tatil-sepeti

HABER: İLKER BAŞÖZ

İnsani Gelişme Vakfı’nın (İNGEV) İstanbul Politikalar Merkezi (İPM) işbirliği ile düzenlediği ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNCHR) tarafından desteklenen ActHuman Sosyal Kapsama İnisiyatifi, Suriyelilerin Türkiye ekonomisine katkısını masaya yatırdı. Bir dizi araştırma ve çalıştaya bağlı olarak yürütülen incelemeler, İstanbul’da yapılan konferansla son şeklini aldı.

YABANCILAR İÇİNDE BİRİNCİ

Bu incelemelerin ele alındığı toplantıda konuşan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Orduhan, Suriyeli sığınmacıların işgücüne önemli oranda destek olduğunu belirtti.

Orduhan, Suriyelilerin nüfuslarının karakteristik bir özelliği olarak küçük işletmeler açarak üretim ve ticarete de katkıda bulunduğunu vurguladı. Orduhan, şöyle konuştu: “İstanbul Ticaret Odası Şubat 2018 kayıtlarına göre şehrimizdeki aktif Suriye menşeli şirket sayısı 4 bin 435 adetti. Sırasıyla toptan ve dış ticaret, emlak, gayrimenkul, hazır giyim, restoran ve yiyecek ile yolcu taşımacılığı, mülteci girişimcilerimizin en fazla faaliyet gösterdikleri alanlar. 2011’den itibaren toplam 334 milyon dolarlık yatırım gerçekleştiren Suriyeliler, 2013’ten bu yana şirket kuran yabancılar arasında yine birinci sırada yer alıyor” dedi.

İŞLEMLERİ HIZLANDIRIYORUZ

Orduhan, “İTO olarak, Odamız üyesi olan veya olma potansiyeli barındıran tüm mülteci girişimcilerimize yardımcı olmak ve onların işlerini kolaylaştırmak adına attığımız adımları hızlandırmaya gayret gösteriyoruz” şeklinde konuştu.

TOPLAM İSTİHDAM 100 BİN KİŞİ

  • Türkiye’de yabancı sermaye statüsü ile kurulan 8 bin 100 Suriyeli şirket bulunuyor. Ortalama 50 bin dolarlık ilk sermaye ile kuruldular. Yatırım tutarı 500 milyon dolara yaklaşıyor. Bunların yüzde 71’i Suriye’de iken de iş sahibi idi, yüzde 29’u ilk kez Türkiye’de işveren olmuş.
  • Genellikle küçük ve orta ölçekli işletme boyutunda olan bu şirketlerde ortalama 9.4 kişi istihdam ediliyor. Toplam istihdamları 100 bin kişiye yaklaşıyor.
  • 1.8 milyon çalışma yaşında Suriyeli bulunuyor.
  • Suriyeli işletmelerin yüzde 39’u toptan ve perakende ticareti yapıyor.
  • Suriyeli imalatçılar daha çok Gaziantep’te bulunuyor. İstanbul’daki şirketler ise genelde konaklama ve yiyecek hizmetleri ile idari ve destek hizmetleri alanında çalışıyor.
  • İmalat sektöründeki Suriyeli KOBİler, öncelikli olarak gıda ürünleri, deri ürünleri, makine, plastik ve giyim üretiyor.
  • 100 bine yakın Suriyeli, kendi adlarına gayri resmi olarak çalışmak durumunda. Bunların belirli bir geçiş planı ile reel ekonomiye kazandırılmaları önemli.
  • Suriyeli girişimciler, Arap dünyasına yönelik ihracat ve iş bağlantıları için önemli bir çapa olma potansiyeli taşıyor.

22 Mart 2018 Perşembe

Etiketler : Gündem

Hazine ve Maliye Bakanlığı, "çok kazanan ancak az vergi veren" mükelleflere yönelik incelemeleri kapsamında lüks yat ve tekne satışlarını takibe alırken, bu kapsamda 2021-2023 yıllarındaki satışlardan 1,4 milyar liralık vergi kaybı saptadı.


Bakanlıktan edinilen bilgilere göre, Gelir İdaresi Başkanlığı, yüksek gelir elde eden, lüks tüketimde bulunan ancak buna uygun vergi ödemeyen mükellefleri yakından izliyor.


Kayıt dışı ekonomiyle mücadele kapsamında turizm bölgelerindeki lüks harcamaları yakından takip eden Gelir İdaresi, özel yat ve tekne satışlarını inceleme altına aldı.


Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığından elde edilen verilerle uluslararası bilgi değişimi kapsamında elde edilen bilgileri kendi verileriyle çapraz kontrole tabi tutan Başkanlık, 2021-2023 yıllarındaki satışların büyük kısmında yüksek miktarda vergi kaybı tespit etti. Riskli mükelleflere odaklanan Başkanlık, söz konusu 3 yılda 45 binin üzerinde özel tekne ve yat satışı yapıldığını belirledi.


Söz konusu lüks taşıtların sigorta verileriyle kasko değerlerini de inceleyen Başkanlık, yaptığı bu analizlerle yürüttüğü saha çalışmalarıyla satışların gerçek bedelle beyanlara yansımadığını saptadı.


Analizlerde 15 bin gerçek kişi ve 1527 şirketin özel tekne ve yat satışlarında beyan edilen satış bedeliyle gerçek satış fiyatı arasında büyük fark bulundu. Bu mükelleflerin para transferleri inceleme altına alınırken, ilk tespitlere göre 1,4 milyar liralık kayıt dışı hasılat tespit edildi.


Bu arada, Gelir Vergisi Kanunu'na göre, gemi ve yat gibi taşıtların 5 yıl içinde elden çıkarılmasından doğan kazançlar, değer artışı kazancı sayılıyor. Yat ve tekneleri aldıkları tarihten başlayarak 5 yıl içinde elden çıkaranların alış maliyetleri ve satış bedeli arasında oluşan fark üzerinden vergilendirme yapılıyor. Bu satışların ticari kazanç sayılması durumunda ise hem gelir veya kurumlar vergisi hem de satış bedeli üzerinden ayrıca KDV alınması gerekiyor.


Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, konuya ilişkin değerlendirmesinde, "Çok kazanan ancak az vergi verenlerin kapısını çalmaya devam ediyoruz. Kayıt dışı ekonomiyle mücadelemiz sektör sektör genişliyor. İncelemeler sonucunda, satış bedellerini düşük gösterenlerden gerekli vergi ve cezalar talep edilecek." dedi.


Gelir İdaresince bu alanda yapılan çalışmalara devam edileceğini ve yeni denetim yöntemlerinin de devreye alınacağını bildiren Şimşek, şunları kaydetti:


"Kayıt dışılığın neden olduğu haksız rekabeti ve vergi kaybını gidermek için sektörel saha denetimlerimizi yoğun şekilde sürdürüyoruz. Vergilendirilmeyen kazançla çok harcayanları, lüks harcama yapan ancak vergi matrahını düşük gösterenleri yakından izlemeyi sürdüreceğiz. Kayıt dışı kazançların peşindeyiz. Vergide adaleti ve etkinliği artırmak amacıyla kayıt dışılıkla mücadelemiz hız kesmiyor."


22 Eylül 2024 Pazar

Etiketler : #Maliye Bakanlığı

İki merkez bankası başkanının görüşmesi, Türkiye ile Hollanda arasında imzalanan Dostluk Anlaşması'nın 100. yılı dolayısıyla TCMB ev sahipliğinde düzenlenen etkinlikte gerçekleşti.


Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, Hollanda Merkez Bankası (DNB) Başkanı Klaas Knot ile bir araya geldi.


İki merkez bankası başkanının görüşmesi, Türkiye ile Hollanda arasında imzalanan Dostluk Anlaşması'nın 100. yılı dolayısıyla TCMB ev sahipliğinde dün düzenlenen etkinlikte gerçekleşti.


TCMB idare merkezindeki etkinliğe, Hollanda'nın Ankara Büyükelçisi Joep Wijnands da katıldı.


TCMB Başkanı Karahan ve DNB Başkanı Knot, para politikaları ve ekonomik görünüme ilişkin sunum yaptı.


Etkinlikte daha sonra iki merkez bankası başkanının katılımıyla "100 Yıllık Dostluk: Vissering'in Türkiye Yolculuğu" sergisinin açılışı gerçekleştirildi.


Sergi, 1928 yılında Türkiye'ye davet edilen Hollanda Merkez Bankası Başkanı Dr. Gerard Vissering'in Türkiye'deki çalışmalarına dair arşiv belgelerini içeriyor. Vissering, bu çalışmaları sonucu Türkiye'de merkez bankası kurulmasına yönelik bir tavsiyede bulunmuştu.


22 Eylül 2024 Pazar

Etiketler : #TCMB #Hollanda