tatil-sepeti

Tüketici örgütleri temsilcileri, bazı işletmelerin sadece kredi kartıyla satış yapmasının vatandaşları mağdur ettiğini bildirdi.


 

Bazı işletme sahiplerinin daha "hijyenik ve "hızlı" olduğu gerekçesiyle ödemeleri yalnızca kredi kartıyla alma yoluna gitmeleri tüketici örgütleri tarafından eleştiriliyor.

 

Tüketiciler Derneği Genel Başkanı Levent Küçük, tüketicilerin ödeme seçenekleriyle ilgili herhangi bir kısıtlama yapılamayacağını söyledi.

 

Bazı işletmelerin satışlarını sadece kredi kartıyla sınırlamasının bu işletmelerin kendilerine özel müşteri grubu oluşturma çabasının sonucu olduğunu belirten Küçük, "Vatandaş olarak temel beklentimiz kendi seçtiğimiz ödeme yöntemiyle alışveriş yapabilmek. Bu nedenle de 'Sadece kredi kartın varsa işletmemizden alışveriş yapabilirsin.' anlayışı tüketiciyi mağdur eden bir yaklaşım." dedi.

 

Küçük, bu durumun ticari açıdan da haksız bir uygulama olduğuna işaret etti.

 

Bankalararası Kart Merkezi verilerine göre 123 milyondan fazla kredi kartı kullanımı olduğunu anımsatan Küçük, şu değerlendirmede bulundu: "Veriler kart kullanan kişi sayısının oldukça fazla olduğunu gösteriyor ancak bu 'Kimse nakit kullanmıyor, satışlarımızı sadece kredi kartlıya yaparsak kimse mağdur olmaz.' anlamına gelmiyor. Kredi kartı kullanmaktan kaçınan çok fazla tüketici var. Bu nedenle de işletmelerin mutlaka nakit alışveriş seçeneği sunmaları gerekiyor. İlgili kuruluşların söz konusu durum yayılmadan gerekli düzenlemeyi yapmasında fayda var."

 

"YAŞLI, ENGELLİ VE KÜÇÜK YAŞTAKİ TÜKETİCİLER DE DÜŞÜNÜLMELİ"

 

Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Ergün Kılıç da bazı işletmelerin nakit para kabul etmediğine yönelik yoğun şikayet aldıklarını bildirerek, "Tüketicilerin ekonomik çıkarlarının korunması ve temel ihtiyaçlarının karşılanması gibi temel haklarını ihlal eden bir durumla karşı karşıyayız. Bu durum, kredi kartı borcunu ödeyemeyen milyonlarca tüketiciyi dışlayarak, temel ihtiyaçlara erişimde eşitsizliğe yol açmaktadır." değerlendirmesinde bulundu.

 

Söz konusu uygulamanın, kredi kartı kullanımını artıracağını, dolayısıyla da daha fazla borçlanmaya yol açacağını dile getiren Kılıç, artan borcun sosyal krizlere neden olacağını ifade etti.

 

Kılıç, işletmelerin sadece kredi kartıyla satış yapma isteklerini daha hızlı ve hijyenik diye pazarlamalarının da doğru bir strateji olmadığının altını çizerek, şu değerlendirmede bulundu: "Kredi kartı kullanımının hem tüketiciler hem de işletmeler için çeşitli avantajlar sunduğunu görmek mümkün. Ancak bu avantajlar değerlendirilirken dezavantajlı tüketicilerin de göz önünde bulundurulması ve herkesin eşit haklara sahip olduğu unutulmamalıdır. Nakitsiz alışveriş anlayışı, özellikle kredi kartı kullanmayan yaşlı, engelli ve küçük yaştaki tüketicilerin haklarının ihlali anlamına geliyor. Bu nedenle evrensel tüketici haklarına uygun dezavantajlı tüketicilerin haklarının ihlaline izin vermeyecek şekilde bir düzenleme yapılması gerekiyor."

 

"KREDİ KARTINA TEŞVİK VATANDAŞLARI TÜKETİME YÖNELTİR"

 

Tüketiciler Konfederasyonu Genel Başkanı Aziz Koçal da satıcıların, müşterilere nakit ve kredi kartı olmak üzere farklı ödeme seçenekleri sunmak zorunda olduğuna dikkati çekerek, "Tüketici, almış olduğu ürünün veya hizmetin ödemesini ister kart, ister nakitle yapabilmeli. Aksi bir uygulama tüketicinin seçimlik hakkı ortadan kaldırmış olur." ifadelerini kullandı.

 

Koçal, nakit ödeme seçeneği sunulmayarak kredi kartı kullanımının teşvik edilmesinin tüketicileri daha fazla tüketime yönelttiğini belirterek, şunları kaydetti: "Birçok firma kredi kartıyla alışverişte mutlaka komisyon farkı uyguluyor. Nakit ödeme seçeneği sunulmadığında, kartla ödemede fiyatlara komisyon ilave edildiği yönünde şüpheler artacaktır. Tüketiciler, nakit ödeme seçeneğinin sunulmaması durumunda satıcıya nakit ödeme seçeneğinin neden sunulmadığını sorabilirler ve bu doğrultuda haklarını arayabilirler."

27 Haziran 2024 Perşembe

Geçen yılı yaklaşık 197 milyar lirayla kapatan İşsizlik Sigortası Fonu, bu yılın ocak-eylül döneminde yüzde 55 artışla 307 milyar liralık büyüklüğe ulaştı.

