Türk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) açıklamasına göre, Ticaret Bakanlığı, 18 Mayıs'ta plastik/polietilen atık ithalatına getirdiği yasağı, etkin denetim kriterleri belirleyerek kaldırdı. Sıkı denetimin öne çıktığı yeni düzenlemeye göre Türkiye'de faaliyet gösteren 1350 geri dönüşüm firmasının tüm lisansları tümüyle yeniden gözden geçirilecek.

Atık ithalatında suistimalin önüne geçebilmek için teminat mektubu zorunluluğu getirildi.

Teminat mektubu ile aynı zamanda çevresel kaygılara yol açan merdiven altı firmaların elenmesi hedefleniyor. Eskiden, ithalatçı firmalar; kırma makinesiyle elde edilen üretim kapasitelerinin en fazla yüzde 50'si kadarını ithal edebiliyor, kalan kısım yurt içinden tedarik ediliyordu.

Yeni düzenlemeye göre ise kırma makinesi kapasitesiyle değil daha büyük yatırım gerektiren ve daha katma değerli ürün aşaması olan ısıl işlem kapasitesi baz alınarak ithalat oranı belirlenecek.

Ticaret Bakanlığı'nın yeni düzenlemesine göre firmalar daha çevreci geri dönüşüm için gerekli makine-ekipmanları bulundurmak zorunda olacak. Ayrıca ithal edilen atığın takibi için tehlikeli atık taşımacılığında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın kullandığı Mobil Atık Takip Sistemi (MoTAT), plastik atık ithalatında da kullanılacak. Böylece ithal atıklar, limandan fabrikaya gidene kadar çipli sistemle takip edilecek. Ürünün gerçekten fabrikaya mı yoksa beyan dışı bir yere mi gittiği tespit edilebilecek. Söz konusu düzenlemeler piyasada "çantacı" olarak tanımlanan, ürün ithal ettikten sonra geri dönüştürmeyip ticaretini yapanların engellenmesini hedefleniyor.

"DÜZENLEME GERİ DÖNÜŞÜM SEKTÖRÜNÜ KONTROLLÜ HALE GETİRECEKTİR"

Açıklamada görüşlerine yer verilen PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu, çevresel kaygıları ortadan kaldırmak için etkin denetimi öne çıkararak, suiistimalleri azaltmayı hedefleyen yeni düzenlemenin geri dönüşüm sektörü için olumlu bir adım olduğunu belirterek, "Mevzuatın yürürlüğe girmesiyle atık ithal eden 1350 firmanın sayısı kriterlere bağlı olarak düşecektir. Çevresel sorunları ortadan kaldırmayı hedefleyen yeni düzenleme, geri dönüşüm sektörünü kontrollü hale getirecektir." ifadelerini kullandı.

Polietilen atık ithalatı yasağının kalkmasıyla birlikte geri dönüştürülmüş hammaddeyle birlikte orijinal hammadde fiyatının da gerileyeceğini ve bu durumun nihai tüketiciyle de enflasyon üzerinden olumlu yansıyacağını aktaran Eroğlu, şunları kaydetti: "Yasağın kalkması ile PETKİM kapasitesi kadar daha geri dönüşmüş polietilen ham maddesi piyasaya girecek. Bu hammadde fiyatları üzerinde düşüş baskısı yapacaktır. Türkiye yıllardır sorunsuz olarak kağıt ve metal atık ithal ederek geri dönüştürdü. Döngüsel Ekonominin içinde yer alan atıklar tüm dünyada kıymetli hammadde haline geldi. Türkiye'nin de kağıt ve metal endüstrisindeki gibi sorunsuz plastik atık ithalatı yapıyor olması gerekiyor. Türkiye, AB'nin atık ithalat süreçleriyle uyumlu, etkin denetim mekanizmalarıyla yeni düzenlemeler yaparak yoluna devam edecek olması elbette oldukça önemli. Yeni düzenleme ile Türkiye hem plastik atık ithalatıyla sanayisinin ihtiyacı olan geri dönüşüm hammaddesini sağlayacak hem etkin denetimle çevresel riskleri ortadan kaldıracak."

"SÜRECİN SONUNDA KAZANAN ÜLKEMİZ OLACAK"

Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Gülsün de yaptığı açıklamada, polietilen hurdalarının ithalatına tekrar izin verilmesinin hem sektör hem ülke adına sevindirici bir gelişme olduğunu, sektörün ithalat yapabilmesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı genelgesinde de değişikliğe gidilmesi gerektiğini ifade etti.

