tatil-sepeti

TSKB (Türkiye Sınai Kalkınma Bankası), dağıtık güneş projelerini desteklemek amacıyla Dünya Bankası ile 345 milyon dolar tutarında anlaşmalara imza attığını duyurdu.


Bankadan yapılan açıklamaya göre, ekosistem odaklı kapsayıcı kalkınma misyonu ile çalışmalarını sürdüren TSKB (Türkiye Sınai Kalkınma Bankası), Türkiye'nin 2053 net sıfır emisyon hedefine doğrudan katkı sağlayacak "Türkiye Dağıtık Enerji için Piyasa Geçişinin Hızlandırılması Projesi"ni Dünya Bankası ile hayata geçirdi.

 

Hazine ve Maliye Bakanlığı geri ödeme garantisi altında Türkiye'de ilk defa uygulanacak Sonuç Odaklı Proje Programı (PforR) ile özel sektörün iç tüketim ihtiyaçları kapsamındaki elektrik üretimine yönelik dağıtık güneş fotovoltaik yatırım uygulamalarının ve bataryalı elektrik depolama sistemlerinin desteklenmesi hedefleniyor.

 

Avrupa ve Orta Asya Yenilenebilir Enerji Ölçeklendirme (ECARES) programı kapsamında geliştirilen 1 milyar ABD dolar büyüklüğündeki Türkiye Dağıtık Enerji için Piyasa Geçişinin Hızlandırılması Programı; Dünya Bankası kuruluşu Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankasından (IBRD) 300 milyon avro tutarında kredi, IBRD aracılığıyla CTF'den (Temiz Teknoloji Fonu) temin edilen 15 milyon ABD dolar tutarında kredi ve ESMAP'tan (Enerji Sektörü Yönetim Yardım Programı) sağlanan 1,5 milyon ABD dolar tutarındaki hibeyi de içeriyor.

 

Açıklamada görüşlerine yer verilen TSKB Genel Müdürü Murat Bilgiç, projeye ilişkin, "TSKB olarak, Hazine ve Maliye Bakanlığımızın garantisiyle Dünya Bankasından temin ettiğimiz 345 milyon ABD doları tutarındaki anlaşmalar ile Türkiye'nin yenilenebilir enerji kapasitesinin artırılmasına ve bunun verimli bir şekilde değerlendirilmesine önemli düzeyde katkı sunacağız. Bu anlamlı proje ile ülkemizin Ulusal Katkı Beyanı kapsamında, başta enerji sektörü olmak üzere ortaya koyduğu dönüşüm hedeflerine ulaşmasında rol oynamak, sürdürülebilir geleceğimizin temini için de büyük bir önem arz ediyor. Projenin hayata geçmesini sağlayan Hazine ve Maliye Bakanlığımıza daimi destekleri, Dünya Bankasına ise ülkemize ve TSKB'ye duydukları güven için teşekkürlerimizi sunuyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

 

YENİLENEBİLİR ENERJİ ÖNEMLİ STRATEJİK KALKINMA ALANLARINDAN

 

Bilgiç, Türkiye'nin son 10 yıllık dönemde yenilenebilir enerji gücünü 3 katına çıkarmasının önemli bir gelişme ve kazanım olduğunu vurgulayarak, "Yenilenebilir enerji ülkemizin yeşil dönüşümündeki önemli stratejik kalkınma alanlarından biri. Hali hazırda Türkiye'nin mevcut kurulu gücünün yüzde 55'i, yenilenebilir enerji projelerinden oluşuyor. TSKB olarak bugüne kadar sağladığımız finansman destekleriyle ülkemizin yenilenebilir enerji alanındaki kurulu gücünün yüzde 15'ini temsil ediyoruz." ifadelerini kullandı.

