tatil-sepeti

HABER: ŞEREF KILIÇLI

Japonya’nın ev sahipliğinde gerçekleşen G20 2019 Osaka Liderler Zirvesi’nin ardından 43 maddelik bir deklarasyon yayınlandı. Deklarasyona, ticaret ve dijital ekonomi bakanlarının Tsukuba’daki toplantının ardından kabul ettiği rapor büyük oranda etki etti. İnovasyondan güvene dayalı serbest veri dolaşımına, insan merkezli yapay zekadan dijital eşitsizliğin giderilmesi için uygulanacak politikalara kadar birçok konu yer aldı.

İNOVATİF TOPLUM

Deklarasyonda, inovasyon ve dijitalleşme konusuna verilen önem, “İnovasyon, ekonomik büyümenin önemli bir itici gücüdür ve aynı zamanda sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ilerlemede ve kapsayıcılığı artırmada katkıda bulunabilir. Dijitalleşme ve gelişmekte olan teknolojilerin uygulanmasının teşvik edilmesi yoluyla kapsayıcı, sürdürülebilir, güvenli ve inovatif bir toplum oluşturmak için çalışacağız” cümleleriyle ifade edildi.

21. yüzyılın petrolü olarak görülen veri de liderlerin deklarasyonunda özel olarak yer alan konular arasındaydı. Dijitalleşmenin, ekonomilerin ve toplumların her yönünü değiştirmesi sebebiyle verilerin etkin olarak kullanılmasının ekonomik büyüme ve sosyal refahta kritik rol oynadığına dikkat çekildi. Deklarasyonda verilerin tüm potansiyelinden yararlanmak için uluslararası politika tartışmalarının teşvik edileceği de vurgulanarak şöyle denildi: “Sınır ötesi veri akışı, fikir ve bilgi üretkenliğini artırır. Gizlilik, veri koruma, fikri mülkiyet hakları ve güvenlik ile ilgili zorlukları yükseltirken daha fazla yenilik ve sürdürülebilir kalkınmanın iyileştirilmesini sağlar. Bu zorlukları ele almaya devam ederek, veri akışını daha da kolaylaştırabilir ve tüketici güvenini güçlendirebiliriz. Bu bağlamda, hem yerel hem de uluslararası yasal çerçevelere saygı gösterilmesi gerekmektedir.”

VERİ POLİTİKASI

Verinin serbest dolaşımı meselesini G20, ‘güvene dayalı serbest veri dolaşımı’ anlayışıyla çözmek istiyor. Kişisel veri ile kişisel olmayan verinin ayırt edilmesinin yanında, verilerin bazı ülkelerde özel mülkiyet, bazı ülkelerde ise kamu mülkiyeti kabul edilmesi meselenin boyutunu büyütüyor. Liderler, güvene dayalı serbest veri dolaşımı kavramını deklarasyonda kabul ederek şöyle bir kapı açtı: “Güvene dayalı serbest veri dolaşımı, dijital ekonominin fırsatlarını kullanacak. Farklı çerçevelerin birlikte çalışabilirliğini teşvik etmek için işbirliği yapacağız ve verilerin kalkınma için rolünü onaylıyoruz.”

KOBİ’lerin dijitalleşmesine teşvik

İnsan Merkezli Yapay Zeka yaklaşımını kabul eden G20 liderlerinin, dijital güvenlik konusundaki kararları ise şöyle oldu: “Dijital ekonomide güvenliği teşvik etmenin ve güvenlik açıklarını ele almanın artan öneminin farkındayız. Fikri mülkiyetin korunmasının önemini kabul ediyoruz. Nesnelerin İnterneti (IoT) de dahil olmak üzere gelişen teknolojilerin hızla genişlemesiyle birlikte dijital ekonomide güvenlik konusundaki devam eden tartışmanın önemi artıyor. G20 üyeleri olarak, bu acil meseleler üzerinde daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulduğunu onaylıyoruz.”

Dijital eşitsizliği gidermek için çalışma yapılacağının vurgulandığı deklarasyonda, KOBİ’lerin dijitalleşmesinin teşvik edileceği de belirtildi.

Dijitalleşmeye Toplum 5.0 ayarı

Japonya Başbakanı Shinzo Abe tarafından 2017 yılında tanıtılan Toplum 5.0 (Society 5.0) anlayışı G20 liderleri tarafından kabul edildi. Toplum 5.0 anlayışı, teknolojinin toplumlar tarafından bir tehdit olarak değil, bir yardımcı olarak algılanması görüşüyle temellendiriliyor. Teknolojik gücü doğru yönetecek akıllı toplumun gelişimine katkı sağlanmasını amaçlıyor.

