Dünya tekstil sektörünün önemli buluşma noktalarından birisi haline gelen Texhibition İstanbul Kumaş ve Tekstil Aksesuarları Fuarı başladı.


 

İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) ve İstanbul Ticaret Odası (İTO) iş birliğiyle İstanbul Fuar Merkezi'nde düzenlenen Texhibition İstanbul, Ticaret Bakanı Ömer Bolat'ın katılımıyla kapılarını açtı.

 

AB ülkeleri, İngiltere, ABD, Kuzey Afrika ülkeleri ve Orta Doğu'dan gelen çok sayıda alıcıyı Türk tekstil sektöründe faaliyet gösteren firmalar ile bir araya getiren fuarın açılışında konuşan İstanbul Valisi Davut Gül, Türkiye yüzyılına girerken üretim, ihracat ve istihdam hedeflerinde tekstil sektörünün önemli bir yeri olduğunu söyledi.

 

Gül, "Eğer ihracat hedeflerine ulaşacaksak hiç şüphesiz tekstildeki hedeflerin tutmasıyla bu geneldeki ihracat hedeflerini tutturmuş olacağız. Burada Ticaret Bakanlığı'nın koordinasyonunda Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM), İstanbul Ticaret Odası'nın, İTHİB'in ve diğer sektör paydaşlarının bu fuarı düzenlemesi çok kıymetli, çok önemli." dedi.

 

İstanbul Valiliği'nin bu süreçte üreticilere ve ihracatçılara sunduğu desteklerden bahseden Gül, mesleki eğitim alanında yaptıkları çalışmaları anlattı.

 

"BİRKAÇ YIL İÇİNDE DÜNYA ÇAPINDA REFERANS FUAR OLACAK"

 

İTO Başkanı Şekib Avdagiç de toplum olarak genlerinde tekstil ve kumaşçılık olduğunu aktararak, Texhibition İstanbul'a sahip çıkmaya devam edeceklerini söyledi.

 

Avdagiç, "Bu fuarı önümüzdeki dönemlerde sadece Avrupa'nın değil, dünyanın referans fuarı haline getirme konusunda süreç çok dikkatli ve hassas bir şekilde devam ediyor. Birkaç yıl içinde bu fuarımızın gerçekten dünya çapında bir referans fuarı olacağı konusunda emin olduğumu paylaşmak istiyorum." diye konuştu.

 

Kovid-19 döneminde hızlı bir şekilde devreye giren fuarın gelişim süreçlerinden bahseden Avdagiç, "Önümüzdeki sene ilkbaharda yapılacak fuarın bugüne göre yüzde 60 büyüyeceğini öğrenmiş olmak da bizi çok mutlu ediyor. Eminiz ki Türk kumaş ve tekstil aksesuar sektörünün dünyadaki çok daha fazla alım heyeti ile bir araya geleceği bir süreç olacaktır." ifadelerini kullandı.

 

Avdagiç, şirketlere yeşil dönüşüm konusunda harekete geçmeleri çağrısında bulunarak, Sınırda Karbon Düzenlemesi ve Yeşil Mutabakat konularına dikkati çekti.

 

İTO Başkanı Avdagiç, "Texhibition İstanbul, Türkiye Cumhuriyeti ikinci yüzyılına girerken bu döneme güçlü bir başlangıç yapacaktır." dedi. 

 

"TEKSTİL VE HAZIR GİYİMDE DÜNYADA MARKAYIZ"

 

TİM Başkanı Mustafa Gültepe de tesktil ve hazır giyim sektörlerinin Türkiye'nin ekonomisinde çok ayrı yerleri olduğunu belirterek, "Bu iki sektör ülkemizin kalkınmasında ve sanayileşmesinde önemli roller üstlendi. Türkiye ekonomisi 1980'li yıllarda bu iki sektörle dünyaya açıldı. Her zaman söylüyoruz. Bu iki sektör ilkleri yapan sektörlerin başında geliyor. Bugün gerçekten iki sektörde de marka ülke durumundayız." diye konuştu.