 

Son iki yılda finanse ettikleri 280 megawatt'ın üzerinde çatı ve arazi Güneş Enerji Santrali (GES) yatırımları ile sanayicinin elektrik ihtiyacını kendi yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılamasına destek olduklarını aktaran Bilgiç, şunları kaydetti:

 

"Bu yatırımları daha hızlı bir şekilde yatırımcı ile buluşturarak yaygınlaştırmak üzere Dünya Bankası ile imzaladığımız Türkiye Dağıtık Enerji için Piyasa Geçişinin Hızlandırılması Projesi kapsamında, ülkemizin yeşil dönüşümüne ivme kazandıracak yeni bir iş modeli kurguluyoruz. Yenilenebilir enerji gücümüzü artırmak amacıyla, Türkiye'de ilk defa uygulanacak PforR ile iç tüketim ihtiyaçlarına yönelik güneş enerjisi piyasasının genişletilmesi üzerine odaklanacak projemiz, ayrıca bataryalı elektrik depolama projelerini de destekleyecek. Bu kapsamda belirli performans göstergelerinin gerçekleştirilmesi yaklaşımı çerçevesinde sera gazı emisyonlarının azaltılması ve özel sermayenin harekete geçirilmesi boyutlarıyla, somut ve sürdürülebilir program sonuçlarına ulaşmayı hedefliyoruz. Ülkemizin 2053 net sıfır hedefine ulaşmak üzere, bankamızın SBTi (Bilim Temelli Hedefler Girişimi) onaylı net sıfır hedefleri kapsamında, özel sektörün rekabetçi gücünü artırmak için sunduğumuz destekleri arttırmaya devam edeceğiz."

 

ENERJİDE KENDİNE YETERLİLİĞİ ARTIRMAK ÖNCELİKLERİMİZ ARASINDA YER ALIYOR

 

Hazine ve Maliye Bakanlığı Dış Ekonomik İlişkiler Genel Müdürü Kerem Dönmez ise 12. Kalkınma Planı kapsamında, 2053 yılı net sıfır emisyon hedefleri doğrultusunda yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarını değerlendirerek enerjide kendine yeterliliği artırmanın öncelikleri arasında yer aldığını vurguladı.

 

Dönmez, bu çerçevede Türkiye'de yenilenebilir ve temiz enerji kaynaklarının yaygınlaştırılması ve enerji verimliliğinin artırılması için Dünya Bankası ve diğer kalkınma ortakları ile güçlü iş birlikleri kurmaya devam edeceklerini belirtti.

 

Anlaşmaları değerlendiren Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Humberto Lopez ise şunları kaydetti:

 

"Dünya Bankası Grubu olarak, Türkiye'nin kalkınmasını destekleyecek çerçeveyi geliştirmek ve yenilenebilir enerji kapasitesini büyütmek üzere özel sermayeyi de harekete geçirecek yatırımları desteklemeyi sürdüreceğiz. Bu desteğin bir kanıtı olarak Dağıtık Enerji için Piyasa Geçişinin Hızlandırılması Projesi, şirketler ve sektörler gibi son kullanıcılar için dağıtık güneş enerjisi pazarını genişletmeye ve bataryalı elektrik depolama pilot uygulamalarına odaklanacak. Bu sayede, proje, sadece iklim değişikliğiyle mücadeleye katkı sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda Türkiye'nin enerji güvenliğini de artıracak."

16 Mayıs 2024 Perşembe

Ticaret Bakanlığı Basın Müşaviri Fatih Uysan, Türkiye Cumhuriyeti'nin, hükümeti ve halkıyla topyekun Filistin'in yanında olduğunu belirterek, "Türkiye'nin gümrük sistemi kısmen 9 Nisan 2024'ten, tamamıyla 2 Mayıs 2024'ten beri ihracat ve ithalatta İsrail'e kapalıdır” dedi.


 

Basın Müşaviri Uysan, sosyal medya hesabı X'ten, Ticaret Bakanlığının, "İsrail'le ticaretin 3. ülkeler üzerinden sürdüğü" iddialarını yalanladığı açıklamasına atıfta bulunarak, konuya ilişkin paylaşım yaptı.

 

Cumhuriyet Halk Partisinin başkan yardımcısının, "İsrail İstatistik Kurumu"nun verilerine işaret ederek İsrail ile ticaretin sürdüğüne ilişkin açıklamalarını şaşkınlık ve üzüntüyle izlediklerini bildiren Uysan, şu değerlendirmelerde bulundu: "İsrail zulmü altında Filistin, Gazze ve Batı Şeria'da 41 bin kişinin şehit olduğu, Lübnan'da daha iki gün önce onlarca kişinin can verdiği ve binlerce kişinin yaralandığı bir dönemde Sayın Cumhurbaşkanımız, hükümetimiz ve Türk halkı cansiperane bir şekilde Filistin halkı ile birlikte mücadele ederken, dünyada İsrail ile tüm ticareti durdurmuş tek ülke Türkiye iken, yapılan bu mesnetsiz ve İsrail makamları ile işbirliği yaparak yalan ve çarpıtma amaçlı açıklamaların, Filistin davası ve Filistinlilerin menfaatleri ile hiçbir alakası bulunmamaktadır.

