Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Müberra Eresin, dünyada en fazla seyahat harcaması yapan ülkelerden Çin'den turist alabilmek için bütün ülkelerin rekabet halinde olduğunu belirterek, Çinli turistlere yönelik tanıtım çalışmalarını artırdıklarını bildirdi.

 

TÜROB’dan yapılan açıklamaya göre, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) ve TÜROB, seyahat platformu Trip.com'un konaklama sektörüyle işbirliği imkanlarının geliştirilmesi amacıyla tanışma etkinliği düzenledi.

 

Konaklama sektöründen TÜROB üyesi otel işletmelerinin katıldığı etkinliğin açılışında, TGA Genel Müdür Yardımcısı Elif Balcı Fisunoğlu, TÜROB Başkanı Müberra Eresin ve Trip.com Başkan Yardımcısı Amanda Wang konuştu. açılış Etkinlikte, Trip.com'un üst düzey yetkilileri şirketin faaliyetleriyle ilgili sunum yaptı.

 

HARCAMA DÜZEYLERİ ÇOK YÜKSEK

 

Açıklamada görüşlerine yer verilen TÜROB Başkanı Eresin, Çin pazarıyla ilgili sektörel hedeflere dikkati çekerek, Çinli turistlerin yurt dışı seyahatlerinde kişi başı ortalama harcama tutarının 3 bin dolara kadar ulaşabildiğini belirtti.

 

Eresin, "Çin, dünyada en fazla seyahat harcaması yapan ülkeler sıralamasında en üst sıralarda yer aldığı için bütün ülkeler Çinli turist alabilmek için rekabet halinde. Yurt dışına çıkışlarda ağırlıklı yaş grubu yüzde 25 ile 25-35 yaş ve yüzde 10 ile 60-65 yaş olarak öne çıkıyor. Rezervasyon yapma süreci ise yüzde 56’lık payla seyahatin yaklaşık 28 gün öncesini kapsıyor. Ülkelerin tanıtım ve pazarlama çalışmalarında bu veriyi dikkate aldıklarını gözlemliyoruz." ifadelerini kullandı.

 

BU YIL ARTIŞ DİKKATİ ÇEKİYOR

 

Müberra Eresin, Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre 2022'de Ocak-Ekim döneminde Çin Halk Cumhuriyeti'nden ülkeye gelen ziyaretçi sayısı 70 bin 844 iken, bu sene 10 ayda 198 bin 807'ye ulaştığı bilgisini paylaştı.

 

Söz konusu rakamın çok ciddi bir artış olmakla birlikte halen 426 bin Çinlinin ziyaret ettiği 2019'un gerisinde olunduğunu kaydeden Eresin, şöyle devam etti:

 

"İlk hedefimiz bu sayıyı aşmak ve kısa vadede 600 bin düzeyine ulaşabilmektir. Memnuniyetle dile getirmeliyim ki salgın sürecinde Kültür ve Turizm Bakanlığı ile TGA tarafından Çin'de tanıtım çalışmalarına ara verilmedi ve özellikle bu yıl tanıtım alanında da fazla çalışma yürütüldü. Bayrak taşıyıcımız THY'nin yanında birçok Çinli hava yolu şirketinin de ülkemize seferlere başlaması ve yakın gelecekte yenilerinin eklenecek olması şüphesiz süregelen bu başarılı tanıtım çalışmalarının bir sonucu.