 

İki sektörün 32 milyar dolarlık ihracat yaptığını dile getiren Gültepe, tekstil ve hazır giyimin 1,3 milyon kişiyi istihdam ettiğini söyledi.

 

Gültepe, son zamanlarda ufak tefek sıkıntıların olduğunu ancak bu iki sektöre gözleri gibi bakmaları gerektiğini kaydederek, "Biraz rekabet, biraz kapasite konusunda hem tekstilde hem hazır giyimde sorunlarımız var. Özellikle rekabet konularında, fiyat tutturma anlamında problemlerimiz var. Bunu son bir yılda yaşıyoruz." açıklamasında bulundu.

 

Ancak ekonomi kurmayları ile son dönemde sık sık bir araya geldiklerini ve istişare içerisinde olduklarını anlatan Gültepe, yeni dönemin çok daha iyi, parlak ve ihracata dayalı olacağını dile getirdi. 

 

"TEKSTİL VE HAZIR GİYİM 60 MİLYAR DOLARLIK İHRACATA İMZA ATACAK"

 

TİM Başkanı Gültepe, 20 yıldan beri aynı şeyleri konuştuklarını ancak son dönemde ortak akıl sayesinde çok güzel iki fuar (Texhibition İstanbul ile İstanbul Hazır Giyim ve Moda Fuarı) ortaya çıkardıklarını belirterek, şöyle konuştu: "Bu fuarlarla beraber ben inanıyorum ki Orta Vadeli Program'da (OVP) açıklanan 302 milyar dolarlık, sonrasında 400 milyar dolarlık ihracat hedefi hazır giyim ve tekstil sektörlerine çok büyük bir kaldıraç etkisi yapacak. Şu anda konuştuğumuz 32 milyar dolarlık ihracat 60 milyar dolara imza atacak. Bu salonlar bize yetmeyecek. Bir ve beraber olalım ve Türkiye'yi en büyük 10 ihracatçı ülke arasına sokma hedefi konusunda çalışalım."

 

Gültepe, ihracatçılara sunulan finansman desteğinin 1,5 ayda 10 katına çıktığını anımsatarak, "Bundan sonra tahmin ediyorum ki artık finansman değil de üretim, satış, pazarlama, özellikle fuarlar ve B2B'ler ile beraber çalışacağımızı düşünüyorum." dedi. 

 

"KATILIMCI VE ZİYARETÇİ SAYISI BAKIMINDAN TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK TEKSTİL FUARI HALİNE GELDİ"

 

İTHİB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz de bugüne kadar fuarın 3 kez düzenlendiğini belirterek, en son mart ayında gerçekleştirilen ve 1 milyar dolarlık ticaret hacmi yakalayan Texhibition İstanbul'un yeni iş birliklerine zemin hazırladığını söyledi.

 

Fuar sayesinde Türk tasarım gücünü ülke sınırlarının ötesine taşımayı hedeflediklerini dile getiren Öksüz, şöyle devam etti: "Türkiye'nin tasarım ve üretim gücüne değer katan Texhibition İstanbul'da, son trendlere uygun renk ve dokulardaki organik, sürdürülebilir, yeniden kazanılmış, ekolojik kumaşlardan, tekstil ürünlerini tamamlayan trend aksesuarlara kadar tekstil sektörünün tüm bileşenleri yer alıyor. Fuar, katılımcı ve ziyaretçi sayısı bakımından Türkiye'nin en büyük tekstil fuarı haline geldi. Texhibition fuarımızı gelecek nesillere aktaracağımız ve tüm dünyada referans olacak bir fuar haline getirmeyi amaçlıyoruz."

 

Öksüz, tekstil sektörü olarak yılda 50 milyar dolarlık üretim, 13 milyar dolarlık ihracat yaptıklarını kaydederek, dünyanın en büyük 5'inci, AB'nin en büyük 2'inci tedarikçisi olduklarını bildirdi.