DTÖ’ye e-ticaret mevzuatı mesajı

Ticaret ile dijital ekonomi arasındaki ara yüzün öneminin teyit edilmesiyle beraber e-ticarette yaşanan mevzuat sıkıntıları da G20’ye yansıdı. Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) üyesi 76 ülke, 2019 Davos toplantısında, e-ticaret konusunda küresel kurallar koyulması için müzakereler başlatmaya karar karar vermişti. Bu kapsamda, Ortak Rapor Girişimi adı altında bir çalışma başlatılmıştı. G20 Liderler Deklarasyonu’nda, DTÖ’de e-ticaretle ilgili yapılan çalışmaya verilen destek şu ifadelerde yer buldu: “e-ticaretle ilgili Ortak Rapor Girişimi kapsamında devam eden tartışmayı not ediyoruz ve DTÖ Çalışma Programı’nın elektronik ticaret üzerindeki önemini teyit ediyoruz.”


DTÖ reformu için yapıcı çalışma

G20 Liderleri, Dünya Ticaret Örgütü’nün (DTÖ) işlevlerinin geliştirilmesi için reforma ihtiyaç duyulduğunu ve reform yapılmasına destek vereceklerini Arjantin’in ardından Japonya’da da ilan etti. DTÖ reformu konusu, deklarasyonda şöyle yer aldı: “İşlevlerini geliştirmek için DTÖ’nün gerekli reformuna desteğimizi tekrar teyit ediyoruz. Bu konuda, 12. DTÖ Bakanlar Konferansı’nda öncülüğünü de içerecek şekilde diğer DTÖ üyeleri ile yapıcı bir şekilde çalışacağız. DTÖ üyeleri tarafından müzakere edilen uyuşmazlık çözüm sisteminin işleyişi konusunda çalışma yapılması gerekliliğine katılıyoruz. Ayrıca, DTÖ ile uyumlu iki taraflı ve bölgesel serbest ticaret anlaşmalarının tamamlayıcı rollerini kabul ediyoruz.”

08 Temmuz 2019 Pazartesi

Etiketler : Dünya

ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz indiriminin ardından kripto para birimlerinde de yükseliş gözlendi. En yüksek piyasa değerine sahip kripto para birimi Bitcoin 63 bin dolar seviyesini aştı. Kripto para piyasasında gözler şimdi de kasımdaki ABD seçimlerine çevrildi.


Fed, politika faizini 4 yıl aradan sonra ilk kez indirdi. Faiz, 50 baz puan düşürülerek yüzde 4,75-5 aralığına çekildi.

 

Fed'in gelecek döneme ilişkin tahminleri de açıklanırken, projeksiyonlar, Bankanın faiz indirimlerinin yıl sonuna kadar 100 baz puana ulaşacağını ortaya koyuyor.

 

Fed Başkanı Jerome Powell, toplantı sonrasındaki değerlendirmesinde, enflasyona yönelik yukarı yönlü risklerin azaldığını ve istihdama ilişkin aşağı yönlü risklerin arttığını belirtti.

 

Söz konusu gelişmelerin ardından kripto para birimlerinde yükseliş gözlendi. En yüksek piyasa değerine sahip kripto para birimi Bitcoin 63 bin dolar seviyesini aştı.

 

Ethereum da yüzde 5'i aşan yükselişle 2 bin 500 dolar seviyesini geçerken, bazı altcoin projelerinde yükseliş yüzde 20 seviyesinin üzerine çıktı.

 

Bu süreçte kripto para piyasasının toplam piyasa değeri ise 2,2 trilyon düzeyini geçti.

 

Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eren Çaşkurlu, faiz indiriminin ve parasal genişleme sürecinin, faiz indiriminden getiri düşüklüğü şeklinde etkilenecek yatırım enstrümanları dışındaki varlıklar için cazibe yaratacağını söyledi.

 

Kripto para birimlerinin de "riskli varlık" statüsüne girdiklerini ve dolayısıyla getirisi daha yüksek olabileceği için söz konusu cazibeden etkilenebileceğini dile getiren Çaşkurlu, "Faiz indirimi kararının ardından özellikle enflasyonist etkilere karşı sabit arzıyla koruma sağlayan Bitcoin'in fiyat hareketlerindeki yukarı yönlü hareket bunun belirtisidir." dedi.

