Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürü Ahmet Güldal, geçen yıl kadar olmasa da bu yıl da oldukça iyi bir üretim sezonu geçirdiklerini belirterek, "2.5 milyon ton ürün TMO'nun stoklarına intikal etmiş durumdadır" dedi.




Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürü Ahmet Güldal, TMO'nun 86. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla kurumun faaliyetlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.


TMO'nun da Anadolu Ajansı gibi köklü bir kurum olduğunu ifade eden Güldal, kurumun hizmet verdiği sektörün üreticiler olmasının yanı sıra kurulduğundan itibaren çok farklı görevler de üstlendiğini söyledi.


Güldal, kurumun hububat, et, süt ve yağ sanayilerinin kuruluşlarına öncülük yaptığına işaret ederek, "Et ve Süt Kurumunun kuruluşuna öncülük yapmış, depoculuk konusunda faaliyetler göstermiş, Türkiye'de depoculuğu en iyi bilen kurumların başında TMO geliyor." dedi.


Kurumun bu tecrübesini lisanslı depoculuk faaliyetlerinin gelişmesine de yansıttığını bildiren Güldal, şu an itibarıyla ülkede 11 milyon ton lisanslı depoculuk kapasitesinin bulunduğunu aktardı.


Güldal, TMO'nun kendisine sevk edilen ürünlerle ilgili piyasa düzenlemeleri yapmak gibi görevleri bulunduğuna işaret ederek, "TMO bugüne kadar 25'e yakın ana üründe görev almış ve bu görevleri başarılı bir şekilde yerine getirmiş durumda." diye konuştu.


Kurumun, 86 yıllık tarihinde hep çiftçinin dostu olarak, hasat dönemi öncesi ve sonrasında üreticinin en iyi bildiği lokasyonlar olduğunu dile getiren Güldal, şehirlerde lokasyonların "ofis semtleri", birçok mahallenin de "ofis mahallesi" olarak telaffuz edildiğini belirtti.


600'ÜN ÜZERİNDE ALIM NOKTASI AÇILDI


Güldal, son yıllarda salgın, kuraklık ve Rusya-Ukrayna Savaşı gibi nedenlerle dünyanın birçok ülkesinde gıda arzı noktasında problemler yaşandığına dikkati çekerek, "Türkiye'de TMO'nun görev alanında ürünlerde herhangi bir problem yaşanmadı. Kuraklıkta ve savaş döneminde tedbirler alındı. Yine salgın döneminde TMO, regülasyonlarla sektörle beraber çalışarak görevini yerine getirdi." ifadelerini kullandı.


TMO'nun ana görevinin hububat ve bakliyat ürünlerinde fiyatların normalin altına düşmesi halinde üreticiler lehine devreye girmek ve faaliyet göstermek olduğunun altını çizen Güldal, kurumun tüketiciler aleyhine fiyatların yükselmesi durumunda da piyasayı çeşitli enstrümanlar kullanarak regüle ettiğini bildirdi.


Güldal, bu yılın geçen sene kadar yüksek rekolteli bir yıl olmasa da yine oldukça iyi sayılabilecek bir üretim sezonu geçirdiklerine vurgu yaparak şöyle devam etti: "Malum geçen senenin altında bir hububat rekoltesi bekleniyor. TMO, bu yıl da 600'ün üzerinde bir alım noktası açarak üreticilerimizin yanında oldu. Bugün itibarıyla baktığımızda hasat döneminin hemen hemen yarısını geçtik, 2,5 milyon ton ürün TMO'nun stoklarına intikal etmiş durumdadır. Üreticilerimizin ödemelerinin 45 güne kadar yapılacağı açıklaması yapılmıştı ama bugün itibarıyla 25-30 günlük vadelerde üreticilerimizin ödemelerini yapıyoruz. Bu anlamda da bir memnuniyet var. Ülke geneline baktığımızda arpa hasadının yüzde 70'ler, buğday hasadının da yüzde 60'lar seviyesinde gerçekleştiğini görüyoruz."


Depolarla ilgili söylentilere itibar edilmemesini isteyen Güldal, kurumun geçen yıl hasat döneminde 13,1 milyon ton ürünü depolama yaparak alımını gerçekleştirdiğini bildirdi.


Güldal, bu yıl hasat dönemi girerken de sürekli depolamayla ilgili bir sıkıntının olmayacağını ve bunun için hazırlıkların yapıldığının altını çizdiklerini hatırlatarak, "Kapasitesi 4,5 milyon ton olan lisanslı depoların boş olarak hazır olduğunu, 2,5 milyon ton kiralık ve TMO depolarının hazır olarak tutulduğunu ve geçen sene olduğu gibi ihtiyaç durumunda da açık yığınlar şeklinde depolamaya devam edeceğimizi, bu şekilde 13 milyon ton ile TMO'ya ürün verilirse hepsini alabileceğimizi ve depolayabileceğimizi söylemiştik." değerlendirmesinde bulundu.


