tatil-sepeti

Takım Tezgahları Sanayici ve İş İnsanları Derneği (TİAD) Başkanı Fatih Varlık, yaptığı yazılı açıklamayla takım tezgahları sektörünün mevcut durumuna ve gelecek planlarına ilişkin bilgiler verdi.

Sanayide ana imalat aracı olarak kullanılan ve "makineleri yapan makineler" olarak tanımlanan takım tezgahları sektörünün 2020 yılında yatırımcılara ek maliyet yaratan İlave Gümrük Vergisi’ne ve zorlu salgın koşullarına rağmen yurt içi satışta yüzde 23,3’lük artış yaşadığını aktaran Varlık, satışların 1,24 milyar dolar seviyesine yükseldiğini kaydetti.

Varlık, sektörde 2020’de değer bazında üretimin, önceki yıla göre yüzde 4,2 düşerek 716 milyon dolara, ihracatın ise yüzde 17,4 düşerek 466,6 milyon dolara gerilediğini belirtti.

AB ÜLKELERİ VE ABD’DEKİ ÜRETİMİN DÜŞMESİ İHRACATI ETKİLEDİ

Varlık, Türkiye takım tezgahları sektörü ihracatının ana pazarlarından olan AB ülkeleri ve ABD’deki üretim kapasitesinin ciddi oranda düşmesinin, ihracat rakamlarını doğrudan etkilediğini ifade ederek, takım tezgahı üretiminde elzem olan ve ithal edilen birçok kritik girdinin tedarik edilmesinde zorlukların devam ettiğini kaydetti.

Varlık, "Takım tezgahları ithalatı, pandeminin yarattığı krize rağmen ülke ekonomisini ayakta tutan ve yatırımlarına durmadan devam eden imalat sanayisinin etkisiyle önceki yıla göre yüzde 20,4 artış göstererek 986,4 milyon dolar olarak gerçekleşti." bilgisini verdi.

Salgının küresel tedarik zincirinde aksamalara neden olduğunu, bundan dolayı üretim kapasitesi ve ihracatta düşüşlerin yaşandığını ifade eden Varlık, şunları kaydetti: "Yaşanan süreç bir kere daha üretim altyapısında 'kendine yeter' olmanın önemini gösterdi. Öte yandan ihracat yaptığımız halihazırdaki ülkelerde yüzdesel anlamda düşüşler yaşansa da önemli pazarlarımız olarak hala Rusya, Almanya, ABD, Polonya, Fransa ve Kanada öne çıkıyor. Ayrıca ihracatta yaşanan daralmanın etkisiyle sektör yeni pazarlar arayışına da yöneldi ve bir nevi krizi yeni pazarlar yaratmada fırsata çevirdi. Bu kapsamda Türkiye’nin takım tezgahları ihracatında Irak, Portekiz, Fas, Avustralya ve Pakistan yeni ve gelişen pazarlar olarak öne çıktı."

"2021 YILINDA GEÇTİĞİMİZ YILA GÖRE YÜZDE 10’LUK BÜYÜME ÖNGÖRÜYORUZ"

Varlık, takım tezgahları sektörünün dünyadaki mevcut koşullara rağmen 2020 yılında Türkiye ana imalat sanayisinin ihracatına 19 milyar dolarlık bir dolaylı katkısı olduğunu kaydetti.

Geçen yıl iç piyasada ve yurt dışında tercih edilen ürünlere ilişkin bilgiler veren Varlık, şöyle devam etti: "Otomotiv, havacılık, medikal ve kalıpçılık sektörlerinde üretimin devam etmesi, yeni teknoloji ihtiyacı ve yatırımlarını beraberinde getirdi. Yatırım amacıyla gerçekleştirilen ithalatın yüzde 49’unu CNC işleme merkezleri ve CNC torna tezgahları oluşturdu. Ayrıca pandeminin yarattığı olumsuz koşullarda insan faktörünün önemi fazlasıyla tartışılınca robot ve otomasyon yatırımları ile eklemeli imalat makinelerinin yatırımı gözle görülür biçimde arttı.