 

Çaşkurlu, kripto para piyasası için büyük merkez bankalarının faiz indirim kararlarındaki devamlılığın, kripto para projelerindeki teknolojik atılımların devam etmesinin, piyasa regülasyonlarının ve spot borsa yatırım fonlarının (ETF) borsalarda yaygınlaşmasının olumlu gelişmeler olabileceğini ifade etti.

 

ABD'de resesyon endişelerinin yükselmesi ile kripto para piyasalarına ilişkin yasaklayıcı, sınırlandırıcı ya da piyasayı daraltabilecek düzenlemelerin piyasaya olumsuz yansıyabileceğini anlatan Çaşkurlu, şunları kaydetti: "ABD başkanlık seçimlerini Donald Trump'ın kazanması, kripto para piyasalarına ilişkin olumlu ve destekleyici görüşleri ve ülkeyi 'kripto para üssü haline getirme' söylemi dikkate alındığında kripto para piyasası açısından olumlu fiyatlanır. Harris'in kazanması durumunda ise piyasa uygulamalarına ilişkin vereceği kararlar netlik kazanana kadar piyasa hacmini belli miktarda azaltabilir. Ancak Harris'in de kripto para piyasasındaki yatırım hacmi, kazanç miktarı ve yatırımcıları göz önüne alarak piyasaya tamamen olumsuz bir yerde kendini konumlandırmayacağı görüşündeyim."

 

"ABD'DE PARASAL GENİŞLEME KRİPTO PİYASASINI OLUMLU ETKİLEYECEK"

 

Beykent Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Batuhan Tufaner ise Fed'in faiz kararının piyasa beklentilerini karşıladığını ifade etti.

 

ABD tarafında enflasyon beklentilerinde aşağı, işsizlik beklentilerinde ise yukarı yönlü revizyon görüldüğüne dikkati çeken Tufaner, "Tüm bu göstergeler ABD'nin parasal genişlemeye devam edeceğini gösteriyor. Parasal genişleme sürecinde ise paraya ulaşım maliyetinin düşük olması ve piyasadaki likiditenin fazla olması nedeniyle kripto para piyasası da bundan olumlu yönde etkilenecektir." diye konuştu.

 

ABD'deki başkanlık seçimlerine yönelik anketlerdeki değişikliklerin diğer piyasalar gibi kripto para piyasasını da derinden etkilediğini bildiren Tufaner, şunları kaydetti: "Başkan adaylarından Donald Trump'ın kripto paralara olumlu baktığını biliyoruz. Bazı ödemelerini de kripto para aracılığıyla yaptığını gördük. Ayrıca parasal genişlemeyi daha çok tercih eden bir başkan imajı çiziyor. Diğer aday Kamala Harris tarafında ise böyle olumlu bir bakış açısı baskın değil. Dolayısıyla, Trump'ın seçimden galip çıkması kripto para piyasasını daha olumlu etkileyecektir."

20 Eylül 2024 Cuma

Etiketler : Fed faiz kripto para bitcoin

İngiliz Ulusal İstatistik Ofisi (ONS) ağustos ayına ilişkin perakende satış verilerini açıkladı. Buna göre, ülkede perakende satışlar Temmuz 2024'teki yüzde 0,7'lik artışın ardından ağustosta yüzde 1 yükseldi.


 

Süpermarket ve giyim mağazalarında sıcak hava ve sezon sonu indirimlerinin etkisiyle artan trafik, perakende satışlara pozitif yansıdı.

 

Haziran-ağustos döneminde ise perakende satışlar önceki üç aylık döneme göre yüzde 1,2 artış gösterdi.

 

ONS Başekonomisti Grant Fitzner, verilere ilişkin değerlendirmesinde, ağustosta süpermarketlerin gıda satışlarında 2021'den beri görülen en büyük yıllık artışa katkıda bulunduğunu dile getirdi.

 

Haziran-ağustos dönemindeki satışların da arttığını kaydeden Fitzner, "Ancak, perakende satışlar genel olarak salgın öncesi seviyelerin hafif altında kalıyor." ifadesini kullandı.

 

İngiliz Perakendeciler Birliği (BRC) Araştırma Direktörü Kris Hamer ise hayat pahalılığı krizinin tüketiciler üzerinde hala baskı yarattığını belirterek, "Bu da ekimde enerji faturaları bir kez daha yükseldiğinde, talebin daha da düşebileceği anlamına geliyor." değerlendirmesinde bulundu.

20 Eylül 2024 Cuma

Etiketler : İngiltere perakende satış