Sadece İsrail'in menfaatlerine hizmet ediyorlar. Bu açıklamaların en acı ve utanılacak tarafı, söz konusu açıklamalarda Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi gümrük ve dış ticaret sistemleri ve Türkiye İstatistik Kurumunun şeffaf ve gerçek veri ve istatistikleri dururken İsrail servislerinin ve kurumlarının dezenformasyon amaçlı verilerinin kaynak gösterilmesidir. Başlı başına bu bile, bu açıklamayı gerçekleştiren siyasi ve bir kısım medya zevatın Filistinlileri ağzına dahi almazken Türkiye'yi ve hükümeti yıpratmak hedefiyle İsrail'in çıkarlarına hizmet ettiğini, kimlerden bilgi ve yönlendirme aldığını açıkça ortaya koymaktadır. Tek dertleri, dünyada Filistin için en çok uğraşan, İsrail soykırımı karşısında onurlu ve haysiyetli bir duruş ve politika izleyen ve Filistinli tüm yetkililerin devamlı teşekkür ettiği Türkiye'nin ve hükümetinin mazlum Filistin için verdiği büyük çabalarına zarar vermektir. Zaten İsrail makamlarının sosyal medya paylaşımlarında onları överek atıf yaptığına zaman zaman şahit olduk."

 

Uysan, Türkiye Cumhuriyeti'nin, hükümeti ve halkıyla topyekun Filistin'in yanında olduğunu vurguladı.

 

"Türkiye'nin gümrük sistemi kısmen 9 Nisan 2024'te, tamamıyla 2 Mayıs 2024'ten beri ihracat ve ithalatta İsrail'e kapalıdır." ifadesini kullanan Uysan, şunları bildirdi: "Açıkladığımız gibi, sadece Filistin Ulusal Ekonomi Bakanlığının uygunluk verdiği, Filistinlilere ulaştırılan ve Filistinli mazlumların ihtiyacı olan ürünler, bu uygunluk sonrası varış yeri Filistin olmak şartıyla sevk edilebilmektedir. Hal böyleyken bu yalan ve iftira korosunun amacı, Türkiye'nin tüm dünya ülkelerine yaptığı ihracatı bile sabote etmek, İsrail çıkarlarına hizmet etmek ve Filistinli mazlumların ihtiyacı olan ürünleri dahi temin etme süreçlerine zarar vermektir. Bu konuda Ticaret Bakanlığımız, gerekli açıklamayı iki gün önce yapmıştır."

20 Eylül 2024 Cuma

Borsa İstanbul'da işlem gören hisse senetleri haftalık bazda ortalama yüzde 2,22, dolar/TL yüzde 0,56, avro/TL yüzde 1,17 ve altının gram fiyatı yüzde 1,92 artış kaydetti.


 

BIST 100 endeksi, en düşük 9.567,10 ve en yüksek 10.008,72 puanı gördükten sonra haftayı, önceki hafta kapanışına göre yüzde 2,22 değer kazanarak 9.900,25 puandan tamamladı.

 

Kapalıçarşı'da işlem gören 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı bu hafta yüzde 1,92 artışla 2 bin 866 liraya, Cumhuriyet altınının satış fiyatı da yüzde 3,33 yükselişle 19 bin 124 liraya çıktı.

 

Geçen hafta sonu 4 bin 650 lira olan çeyrek altının satış fiyatı yüzde 3,23 artarak 4 bin 800 liraya yükseldi.

 

Bu hafta ABD doları yüzde 0,56 değer kazanarak 34,1150 liraya, avro da yüzde 1,17 artışla 38,0680 liraya çıktı.

 

Yatırım fonları bu hafta yüzde 1,89 ve emeklilik fonları yüzde 2,36 değer kazandı.

 

Kategorilerine göre bakıldığında ise yatırım fonları içinde en çok kazandıran yüzde 4,40 ile "hisse senedi" fonları oldu.

20 Eylül 2024 Cuma