA (Avrupa Serbest Ticaret Birliği) üyeleri ve Doğu Avrupa bölgesinde bulunduğu görüldü.

 

Diğer Asya ülkelerinde 229, Yakın ve Orta Doğu ülkelerinde 222, Kuzey Amerika'da 183, Kuzey Afrika'da 77, diğer Afrika ülkelerinde 57, Okyanusya ve Kutup Bölgesi'nde 24, Orta Amerika ve Karayipler Bölgesi'nde 18, Güney Amerika'da 11 yatırım bulunuyor.

 

Buna göre, AB ülkelerinin toplam yatırımlar içindeki payı yüzde 37,41 olurken diğer Avrupa ülkelerinin payı yüzde 22,93 olarak hesaplandı.

 

Yurt dışı yatırımların bölgelere göre sermaye pozisyonuna bakıldığında, AB ülkelerinin yüzde 61,4 pay ve 31,2 milyar dolar sermaye pozisyonuyla ilk sırada geldikleri görüldü. AB ülkelerini Birleşik Krallık, Rusya, Balkan ülkeleri, EFTA üyeleri ve Doğu Avrupa ülkelerinin yer aldığı "Diğer Avrupa Ülkeleri" yüzde 23 pay ve 11,7 milyar dolar ile takip etti. Kuzey Amerika'da yüzde 5,3 payla 2,7 milyar dolar, Orta Asya Türk cumhuriyetleri ile Güneydoğu Asya ülkelerinin de yer aldığı "Diğer Asya Ülkeleri"nde ise yüzde 4,5 payla 2,3 milyar dolar tutarında Türk yatırımı bulunuyor.

 

Fas, Tunus, Libya, Cezayir ve Mısır'ı içeren Kuzey Afrika bölgesinin yatırımlar içinde yüzde 3,2 paya ve 1,6 milyar dolar sermaye pozisyonuna, Gürcistan ve Azerbaycan gibi komşu ülkeler ile Orta Doğu ve Körfez ülkelerini içeren Yakın ve Orta Doğu ülkeleri ise yüzde 3'lük paya ve 1,5 milyar dolar sermaye pozisyonuna sahip oldu.

 

Söz konusu yatırımlara Türkiye'den yapılan ihracatın 15 milyar dolar, bu yatırımlardan Türkiye'nin yaptığı ithalatın ise 7,2 milyar dolar olduğu belirlendi.

 

İLK SIRADA HOLLANDA VAR

 

2022 yılı sonu itibarıyla toplam 128 ülkede doğrudan Türk yatırımı bulunduğu görüldü. İlk sırada 189 yatırım ve 21 milyar 238 milyon 600 bin 364 dolarlık sermaye pozisyonuyla Hollanda yer aldı. Bu ülkeyi, 86 yatırım ve 4 milyar 450 milyon 711 bin 972 dolarlık sermaye pozisyonuyla Birleşik Krallık (İngiltere, Galler, İskoçya, Kuzey İrlanda) takip etti.

 

Listede ayrıca, ABD 177 yatırım ve 2 milyar 683 milyon 571 bin 678 dolar, Almanya da 166 yatırım ve 2 milyar 887 milyon 538 bin 677 dolarlık yatırım tutarıyla dikkati çekti.

 

Türkiye'de yerleşik gerçek ve tüzel kişilerin gerçekleştirdikleri yurt dışı yatırımlarda finans ve sigorta faaliyetleri yüzde 70,2'lik payla ilk sırada yer aldı. Söz konusu faaliyetlerin en ağırlıklı bölümünü ise holding şirketlerinin faaliyetleri oluşturdu.

 

Finans ve sigorta faaliyetlerini yüzde 6,4'lük payla madencilik ve taş ocakçılığı, yüzde 4,4'lük payla toptan ve perakende ticaret, yüzde 3,6'lık payla ana metal sanayisi, yüzde 2,4'lük payla gıda, içecek ve tütün ürünleri imalatı, yüzde 1,7'lik payla tekstil ve giyim sanayisi, yüzde 1,5'lik payla ulaştırma ve depolama, yüzde 1,4'lük payla bilgi ve iletişim sektörü izledi.