 

Elyaftan boyahanelere, iplikten nihai ürüne kadar entegre üretim yapan bir ülke olunduğuna vurgu yapan Öksüz, "AB normlarına uygun üretim yapıyoruz. Sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm yolculuğunda rakiplerimizden çok daha ilerideyiz. Tüm bunlar bir araya geldiğinde rakiplerimizden pozitif olarak ayrışıyoruz. Ülkemizin üreten gücü olarak, üretmeye ürettiğimizi ihraç etmeye ve istihdama katkı sunmaya devam edeceğiz." açıklamalarında bulundu.

 

400'den fazla üreticinin katıldığı fuar, 15 Eylül'de sona erecek.

13 Eylül 2023 Çarşamba

Züccaciyeciler Derneği (ZÜCDER) Başkanı Mesut Öksüz, bu yıl 6 milyar dolarlık ihracat hedeflediklerini belirterek, "İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz." dedi.


Antalya'da düzenlenen 13. Uluslararası Ev ve Mutfak Eşyaları Üretici ve Marka Zirvesi'ne katılan Öksüz, dünyadaki küresel durgunluktan sektörün de etkilendiğini söyledi.

 

Yılın ilk çeyreğinde yüzde 3'lük daralma yaşadıklarını dile getiren Öksüz, sektör olarak ilk çeyrek itibarıyla 750 milyon dolar dış ticaret fazlası verdiklerini belirtti.

 

Öksüz, yıl ortası itibarıyla toparlanma beklediklerini, 2024'ü 6 milyar dolarlık ihracatla kapatmayı hedeflediklerini kaydetti.

 

İHRACAT, AVRUPA, AFRİKA VE ORTA DOĞU AĞIRLIKLI

 

Sektör olarak dünyanın her yerine ürün gönderdiklerini anlatan Öksüz, şöyle devam etti:

 

"Dünyanın neresine giderseniz gidin, hiç beklemediğimiz bir yerde, kafede, tabakta, porselende, seramikte, çelikte, bir ahşap üründe bizim markalarımızı bulma ihtimaliniz çok yüksek. İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz. Çin, dünyanın devi, tek başına yüzde 50'den fazlasını gerçekleştiriyor, diğer ülkeler ise 300, 500 milyon dolarlık farklarla sıralanıyor."

 

Öksüz, sektörün dünyadaki ticaret hacminin 300 milyar dolar olduğunu ve bu ticaretin yaklaşık 152 milyar dolarını tek başına Çin'in gerçekleştirdiğini belirterek, Türkiye'nin ise dünya pazarından şu anda yüzde 2 pay aldığını kaydetti.

 

Çin'den sonra yaklaşık 15 milyar dolar ihracatla Almanya'nın, yaklaşık 14 milyar dolarla ABD'nin ilk üç sırada yer aldığını dile getiren Mesut Öksüz, ABD'yi de 8 milyar 860 milyon dolarlık ihracatla İtalya’nın, 8 milyar 813 milyon dolarla Meksika'nın, 7 milyar dolarla Hollanda'nın ve 6 milyar 400 bin dolarla Hong Kong'un takip ettiğini bildirdi.

 

Öksüz, Türkiye'nin de 6 milyar dolarla 8. sırada bulunduğunu ifade etti.

 

Sektör olarak ihracatı artırmak amacıyla farklı ülkelere yöneldiklerini belirten Öksüz, şunları söyledi:

 

"İhracatımızın yüzde 58'ini Avrupa Birliği ülkeleri oluşturuyor. Geri kalanı diğer ülkelere yayılmış durumda. Avrupa'daki ekonomik durgunluğun bizlerde sıkıntısı oldu. Son dönemlerde bir toparlanma var. Ukrayna, Rusya bizim için önemli pazar bölgesi. Buralarda da sıkıntılar yaşadık ama biraz toparlanma var. Satış bölgemiz Avrupa, Afrika ve Orta Doğu ağırlıklı."