 

Çinli turistin değişen profili dikkate alınarak ülkemize geleneksel olarak tur organizasyonu ile kalabalık gruplar halinde gelenlerin yanında özellikle bireysel veya küçük özel gruplar halinde seyahat eden, lüks tüketime yönelen, üst kategori otellerde konaklayan, alışveriş, tematik veya macera parkları ile kültürel varlıklar, müze ve ören yerlerini görmeyi isteyen, çağdaş sanat meraklısı yüksek harcamalarıyla dikkati çeken üst gelir gurubundaki Çinli turistlere yönelik tanıtım çalışmalarımızı artırıyoruz. Kısa sürede onları öncelikle İstanbul, Kapadokya ve Antalya'ya çekebilmeyi hedefliyoruz. Bu amaca yönelik altyapımızı da güçlendirmek üzere Çince konuşan çalışanlar, Çinli tüketicilerin alışkın oldukları AliPay, WeChatPay, UnionPay, QuickPass gibi ödeme sistemlerinin ülkemizde de birçok alanda kullanılabilmesine yönelik yetkili kurumlarla görüşmelerimizi sürdürüyoruz."

22 Aralık 2023 Cuma

Züccaciyeciler Derneği (ZÜCDER) Başkanı Mesut Öksüz, bu yıl 6 milyar dolarlık ihracat hedeflediklerini belirterek, "İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz." dedi.


Antalya'da düzenlenen 13. Uluslararası Ev ve Mutfak Eşyaları Üretici ve Marka Zirvesi'ne katılan Öksüz, dünyadaki küresel durgunluktan sektörün de etkilendiğini söyledi.

 

Yılın ilk çeyreğinde yüzde 3'lük daralma yaşadıklarını dile getiren Öksüz, sektör olarak ilk çeyrek itibarıyla 750 milyon dolar dış ticaret fazlası verdiklerini belirtti.

 

Öksüz, yıl ortası itibarıyla toparlanma beklediklerini, 2024'ü 6 milyar dolarlık ihracatla kapatmayı hedeflediklerini kaydetti.

 

İHRACAT, AVRUPA, AFRİKA VE ORTA DOĞU AĞIRLIKLI

 

Sektör olarak dünyanın her yerine ürün gönderdiklerini anlatan Öksüz, şöyle devam etti:

 

"Dünyanın neresine giderseniz gidin, hiç beklemediğimiz bir yerde, kafede, tabakta, porselende, seramikte, çelikte, bir ahşap üründe bizim markalarımızı bulma ihtimaliniz çok yüksek. İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz. Çin, dünyanın devi, tek başına yüzde 50'den fazlasını gerçekleştiriyor, diğer ülkeler ise 300, 500 milyon dolarlık farklarla sıralanıyor."

 

Öksüz, sektörün dünyadaki ticaret hacminin 300 milyar dolar olduğunu ve bu ticaretin yaklaşık 152 milyar dolarını tek başına Çin'in gerçekleştirdiğini belirterek, Türkiye'nin ise dünya pazarından şu anda yüzde 2 pay aldığını kaydetti.

 

Çin'den sonra yaklaşık 15 milyar dolar ihracatla Almanya'nın, yaklaşık 14 milyar dolarla ABD'nin ilk üç sırada yer aldığını dile getiren Mesut Öksüz, ABD'yi de 8 milyar 860 milyon dolarlık ihracatla İtalya’nın, 8 milyar 813 milyon dolarla Meksika'nın, 7 milyar dolarla Hollanda'nın ve 6 milyar 400 bin dolarla Hong Kong'un takip ettiğini bildirdi.

 

Öksüz, Türkiye'nin de 6 milyar dolarla 8. sırada bulunduğunu ifade etti.

 

Sektör olarak ihracatı artırmak amacıyla farklı ülkelere yöneldiklerini belirten Öksüz, şunları söyledi:

 

"İhracatımızın yüzde 58'ini Avrupa Birliği ülkeleri oluşturuyor. Geri kalanı diğer ülkelere yayılmış durumda. Avrupa'daki ekonomik durgunluğun bizlerde sıkıntısı oldu. Son dönemlerde bir toparlanma var. Ukrayna, Rusya bizim için önemli pazar bölgesi. Buralarda da sıkıntılar yaşadık ama biraz toparlanma var. Satış bölgemiz Avrupa, Afrika ve Orta Doğu ağırlıklı."