Gülsün, şu ifadeleri kullandı: "Şüphesiz ki ülkemizin doğasını korumak en önemli önceliklerimizden lakin bunun yolu etkin denetimden geçiyor. Daha önce ilgili kamu kurumları ile paylaşmış olduğumuz elektrik, su ve işgücü gibi üretim girdilerinin takibi, lisans öncesi altyapı yeterlilik analizi, bakaya atıkların gönderildiği bertaraf tesisinin bilgilerinin kontrolü ve yüksek miktarlı ithalatlarda yerinde tespit gibi denetim tedbirlerinin hayata geçirilmesi durumunda yasalarımızda suç kabul edilen fiilleri işleyenlerin tespiti çok daha kolay gerçekleştirilecek ve çevre sorunları ortadan kaldırılacaktır."

Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) açıklamasında görüşlerine yer verilen PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Karadeniz ise geri dönüştürülmüş plastik ham maddeye olan ihtiyacın her geçen gün artacağını belirterek, "Ülkemiz plastik geri dönüşüm sektörü son yıllarda çok hızlı bir büyüme trendi yakaladı ve bu alanda yatırımlar artarak devam ediyor. Doğru politikalar izlenirse ülkemiz geri dönüşüm sektöründe küresel çapta konumunu güçlendirebilir. İnanıyoruz ki bu sürecin sonunda kazanan ülkemiz olacak." değerlendirmesinde bulundu.

12 Temmuz 2021 Pazartesi

Etiketler : Sektörel

Tarım, gıda ve içecek sektörünün ihracatı yılın ilk çeyreğinde 2023'ün aynı dönemine göre yüzde 8.42 artışla 7.01 milyar dolara yükseldi.


 

Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF), Türkiye İstatistik Kurumunun dış ticaret verilerini temel alarak hazırladığı TGDF Dijital Veri Panelinin mart sonuçlarını açıkladı.

 

Buna göre, tarım, gıda ve içecek sektörünün ocak-mart döneminde ihracatı yıllık bazda yüzde 8,42 artışla 7,01 milyar dolara yükselirken, ithalatı yüzde 19,38 düşüşle 4,8 milyar dolara geriledi.

 

Bu dönemde sektörün dış ticaret fazlası yüzde 334,5 artışla 51 milyon dolardan 2,21 milyar dolara yükseldi.

 

İlk çeyrekte ihracatta öne çıkan ürünlere bakıldığında ilk sırayı 388,8 milyon dolarla un alırken, onu 361,9 milyon dolarla fındık içi, 220,6 milyon dolarla makarna izledi.

 

İthalatta ise zirvede 536,2 milyon dolarla buğday yer alırken, onu 441 milyon dolarla soya fasulyesi, 296,1 milyon dolarla ham ayçiçeği yağı takip etti.

 

MART VERİLERİ

 

Sektörün ihracatı martta geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,52 düşüşle 2,3 milyar dolar olurken, ithalatı yüzde 25,13 azalışla 1,66 milyar dolara geriledi.

 

Martta ithalat buğdayda yüzde 46,2, ham ayçiçeği yağında yüzde 33,6 ve soya fasulyesinde yüzde 6,2 geriledi.

 

Söz konusu dönemde ihracatta ilk sırayı 129,6 milyon dolarla buğday alırken, onu 118 milyon dolarla fındık içi ve 79,7 milyon dolarla rafine ayçiçeği yağı izledi.

 

İLK ÇEYREKTE EN FAZLA İHRACAT IRAK'A YAPILIRKEN, İTHALATTA BAŞI RUSYA ÇEKTİ

 

Ocak-mart döneminde tarım, gıda ve içecek sektörünün en fazla ihracat yaptığı ülkelere bakıldığında zirvede 924 milyon dolarla Irak yer aldı. Onu 503 milyon dolarla Almanya, 397 milyon dolarla Rusya,, 377 milyon dolarla ABD ve 299 milyon dolarla İtalya takip etti.

 

Irak'ta un, dondurulmuş tavuk eti, gofret ve waffle; Almanya'da fındık içi, ambalajlı fındık ve fındık püresi; Rusya'da mandalina, alabalık ve domates öne çıktı.