Bu yıl, geçen yıl kadar bir ürün gelmeyeceğini belirten Güldal, bunun depolanmasında sorun olmayacağını söyledi.


"RANDEVULARIMIZ VE ALIM YERLERİMİZ AÇIK"


Güldal, açık yığınların toprak altında çürümeye terk edildiği yönünde sosyal medyada bir algı oluşturulmaya çalışıldığına işaret ederek, bunun kesinlikle yanlış olduğunu, açık yığın depolama şeklinde yapılan çalışmaların TMO'nun geçmişten beri uyguladığı bir yöntem olduğunu aktardı.


Buradaki ürün kaybının da normal depolardaki miktarlar kadar olduğunu dile getiren Güldal, "Yani binde 5 seviyesindedir. O da doldururken veya boşaltırken ortaya çıkacak kayıplardandır. Yani ürünün bozulmasını çürümesini önleyecek bütün tedbirler alınmıştır." dedi.


Güldal, randevu sisteminin yenilendiğini ve bir sıkıntının olmadığının altını çizerek, hem TMO'nun internet sitesinden hem de e-Devlet'ten randevu alma imkanları getirdiklerini anlattı.


Üreticilerin randevularının SMS ile teyit edildiğini belirten Güldal, "İptal etmek isterse rahatlıkla iptal edebiliyor. Son üreticimiz gelene kadar randevularımız ve alım yerlerimiz açık olacaktır." bilgisini paylaştı.


Güldal, üreticilerin TMO'nun vermiş olduğu fiyatların altında ürünlerini pazarlamamalarını da isteyerek, "Kendi kalite gruplarında fiyatları TMO'dan öğrenerek piyasadan onun altında fiyat istemesinler. Aksi takdirde TMO almaya hazır." dedi.

13 Temmuz 2024 Cumartesi

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, işlenmeyen tarım arazilerinin ekonomiye kazandırılması için yürütülen çalışmaları detaylandırdı. Yumaklı, mülkiyet haklarına müdahale edilmeyeceğini vurgularken, bu arazilerin tarımsal üretime kazandırılması amacıyla devreye giren teknolojik çözümleri anlattı.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, işlenmeyen tarım arazilerinin ekonomiye kazandırılmasıyla ilgili çalışmalara ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Yumaklı, devletin bu çalışmalarda mülkiyet sahiplerinin haklarına hiçbir şekilde müdahale etmeyeceğini vurguladı.

 

Bakan Yumaklı, “Amacımız, işlenmeyen tarım arazilerini tarımsal üretime dahil etmek. Bunun için coğrafi bilgi sistemleri ve diğer teknolojik araçları aktif olarak kullanıyoruz. Eğer ekilmeyen araziler tespit edilirse, mülkiyet sahiplerine mesaj gönderilecek ve iki yıl boyunca arazi işlenmezse, devlet kanunların verdiği yetkiyle bu arazileri kira yoluyla sivil toplum kuruluşlarına veya önder çiftçilere sunacak,” dedi.

 

Yumaklı, arazi sahiplerinin kira gelirinden faydalanacaklarını ve bu sürecin tamamen şeffaf olacağını belirterek, spekülasyonlara da yanıt verdi: "Devletin bu arazilere el koyacağı gibi senaryolar kesinlikle gerçeği yansıtmıyor. Amacımız tarım arazilerini ülke ekonomisine kazandırmak."

 

Bu düzenlemenin ülke tarımının gelişimine katkı sağlayacağını ve kullanılmayan arazilerin verimli hale geleceğini belirten Yumaklı, halkı doğru bilgilendirme konusunda kararlı olduklarını ifade etti.

08 Eylül 2024 Pazar

Etiketler : İşlenmeyen tarım arazileri Tarımsal üretim Ekonomiye kazandırma Bakan Yumaklı açıklaması

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Türkiye’nin enerji dönüşümündeki kilit proje olan Akkuyu Nükleer Güç Santrali'ni ziyaret etti. Bayraktar, ilk ünitenin devreye alınmasına yönelik çalışmaların hızla devam ettiğini vurguladı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Akkuyu Nükleer Güç Santrali'ne (NGS) ziyarette bulundu. Bakan Bayraktar, X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi:

 

"Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin ilk ünitesinin en kısa zamanda devreye alınabilmesi için çalışmalarımız hızla devam ediyor. Bugün ilerlemeleri yerinde görmek için sahayı ziyaret ederek çalışmaların son durumu hakkında bilgi aldık."

07 Eylül 2024 Cumartesi

Etiketler : Akkuyu Nükleer Güç Santrali Enerji dönüşümü Nükleer enerji projeleri Türkiye enerji sektörü