23 Haziran 2023 Cuma

Dünyanın önde gelen su, atık su, geri dönüşüm ve çevre teknolojileri fuarı IFAT’a, 60 ülkeden 3 bin 200 firma katıldı. İTO’nun 6 ayrı salonda düzenlediği Türkiye milli stantları ise büyük ilgi gördü. Fuara 124 firmayla katılan Türkiye, 6. büyük katılımcı ülke oldu.


Almanya’nın Münih şehrinde 29. kez düzenlenen, dünyanın önde gelen su, atık su, geri dönüşüm ve çevre teknolojileri fuarı IFAT 2024, 13-17 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirildi. IFAT Fuarı’nda; su ve atık su sistemlerinde dijitalleşme, su ve atık su sistemleri yönetimi, su yönetiminde geri dönüşüm, kanalizasyon taşımacılığı ve arıtımı, malzeme akış yönetimi, yenilikçi ve verimli atık ve geri dönüşüm yönetimi, hava tahliyesi ve hava kirliliği kontrolü, hammadde yönetimi, yenilenebilir enerji gibi birçok başlıkta ürün ve hizmetlerle ilgili en güncel teknoloji ve çözümler, dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçilerle paylaşıldı. 

 


İTO İLE 36 FİRMA

 

IFAT Fuarı’nın Türkiye milli katılımını İstanbul Ticaret Odası gerçekleştirdi. Fuara 124 Türk firması katılırken, 36 firmanın katılımını da İTO sağladı. İstanbul Ticaret Odası’nın 6 ayrı sektör salonunda düzenlediği Türkiye milli stantları büyük ilgi gördü. Türkiye, böylece sektörde güçlü temsili ile katılımcı ülkeler arasında 6. oldu.  

 


1966’DAN BERİ 

 

1966 yılından bu yana düzenlenen, araçların yanı sıra akıllı sistemlerle sürdürülebilir kaynak kullanımı için çözümlerin de sergilendiği fuara, İTO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Yakup Köç, Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Doğan Salman ve Meclis Üyelerinden oluşan İTO heyeti de katıldı. İTO heyeti, T.C. Münih Başkonsolosu Süalp Erdoğan, T.C. Münih Ticaret Ataşeleri Recep Aslan ve Ali Bayraktar ile Türkiye milli iştirak katılımcılarını ziyaret ederek, sektöre dair görüş alışverişinde bulundu.

 

60 ÜLKE KATILDI 

 

Fuarda, 60 ülkeden 3 bin 200’den fazla firma ürünlerini sergiledi. Fuardaki katılımcıların yüzde 55’ini uluslararası firmalar oluşturdu. Toplam 18 salona ve geniş bir açık alana sahip olan fuar, yaklaşık 42 futbol sahasına eşdeğer olan toplam 300 bin metrekarelik bir alanda yapıldı. Fuarı, 150 ülkeden, 120 bini aşkın kişi ziyaret etti.

 


BAŞBAKAN SCHOLZ’DAN ‘İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE ADAPTASYON’ MESAJI

 

Fuarın açılışında, Almanya Çevre Bakanı Steffi Lemke ve Bavyera Çevre ve Tüketicinin Korunmasından Sorumlu Devlet Bakanı Thorsten Glauber, sürdürülebilirlik ve yeşil teknoloji hakkında konuşma yaptı. Almanya Başbakanı Olaf Scholz ise video mesaj ile katılımcılara şu mesajı verdi: “IFAT Fuarı’nın temaları sürdürülebilir ticaret için oldukça önemli. Sektörlerin iklim değişikliğine adapte edilebilmesi için bu yıl da fuarın teması ‘iklim değişikliğine adaptasyon’ olarak belirlendi. Sektörlerin büyümesi için iyi çevre koşulları oluşturmalıyız.” 

20 Mayıs 2024 Pazartesi

Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) Başkanı Ziya Şahin, balın dışında Türkiye'de yaklaşık 7 bin ton bal mumu, 4 ton arı sütü, 400 ton polen, 10 ton arı ekmeği ve 10 ton propolis üretiminin yapıldığını söyledi.


Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) Başkanı Ziya Şahin, açıklamada, Türkiye'nin 9,2 milyon arılı kovan sayısıyla dünyada 3.,115 bin ton bal üretimiyle de Çin'den sonra 2. sırada yer aldığını söyledi.

