tatil-sepeti

Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre,küresel iklim değişikliğiyle son yıllarda yaşanan kurak sezonlarsu tasarrufunun önemini bir kez daha gösterirken,suyu en çok tüketen sektör olantarımda yapılacak düşüktasarruf dahi büyük önem taşıyor.

Suyun büyük kısmı tarla içerisinde kaybolduğundan tarla içi sulama yöntemlerinin su tasarrufu sağlanacak şekilde uygulanması gerekiyor.

Bu amaçla DSİ tarafından inşa edilerek işletmeye açılan sulama tesislerinde yüzde62 yüzeysel, yüzde21 yağmurlama, yüzde17 damla sulama yöntemi kullanılıyor. Damla ve yağmurlama sulama yöntemi uygulandığında bile ihtiyacın çok üzerinde su kullanılabiliyor.

SU KULLANIM HİZMET BEDELİKULLANILAN SU MİKTARINA VEYA HACME GÖRE ALINACAK

Bu kapsamda DSİ, tarımda ihtiyaçtan fazla su kullanımının önüne geçmek amacıyla, Türkiye'nin değişik yerlerinde seçilen bazı pilot sulama projelerinde "Kademeli Su Kullanım Hizmet Bedeli"uygulaması konusunda çalışma başlattı.

Söz konusu çalışma çerçevesinde sulama yönetiminin finansmanı için temel kavram olan ve tesisin işletme, bakım, onarım ve yönetim giderlerinin karşılığı olarak ödenen "Su Kullanım Hizmet Bedeli"kullanılan su miktarına veya hacme göre alınacak.

Mevcut durumda bazı projelerde uygulanmakta olan "hacme göre ücretlendirme"de, her bir metreküp suyun ücreti sabit iken, yeni pilot uygulamaylabu ücret sabit olmayacak. Kullanılan her birim su artışında veya azalışında ücret artarak veya azalarak uygulanacak.

Böylece su kullanım hizmet bedeli, az su kullanıldığında artarak ödüllendiren veya çok su kullanıldığında artarak cezalandıran bir yaklaşımla uygulanacak.Bitkinin ihtiyacı kadar su kullanımıteşvik edilecek.

Uygulamayla, kullanıcılarbirim alanda daha az su tüketmek için modern sulama yöntemlerine geçiş yaparak tasarrufsağlayacak.

ÇİFTÇİNİN SULAMA HİZMETİNDEN DAHA DA UCUZA YARARLANMASI SAĞLANACAK

Bunun yanında işletme ve bakım maliyetleri düşürülecek, su ve toprak kaynakları korunmuş olacak, az su kullanılacağından özellikle pompaj sulamalarda enerji maliyetleri azaltılarak, çiftçinin sulama hizmetinden daha ucuza yararlanması sağlanacak.

Bu kapsamda DSİ'ye bağlı bölge müdürlükleri, ilk aşamada belirlenenBursa, Eskişehir, Karaman, Çorum, Mersin, Tokat, Malatya, Diyarbakır, Kayseri, Antalya, Şanlıurfa, Burdur, Afyon, Sivas, Gaziantep, Muğla ve Çanakkale'de, 29 adet sulamada, 115 bin349 hektaralanda pilot çalışma yapılması için hazırlıklara başladı.

Pilot uygulamanınsu kullanım verimine, işletme, bakım, onarım ve yönetim sürecine etkileri ortaya konularak, alt yapısı uygun olan her sulama projesi özelinde uygun olan "Kademeli Su Kullanım Hizmet Bedeli"modelleri yaygınlaştırılacak.

15 Şubat 2021 Pazartesi

Etiketler : Sektörel

Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasası'nda (KMKTP) standart altının kilogram fiyatı, 2 milyon 947 bin liraya yükseldi.



 

Altın piyasasında en düşük 2 milyon 920 bin lirayı, en yüksek 2 milyon 948 bin lirayı gören standart altının kilogram fiyatı, gün sonunda yüzde 2,7 artışla 2 milyon 947 bin lira oldu. Standart altının kilogram fiyatı, cuma gününü 2 milyon 870 bin liradan tamamlamıştı.

 

KMKTP'de, altında işlem hacmi 2 milyar 361 milyon 615 bin 583,47 lira, işlem miktarı ise 809 kilogram oldu.

 

Tüm metallerde işlem hacmi de 2 milyar 383 milyon 217 bin 514,99 lira düzeyinde gerçekleşti.

 

Altın borsasında bugün en fazla işlem yapan kurumlar, NMGlobal Kıymetli Madenler, Yapı ve Kredi Bankası, AgaBullion Kıymetli Madenler, Ziraat Bankası ile Uğuras Kıymetli Madenler olarak sıralandı.

