tatil-sepeti

Türkiye’de 2007’de 146 megavat olan rüzgar enerjisi kurulu gücü, 10 yılda yapılan 10 milyar dolarlık yatırımla yaklaşık 37 katına ulaştı. Toplam kurulu gücün yüzde 19’una sahip Balıkesir, bu alanda ilk sırada yer aldı.

Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) verilerine göre, Türkiye’de üretilen elektriğin yaklaşık yüzde 6-6.5’ini rüzgar enerjisinden sağlanan oluşturuyor.

127 FİRMA

Rüzgar enerjisinde halihazırda işletmede 127 firma yer alırken, 54 proje de inşa halinde bulunuyor.

İşletmedeki rüzgar enerjisi santrallerinin yüzde 37.49’u Ege Bölgesi, yüzde 37.33’ü de Marmara Bölgesi’nde yer alıyor.

BALIKESİR LİDER

Rüzgar enerjisinde toplam kurucu gücün (5 bin 146 megavata göre) yaklaşık yüzde 19’una sahip Balıkesir, 969 megavatla 1. sırada bulunurken, bu kenti 936 megavatla İzmir ve 574 574 megavatla Manisa izliyor. Balıkesir’de 97 megavat daha inşa halinde santral bulunuyor.

BU YIL ARTACAK

Rüzgara enerjisine 2016’da yaklaşık 1.5 milyar dolarlık yatırım yapıldı. Orman izinleri nedeniyle bekleyen projeler çözüme kavuşursa 2017’de kurulu gücün bin-bin 100 megavat kadar artacağı düşünülüyor.

2015’TEKİ BAŞVURULAR SONUÇLANMALI

Sektör temsilcileri, asıl sorunun, 2015’te alınan başvurular olduğuna dikkat çekiyor. Sektör temsilcilerine göre bu başvurular 2017’nin ilk çeyreğinde sonuçlandırılamazsa 2018’deki kurulu güç miktarının oldukça düşük rakamlarda seyredeceği konusunda uyarıyor.

EN PARLAK DÖNEM 2014 VE 2015

2014’te 803, 2015’te 956 megavatlık santralin işletmeye alındığı Türkiye’de, bugüne kadar yapılan en iyi kurulu güç miktarlarına bu yıllarda ulaşıldı. 2014 ve 2015’teki rüzgar performansıyla Türkiye, Avrupa’da 5, dünyada ise 10’uncu sırada yer aldı. Sektör temsilcilerine göre eğer orman izinleriyle ilgili sıkıntılar çözülürse 2017’de de benzer bir yatırım rekoru kırılabilir.

05 Ocak 2017 Perşembe

Etiketler : Gündem

Hazine ve Maliye Bakanlığı, "çok kazanan ancak az vergi veren" mükelleflere yönelik incelemeleri kapsamında lüks yat ve tekne satışlarını takibe alırken, bu kapsamda 2021-2023 yıllarındaki satışlardan 1,4 milyar liralık vergi kaybı saptadı.


Bakanlıktan edinilen bilgilere göre, Gelir İdaresi Başkanlığı, yüksek gelir elde eden, lüks tüketimde bulunan ancak buna uygun vergi ödemeyen mükellefleri yakından izliyor.


Kayıt dışı ekonomiyle mücadele kapsamında turizm bölgelerindeki lüks harcamaları yakından takip eden Gelir İdaresi, özel yat ve tekne satışlarını inceleme altına aldı.


Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığından elde edilen verilerle uluslararası bilgi değişimi kapsamında elde edilen bilgileri kendi verileriyle çapraz kontrole tabi tutan Başkanlık, 2021-2023 yıllarındaki satışların büyük kısmında yüksek miktarda vergi kaybı tespit etti. Riskli mükelleflere odaklanan Başkanlık, söz konusu 3 yılda 45 binin üzerinde özel tekne ve yat satışı yapıldığını belirledi.