 

ANNELER GÜNÜ CAN SUYU OLDU

 

ZÜCDER Başkanı Öksüz, iç pazarda ise ilk 3 ayda adet bazında daralma ancak ciro bazında artış yaşadıklarını söyledi.

 

Anneler Günü satışlarının sektöre can suyu olduğuna işaret eden Öksüz, "Geçtiğimiz hafta Anneler Günü vardı. Satışlar beklediğimize yakın seviyede geçti. Anneler Günü, düğün sezonu, bayramlara yönelik satışlar, cirolara katkı sağlıyor." diye konuştu.

 

Öksüz, özellikle yaz döneminde hareketlenen düğün sezonunun da sektöre katkı sağlamasını beklediklerini sözlerine ekledi.

19 Mayıs 2024 Pazar

Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Orman Genel Müdürlüğünce (OGM) kurulan ve geçen yıl sonu itibarıyla sayısı 794'e ulaşan bal ormanlarıyla arıcılık faaliyetleri desteklenirken, bu alanda ülke ekonomisine de katkı sağlanıyor.


Bal ormanları, ekolojik olarak sunduğu katkının yanında kurulduğu bölgedeki bitki örtüsünü zenginleştirerek toprakları erozyona karşı korurken, arıcılık faaliyetlerinin artmasında da önem arz ediyor.

 

Bu kapsamda, OGM tarafından 2013-2017 ile 2018-2023 yıllarını kapsayan iki “Bal Ormanı Eylem Planı” hazırlanarak uygulamaya alındı. Bu ormanlar aracılığıyla bal üretim miktarı ve kalitesi bakımından dünyada üst seviyelere çıkılması planlanırken, bal ormanlarının sayısının artışına bağlı olarak verimsiz orman alanlarının verimli hale getirilmesi, ormanlık alanların ekonomik, ekolojik ve sosyal fonksiyonlarının artırılması, biyolojik çeşitliliğin korunması, gıda güvenliğinin sağlanması ve orman köylüsüne istihdam ve ek gelir imkanı yaratılması da hedefleniyor.

 

BU YIL BAL ORMANLARI SAYISININ 850’YE ÇIKARILMASI PLANLANIYOR

 

Bal ormanı eylem planları kapsamında, her yıl bölge müdürlüklerince ikişer adet bal ormanı kuruluşu planlanarak, yılda 56 bal ormanı oluşturulması hedeflendi. Bal ormanı sayısı, 2023 sonu itibarıyla 794'e ulaşırken, bu yıl sayının 850'ye çıkarılması amaçlanıyor.

 

Ülkenin dört bir yanında bal ormanları kurulurken, İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Bursa, Hatay ve Trabzon bal ormanları bulunan illerin başında geliyor.

 

Arıcılığın desteklenmesi amacıyla ağaçlandırma, erozyon kontrolü, rehabilitasyon alanları ve diğer ormanlık alanlarda ekolojiye uygun ballı bitkilerin ekimi veya dikimi yoluyla oluşturulan bal ormanları, ayrıca hiçbir müdahale yapılmadan doğal yayılış alanları içerisinde belirlenen ve arıcıların konaklamasına imkan sağlayan ormanlık alanlardan da oluşturuluyor.

 

BAL ÜRETİMİNDE DÜNYADA İKİNCİ SIRADA

 

Geçen yıl sonu itibarıyla 95 bin 459 hektar ormanlık alanda kurulan 794 bal ormanıyla yaklaşık 1 milyon kovana ev sahipliği yapılabilecek imkan oluşturularak ülke ekonomisine de dolaylı katkı sağlanıyor.

 

2010'da 81 bin ton olan bal üretimi, geçen yıl itibarıyla 114 bin 886 tona ulaşırken, arıcılığa verilen destekler ve bal ormanlarının kurulmasıyla Türkiye bal üretiminde dünyada Çin'in ardından ikinci sırada yer almayı sürdürdü.

19 Mayıs 2024 Pazar