İhracatımızda ise giyotin, panç, abkant ve diğer presler dikkat çekti. Toplam takım tezgahı ihracatımızın yüzde 63’ünü presler oluşturdu. Otomotiv, medikal, savunma ve havacılık, kalıp ve makine teçhizat sektörlerindeki üretim ihtiyaçları neticesinde 2021 yılının tamamında geçtiğimiz yıla göre yüzde 10’luk büyüme öngörüyoruz."

08 Nisan 2021 Perşembe

Etiketler : Sektörel

Çin Merkez Bankası'nın ekonomiyi desteklemek için para politikasını önemli ölçüde gevşetmesi varlık fiyatları üzerinde etkili olmayı sürdürürken, altının ons fiyatı rekor kırmaya devam ediyor.


 

Çin Merkez Bankası (PBoC), dün iç talepte süregelen zayıflık ve gayrimenkul sektöründeki düşüşün aşağı çektiği ekonomiyi canlandırmaya yönelik bir dizi tedbir açıklamıştı.

 

PBoC Başkanı Pan Gongşıng, ters repo faizinde indirimden zorunlu karşılık oranlarının azaltılmasına ve mortgage faizlerinin düşürülmesine dek politika adımlarını duyurmuştu.

 

Pan, PBoC'nin piyasaya kısa vadeli nakit aktarmasının en önemli aracı olan 7 günlük ters repo faizini yüzde 1,7'den yüzde 1,5'e çektiğini duyurmuştu.

 

Banka, bugün de finans kuruluşlarına verilen bir yıllık orta vadeli kredi faiz oranını yüzde 2,30'dan yüzde 2,00'e düşürdüğünü açıkladı.

 

PBoC'nin kararı ve yatırımcıların ABD Merkez Bankası'nın da daha fazla faiz indirimiyle ekonomiyi destekleyeceğine ilişkin beklentilerinin artmasının ardından bugün altının ons fiyatı Londra Metal Borsası'nda (LME) 2 bin 670,57 dolarla rekor tazeledi. Değerli metalin ons fiyatı rekor yeniledikten sonra yüzde 0,4 düşüş gösterdi.

 

Altınını onsu bu yıl yaklaşık yüzde 30 değer kazanırken, analistler, altın talebinin sene başından bu yana devam eden merkez bankası alımları ile Orta Doğu ve Ukrayna'daki çatışmalar sebebiyle güçlü kaldığını görüşünde.

 

Analistler, 100 seviyelerine kadar gerileyen dolar endeksinin ve düşen tahvil getirilerinin de altının alternatif maliyetini azaltarak yukarı yönlü hareketini desteklediğini ifade etti.

25 Eylül 2024 Çarşamba

Etiketler : ons altın fiyat Çin Merkez Bankası

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürü İlker Murat Ar, 2030 yılına kadar 80 gigavatsaatlik bir kapasite inşa ederek batarya teknolojilerinde bölgesel üretim ve yatırım üssü olmayı hedeflediklerini bildirdi.


 

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürü İlker Murat Ar, Pil Batarya Üreticileri ve Tedarikçileri Derneği (PİLDER) tarafından Bilişim Vadisi'nde düzenlenen Batarya Teknolojileri Zirvesi'nde, enerji sistemlerinin güvenilirliğini artırarak temiz enerjiye ulaşım imkanı sunan batarya teknolojilerinin öneminin giderek arttığını belirtti.

 

Sanayide, batarya teknolojisiyle dayanıklılık ve geri dönüşüm uygulamalarına dayalı yeni bir rekabet alanı inşa edildiğini dile getiren Ar, "Lityum-iyon bataryalar her an yeni gelişmelere sahne olan batarya teknolojilerinde en yaygın kullanılan teknoloji durumunda. Ancak yeni nesil batarya teknolojilerine yönelik AR-GE çalışmaları da hız kesmeden devam ediyor. Bu açıdan bakıldığında, katı hal bataryalar, lityum-kükürt ve sodyum-iyon gibi alternatif teknolojilerle metal-hava bataryaları önümüzdeki yıllarda endüstrinin yönünü belirleyecek kritik teknolojiler olacak" diye konuştu.