 

Bugünkü işlemlere ilişkin veriler şöyle:

 

 

 

STANDART TL/KG           DOLAR/ONS

 

Önceki Kapanış 2.870.000,00     2.659,45

 

En Düşük            2.920.000,00     2.600,00

 

En Yüksek          2.948.000,00     2.677,25

 

Kapanış 2.947.000,00     2.677,25

 

Ağırlıklı Ortalama           2.942.184,39     2.660,16

 

Toplam İşlem Hacmi (TL)            2.361.615.583,47             

 

Toplam İşlem Miktarı (Kg)          809,00  

 

Toplam İşlem Adedi       58

23 Eylül 2024 Pazartesi

Etiketler : altın piyasa döviz

Türkiye Sigorta Birliği (TSB) öncülüğünde sigorta sektörünün tüm paydaşları 2 gün süren "Arama Konferansı"nda bir araya geldi.


 

 

Türkiye Sigorta Birliği (TSB)  açıklamasına göre TSB Başkanı Uğur Gülen'in öncülüğünde gerçekleştirilen 2 günlük "Arama Konferansı"nda, iklim değişikliği, yapay zeka, demografik değişim, insan kaynakları, reasürans sorunları, maliyet yönetimi, trafik sigortası ve yeşil dönüşüm konuları ele alındı.

 

Sabancı Üniversitesi Arama Kürsüsü Başkanı Prof. Dr. Oğuz Babüroğlu liderliğindeki "Arama" ekibiyle gerçekleştirilen etkinliğe sigorta şirketlerinin genel müdürleri, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı uzmanları, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumundan (SEDDK) Başkan ve Başkan Yardımcıları, uzmanları, acente, eksper, asistans, meslek örgütleri ile sigorta ekosisteminde yer alan tüm kurum ve kuruluşların temsilcileri katılımdı.

 

Açıklamada etkinlikteki konuşmasına yer verilen Gülen, tüm sektörlerden onlarca temel paydaş ve birçok çevre paydaşla işbirliği halinde faaliyet gösteren sigorta sektörünün 2030 gelecek planını yapmak üzere ilk defa düzenlenen "Arama Konferansı"nda bir araya geldiklerini belirtti.

 

Gülen, "Gelecek nesillere güvenli bir ülke bırakma adına çıktığımız bu yolculukta ortaya konan bu birliktelik sadece Türk sigorta sektörünün barış ve güven içinde birlikteliğini değil ülkemizin depremden iklim değişikliği risklerine, sağlıktan yaşlanmaya koruma açıklarını ortadan kaldıracak güçlü bir iradenin de sembolü olacaktır. Ortak akılla ilerleyerek, sorunlarımızı birlikte çözmek zorundayız. Sigorta sektörü, tek taraflı çözümlerle ilerleyemez. Bu nedenle tüm paydaşlarımızla el ele vererek, sektörümüzü daha güçlü kılacak adımlar atacağız." ifadelerini kullandı.

 

63 MADDELİK RİSK HARİTASI

 

Sektörün gelişimi için birçok önemli konunun ele alındığı etkinlikte, sigortayı vatandaşa, vatandaşı ve kamuyu sigortaya dost yapma hedefine vurgu yapıldı.

 

Tüm paydaşların yüksek katılım gösterdiği beyin fırtınasında sigorta sektörüne ilişkin 63 maddelik bir risk haritası belirlendi. Konferansta, gelecek 5-10 yılda sektörü bekleyen riskler belirlenirken, sigortacılığın ekonomideki ağırlığını artırıp, kamunun üzerindeki yükü hafifletmek adına yapılacaklar tespit edildi.

 

Türkiye'de teminatsız varlık, güvencesiz birey, sigortasız kimse bırakmamak vizyonu ile hedeflerini belirleyen sigorta sektöründe 10 yıllık hedefler ve projelerin bazıları şu şekilde belirlendi: "Dünya sigorta liginde ilk 10'da olmak, 10 trilyon lira prim üretimi, kişi başı prim üretimini 350-400 dolara çıkarmak, penetrasyonu ilk 5 yılda yüzde 5'e akabinde yüzde 7'ye çıkarmak, BES fon büyüklüğünün GSMH'nın yüzde 10'unun üzerine çıkarılması, zorunlu ürünlerde yüzde 100 poliçe sahipliği, yeni finansal ürünlerin geliştirilmesi, tüketicinin sigorta konusunda bilinçlendirilerek bir sigorta kültürünün oluşturulması, serbest piyasa ve serbest tarife. Türkiye Sigorta Platformu oluşturulması, MEB / YÖK işbirliğinde erken yaşta eğitimle okullarda müfredata girmesi, Türk Devletleri Teşkilatı pazarına nüfuz etmek, TSB'nin koordinasyonunda tüm tarafların ortak mutabakatıyla müşteri odaklı sigortacılık kanununun çıkarılması, uçtan uca dijitalleşmeye tüm tarafların entegrasyonunun sağlanması."

23 Eylül 2024 Pazartesi

Etiketler : sigorta