 

ANNELER GÜNÜ CAN SUYU OLDU

 

ZÜCDER Başkanı Öksüz, iç pazarda ise ilk 3 ayda adet bazında daralma ancak ciro bazında artış yaşadıklarını söyledi.

 

Anneler Günü satışlarının sektöre can suyu olduğuna işaret eden Öksüz, "Geçtiğimiz hafta Anneler Günü vardı. Satışlar beklediğimize yakın seviyede geçti. Anneler Günü, düğün sezonu, bayramlara yönelik satışlar, cirolara katkı sağlıyor." diye konuştu.

 

Öksüz, özellikle yaz döneminde hareketlenen düğün sezonunun da sektöre katkı sağlamasını beklediklerini sözlerine ekledi.

19 Mayıs 2024 Pazar

Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Orman Genel Müdürlüğünce (OGM) kurulan ve geçen yıl sonu itibarıyla sayısı 794'e ulaşan bal ormanlarıyla arıcılık faaliyetleri desteklenirken, bu alanda ülke ekonomisine de katkı sağlanıyor.


Bal ormanları, ekolojik olarak sunduğu katkının yanında kurulduğu bölgedeki bitki örtüsünü zenginleştirerek toprakları erozyona karşı korurken, arıcılık faaliyetlerinin artmasında da önem arz ediyor.

 

Bu kapsamda, OGM tarafından 2013-2017 ile 2018-2023 yıllarını kapsayan iki “Bal Ormanı Eylem Planı” hazırlanarak uygulamaya alındı. Bu ormanlar aracılığıyla bal üretim miktarı ve kalitesi bakımından dünyada üst seviyelere çıkılması planlanırken, bal ormanlarının sayısının artışına bağlı olarak verimsiz orman alanlarının verimli hale getirilmesi, ormanlık alanların ekonomik, ekolojik ve sosyal fonksiyonlarının artırılması, biyolojik çeşitliliğin korunması, gıda güvenliğinin sağlanması ve orman köylüsüne istihdam ve ek gelir imkanı yaratılması da hedefleniyor.

 

BU YIL BAL ORMANLARI SAYISININ 850’YE ÇIKARILMASI PLANLANIYOR

 

Bal ormanı eylem planları kapsamında, her yıl bölge müdürlüklerince ikişer adet bal ormanı kuruluşu planlanarak, yılda 56 bal ormanı oluşturulması hedeflendi. Bal ormanı sayısı, 2023 sonu itibarıyla 794'e ulaşırken, bu yıl sayının 850'ye çıkarılması amaçlanıyor.

 

Ülkenin dört bir yanında bal ormanları kurulurken, İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Bursa, Hatay ve Trabzon bal ormanları bulunan illerin başında geliyor.

 

Arıcılığın desteklenmesi amacıyla ağaçlandırma, erozyon kontrolü, rehabilitasyon alanları ve diğer ormanlık alanlarda ekolojiye uygun ballı bitkilerin ekimi veya dikimi yoluyla oluşturulan bal ormanları, ayrıca hiçbir müdahale yapılmadan doğal yayılış alanları içerisinde belirlenen ve arıcıların konaklamasına imkan sağlayan ormanlık alanlardan da oluşturuluyor.

 

BAL ÜRETİMİNDE DÜNYADA İKİNCİ SIRADA

 

Geçen yıl sonu itibarıyla 95 bin 459 hektar ormanlık alanda kurulan 794 bal ormanıyla yaklaşık 1 milyon kovana ev sahipliği yapılabilecek imkan oluşturularak ülke ekonomisine de dolaylı katkı sağlanıyor.

 

2010'da 81 bin ton olan bal üretimi, geçen yıl itibarıyla 114 bin 886 tona ulaşırken, arıcılığa verilen destekler ve bal ormanlarının kurulmasıyla Türkiye bal üretiminde dünyada Çin'in ardından ikinci sırada yer almayı sürdürdü.

19 Mayıs 2024 Pazar