İsteği dışında işsiz kalan sigortalıların uğradıkları gelir kaybını telafi etmeleri için 1999 yılında kurulan İşsizlik Sigortası Fonu, ilk işsizlik sigortası ödemesinin yapıldığı Mart 2002'den itibaren işsizlerin güvencesi olmaya devam ediyor.

Geçen yılı 196 milyar 950 milyon 756 bin lirayla kapatan fon, sigortalının prime esas aylık brüt kazancı üzerinden hesaplanan yüzde 2 işveren, yüzde 1 sigortalı kesintileri ve yüzde 1 devlet payı geliriyle büyümesini sürdürüyor.

Bu yılın ocak-eylül döneminde 115 milyar lirası işçi-işveren primi, 38 milyar lirası devlet katkısı, 66 milyar lirası faiz geliri ve 19 milyar lirası diğer gelirden oluşan fon, 2023 yılı sonuna göre yüzde 55 büyüyerek 307 milyar liralık varlığa ulaştı.

Söz konusu dönemde fondan işsizlere toplam 31 milyar 743 milyon lira ödenirken, teşvik ve desteklere 54 milyar lira aktarıldı.

Mart 2002'den 30 Eylül 2024'e kadar işsizlik ödeneğine toplam 20 milyon 290 bin 834 kişi başvurdu. Bu sürede, ödenek almaya hak kazanan 11 milyon 4 bin 755 kişiye, toplam 94 milyar 945 milyon lirayı aşkın ödeme yapıldı.

 

SON 4 AYLIK PRİME ESAS KAZANÇ ÖNEMLİ

İşsizlik ödeneği hesaplamasında sigortalının son 4 aylık prime esas kazançları dikkate alınıyor.

Ödenek miktarı işten ayrılmadan önceki son 4 aylık kazancın yüzde 40'ı olarak hesaplanıyor ancak hesaplanan tutar asgari ücretin yüzde 80'ini aşamıyor. Bu rakamdan, binde 7,59 oranında damga vergisi kesintisi yapılıyor.

Buna göre, 2024 yılında 4 ay çalışıp işsiz kalan bir kişi için işsizlik ödeneği en düşük 7 bin 940 lira, en yüksek 15 bin 880 lira olarak uygulanıyor.

 

SİGORTALIK SÜRESİNE GÖRE ÖDEME YAPILIYOR

İşsiz kalanların, işsizlik ödeneğinden yararlanabilmesi için belirli şartları sağlaması gerekiyor.

Kişi, kendi istek ve kusuru dışında işsiz kalması, hizmet akdinin sona ermesinden önceki son 120 gün hizmet akdine tabi olması, hizmet akdinin feshinden önceki son 3 yılda en az 600 gün işsizlik sigortası primi ödemesi ve hizmet akdinin feshinden sonraki 30 gün içerisinde İŞKUR'a şahsen veya elektronik ortamda başvurması halinde bu ödenekten yararlanabiliyor.

Hizmet akdinin feshinden önceki son 3 yılda 600 gün sigortalı çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş sigortalı işsizlere 180 gün, 900 gün sigortalı çalışıp bu primi ödemiş sigortalı işsizlere 240 gün, 1080 gün sigortalı çalışıp prim ödemiş sigortalı işsizlere 300 gün işsizlik ödeneği veriliyor.

18 Ekim 2024 Cuma

Düzenleyici ve denetleyici kurumların 2025 yılı bütçesinden alacağı pay 68 milyar 362 milyon 485 bin lira olarak belirlendi.

2025 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi'nden derlediği bilgiye göre, düzenleyici ve denetleyici kurumlara gelecek yıl için ayrılan pay belli oldu.

Bu kapsamda söz konusu kuruluşlara toplam 68 milyar 362 milyon 485 bin lira ödenek tahsis edildi. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), 47 milyar 729 milyon liralık ödenekle bütçeden en yüksek payı alacak kurum oldu.

Gelecek yıl bütçesinden Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumuna (BDDK) 7 milyar 263 milyon 100 bin lira, Sermaye Piyasası Kuruluna (SPK) 2 milyar 500 milyon lira, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumuna (EPDK) 2 milyar 243 milyon 803 bin lira, Nükleer Düzenleme Kurumuna 1 milyar 965 milyon 515 bin lira, Radyo ve Televizyon Üst Kuruluna (RTÜK) 1 milyar 919 milyon 952 bin lira, Kamu İhale Kurumuna (KİK) 1 milyar 800 milyon lira, Rekabet Kurumuna 1 milyar 278 milyon 253 bin lira, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumuna 625 milyon lira, Kişisel Verileri Koruma Kurumuna 536 milyon 250 bin lira, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumuna 501 milyon 612 bin lira kaynak sağlanacak.

 

2025 yılı için düzenleyici ve denetleyici kurumlara bütçeden ayrılan paylar şöyle:

 

KURUMLAR       TOPLAM (TL)

RTÜK     1.919.952.000

BTK        47.729.000.000

SPK        2.500.000.000

BDDK    7.263.100.000

EPDK     2.243.803.000

KİK         1.800.000.000

Rekabet Kurumu             1.278.253.000

Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu      501.612.000

Kişisel Verileri Koruma Kurumu 536.250.000

Nükleer Düzenleme Kurumu      1.965.515.000

Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu 625.000.000

Düzenleyici ve Denetleyici Kurumlar Toplamı      68.362.485.000

18 Ekim 2024 Cuma