HABER: ŞEREF KILIÇLI

İstanbul Ticaret Odası Peyzaj ve Çiçekçilik Meslek Komitesi, Tarım ve Orman Bakanlığı bürokratlarıyla ‘Bitki Karantinası Numune Alma Talimatı’ konulu bir toplantı düzenledi. Toplantının açılış konuşmasını yapan İTO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Ahmet Özer, geçtiğimiz aralık ayında sektörün sorunlarını aktarmak için Tarım ve Orman Bakanlığı’nı ziyaret ettiklerini hatırlatarak, şunları söyledi: “Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Muharrem Selçuk ve Genel Müdür Yardımcısı Yunus Bayram ile görüşmemizde, İTO’da böyle bir toplantının yapılmasını kararlaştırmıştık. Sektörün sorunlarının çözülmesi noktasında elimizden gelen gayreti göstermeye devam ediyoruz” dedi.

MALİYETLER AĞIRLAŞTI

Bitki Karantinası Numune Alma Talimatı’nda, 7 Mayıs 2018’de yapılan değişiklik nedeniyle sektörün sıkıntı yaşadığını belirten İTO Peyzaj ve Çiçekçilik Meslek Komitesi Meclis Üyesi Kadir Gümüş, “Özellikle dış mekan süs bitkileri ithalatında, 9-10 günlük analiz sürecinde özel sektör ciddi bir mağduriyet yaşıyor. Ulaşımı da eklediğinizde süre 15 günü buluyor. İki günü aşan analizlerde, lojistik maliyetinde de ağır bir yük ile karşı karşıyayız” diye konuştu. Sektör temsilcileri, analiz ücretlerinin yüksek olması nedeniyle de sorun yaşadıklarını ifade etti.

İHTİSAS GÜMRÜKLERİ

Sektörle yakın bir diyalog içinde olduklarını vurgulayan Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdür Yardımcısı Yunus Bayram, “Bir çalışma grubu oluşturduk; konu üzerinde yoğun bir şekilde çalışıyorlar. Sizleri 15 Şubat’ta Ankara’ya değerlendirme toplantısına davet ediyorum” dedi.

Bitki Karantinası Yönetmeliği ve numune alma süreçleri hakkında sunum yapan İstanbul Zirai Karantina Müdürü Servet Uslu ise analiz süresini kısaltma arayışlarının devam ettiğini belirterek, şunları söyledi: “Özellikle dış mekan bitkileri için ihtisas gümrükleri oluşturulmalı. Yüksek riskli gruptan az riskli gruba doğru geçişli bir sistem kurulmalı.”

KİMLER KATILDI?

Toplantıya İTO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Ahmet Özer, Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdür Yardımcısı Yunus Bayram, Bitki ve Bitkisel Ürünler Sınır Kontrol Daire Başkanı Günay Anakök, İstanbul Zirai Karantina Müdürü Servet Uslu, İTO Peyzaj ve Çiçekçilik Meslek Komitesi Başkanı İsmail Akyol, İTO meclis ve komite üyeleri ile sektör temsilcileri katıldı.

24 Ocak 2019 Perşembe

Etiketler : Sektörel

Ambalajlı Süt ve Süt Ürünleri Sanayicileri Derneği Başkanı Harun Çallı, "Sanayicinin ihracat pazarlarında elde edeceği başarılar sayesinde çiftçinin ürettiği çiğ süt ve et fiyatları da ülke içerisinde istikrara kavuşacaktır." şeklinde konuştu.


Ambalajlı Süt ve Süt Ürünleri Sanayicileri Derneği (ASÜD) Başkanı Harun Çallı, sektördeki sanayicinin ihracat pazarlarında elde edeceği başarıların çiğ süt ve et fiyatları istikrara kavuşturacağını belirterek, "Bu sayede sanayicimiz dünya standartlarında üretmiş olduğu ürünleri tüketicilerimize, daha avantajlı fiyatlarla arz etmeye devam edebilecektir. İnovatif ürünlerle pazarı büyütmeyi hedefliyoruz." dedi.

 

Çallı, 1 Haziran Dünya Süt Günü dolayısıyla sektördeki gelişmeleri değerlendirdi.

