tatil-sepeti

Türkiye'de 27 yıl önce kullanılmaya başlanan ve zamanla günlük hayatın bir parçası haline cep telefonları, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde zayıflayan sosyal ilişkilerin sürdürülmesinde önemli rol oynuyor.

Online istatistik portalı Statista'nın verilerinen göre, 2020 itibarıyla dünyada toplam 3,5 milyar akıllı telefon kullanıcısının olduğu tahmin ediliyor. 2015 yılında 1,86 milyar olan akıllı telefon kullanıcı sayısı, 5 yıl içinde yaklaşık 2 kat artış gösterdi.

Teknolojik gelişmelerle birlikte özellikleri çeşitlenen ve sosyal hayattaki etkisini artıran akıllı telefonlar, ilk süreçte sadece arama ve kısa mesaj aracılığıyla iletişim imkanı sunarken, günümüzde dijital bankacılıktan görüntülü görüşmeye, eğitim hizmetlerinden online alışverişe kadar geniş bir yelpazede hizmete ulaşma imkanı sağlıyor.

Akıllı telefonlar, Kovid-19 sürecinde de çeşitli amaçlarla yoğun olarak kullanıldı.

ABD'deki Baylor Üniversitesi'nden bir grup araştırmacının çalışmasına göre, sosyal izolasyon nedeniyle salgın sürecinde olumsuz etkilenen sosyal ilişkiler, akıllı telefonlar aracılığıyla sürdürüldü.

TÜRKİYE, EN ÇOK AKILLI TELEFON KULLANICISINA SAHİP 13. ÜLKE


Kovid-19 sürecinde evden çalışma ve uzaktan eğitim uygulamalarıyla birlikte teknolojik araçların kullanımı da yükseliş kaydetti. Bu araçlar arasında öne çıkan akıllı telefonlar, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de günlük hayatın her alanında yoğun olarak kullanılıyor. Türkiye, Statista'nın 2019 verilerine göre, dünyada en çok akıllı telefon kullanıcısına sahip 13. ülke konumunda bulunuyor.

Sağlık Bakanlığınca; vatandaşların Kovid-19 hakkında bilgilenmesine ve tedbirlerin önemine ilişkin farkındalığın oluşmasına katkı sağlamak için hayata geçirilen Hayat Eve Sığar (HES) mobil uygulaması, 56 milyon 230 bin kişi tarafından indirildi. Kovid-19'a karşı "dijital duvar" görevi gören uygulama ile toplam 106 milyon 372 bin HES kodu üretildi.

Bu veriler, Türkiye'de 27 yıl önce kullanıma başlanan cep telefonlarının, günlük hayatta ve özellikle salgın sürecinde aktif olarak kullanıldığını ortaya koyuyor.

ORTALAMA MOBİL KONUŞMA SÜRESİ SALGINLA BİRLİKTE YÜZDE 55 ARTTI


Öte yandan, İngiliz medya denetim kuruluşu Ofcom tarafından yapılan araştırmada, karantina uygulamaları sebebiyle akıllı telefonlarla geçirilen sürenin salgın öncesine göre arttığı vurgulandı. Geçen yıl mart ayının sonunda kısıtlamaların başlamasından önceki haftalarda, ortalama mobil konuşma süresi yaklaşık 3,40 dakika iken, kısıtlamaların ardından bu süre yüzde 55,8 artışla yaklaşık 5,30 dakikaya yükseldi.

Deloitte'un "Dijital Kullanım ve Kovid-19" başlıklı araştırmasına göre ise teknolojik cihaz çeşitliliğinin artmasına rağmen akıllı telefonlar, "en çok kullanılan günlük cihaz" olarak öne çıkmayı sürdürüyor.

Kullanıcıların üçte biri telefonlarına günde 50'den fazla kez bakıyor. Bu oran, 18-24 yaş arasındaki kullanıcılar arasında dörtte üçe yükselirken, bu yaş aralığındaki kullanıcıların yüzde 17'si telefonlarında günde 200'den fazla kez göz atıyor. Ayrıca, akıllı telefon kullanıcılarının yüzde 87'si, uyandıktan sonraki ilk bir saat içinde telefonlarını kontrol ederken, üçte biri ise ilk 5 dakika içinde telefonlarına bakıyor.

Akıllı telefonlar, iletişim sağlamanın yanı sıra bankacılık işlemleri ve alışveriş için de aktif kullanılan bir cihaz olarak öne çıkıyor. Kullanıcıların yüzde 62'si telefonlarını düzenli olarak dijital bankacılık için kullanırken, yaklaşık yarısı da alışveriş uygulamalarına bakıyor ve ürün satın alıyor.

24 Şubat 2021 Çarşamba

Etiketler : Gündem

Kamu iktisadi teşebbüsleri (KİT) ve özelleştirme programındaki kuruluşların cari fiyatlarla borç stoku, bu yılın 2. çeyreği itibarıyla 692 milyar 680 milyon 477 bin lira oldu.


 

Hazine ve Maliye Bakanlığı, 2024 yılının 2. çeyreği itibarıyla KİT'lerin ve özelleştirme programındaki kuruluşların cari fiyatlarla stok borçlarını açıkladı.

 

Buna göre, kuruluşların iç borç toplamı 572 milyar 48 milyon 378 bin bin lira, dış borçları ise 120 milyar 632 milyon 99 bin lira oldu. Böylece toplam borç stoku 692 milyar 680 milyon 477 bin lira olarak gerçekleşti.

 

İç borçlar içinde en yüksek kalemi 202 milyar 770 milyon 628 bin lirayla resmi dairelerin borçları oluştururken, bunu 159 milyar 715 milyon 240 bin lirayla gerçek/tüzel kişilerin, 140 milyar 110 milyon 649 bin lirayla ticari bankaların borçları izledi.

30 Eylül 2024 Pazartesi

Döviz Dönüşümlü Kur Korumalı Mevduat/Katılma toplam stok bakiyesi ağustosta 6,1 milyar dolar geriledi. TL Kur Korumalı Mevduat stok bakiyesi de ağustosta 4 milyar lira azalışla 7,9 milyar liradan 3,9 milyar liraya düştü.


 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB), toplam Kur Korumalı Mevduat bakiyesi yaklaşık 51,1 milyar dolar seviyesine geriledi.

 

TCMB, Döviz Dönüşümlü Kur Korumalı Mevduat/Katılma (DDKKM) ve Türk Lirası Kur Korumalı Mevduat/Katılma (TL KKM) hesaplarının stok bakiyelerinin ağustos ayı sonuçlarını yayımladı.

 

Verilere göre, DDKKM toplam stok bakiyesi ağustosta 6,1 milyar dolar gerileyerek 57,1 milyar dolardan 51 milyar dolara indi.

 

Gerçek kişi DDKKM stok bakiyesi 3,8 milyar dolar düşüşle 41,1 milyar dolardan 37,3 milyar dolara, tüzel kişi DDKKM stok bakiyesi ise 2,3 milyar dolar azalarak 16 milyar dolardan 13,7 milyar dolara geriledi.

 

Türk lirası KKM stok bakiyesi de ağustosta 4 milyar lira azalışla 7,9 milyar liradan 3,9 milyar liraya düştü.

 

Açıklanan veriler, toplam KKM bakiyesinin yaklaşık 51,1 milyar dolar olduğuna işaret etti.

30 Eylül 2024 Pazartesi

Etiketler : Kur Korumalı Mevduat kur dolar TL