 

Türkiye'nin, bal üretimini destekleyecek flora çeşitliliğiyle Avrupa'da 1. sırada olduğunu ifade eden Şahin, ülkede 4 bin 319'u endemik olmak üzere 13 bin 414 bitki türü bulunduğunu dile getirdi.

 

Şahin, dünya genelinde sağlanan başarıyı temellendirmek, sürekliliği sağlamak ve ihracatı arttırmak için tüm arı ürünlerine bir standart getirilmesinin önemli olduğuna işaret ederek, "Bu kapsamda uluslararası standardizasyon örgütü olan ISO'nun arı ürünleri çalışmalarına 34 ülkeyle 2019'dan itibaren katkı ve katılım sağlıyoruz. Bu zaman zarfında çam, geven, kestane, pamuk, ayçiçeği ve narenciye gibi bal çeşitleri üzerinde çalışma başlattık. İlk adım olarak TSE onayıyla çam balında bir standart getirdik. Ardından lavanta ve meşe balı üzerinde çalışılıyor." diye konuştu.

 

Söz konusu bal türleriyle ilgili çalışmaları TAGEM ile yürüttüklerini kaydeden Şahin, bal konusunda dünyayla yarışabilmek için artık bilimsel kimliğin ortaya konulmasının elzem olduğunu belirtti.

 

Ziya Şahin, arı ürünleri ihracatında da önemli bir noktaya gelindiğini vurgulayarak, "Türkiye'de geçen yıl 9 bin 389 ton bal ihraç edildi. Bu ihracattan 32 milyon dolar gelir elde edildi. Yaklaşık 20 ülkeye ihracat yapılırken, başı Almanya, ABD, İspanya, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Japonya çekiyor." ifadesini kullandı.

 

BİR KİLOGRAM BALIN MALİYETİ 216 LİRA

 

Balın kalitesi üzerinden pek çok spekülasyon yapıldığını dile getiren Şahin, baldaki sahtecilik ve uygunsuzluk konusunda başta merdiven altı üretim yapanlar olmak üzere buna dahil olan her kesimle mücadelenin çok önemli olduğunu vurguladı.

 

Şahin, sahteciliğin tespiti için balların da kayıt sistemine dahil edilmesi gerektiğine işaret ederek, kovan ve arıcıların yanında üretilen balı da kayıt altına alarak, kimin ne ürettiğinin bilinebileceğini aktardı.

 

Arıcılığın son yıllardaki fiyat artışlarından da ciddi şekilde etkilendiğini belirten Şahin, şunları kaydetti:

 

"Arıcılık tarla bitkilerindeki gibi sabit yerde yapılan bir üretim faaliyeti değil. Her gezginci arıcımız yılda 5-6 konaklama bölgesi değiştirerek, yılda ortalama 20 bin kilometre yol kat ediyor. Son yıllardaki akaryakıt, besleme, sarf malzeme, makine/ekipman ve işçilik benzeri giderler bir anda yükseldi. Geçen yılki bal maliyetine güncel enflasyon eklendiğinde, bir kilogram bal maliyeti 216 lira olmaktadır. Arıcıların elinden tutulmalı, desteklenmeli."

 

ÇİN VE BREZİLYA'NIN TÜRKİYE'DEN PROPOLİS TALEBİ VAR

 

Şahin, son yıllarda birliklerin kurulmasıyla arıcıların, balın yanında, propolis, bal mumu, arı sütü, polen, arı zehri gibi ürünlerin de üretimini yaptıklarına işaret ederek, "Balın dışında Türkiye'de yaklaşık 7 bin ton bal mumu, 4 ton arı sütü, 400 ton polen, 10 ton arı ekmeği, 10 ton propolis, 600 bin ana arı üretimi yapılıyor. 2020 yılına kadar propolisi yurt dışından ithal ederken şu an için bu ürünlerde ihracatçı konumdayız. Özellikle Çin ve Brezilya'nın Türkiye'den propolis talebi var." diye konuştu.

 

Şahin, bal dışındaki ince işçilik gerektiren arı ürünlerindeki üretimi arttırmak için özellikle kadın çiftçilere ve girişimcilere daha fazla destek verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

20 Mayıs 2024 Pazartesi