Söz konusu lüks taşıtların sigorta verileriyle kasko değerlerini de inceleyen Başkanlık, yaptığı bu analizlerle yürüttüğü saha çalışmalarıyla satışların gerçek bedelle beyanlara yansımadığını saptadı.


Analizlerde 15 bin gerçek kişi ve 1527 şirketin özel tekne ve yat satışlarında beyan edilen satış bedeliyle gerçek satış fiyatı arasında büyük fark bulundu. Bu mükelleflerin para transferleri inceleme altına alınırken, ilk tespitlere göre 1,4 milyar liralık kayıt dışı hasılat tespit edildi.


Bu arada, Gelir Vergisi Kanunu'na göre, gemi ve yat gibi taşıtların 5 yıl içinde elden çıkarılmasından doğan kazançlar, değer artışı kazancı sayılıyor. Yat ve tekneleri aldıkları tarihten başlayarak 5 yıl içinde elden çıkaranların alış maliyetleri ve satış bedeli arasında oluşan fark üzerinden vergilendirme yapılıyor. Bu satışların ticari kazanç sayılması durumunda ise hem gelir veya kurumlar vergisi hem de satış bedeli üzerinden ayrıca KDV alınması gerekiyor.


Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, konuya ilişkin değerlendirmesinde, "Çok kazanan ancak az vergi verenlerin kapısını çalmaya devam ediyoruz. Kayıt dışı ekonomiyle mücadelemiz sektör sektör genişliyor. İncelemeler sonucunda, satış bedellerini düşük gösterenlerden gerekli vergi ve cezalar talep edilecek." dedi.


Gelir İdaresince bu alanda yapılan çalışmalara devam edileceğini ve yeni denetim yöntemlerinin de devreye alınacağını bildiren Şimşek, şunları kaydetti:


"Kayıt dışılığın neden olduğu haksız rekabeti ve vergi kaybını gidermek için sektörel saha denetimlerimizi yoğun şekilde sürdürüyoruz. Vergilendirilmeyen kazançla çok harcayanları, lüks harcama yapan ancak vergi matrahını düşük gösterenleri yakından izlemeyi sürdüreceğiz. Kayıt dışı kazançların peşindeyiz. Vergide adaleti ve etkinliği artırmak amacıyla kayıt dışılıkla mücadelemiz hız kesmiyor."


22 Eylül 2024 Pazar

Etiketler : #Maliye Bakanlığı

İki merkez bankası başkanının görüşmesi, Türkiye ile Hollanda arasında imzalanan Dostluk Anlaşması'nın 100. yılı dolayısıyla TCMB ev sahipliğinde düzenlenen etkinlikte gerçekleşti.


Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, Hollanda Merkez Bankası (DNB) Başkanı Klaas Knot ile bir araya geldi.


İki merkez bankası başkanının görüşmesi, Türkiye ile Hollanda arasında imzalanan Dostluk Anlaşması'nın 100. yılı dolayısıyla TCMB ev sahipliğinde dün düzenlenen etkinlikte gerçekleşti.


TCMB idare merkezindeki etkinliğe, Hollanda'nın Ankara Büyükelçisi Joep Wijnands da katıldı.


TCMB Başkanı Karahan ve DNB Başkanı Knot, para politikaları ve ekonomik görünüme ilişkin sunum yaptı.


Etkinlikte daha sonra iki merkez bankası başkanının katılımıyla "100 Yıllık Dostluk: Vissering'in Türkiye Yolculuğu" sergisinin açılışı gerçekleştirildi.


Sergi, 1928 yılında Türkiye'ye davet edilen Hollanda Merkez Bankası Başkanı Dr. Gerard Vissering'in Türkiye'deki çalışmalarına dair arşiv belgelerini içeriyor. Vissering, bu çalışmaları sonucu Türkiye'de merkez bankası kurulmasına yönelik bir tavsiyede bulunmuştu.


22 Eylül 2024 Pazar

Etiketler : #TCMB #Hollanda