 

Ar, batarya teknolojileri yolculuğundaki bir diğer gelişim alanının ise sürdürülebilir ham madde tedariki ve geri dönüşüm süreçlerinin geliştirilmesi olduğunu vurgulayarak, akıllı batarya yönetim sistemleri ve enerji verimliliğini artıracak yeni yazılım çözümlerinin de fırsat alanlar olduğunu söyledi.

 

Türkiye'nin otomotiv ve otomotiv yan sanayisindeki gücü, elektrikli araç piyasasındaki öncülüğü ve yenilenebilir enerji teknolojilerine verdiği önemle batarya ve enerji depolama sistemleri için çok önemli bir yatırım potansiyeline sahip olduğuna dikkati çeken Ar, şunları kaydetti: "Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak sürdürülebilir ve rekabetçi büyümenin bir unsuru olduğuna inandığımız batarya teknolojilerine yönelik izlediğimiz yol haritasının temelinde de yerli batarya üretimini teşvik etmek, kritik minerallerin yerli kaynaklardan teminiyle stratejik tedarik zincirini güçlendirmek ve AR-GE çalışmalarına destek vermek yer alıyor. Bu doğrultuda, yakın zamanda açıkladığımız Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi ve HIT-30 programları kapsamında batarya teknolojileri ve bileşenleriyle enerji depolama sistemlerinin içinde bulunduğu, ülkemizi ön plana taşıyacağını düşündüğümüz odak alanlarına sağlayacağımız destek ve teşviklerle 2030 yılına kadar 80 gigavatsaatlik bir kapasite inşa ederek bölgesel bir üretim ve yatırım üssü olmayı hedefliyoruz.

Bakanlık olarak batarya teknolojilerini Türkiye'nin sanayi ve teknolojideki dönüşümüne liderlik edecek stratejik bir alan olarak değerlendirdiğimizin bir kez daha altını çizerek vurgulamak istiyorum. Bu doğrultuda, yerli üretim kapasitemizi artırarak dışa bağımlılığı azaltmak, AR-GE faaliyetleriyle bu alandaki yenilikçiliğimizi desteklemek temel önceliğimiz ve birlikte çalışarak ülkemizi batarya teknolojilerinde dünya ligine taşımak ana hedefimizdir."

 

PİLDER Başkanı Kadem Usta da batarya teknolojilerinin dünyadaki sürdürülebilir enerji geçişinin kritik parçalarından biri haline geldiğini söyledi.

 

Usta, Türkiye'deki batarya üretim ekosisteminde önemli gelişmelerin kaydedildiğini belirterek, "Ülkemizde halihazırda 2 hücre üretim tesisi ve çeşitli ölçeklerde 100'e yakın lityum-iyon batarya üretim tesisi aktif olarak faaliyet göstermektedir. Yatırım aşamasında olan gigavatsaat kapasitesinin üzerinde 4 yeni hücre üretim tesisi ile bu sayı daha da artacaktır. Ülkemizin 2030 yılına kadar 80 gigavatsaat batarya üretim kapasitesini aşacağını öngörüyoruz." dedi.

 

Batarya teknolojilerinin her aşamasında sürdürülebilirlik ve çevre dostu yaklaşımların ön planda tutulduğuna dikkati çeken Usta, Türkiye'nin ham madde üretiminden geri dönüşümüne kadar geniş bir batarya ekosistemine sahip olduğunu dile getirdi.

 

Usta, özellikle lityum-iyon teknolojisinin hızla büyümesiyle birlikte elektrikli araçlar ve enerji depolama sistemleri gibi alanlarda bu teknolojilerin büyük önem taşıdığı vurgulayarak, "Türkiye, Avrupa'nın batarya üretim üssü olma yolunda hızla ilerlemektedir. 2023 yılında sadece lityum-iyon bataryalar için gerçekleştirilen 1 milyar dolarlık ithalat, bu alanın stratejik önemini bir kez daha ortaya koymuştur." diye konuştu.

25 Eylül 2024 Çarşamba

Etiketler : batarya sanayi teknoloji üretim yatırım