 

Aynı dönemde sektörün en yüksek ithalat yaptığı ülke 868 milyon dolarla Rusya oldu.

 

Ukrayna'dan 609 milyon dolarlık, Brezilya'dan 331 milyon dolarlık, ABD'den 302 milyon dolarlık, Malezya'dan 196 milyon dolarlık ithalat yapıldı.

 

Rusya'dan en fazla buğday, ham ayçiçeği ve ayçiçeği küspesi; Ukrayna'dan ham ayçiçeği yağı, buğday ve soya fasulyesi; Brezilya'dan soya fasulyesi, kahve ve sığır ithal edildi.

 

EN FAZLA İHRACAT VE İTHALAT YAPAN SEKTÖRLER

 

Verilere göre, ocak-mart döneminde en fazla ihracatı 816 milyon dolarla şeker ve şekerli mamuller sektörü yaparken, onu 657 milyon dolarla sert kabuklu meyveler, 633 milyon dolarla yaş meyve, 456 milyon dolarla balıkçılık ve su ürünleri ile 396 milyon dolarla bitkisel yağ sektörü takip etti.

 

En fazla ithalat 1 milyar 331 milyon dolarla hayvan yeminde yapılırken, öne çıkan diğer sektörler 808 milyon dolarla bitkisel yağ, 616 milyon dolarla un, 282 milyon dolarla kakao ve çikolata ile 173 milyon dolarla canlı hayvan ticareti olarak sıralandı.

02 Mayıs 2024 Perşembe

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu, ulusal Akıllı Ulaşım Sistemleri (AUS) mimarisine ait mimari katmanların, hizmet paketlerinin ve mimari yazılım aracının yer aldığı Ulusal AUS Platformu'nu yakında kamuoyunun hizmetine sunacaklarını belirtti.


Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, ulusal Akıllı Ulaşım Sistemleri (AUS) mimarisine ait mimari katmanların, hizmet paketlerinin ve mimari yazılım aracının yer aldığı Ulusal AUS Platformu'nu yakında kamuoyunun hizmetine sunacaklarını belirterek, "Söz konusu platformda, AUS sektörüne ait projeler, mevzuat, ulusal ve uluslararası alanda yapılan çalışmalar ve etkinlikler de yer alacak." dedi.

 

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Hacettepe Üniversitesi Tunçalp Özgen Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen "4. Uluslararası Akıllı Ulaşım Sistemleri Zirvesi"ne katıldı.

 

Uraloğlu, burada yaptığı konuşmada, dünyada olduğu gibi Türkiye'de de ulaşım sektöründe teknolojik dönüşümün en önemli destekleyici unsurlarının başında AUS'un yer aldığını söyledi.

 

AUS'un ulaşımın daha güvenli ve konforlu olmasını, enerji verimliliğini sağlayan, ulaşım ağlarını etkin bir şekilde yöneten, bilgi ve haberleşme teknolojilerine dayanan sistemler bütünü olduğunu dile getiren Bakan Uraloğlu, bu sistemlerin teknoloji kullanımıyla, ulaşım altyapısının optimizasyonuna, kullanıcılar için ulaşım hizmetlerinin kalitesinin iyileştirilmesine, çevre dostu ulaşım seçenekleri sunulmasına katkı sağladığına dikkati çekti.

 

Bakanlık olarak istişare halinde yürüttükleri çalışmalarla "Ulusal Akıllı Ulaşım Sistemleri Strateji Belgesi ve Eylem Planları" hazırladıklarını anlatan Uraloğlu, şu ifadeleri kullandı: "Bu alanda politika ve stratejimizi belirliyor ve atılacak adımları ortaya koyuyoruz. AUS alanına ilişkin temel sorumluluğumuz ve misyonumuz, ülkemizde tüm ulaşım modlarına entegre, güncel teknolojileri kullanan, yerli ve milli kaynaklardan yararlanan, verimli, güvenli, etkin, yenilikçi, dinamik, çevreci, katma değer sağlayan ve sürdürülebilir akıllı bir ulaşım ağının oluşturulmasıdır."

 

"AUS MİMARİSİ OLUŞTURMA SÜRECİNDE İYİ UYGULAMA ÖRNEKLERİNİ İNCELEDİK"

 

Ülkenin AUS ile tanışmasının elektronik ücret ödeme sistemleriyle başladığını aktaran Uraloğlu, bu alanda serbest geçiş sistemini hayata geçirdiklerini ve bunu ülke genelinde yaygınlaştıracaklarını ifade etti.