 

Sütün her yaştan birey için öneminin tartışılmaz olduğuna dikkati çeken Çallı, Kovid-19 salgını sürecinden sonra tüketicilerin sağlıklı ve hijyenik ürünlere olan bakış açılarının değiştiğini, ambalajlı gıdanın öneminin daha iyi kavrandığını söyledi.

 

Çallı, üretim, nakliye ve depolama aşamalarında ambalajlı süt ürünlerine ihtiyaçta belirgin bir artış yaşandığına işaret ederek, bağışıklığın ön plana çıkmasıyla kişiselleştirilmiş ürünlerin değer kazandığını ifade etti.

 

SÜT SANAYİMİZİN ÜRETİM KAPASİTESİ VE TEKNOLOJİK DONANIMI ARTIYOR

 

Çallı, Türkiye'de Avrupa Birliği'nce (AB) onaylanan tesis sayısının 40'a ulaştığına dikkati çekerek, "Süt sanayimizin üretim kapasitesi ve teknolojik donanımı her geçen gün artmaktadır. Tesislerimiz dünyanın her köşesindeki tüketiciler için ürünler üretebilecek yüksek standarda sahiptir." diye konuştu.

 

Sanayicinin ihracat pazarlarında elde edeceği başarılar sayesinde çiftçinin ürettiği çiğ süt ve et fiyatlarının da ülke içerisinde istikrara kavuşacağını anlatan Çallı, "Bu sayede sanayicimiz dünya standartlarında üretmiş olduğu ürünleri tüketicilerimize, daha avantajlı fiyatlarla arz etmeye devam edebilecektir. İnovatif ürünlerle pazarı büyütmeyi hedefliyoruz." ifadelerini kullandı.

 

Çallı, üreticilerin küresel piyasalarda varlığını sürdürebilmeleri için hem süt üreticilerini hem de sanayicileri geliştirecek destek modeline ihtiyaç olduğunun altını çizdi.

01 Haziran 2024 Cumartesi

Türkiye'de "bilgi ve iletişim" sektöründe ücretli çalışan sayısı mart itibarıyla yaklaşık 290 bin 911'e ulaşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.


Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, ülkede sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörlerindeki ücretli çalışan sayısı mart ayında 15 milyon 225 bin 128 ile tüm zamanların rekorunu kırdı. Söz konusu istihdam geçen yılın aynı döneminde 14 milyon 839 bin 534 seviyesindeydi.

 

Ülkede ücretli çalışanların alt dağılıma bakıldığında, "bilgi ve iletişim" sektöründe ücretli çalışan sayısının son aylarda düzenli olarak arttığı gözlemlendi.

 

Geçen yılı 289 bin 599 kişilik istihdamla kapatan sektör, bu yılın ilk ayında 290 bin 165 kişilik istihdama ulaştı.

 

Sektör istihdamı şubatta 290 bin 270 olurken, martta ise tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 290 bin 991'e yükseldi.

 

SEKTÖRDEKİ İSTİHDAM ARTIŞI ÜLKE EKONOMİSİ İÇİN ÖNEMLİ

 

Pariterium Danışmanlık Kurucusu İsmet Demirkol, teknoloji ve dijitalleşmenin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'nin de gündeminde olmasının önemine dikkati çekti.

 

Teknolojik gelişmelere verilen önemin, ekonomi başta olmak üzere, birçok alanda verimlilik artışını sağladığını ifade eden Demirkol, "Bilgi ve iletişim sektöründeki istihdam artışı ülke ekonomisi için önemli. Gelecek dönemde de, artan ihtiyaçlar doğrultusunda, sektördeki istihdamın artmasını bekliyorum." dedi.

 

Demirkol, Türkiye'nin gelişmiş ülkeler sınıfına çıkmasını kolaylaştıracak dijital dönüşüm ve teknolojinin ihtiyaç duyduğu yetkinliğe sahip iş gücü için sektörün daha çok desteklenmesi gerektiğini bildirdi.

 

Bu kapsamda mevut fon ve ekosistem desteğinin daha da artırılması gerektiğini dile getiren Demirkol, yazılım ve kodlama gibi derslerin de eğitim müfredatında olması gerektiğini ifade etti.

01 Haziran 2024 Cumartesi