 

Uraloğlu, Bakanlıkça ülkede akıllı ulaşım sistemlerinin planlanması, tanımlanması, yaygınlaştırılması ve entegrasyonunun sağlanması adına bir çerçeve sunan ulusal AUS mimarisi geliştirme çalışmalarının tamamladığını belirterek şunları kaydetti: "Ülkemizin ulusal AUS mimarisi oluşturma sürecinde, dünya literatür taraması ve iyi uygulama örneklerini inceleyerek ülkemizin mevcut ihtiyaçları ve gelecek perspektifini dikkate aldık. Aynı zamanda, AUS mimarisini yerelleştirme ve özgünleştirme çalışmaları ile ilgili hizmet paketlerini de belirledik. Ulusal AUS mimarisine ait mimari katmanların, hizmet paketlerinin ve mimari yazılım aracının yer aldığı Ulusal AUS Platformu'nu da yakında kamuoyunun hizmetine sunacağız. Söz konusu platformda, AUS sektörüne ait projeler, mevzuat, ulusal ve uluslararası alanda yapılan çalışmalar ve etkinlikler de yer alacak."

 

AKILLI ULAŞIM SİSTEMLERİ UYDU ÜZERİNDEN BİRBİRİYLE HABERLEŞİYOR

 

Ülkede AUS uygulamalarının yaygınlaştırılmasında kullanılacak standartları ve haberleşme çözümlerini de belirlediklerinin altını çizen Uraloğlu, mevcut haberleşme altyapılarının coğrafi koşullar nedeniyle uygun olmadığı durumlarda, akıllı ulaşım sistemlerinin uydu üzerinden birbirleriyle haberleşmesini sağladıklarına işaret etti.

 

Uraloğlu; otonom araç, araç-araç, araç-altyapı haberleşme teknolojileri gibi yeni nesil teknolojilerin takibi amacıyla, Kooperatif Akıllı Ulaşım Sistemleri (K-AUS) Uygulama Koridoru'nun kurulması çalışmalarına başladıklarını dile getirerek, İstanbul'da Hasdal ve İstanbul Havalimanı arasında kurulacak koridor ile kazaların ve trafik sıkışıklığının azaltılması, trafik güvenliğinin sağlanması, yakıt tüketimi ve çevresel olumsuz etkilerin azaltılmasını amaçladıklarını anlattı.

 

"ELEKTRİKLİ ŞARJ AĞI PLANLAMA ÇALIŞMALARINI YÜRÜTÜYORUZ"

 

Elektrikli araçlara ilişkin çalışmalarının da sürdüğüne işaret eden Uraloğlu, şu değerlendirmede bulundu: "Bu araçların ülkemizde de yaygınlaşması için gerekli olan teknik ve idari altyapıya yönelik olarak çalışmaların yapılması ve elektrikli araç şarj istasyonlarının yaygınlaştırılması için ilgili bakanlıklarımız ile koordineli olarak çalışıyoruz. Ülkemiz kara yolu ve demir yolu ağında, uygun lokasyonlarda ve kapasitede şarj altyapısı oluşturulabilmesi için elektrikli şarj ağı planlama çalışmalarını da yürütüyoruz. Şehirlerde bisiklet kullanımı ve mikro mobilitenin yaygınlaştırılması eylemlerimizle trafik sıkışıklıklarının azaltılmasına katkı sunuyoruz. Bakanlığımız tarafından yürütülen 'T-ROTA Projesi' kapsamında da toplu taşıma, araba kiralama, bisiklet, elektrikli skuter gibi farklı taşıma seçeneklerini bir arada kullanma olanağı sağlayan mobil bir yazılımı da yakında sizlerle paylaşıyor olacağız."

 

Zirveye Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ve Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetim Politikaları Kurulu Başkanvekili Prof. Dr. Şükrü Karatepe de katıldı.

 

Açılış konuşmalarının ardından "Ulaşımda Aklın Yolu Ödülleri" verildi. Medya kategorisinde ödülü Anadolu Ajansı (AA) Başmuhabiri Arife Yıldız Ünal aldı.

 

Jüri özel ödülüne de TCDD Taşımacılık AŞ'nin "Yapay Zeka Destekli İzleme Merkezi" layık görüldü.

02 Mayıs 2024 Perşembe